İçeriğe geç
Duru Meal
Önceki KayıtSonraki Kayıt
44. DUHAN / 25-26-27
Sure Ayet Sayısı: 59
Kitap Sırası: 44
Nüzul Sırası: 64
Nüzul Yeri: MEKKE

Nice cennetler ve aynlar terk ettiler...
ve nice ekinler ve kerim makamlar…
ve içinde fakih oldukları nimetler.

Orijinal Metin: Diğer Meal:
كَمْ تَرَكُوا مِنْ جَنَّاتٍ وَعُيُونٍۙ .25
25
kem
Kök: harfKelime: ke

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). gibi, sanki anlamlarındadır. Benzetme içindir.

terakû
Kök: TRKKelime: terk

Fiil, 3.ncü, Eril, Çoğul, Geçmiş Zaman

Kök Anlam:

Ayrılmak, uzaklaşmak, geri dönmemek üzere gitmek.
Bırakma, salıverme.
Hak sahipliğinden veya bunun iddiasından vazgeçme.
Bakımını bırakma. İhmal etme.



Kelime Anlam:

Ayrılmak, uzaklaşmak, geri dönmemek üzere gitmek.
Bırakma, salıverme.
Hak sahipliğinden veya bunun iddiasından vazgeçme.
Bakımını bırakma. İhmal etme.

min
Kök: harfKelime: min

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). -dan, -den eklerini ve dolayı, sebebiyle kelimelerini karşılar. Bağlama, başlangıç içindir.
1- Mekân ve bir şeye başlamayı ifâde eder. "Haftadan haftaya" da olduğu gibi.
2- Teb'iz için olur. "Kim bir kavme benzemeğe özenirse onlardan sayılır" cümlesinde olduğu gibi. Bazılarını, bir kısmını ifâde ediyor.
3- Cinsi beyan için olur.
"İşlediğiniz hayrı Allah bilir" cümlesinde "min" tebyine (açıklamaya) vesile oluyor.
4- Bedel-i ivâz (karşılık) için olur. "Ahirete bedel, dünya hayatına râzı mı oldunuz" cümlesinde olduğu gibi.
5- Tâlil (sebeb bildirmek) için olur. "Allah'tan korktuğu için ağlıyor." cümlesinde olduğu gibi. Önündeki kelime mef'ulün leh olur.
6- İstiğrak ifadesi için olur. Gâyet, hiç bir, hiç... gibi. "Bize hiç bir yorgunluk dokunmadı" cümlesinde olduğu gibi. Bâzı fiiller mef'ul-ü bihini, "min" ile alır. Bu takdirde... den, dan... manası ile tercüme edilmez.
7- Tahsis-i alel umum (katiyyet ifadesi) için olur. Bu da zâidedir. "Hiç kimse bana gelmedi" cümlesinde olduğu gibi.
Bunlardan başka "min" harf-i cerri; fasıl mânasına, birbirine zıd iki kelimeden ikincisine dahil olur. Bâ-i cerreye, an, fi, ind, alâ'ya müradif olur. Rubbemâ, mânasına ve sıla olur. Lâm-ı zâide ve müz ve ba-i kasem yerinde de kullanılır.

cennâtin
Kök: CNNKelime: cennet

İsim, Dişil, Çoğul

Kelime Anlam:

Etrafı çevrilerek ve kapatılarak korumaya alınmış bahçe.

ve
Kök: harfKelime: ve

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.

uyûnin.
Kök: A:YNKelime: ayn

İsim, Dişil, Çoğul

Kelime Anlam:

Göz. Pınar, kaynak. Çeşme. Tıpkısı, ta kendisi. Zat. Eşyanın hakikatı. Diz. Altın. Nazar değme. Casus. Muayene etmek. Bir yerin ileri gelenleri. Kavmin şereflisi. Meclis azaları. Kaymakam. Muayyen ve müşahhas olan şeyler. Her şeyin en iyisi.

وَزُرُوعٍ وَمَقَامٍ كَر۪يمٍۙ .26
26
ve
Kök: harfKelime: ve

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.

zurûin
Kök: ZRA:Kelime:

... veri girişi devam ediyor ...
ve
Kök: harfKelime: ve

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.

makâmin
Kök: K:VMKelime: makam

İsim, Eril

Kök Anlam:

Bir işe başlamak.
Pazar kurmak. Müşteri ile anlaşmak.
Doğru, dik, ayakta. Dürüst. İsabetli.
Boyu düzgün ve güzel.



Kelime Anlam:

Durulacak yer. Rütbeli yer. Mesned. Mansab. Musikide usul. Tempo. kıyam yapılan yerin ismi, kıyam etmek ve kıyamın zamanı için kullanılır: Kıyam etmek/ ayağa kalkmak, ayakta durulan yer, ayakta durulan zaman. Oturulan yer, durulan yer.

kerîmin.
Kök: KRMKelime: kerim

İsim, Eril, Tekil, Sıfat

Kelime Anlam:

Takdir edilerek kabul görmüş olan ikram. / Şerefli. Güzide, seçkin, kıymetli şey.
El Kerim : İkram fiili.

وَنَعْمَةٍ كَانُوا ف۪يهَا فَاكِه۪ينَۙ .27
27
ve
Kök: harfKelime: ve

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.

na'metin
Kök: NA:MKelime: nemae

İsim, Dişil
kânû
Kök: KVNKelime: kevn

Fiil, 3.ncü, Eril, Çoğul, Geçmiş Zaman

Kelime Anlam:

Hudus. Varlık, var olmak. Vücud, alem, kainat. Mevcudiyet.

fîhâ
Kök: harfKelime: fi

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). -da, -de eklerini ve "içinde", "hakkında" kelimelerini karşılar. "İçinde, içine, hakkında, hususunda, üzere, dâir, mütedair, beherine ve herbirine" mânalarına gelir.
Mekâna ve zamana âidiyyeti bildirir.
Ta'lil için, isti'lâ için ve yine harf-i cerr olan "bâ, ilâ, min, maa" harflerinin yerine kullanılır.
Geçen mef'ul ile gelecek fasıl arasında geçer.
Te'kid mânası da vardır.

fâkihîne.
Kök: FKH!Kelime: fakih

... veri girişi devam ediyor ...

Kelime Anlam:

Yaş meyve, yemiş, yaş hurma ağacı. Şenlendiren, sevindiren.

Arama Kriterleri: (Sure: ) (Ayet: ) (Aranan: ) (Aranan: )
Sure No:
Ayet No:
Etiketlerde Ara:
Mealde Ara:
Sure Listesi

Orijinal Kelimeleri Kelam-ı Kadim Meali; Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından hazırlanmıştır.