İçeriğe geç
Duru Meal
Önceki KayıtSonraki Kayıt
14. İBRAHİM / 24-25
Sure Ayet Sayısı: 52
Kitap Sırası: 14
Nüzul Sırası: 72
Nüzul Yeri: MEKKE

ALLAH'ın, tayyib kelimeye nasıl mesel darb ettiğini görmedin mi!?
O; aslı sabit olan... ve feri semada olan… ve Rabbinin izniyle, bütün hiynlerde ükülünü veren... tayyib şecere gibidir.

ALLAH, nas için meseller darb eder... umulur ki tezekkür ederler.

Orijinal Metin: Diğer Meal:
اَلَمْ تَرَ كَيْفَ ضَرَبَ اللّٰهُ مَثَلاً كَلِمَةً طَيِّبَةً كَشَجَرَةٍ طَيِّبَةٍ اَصْلُهَا ثَابِتٌ وَفَرْعُهَا فِي السَّمَٓاءِۙ .24
24
e
Kök: soruKelime: e

Kelime Anlam:

Soru Edatı. -mı? -mi?

lem
Kök: harfKelime: lem

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). Hükme olumsuz anlam verir.

tera
Kök: ReYKelime: rae

Fiil, 2.nci, Eril, Tekil, Geniş Zaman

Kelime Anlam:

Görmek, anlamak. Gösteriş.

keyfe
Kök: soruKelime: keyfe

Kelime Anlam:

Soru Edatı. Nasıl? // Sağlık, afiyet. Memnuniyet.

daraba
Kök: D:RBKelime: darb

Fiil, 3.ncü, Eril, Tekil, Geçmiş Zaman

Kelime Anlam:

Vurmak, vuruş, çarpmak. Beyan etmek. Seyretmek. Nev, cins. Benzer, nazir. Eti hafif olan.

llahu
Kök: ALLAHKelime: allah

Özel İsim

Kelime Anlam:

"Allah" ismi celali;
bütün duygularımızın, düşüncelerimizin... bütün "varlık"ların ilk şartı olan derin ve bir tek gizli duygunun, görünen ve görünmeyen varlıkların birleştikleri noktanın; hiçbir engel olmaksızın, doğrudan doğruya gösterdiği... yüce Allah'ın zatına delalet eden, yalnızca O'na ait olan özel bir isimdir.
Bu yüce isim, lisan açısından da adının sahibi gibi, bir ezeliyet perdesi içindedir. Başlangıçtan itibaren özel bir isim olarak kullanılmıştır.

Allah'ın zatı, bütün isimler ve vasıflardan önce bulunduğu gibi; "ALLAH" ismi de öyledir.
Allah ismi; ilâhlık vasfından değil... ilâhlık ve mabudiyet vasfı, O’ndan alınmıştır.
Allah, ibadet edilen zat olduğu için Allah değildir... O, Allah olduğu için O’na ibadet edilir.
O’nun "Allah"lığı... tapılmaya ve kulluk edilmeye layık olması... kendiliğindendir.
Mahlukat, Allah'ı mabud olarak ister tanısın ister tanımasın... O bizzat mabuddur. O'na her şey... hatta, O'nu inkar edenler bile, O’na abd olmak zorundadırlar.

Allah lafzının, İnsan ağzından, alem-i ilahiye doğru şekilde sunulması, salınması… İslam’ı ve İslam mensublarını güçlü, takatli ve kudretli kılacaktır.
Bu lafz, olması gerekenden farklı şekilde sada edilirse, sadece insanlık değil, hayvanat ve nebadat dahil olmak üzere bütün kain olanlar, bu etkiden zarar görecektir.

meselen
Kök: MS!LKelime: mesel

İsim, Eril

Kök Anlam:

Gibi görünmek. Benzer olmak.



Kelime Anlam:

Bir umumi kaideye delalet eden meşhur söz. Ata sözü. İbretli ve küçük hikaye. Dokunaklı ve manalı söz. Benzer. Misil. Delil. Hüccet.

kelimeten
Kök: KLMKelime: kelime

İsim, Dişil

Kelime Anlam:

Hal, durum, yaşayış.

tayyibeten
Kök: T:YBKelime: tayyib

İsim, Dişil, Tekil, Sıfat

Kelime Anlam:

Bütün kainat yüzünde cemalleri görünen Esma-i Hüsna'nın cilveleri. / Hoş, temiz. / Bütün güzel sözler, güzel mânalar, harika güzel cemaller. / Helâlin her türlü şüphelerden uzak, saf ve temiz kısmı.

ke
Kök: harfKelime: ke

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). gibi, sanki anlamlarındadır. Benzetme içindir.

şeceretin
Kök: ŞCRKelime: şecere

... veri girişi devam ediyor ...

Kelime Anlam:

Ağaç. Kütük. Saplı nebat. Soy. Sülale. Bir soyun bütün fertlerini gösterir cetvel. Dallı budaklı şey. Çetrefilli işler.

tayyibetin
Kök: T:YBKelime: tayyib

İsim, Dişil, Tekil, Sıfat

Kelime Anlam:

Bütün kainat yüzünde cemalleri görünen Esma-i Hüsna'nın cilveleri. / Hoş, temiz. / Bütün güzel sözler, güzel mânalar, harika güzel cemaller. / Helâlin her türlü şüphelerden uzak, saf ve temiz kısmı.

asluhâ
Kök: eS:LKelime: esal

... veri girişi devam ediyor ...
sâbitun
Kök: S!BTKelime:

... veri girişi devam ediyor ...
ve
Kök: harfKelime: ve

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.

fer'uhâ
Kök: FRA:Kelime: feruha

İsim, Eril
fis
Kök: harfKelime: fi

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). -da, -de eklerini ve "içinde", "hakkında" kelimelerini karşılar. "İçinde, içine, hakkında, hususunda, üzere, dâir, mütedair, beherine ve herbirine" mânalarına gelir.
Mekâna ve zamana âidiyyeti bildirir.
Ta'lil için, isti'lâ için ve yine harf-i cerr olan "bâ, ilâ, min, maa" harflerinin yerine kullanılır.
Geçen mef'ul ile gelecek fasıl arasında geçer.
Te'kid mânası da vardır.

semâi.
Kök: SMVKelime: sema

İsim, Dişil

Kelime Anlam:

Gök yüzü. Asuman. Gök. / Her şeyin sakfı. / Gölgelik. Bulut ve emsali örtü. / İnsanda duygu merkesinin derinlikleri. İnsanın Allah ile irtibat kurduğu nokta.

تُؤْت۪ٓي اُكُلَهَا كُلَّ ح۪ينٍ بِاِذْنِ رَبِّهَاۜ وَيَضْرِبُ اللّٰهُ الْاَمْثَالَ لِلنَّاسِ لَعَلَّهُمْ يَتَذَكَّرُونَ .25
25
tu'tî
Kök: eTYKelime: ita

Fiil, İF'AL Kalıbı, 2.nci, Dişil, Tekil, Geniş Zaman

Kelime Anlam:

Vermek. Bahşetmek. İhsan etmek.

ukulehâ
Kök: eKLKelime: ukul

İsim, Eril

Kelime Anlam:

Meyve, yiyecek, azık. Zekâ.

kulle
Kök: harfKelime: kulli

Kelime Anlam:

Bütün. Hep. Bütüne ve genele ilişkin.

hînin
Kök: HYNKelime: hiyn

İsim, Eril

Kelime Anlam:

Vakit. Bir süre. Sırasında. Aynı sırada. Esnasında, sürerken. O zamanda.

bi
Kök: harfKelime: bi

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). ile, -e, -a / Bağlamak, ulaştırmak içindir.

izni
Kök: eZ!NKelime: izin

İsim, Eril

Kelime Anlam:

Yasağı kaldırmak. Bir şeye ruhsat vermek. Yol vermek. Hizmetten çıkarmak.

rabbihâ
Kök: RBBKelime: rabb

İsim, Eril

Kelime Anlam:

Yetiştiren, eğiten. Terbiye eden. Vicdan.

ve
Kök: harfKelime: ve

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.

yadrıbu
Kök: D:RBKelime: darb

Fiil, 3.ncü, Eril, Tekil, Geniş Zaman

Kelime Anlam:

Vurmak, vuruş, çarpmak. Beyan etmek. Seyretmek. Nev, cins. Benzer, nazir. Eti hafif olan.

llahul
Kök: ALLAHKelime: allah

Özel İsim

Kelime Anlam:

"Allah" ismi celali;
bütün duygularımızın, düşüncelerimizin... bütün "varlık"ların ilk şartı olan derin ve bir tek gizli duygunun, görünen ve görünmeyen varlıkların birleştikleri noktanın; hiçbir engel olmaksızın, doğrudan doğruya gösterdiği... yüce Allah'ın zatına delalet eden, yalnızca O'na ait olan özel bir isimdir.
Bu yüce isim, lisan açısından da adının sahibi gibi, bir ezeliyet perdesi içindedir. Başlangıçtan itibaren özel bir isim olarak kullanılmıştır.

Allah'ın zatı, bütün isimler ve vasıflardan önce bulunduğu gibi; "ALLAH" ismi de öyledir.
Allah ismi; ilâhlık vasfından değil... ilâhlık ve mabudiyet vasfı, O’ndan alınmıştır.
Allah, ibadet edilen zat olduğu için Allah değildir... O, Allah olduğu için O’na ibadet edilir.
O’nun "Allah"lığı... tapılmaya ve kulluk edilmeye layık olması... kendiliğindendir.
Mahlukat, Allah'ı mabud olarak ister tanısın ister tanımasın... O bizzat mabuddur. O'na her şey... hatta, O'nu inkar edenler bile, O’na abd olmak zorundadırlar.

Allah lafzının, İnsan ağzından, alem-i ilahiye doğru şekilde sunulması, salınması… İslam’ı ve İslam mensublarını güçlü, takatli ve kudretli kılacaktır.
Bu lafz, olması gerekenden farklı şekilde sada edilirse, sadece insanlık değil, hayvanat ve nebadat dahil olmak üzere bütün kain olanlar, bu etkiden zarar görecektir.

emsâle
Kök: MS!LKelime: emsal

İsim, Eril, Çoğul

Kök Anlam:

Gibi görünmek. Benzer olmak.



Kelime Anlam:

Bir umumi kaideye delalet eden meşhur söz. Ata sözü. İbretli ve küçük hikaye. Dokunaklı ve manalı söz. Benzer. Misil. Delil. Hüccet.


Kelime Anlam:

Bir şeyin benzer hali. Benzer. Örnek. Düş. Rüya. Ahlak ve adabla ilgili kıssa ve hikaye. Bir şeyin örneği ve sıfatı. Kısas. Heykel, put. Mat: Kat sayı.

lin
Kök: harfKelime: li

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). -e, -a, için, dolayı, yüzünden, tarafından anlamlarını karşılar.

nâsi
Kök: NVSKelime: nas

İsim, Eril, Çoğul

Kelime Anlam:

Topluluk. İnsan topluluğu, halk, grup.

leallehum
Kök: harfKelime: lealle

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). Umulurki ümit ediyorum manasina gelir. Terecci yani beklenti harfidir. “Belki, umulur ki” manalarına gelir. Olması muhtemel şeyler için kullanılır.

yetezekkerûne.
Kök: Z!KRKelime: zikr

Fiil, TEFA'UL Kalıbı, 3.ncü, Eril, Çoğul, Geniş Zaman

Kelime Anlam:

Anmak, hatırlamak. Yad etmek. Anılmak. Anımsamak, akılda tutmak, aklına getirmek. Hatırlatmak, dile getirmek, adını söylemek. Bir şeyi zihinde hazır etme. Akıldan çıkarmamak, unutmamak.

Arama Kriterleri: (Sure: ) (Ayet: ) (Aranan: ) (Aranan: )
Sure No:
Ayet No:
Etiketlerde Ara:
Mealde Ara:
Sure Listesi

Orijinal Kelimeleri Kelam-ı Kadim Meali; Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından hazırlanmıştır.