İçeriğe geç
Duru Meal
Önceki KayıtSonraki Kayıt
40. MU'MİN / 2-3
Sure Ayet Sayısı: 85
Kitap Sırası: 40
Nüzul Sırası: 60
Nüzul Yeri: MEKKE

Kitabın tenzili;
aziz,
alim,
zenblere gafur,
tevbeye kabil,
ikabı şedid,
tavl sahibi
ALLAH'tandır. O'ndan başka ilah yoktur. Masir O'nadır.

Orijinal Metin: Diğer Meal:
تَنْز۪يلُ الْكِتَابِ مِنَ اللّٰهِ الْعَز۪يزِ الْعَل۪يمِۙ .2
2
tenzîlul
Kök: NZLKelime: inzal

İsim, TEF'İL Kalıbı, Eril, İsim Fiil

Kelime Anlam:

İndirme. İndirilme. Nüzul ettirme. / Birden bire inme. / Tenasül aletinden meninin çıkması.

kitâbi
Kök: KTBKelime: kitab

İsim, Eril

Kelime Anlam:

Ketb edilmiş olan.

min
Kök: harfKelime: min

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). -dan, -den eklerini ve dolayı, sebebiyle kelimelerini karşılar. Bağlama, başlangıç içindir.
1- Mekân ve bir şeye başlamayı ifâde eder. "Haftadan haftaya" da olduğu gibi.
2- Teb'iz için olur. "Kim bir kavme benzemeğe özenirse onlardan sayılır" cümlesinde olduğu gibi. Bazılarını, bir kısmını ifâde ediyor.
3- Cinsi beyan için olur.
"İşlediğiniz hayrı Allah bilir" cümlesinde "min" tebyine (açıklamaya) vesile oluyor.
4- Bedel-i ivâz (karşılık) için olur. "Ahirete bedel, dünya hayatına râzı mı oldunuz" cümlesinde olduğu gibi.
5- Tâlil (sebeb bildirmek) için olur. "Allah'tan korktuğu için ağlıyor." cümlesinde olduğu gibi. Önündeki kelime mef'ulün leh olur.
6- İstiğrak ifadesi için olur. Gâyet, hiç bir, hiç... gibi. "Bize hiç bir yorgunluk dokunmadı" cümlesinde olduğu gibi. Bâzı fiiller mef'ul-ü bihini, "min" ile alır. Bu takdirde... den, dan... manası ile tercüme edilmez.
7- Tahsis-i alel umum (katiyyet ifadesi) için olur. Bu da zâidedir. "Hiç kimse bana gelmedi" cümlesinde olduğu gibi.
Bunlardan başka "min" harf-i cerri; fasıl mânasına, birbirine zıd iki kelimeden ikincisine dahil olur. Bâ-i cerreye, an, fi, ind, alâ'ya müradif olur. Rubbemâ, mânasına ve sıla olur. Lâm-ı zâide ve müz ve ba-i kasem yerinde de kullanılır.

allahil
Kök: ALLAHKelime: allah

Özel İsim

Kelime Anlam:

"Allah" ismi celali;
bütün duygularımızın, düşüncelerimizin... bütün "varlık"ların ilk şartı olan derin ve bir tek gizli duygunun, görünen ve görünmeyen varlıkların birleştikleri noktanın; hiçbir engel olmaksızın, doğrudan doğruya gösterdiği... yüce Allah'ın zatına delalet eden, yalnızca O'na ait olan özel bir isimdir.
Bu yüce isim, lisan açısından da adının sahibi gibi, bir ezeliyet perdesi içindedir. Başlangıçtan itibaren özel bir isim olarak kullanılmıştır.

Allah'ın zatı, bütün isimler ve vasıflardan önce bulunduğu gibi; "ALLAH" ismi de öyledir.
Allah ismi; ilâhlık vasfından değil... ilâhlık ve mabudiyet vasfı, O’ndan alınmıştır.
Allah, ibadet edilen zat olduğu için Allah değildir... O, Allah olduğu için O’na ibadet edilir.
O’nun "Allah"lığı... tapılmaya ve kulluk edilmeye layık olması... kendiliğindendir.
Mahlukat, Allah'ı mabud olarak ister tanısın ister tanımasın... O bizzat mabuddur. O'na her şey... hatta, O'nu inkar edenler bile, O’na abd olmak zorundadırlar.

Allah lafzının, İnsan ağzından, alem-i ilahiye doğru şekilde sunulması, salınması… İslam’ı ve İslam mensublarını güçlü, takatli ve kudretli kılacaktır.
Bu lafz, olması gerekenden farklı şekilde sada edilirse, sadece insanlık değil, hayvanat ve nebadat dahil olmak üzere bütün kain olanlar, bu etkiden zarar görecektir.

azîzil
Kök: A:ZZKelime: aziz

İsim, Eril, Tekil, Sıfat

Kelime Anlam:

İzzetli. Çok izzetli. Sevgili. Çok nurlu. Dost. Şerif. Nadir. Dini dünyaya alet etmeyen. Sireti temiz. Manevi kudret ve kuvvet sahibi. Hristiyanlıkta kudsi kabul edilen daimi reis.
El Aziz : ALLAH'ın teceli eden bütün varlıkları azizdir. Aziz olmayan hiç bir şey yoktur. Zelil olan bir şeyin de başka birşeyin yanında azizleştiğine arif olunur.

alîmi.
Kök: A:LMKelime: alim

İsim, Eril, Tekil, Sıfat

Kelime Anlam:

İlim sahibi. Bilen, bilgili.
Çok bilen.
El Alim: İlim, bilme fiili. İnsanda tabii ilim vardır. Bunu, etkiler yüzünden kaybeder. Sonra bu tabii ilmine ulaşmak için, dışarıdan aşılama ilimler alır. Öğrenme denir ismine. Bunların hepsi ALLAH'ın alim fiilidir.

غَافِرِ الذَّنْبِ وَقَابِلِ التَّوْبِ شَد۪يدِ الْعِقَابِ ذِي الطَّوْلِۜ لَٓا اِلٰهَ اِلَّا هُوَۜ اِلَيْهِ الْمَص۪يرُ .3
3
gâfiriz
Kök: G:FRKelime: gafir

İsim, Etken, Eril
zenbi
Kök: Z!NBKelime:

... veri girişi devam ediyor ...
ve
Kök: harfKelime: ve

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.

kâbilit
Kök: K:BLKelime: kabil

İsim, Etken, Eril

Kelime Anlam:

Kabul eden. Olabilir, istidatlı, mümkün olan, önde ve ileride olan. Gibi, türlü, biraz evvel, az önce. Sınıf, nevi, soy. Tür, cins.

tevbi
Kök: TVBKelime: tevbe

İsim, Eril

Kök Anlam:

Kişinin içinde bulunduğu hal ve/veya davranışları, kişinin zihniyetine ve cibilliyetine bağlıdır. Herhangi bir hal veya davranıştan vazgeçebilmenin şartı, bu hal veya davranışa neden olan zihniyet veya cibilliyet unsurunun değişmesidir. Zihniyetteki veya cibilliyetteki bu unsuru değiştirmeye tevbe denir.

Kişi, zihniyetindeki unsurları, aidiyetini, inancını veya gayelerini sorgulayarak kendisi değiştirebilir.
Cibilliyet unsurları ise fıtrattan kaynaklandığı için kişi kendisi müdahale edemez. Bu unsurları ancak Allah değiştirebilir.
Bütün bu değişimler tevb kelime kökü ile ifade edilir.



Kelime Anlam:

Bir halden yada durumdan vaz geçmek veya geçirmek.
Caymak, vazgeçmek. Dönüş yapmak.

şedîdil
Kök: ŞDDKelime: şedid

İsim, Eril, Tekil, Sıfat

Kelime Anlam:

Sert, sıkı, şiddetli. Musibet, belâ.

ıkâbi
Kök: A:K:BKelime: ikab

İsim, Eril

Kelime Anlam:

Şiddetli azab, eziyet, ceza.

zît
Kök: Z!VTKelime: zi

xoxox

Kelime Anlam:

Kendi. Öz, asıl. / Hürmete layık kimse. / Ehil. Erbab. Sahib. Malik. // sahip olan şey, özne, şahıs, / özlenme, bazı iltihaplara verilen ad. // Zevata: İki zat. İki sahib. Çift. (müen: zevatey) // Zevat: Üzüm, buğday gibi şeylerin kabuğu. // (Zİ : Zu : Za : Zat : Zevat)

tavli
Kök: T:VLKelime:

... veri girişi devam ediyor ...
la
Kök: harfKelime: la

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). (değil, olmadı) Olumsuzluk anlatır, matufun, matufun aleyhin işine katılmadığını ifade eder.

ilâhe
Kök: eLH!Kelime: ilah

İsim, Eril, Tekil

Kök Anlam:

Güvenilen şey. Değer verilen şey.
Tapınılan. Tanrı, put.



Kelime Anlam:

Güvenilen şey. Değer verilen şey.
Tapınılan. Tanrı, put.

illâ
Kök: harfKelime: illa

Kelime Anlam:

İstisna belirtir.

hûve
Kök: zamirKelime: huve

Zamir

Kelime Anlam:

Munfasıl zamir. III. Şahıs

ileyhil
Kök: harfKelime: ila

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). -e, -a, -e doğru, -e kadar / Sona eriş, bitiş içindir.

mesîru.
Kök: S:YRKelime: mesir

İsim, Eril
Arama Kriterleri: (Sure: ) (Ayet: ) (Aranan: ) (Aranan: )
Sure No:
Ayet No:
Etiketlerde Ara:
Mealde Ara:
Sure Listesi

Orijinal Kelimeleri Kelam-ı Kadim Meali; Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından hazırlanmıştır.