İçeriğe geç
Duru Meal
Önceki KayıtSonraki Kayıt
5. MAİDE / 93
Sure Ayet Sayısı: 120
Kitap Sırası: 5
Nüzul Sırası: 112
Nüzul Yeri: MEDİNE

Salih (iş)lere amil olarak iman edenlere...
ittika ederek ve salih (iş)lere amil olarak iman ettiklerinde...
sonra, ittika ederek iman ettiklerinde...
sonra, ittika ederek ahsen olduklarında...
taam ettikleri şeyler hakkında, üzerlerine cünah yoktur!
ALLAH, muhsinlere muhabbet duyar.

Orijinal Metin: Diğer Meal:
لَيْسَ عَلَى الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ جُنَاحٌ ف۪يمَا طَعِمُٓوا اِذَا مَا اتَّقَوْا وَاٰمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ ثُمَّ اتَّقَوْا وَاٰمَنُوا ثُمَّ اتَّقَوْا وَاَحْسَنُواۜ وَاللّٰهُ يُحِبُّ الْمُحْسِن۪ينَ۟ .93
93
leyse
Kök: harfKelime: leyse

Kelime Anlam:

Yokluk. Mevcut olmayan. Adem. / Olmadı, değildir anlamında harf. (Bunun aslı "lâyese" idi. Yâ'yı tahfif için "leyse" oldu.) Gaflet. / Bahâdırlık, kahramanlık. / Yük çekici olmak

ale
Kök: harfKelime: ala

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). -e, -a, üzre, üzerine, üzerinde.

llezîne
Kök: harfKelime: ellezi

Kelime Anlam:

Has İsm-i Mevsul. Kendisinden sonra gelen cümleyi kendisinden önce ki isme sıfat yapar.

âmenû
Kök: eMNKelime: iman

Fiil, İF'AL Kalıbı, 3.ncü, Eril, Çoğul, Geçmiş Zaman

Kelime Anlam:

Şahit olunmayan birşeye, bir kaynağa güvenerek itimat etmek.

ve
Kök: harfKelime: ve

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.

amilûs
Kök: A:MLKelime: amil

Fiil, 3.ncü, Eril, Çoğul, Geçmiş Zaman

Kelime Anlam:

Amel edenler. Irgat, işçi. Yapan. İşleyen. Sebep. Vergi tahsiline memur kimse. Mütevelli. Vâli.

salihati
Kök: S:LHKelime: salih

İsim, Etken, Dişil, Çoğul

Kelime Anlam:

İşe yarar, elverişli, uygun, iyi. / Haklı olan, itikatlı, dindar, dinî emirlere uyan. Faziletli, ehl-i takva olan. / Safi gümüş.

cunâhun
Kök: CNHKelime: cunah

İsim, Eril

Kelime Anlam:

Baskı uygulayarak meylettiren sıkıntı. Günah.

Kök: harfKelime: fi

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). -da, -de eklerini ve "içinde", "hakkında" kelimelerini karşılar. "İçinde, içine, hakkında, hususunda, üzere, dâir, mütedair, beherine ve herbirine" mânalarına gelir.
Mekâna ve zamana âidiyyeti bildirir.
Ta'lil için, isti'lâ için ve yine harf-i cerr olan "bâ, ilâ, min, maa" harflerinin yerine kullanılır.
Geçen mef'ul ile gelecek fasıl arasında geçer.
Te'kid mânası da vardır.

Kök: harfKelime: ma

Kelime Anlam:

Müşterek ismi mevsul, hayvan ve canlılar için. ne ... , her ne ..., neye … .

taimû
Kök: T:A:MKelime:

... veri girişi devam ediyor ...
izâ
Kök: harfKelime: iza

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). Birden bire. / Bir de bakılır ki.


Kelime Anlam:

Şart edatı. Eğer … se/sa.
Belirli bir vakti ifade eden şart edatıdır. Gerçekleşmesi kesin olan hususlarda kullanılır. Cümleye kesinlik anlamı katar.
Mazi fiille birlikte kullanılırsa geniş zaman anlamı katar.
Cümlenin başında yer alır.
Olumsuz şart cümlesi olarak kullanılmak istendiğinde لَمْ ile beraber kullanılır.

m
Kök: harfKelime: ma

Kelime Anlam:

Müşterek ismi mevsul, hayvan ve canlılar için. ne ... , her ne ..., neye … .

ettekav
Kök: VK:YKelime: ittika

Fiil, İFTİ'AL Kalıbı, 3.ncü, Eril, Çoğul, Geçmiş Zaman

Kelime Anlam:

Takva sahibi olmak. Kendisini Takva sahibi yapmak.

ve
Kök: harfKelime: ve

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.

âmenû
Kök: eMNKelime: iman

Fiil, İF'AL Kalıbı, 3.ncü, Eril, Çoğul, Geçmiş Zaman

Kelime Anlam:

Şahit olunmayan birşeye, bir kaynağa güvenerek itimat etmek.

ve
Kök: harfKelime: ve

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.

amilûs
Kök: A:MLKelime: amil

Fiil, 3.ncü, Eril, Çoğul, Geçmiş Zaman

Kelime Anlam:

Amel edenler. Irgat, işçi. Yapan. İşleyen. Sebep. Vergi tahsiline memur kimse. Mütevelli. Vâli.

salihati
Kök: S:LHKelime: salih

İsim, Etken, Dişil, Çoğul

Kelime Anlam:

İşe yarar, elverişli, uygun, iyi. / Haklı olan, itikatlı, dindar, dinî emirlere uyan. Faziletli, ehl-i takva olan. / Safi gümüş.

summe
Kök: harfKelime: summe

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). (sonra) matuf şeyler arasında hem sıra olduğunu, hem de fiillerin meydana gelişi arasında uzun bir surenin bulunduğunu gösterir.

ttekav
Kök: VK:YKelime: ittika

Fiil, İFTİ'AL Kalıbı, 3.ncü, Eril, Çoğul, Geçmiş Zaman

Kelime Anlam:

Takva sahibi olmak. Kendisini Takva sahibi yapmak.

ve
Kök: harfKelime: ve

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.

âmenû
Kök: eMNKelime: iman

Fiil, İF'AL Kalıbı, 3.ncü, Eril, Çoğul, Geçmiş Zaman

Kelime Anlam:

Şahit olunmayan birşeye, bir kaynağa güvenerek itimat etmek.

summe
Kök: harfKelime: summe

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). (sonra) matuf şeyler arasında hem sıra olduğunu, hem de fiillerin meydana gelişi arasında uzun bir surenin bulunduğunu gösterir.

ttekav
Kök: VK:YKelime: ittika

Fiil, İFTİ'AL Kalıbı, 3.ncü, Eril, Çoğul, Geçmiş Zaman

Kelime Anlam:

Takva sahibi olmak. Kendisini Takva sahibi yapmak.

ve
Kök: harfKelime: ve

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.

ehsenû
Kök: HSNKelime: hasene

Fiil, İF'AL Kalıbı, 3.ncü, Eril, Çoğul, Geçmiş Zaman

Kelime Anlam:

İyi. Güzel. Hüsünlü. Güzellik. Güzel olmak. Güzel amel.

va
Kök: harfKelime: ve

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.

llahu
Kök: ALLAHKelime: allah

Özel İsim

Kelime Anlam:

"Allah" ismi celali;
bütün duygularımızın, düşüncelerimizin... bütün "varlık"ların ilk şartı olan derin ve bir tek gizli duygunun, görünen ve görünmeyen varlıkların birleştikleri noktanın; hiçbir engel olmaksızın, doğrudan doğruya gösterdiği... yüce Allah'ın zatına delalet eden, yalnızca O'na ait olan özel bir isimdir.
Bu yüce isim, lisan açısından da adının sahibi gibi, bir ezeliyet perdesi içindedir. Başlangıçtan itibaren özel bir isim olarak kullanılmıştır.

Allah'ın zatı, bütün isimler ve vasıflardan önce bulunduğu gibi; "ALLAH" ismi de öyledir.
Allah ismi; ilâhlık vasfından değil... ilâhlık ve mabudiyet vasfı, O’ndan alınmıştır.
Allah, ibadet edilen zat olduğu için Allah değildir... O, Allah olduğu için O’na ibadet edilir.
O’nun "Allah"lığı... tapılmaya ve kulluk edilmeye layık olması... kendiliğindendir.
Mahlukat, Allah'ı mabud olarak ister tanısın ister tanımasın... O bizzat mabuddur. O'na her şey... hatta, O'nu inkar edenler bile, O’na abd olmak zorundadırlar.

Allah lafzının, İnsan ağzından, alem-i ilahiye doğru şekilde sunulması, salınması… İslam’ı ve İslam mensublarını güçlü, takatli ve kudretli kılacaktır.
Bu lafz, olması gerekenden farklı şekilde sada edilirse, sadece insanlık değil, hayvanat ve nebadat dahil olmak üzere bütün kain olanlar, bu etkiden zarar görecektir.

yuhıbbul
Kök: HBBKelime: habb

Fiil, İF'AL Kalıbı, 3.ncü, Eril, Tekil, Geniş Zaman

Kelime Anlam:

Tane, çekirdek. Tohum. / Yuvarlak olarak hazırlanmış ilaç, hap. / Buğday tanesi veya buna benzer tohum. / Sivilce. / İhtiyaç. Parça. Dirhemin 1/48 kadarı.

muhsinîne.
Kök: HSNKelime: muhsin

İsim, İF'AL Kalıbı, Etken, Eril, Çoğul

Kelime Anlam:

İhsan eden, iyilik eden. Kerim. Cömert. Allah'ı görür gibi O'na ibadet eden.

Arama Kriterleri: (Sure: ) (Ayet: ) (Aranan: ) (Aranan: )
Sure No:
Ayet No:
Etiketlerde Ara:
Mealde Ara:
Sure Listesi

Orijinal Kelimeleri Kelam-ı Kadim Meali; Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından hazırlanmıştır.