İçeriğe geç
Duru Meal
Önceki KayıtSonraki Kayıt
24. NUR / 50
Sure Ayet Sayısı: 64
Kitap Sırası: 24
Nüzul Sırası: 102
Nüzul Yeri: MEDİNE

Kalblerinde bir maraz mı var...
Yoksa, raybe mi düştüler?
Yoksa, ALLAH'ın ve Rasulünün kendilerine hayf etmesinden mi korkuyorlar?
Bilakis!
İşte onlar… onlar, zalimlerdir.

Orijinal Metin: Diğer Meal:
اَف۪ي قُلُوبِهِمْ مَرَضٌ اَمِ ارْتَابُٓوا اَمْ يَخَافُونَ اَنْ يَح۪يفَ اللّٰهُ عَلَيْهِمْ وَرَسُولُهُۜ بَلْ اُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الظَّالِمُونَ۟ .50
50
e
Kök: soruKelime: e

Kelime Anlam:

Soru Edatı. -mı? -mi?

Kök: harfKelime: fi

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). -da, -de eklerini ve "içinde", "hakkında" kelimelerini karşılar. "İçinde, içine, hakkında, hususunda, üzere, dâir, mütedair, beherine ve herbirine" mânalarına gelir.
Mekâna ve zamana âidiyyeti bildirir.
Ta'lil için, isti'lâ için ve yine harf-i cerr olan "bâ, ilâ, min, maa" harflerinin yerine kullanılır.
Geçen mef'ul ile gelecek fasıl arasında geçer.
Te'kid mânası da vardır.

kulûbihim
Kök: K:LBKelime: kulub

İsim, Dişil, Çoğul

Kelime Anlam:

İman merkezi. Gönül. Herşeyin ortası. Bir halden diğer bir hale çevirme. Değiştirme. Bir şeyin içini dışına ve dışını içine çevirmek. Gövdenin kan dolaşımı merkezi. Yürek.

maradun
Kök: MRD:Kelime: maraz

İsim, Eril

Kelime Anlam:

Hastalık, illet, dert. Bela.

em
Kök: harfKelime: em

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). yahut, yoksa / bir işin, bir şeyin beyan edilmesini istemek için kullanılır.

irtâbû
Kök: RYBKelime: reyb

Fiil, İFTİ'AL Kalıbı, 3.ncü, Eril, Çoğul, Geçmiş Zaman

Kelime Anlam:

Endişe içeren şüphe. / Korku, endişe, sui zan ve töhmet. // kafayı bulandırmak, musibet vermek, kötü kanaat yaratmak, yanlış suçlamada bulunmak.

em
Kök: harfKelime: em

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). yahut, yoksa / bir işin, bir şeyin beyan edilmesini istemek için kullanılır.

yehâfûne
Kök: H:VFKelime: havf

Fiil, 3.ncü, Eril, Çoğul, Geniş Zaman

Kelime Anlam:

Korku.

en
Kök: harfKelime: en

Kelime Anlam:

Kendisinden sonra gelen fiili isimleştirmektedir.

yehîfa
Kök: HYFKelime:

... veri girişi devam ediyor ...
llahu
Kök: ALLAHKelime: allah

Özel İsim

Kelime Anlam:

"Allah" ismi celali;
bütün duygularımızın, düşüncelerimizin... bütün "varlık"ların ilk şartı olan derin ve bir tek gizli duygunun, görünen ve görünmeyen varlıkların birleştikleri noktanın; hiçbir engel olmaksızın, doğrudan doğruya gösterdiği... yüce Allah'ın zatına delalet eden, yalnızca O'na ait olan özel bir isimdir.
Bu yüce isim, lisan açısından da adının sahibi gibi, bir ezeliyet perdesi içindedir. Başlangıçtan itibaren özel bir isim olarak kullanılmıştır.

Allah'ın zatı, bütün isimler ve vasıflardan önce bulunduğu gibi; "ALLAH" ismi de öyledir.
Allah ismi; ilâhlık vasfından değil... ilâhlık ve mabudiyet vasfı, O’ndan alınmıştır.
Allah, ibadet edilen zat olduğu için Allah değildir... O, Allah olduğu için O’na ibadet edilir.
O’nun "Allah"lığı... tapılmaya ve kulluk edilmeye layık olması... kendiliğindendir.
Mahlukat, Allah'ı mabud olarak ister tanısın ister tanımasın... O bizzat mabuddur. O'na her şey... hatta, O'nu inkar edenler bile, O’na abd olmak zorundadırlar.

Allah lafzının, İnsan ağzından, alem-i ilahiye doğru şekilde sunulması, salınması… İslam’ı ve İslam mensublarını güçlü, takatli ve kudretli kılacaktır.
Bu lafz, olması gerekenden farklı şekilde sada edilirse, sadece insanlık değil, hayvanat ve nebadat dahil olmak üzere bütün kain olanlar, bu etkiden zarar görecektir.

aleyhim
Kök: harfKelime: ala

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). -e, -a, üzre, üzerine, üzerinde.

ve
Kök: harfKelime: ve

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.

rasûluhu
Kök: RSLKelime: rasul

İsim, Eril

Kelime Anlam:

Taşıyıcı. Elçi. Getiren ve götüren. / Rasul bir gövde değil, manevi bir sıfattır. Elle tutulup, gözle görülmediği halde; tutan elleri, gören gözleri, hatta kalpleri bile kumanda eden, yetkisi altında tutan, mutlak yürürlüğünü icra eden mücerret ve manevi bir sıfattır. / Kendisine kitap verilmemiş olan, kendisinden önceki inzal edileni devam ettiren Allah elçisi. / Huk: Tasarrufta hakkı olmaksızın, birisinin sözünü olduğu gibi bir başkasına bildiren kimse. / Allah'tan kuluna, kulundan da Allah'a taşıyan.

bel
Kök: harfKelime: bel

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). Bilakis. Olumsuz soruya olumlu cevap anlamında evet demektir. / Vazgeçme bildirir. “öyle değil böyle”, “fakat”, “hiç olmazsa”, “bilakis” gibi manalar verdirir. / Kendinden önce bir emir veya olumlu hüküm gelmişse, o emri veya hükmü kaldırır, gelmemiş gibi yapar.

ulâike
Kök: harfKelime: ulaike
humuz
Kök: zamirKelime: hum

Zamir

Kelime Anlam:

Muttasıl zamir. III. Şahıs


Kelime Anlam:

Munfasıl zamir. III. Şahıs

zâlimûne.
Kök: Z:LMKelime: zalim

İsim, Etken, Eril, Çoğul

Kelime Anlam:

Zulmeden, haksızlık eden.

Arama Kriterleri: (Sure: ) (Ayet: ) (Aranan: ) (Aranan: )
Sure No:
Ayet No:
Etiketlerde Ara:
Mealde Ara:
Sure Listesi

Orijinal Kelimeleri Kelam-ı Kadim Meali; Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından hazırlanmıştır.