Ahlak Nedir? Ontolojik Bir Yaklaşım
Ahlak denildiğinde çoğu zaman insan davranışlarına dair kurallar akla gelir. Oysa meseleye daha derin bir yerden, varlığın temel şartları açısından bakıldığında, ahlak yalnızca davranışlarla ilgili bir kavram değil; var olmanın, varlığını sürdürebilmenin özü olarak karşımıza çıkar.
Varlık Süreci: Halk ve Kevn
Bir şeyin var olması iki aşamada gerçekleşir:
- Halk (Tahlîk): Bir şeyin daha önce hiçbir örneği yokken, ilk kez tahayyül (hayal) ve tasavvur (kavramsal düşünce) aşamalarından geçirilerek varlık sahasına çıkarılmasıdır. Yeni icatlar bu sürece örnektir. Henüz cisimleşmese bile halk edilen şey artık “mevcut” kabul edilir.
- Kevn (Tekvîn): Daha önceden tahayyül ve tasavvur edilmiş bir şeyin teşekkül (düzenlenme) ve tecessüm (cisimleşme) aşamalarından geçerek doğada yer edinmesidir.
Bu süreçlerin her biri, var olacak şeyin amacı, gerekleri ve planları önceden belirlenmiş şekilde ilerler.
Ahlakın Ontolojik Yeri
Varlık sürecinde her şey belirlenen plana uygun olmak zorundadır. Bu uygunluğa:
- Tekil düzeyde Hulk,
- Çoğul düzeyde Ahlak denir.
Dolayısıyla:
- Ahlak = Varlığın devamlılık şartıdır.
- Bir şey, halk edilmesine uygun sürdüğü sürece ahlaklıdır.
- Uygunluğunu kaybettiğinde, artık o şey olarak varlığını sürdüremez.
Başka bir deyişle, ahlak olmadan varlık da olamaz.
Ahlak ve Başarı
Eğer “başarı”yı, bir şeyin varlık amacına uygun şekilde sürdürülmesi olarak tanımlarsak:
- Ahlak = Başarının sürekliliğidir.
- Ahlaktan uzaklaşan varlık, amacını yerine getiremez; böylece kendi varlığını da yitirir.
Sonuç: Ahlak Var Olmanın Şartıdır
Ahlak, yalnızca bir toplumsal kurallar bütünü değildir. Ahlak, varlığın özünde yer alan, onun devamını sağlayan en temel ilkedir. Bir şey ancak ahlaklı olduğu sürece vardır ve ancak bu şekilde varlığını sürdürebilir.

