İçeriğe geç
Duru Meal
Önceki KayıtSonraki Kayıt
57. HADİD / 13
Sure Ayet Sayısı: 29
Kitap Sırası: 57
Nüzul Sırası: 94
Nüzul Yeri: MEDİNE

Münafık erkeklerin ve münafık kadınların... iman edenlere,
"Bize nazar edin!... nurunuzdan iktibas edelim..."
dedikleri yevmde... onlara denilir ki:
"Veranıza rücu edin... ve ardından nur iltimas edin!"
Ardından, onların aralarına, kapısı olan bir sur ile darb edilir.
İçinde... onun batını Rahmettir... kıbelinden onun zahiri azabtır.

Orijinal Metin: Diğer Meal:
يَوْمَ يَقُولُ الْمُنَافِقُونَ وَالْمُنَافِقَاتُ لِلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا انْظُرُونَا نَقْتَبِسْ مِنْ نُورِكُمْ ق۪يلَ ارْجِعُوا وَرَٓاءَكُمْ فَالْتَمِسُوا نُوراًۜ فَضُرِبَ بَيْنَهُمْ بِسُورٍ لَهُ بَابٌۜ بَاطِنُهُ ف۪يهِ الرَّحْمَةُ وَظَاهِرُهُ مِنْ قِبَلِهِ الْعَذَابُۜ .13
13
yevme
Kök: YVMKelime: yevm

İsim, Eril

Kelime Anlam:

Gün. Yirmidört saatlik zaman. Sene. Asır. Devir. Devre. Süreç.

yekûlul
Kök: K:VLKelime: kavl

Fiil, 3.ncü, Eril, Tekil, Geniş Zaman

Kelime Anlam:

Anlaşma. Sözleşme. Konuşulan söz. Söz cümlesi. İtikad, delalet. Tarif. İlham.

munâfikûne
Kök: NFK:Kelime: munafık

İsim, MUFA'ALE Kalıbı, Etken, Eril, Çoğul

Kelime Anlam:

İki yüzlü, araya nifak sokan. Ahdini bozan, yalan söyleyen, hıyanet eden. Görünüşte müslüman olup hakikatte kafir ve düşman olan.

vel
Kök: harfKelime: ve

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.

munâfikâtu
Kök: NFK:Kelime: munafık

İsim, MUFA'ALE Kalıbı, Etken, Dişil, Çoğul

Kelime Anlam:

İki yüzlü, araya nifak sokan. Ahdini bozan, yalan söyleyen, hıyanet eden. Görünüşte müslüman olup hakikatte kafir ve düşman olan.

li
Kök: harfKelime: li

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). -e, -a, için, dolayı, yüzünden, tarafından anlamlarını karşılar.

llezîne
Kök: harfKelime: ellezi

Kelime Anlam:

Has İsm-i Mevsul. Kendisinden sonra gelen cümleyi kendisinden önce ki isme sıfat yapar.

âmenû
Kök: eMNKelime: iman

Fiil, İF'AL Kalıbı, 3.ncü, Eril, Çoğul, Geçmiş Zaman

Kelime Anlam:

Şahit olunmayan birşeye, bir kaynağa güvenerek itimat etmek.

nzurûnâ
Kök: NZ:RKelime: nazara

Fiil, 2.nci, Eril, Çoğul, Emir
naktebis
Kök: K:BSKelime:

... veri girişi devam ediyor ...
min
Kök: harfKelime: min

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). -dan, -den eklerini ve dolayı, sebebiyle kelimelerini karşılar. Bağlama, başlangıç içindir.
1- Mekân ve bir şeye başlamayı ifâde eder. "Haftadan haftaya" da olduğu gibi.
2- Teb'iz için olur. "Kim bir kavme benzemeğe özenirse onlardan sayılır" cümlesinde olduğu gibi. Bazılarını, bir kısmını ifâde ediyor.
3- Cinsi beyan için olur.
"İşlediğiniz hayrı Allah bilir" cümlesinde "min" tebyine (açıklamaya) vesile oluyor.
4- Bedel-i ivâz (karşılık) için olur. "Ahirete bedel, dünya hayatına râzı mı oldunuz" cümlesinde olduğu gibi.
5- Tâlil (sebeb bildirmek) için olur. "Allah'tan korktuğu için ağlıyor." cümlesinde olduğu gibi. Önündeki kelime mef'ulün leh olur.
6- İstiğrak ifadesi için olur. Gâyet, hiç bir, hiç... gibi. "Bize hiç bir yorgunluk dokunmadı" cümlesinde olduğu gibi. Bâzı fiiller mef'ul-ü bihini, "min" ile alır. Bu takdirde... den, dan... manası ile tercüme edilmez.
7- Tahsis-i alel umum (katiyyet ifadesi) için olur. Bu da zâidedir. "Hiç kimse bana gelmedi" cümlesinde olduğu gibi.
Bunlardan başka "min" harf-i cerri; fasıl mânasına, birbirine zıd iki kelimeden ikincisine dahil olur. Bâ-i cerreye, an, fi, ind, alâ'ya müradif olur. Rubbemâ, mânasına ve sıla olur. Lâm-ı zâide ve müz ve ba-i kasem yerinde de kullanılır.

nûrikum
Kök: NVRKelime: nur

İsim, Eril

Kök Anlam:

Elektromanyetik ışıma.
Hayatı ilahi, mana alemden madde aleme enerji olarak geçiş yapar. Maddenin temeli enerjidir. Enerji, madde alemde yayılımını ve maddeleşmesini EM ışıma olarak yapmaktadır.
Enerjiden kaynaklanan ışımanın olumlu kısmına NUR... yakıcı, bozucu ve olumsuz kısmına NAR denir.



Kelime Anlam:

Işıma.
Yansıyan ışık. Aydınlık. Parıltı. Parlaklık. Her çeşit zulmetin zıddı. Işık.
Zulmeti def eden vasıta.
Ateş.
Yakıcı, azab verici her şey.
Bir meyve adı.
El Nur: Işık, kaynak fiili.

kîle
Kök: K:VLKelime: kavl

Fiil, Edilgen, 3.ncü, Eril, Tekil, Geçmiş Zaman

Kelime Anlam:

Anlaşma. Sözleşme. Konuşulan söz. Söz cümlesi. İtikad, delalet. Tarif. İlham.

rci'û
Kök: RCA:Kelime: racea

Fiil, 2.nci, Eril, Çoğul, Emir

Kelime Anlam:
verâekum
Kök: VRYKelime: vera

... veri girişi devam ediyor ...

Kelime Anlam:

Arkadan gelen. / Öte. / Başka taraf. / Arka, geri. / Torun. / Çakmaktan ateş çıkması. // Ateş yakmak. / Müphem olarak, müphem bir şekilde, bir şeyin başka bir şeymiş gibi yapılması. / Gizlemek, örtmek, bir şeyin arkasına örtmek, gizlemek. / Yardımcı, takipçi. / Hz. Musaya inzal olan Kanun Kitabı. // Arzı örten mahlukat. Yaratılmış olanlar. Halk. Mahluk. // Takvânın ileri derecesi. Bilmediği ve şüphe ettiğini öğrenip iyiye ve doğruya göre hareket edip bütün günahlardan çekinme hâleti.

fel
Kök: harfKelime: fe

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). de, da / matuf ve matufun aleyh arasındaki ortak bir yönle birlikte, sıra da bildirir. Aynı zamanda fiillerin meydana gelişi arasında fazla surenin geçmediğini de gösterir.

temisû
Kök: LMSKelime:

... veri girişi devam ediyor ...
nûren
Kök: NVRKelime: nur

İsim, Eril

Kök Anlam:

Elektromanyetik ışıma.
Hayatı ilahi, mana alemden madde aleme enerji olarak geçiş yapar. Maddenin temeli enerjidir. Enerji, madde alemde yayılımını ve maddeleşmesini EM ışıma olarak yapmaktadır.
Enerjiden kaynaklanan ışımanın olumlu kısmına NUR... yakıcı, bozucu ve olumsuz kısmına NAR denir.



Kelime Anlam:

Işıma.
Yansıyan ışık. Aydınlık. Parıltı. Parlaklık. Her çeşit zulmetin zıddı. Işık.
Zulmeti def eden vasıta.
Ateş.
Yakıcı, azab verici her şey.
Bir meyve adı.
El Nur: Işık, kaynak fiili.

fe
Kök: harfKelime: fe

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). de, da / matuf ve matufun aleyh arasındaki ortak bir yönle birlikte, sıra da bildirir. Aynı zamanda fiillerin meydana gelişi arasında fazla surenin geçmediğini de gösterir.

durıbe
Kök: D:RBKelime: darb

Fiil, Edilgen, 3.ncü, Eril, Tekil, Geçmiş Zaman

Kelime Anlam:

Vurmak, vuruş, çarpmak. Beyan etmek. Seyretmek. Nev, cins. Benzer, nazir. Eti hafif olan.

beynehum
Kök: BYNKelime: beyn

İsim, Mekan Zarfı

Kelime Anlam:

Arası. Arasında. Aralık. İki şeyin arası. İkisinin ortası. Firkat. Ayrılık. Beyan. Burnu ve ayakları uzun karga.

bi
Kök: harfKelime: bi

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). ile, -e, -a / Bağlamak, ulaştırmak içindir.

sûrin
Kök: SVRKelime: sur

İsim, Eril

Kelime Anlam:

Bir şehri kuşatan yüksekçe kale duvarı. Yüksek duvar. Kale. Hisar.

lehu
Kök: harfKelime: le

Kelime Anlam:

kesinlik, şüphesizlik, mutlak var oluş bildirir.

bâbun
Kök: BVBKelime: bab

İsim, Eril

Kelime Anlam:

Kapı. Kısım. Bölüm.

bâtınuhu
Kök: BT:NKelime: batın

İsim, Etken, Eril

Kelime Anlam:

İç, dâhilî. Gizli. İçyüz. Sır, esrar. // Çukur yer, kuytu yer. Ç: Ebtine
El Batın : Görünmeden evvelki.


Kelime Anlam:

Karın. İç. Soy, nesil. İç yüz. Sır, esrar.

fîhir
Kök: harfKelime: fi

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). -da, -de eklerini ve "içinde", "hakkında" kelimelerini karşılar. "İçinde, içine, hakkında, hususunda, üzere, dâir, mütedair, beherine ve herbirine" mânalarına gelir.
Mekâna ve zamana âidiyyeti bildirir.
Ta'lil için, isti'lâ için ve yine harf-i cerr olan "bâ, ilâ, min, maa" harflerinin yerine kullanılır.
Geçen mef'ul ile gelecek fasıl arasında geçer.
Te'kid mânası da vardır.

rahmetu
Kök: RHMKelime: rahmet

İsim, Dişil

Kelime Anlam:

Rahm kökünün mastarıdır. Merhamet, acımak, şefkat etmek. İhsan etmek. Esirgemek.

ve
Kök: harfKelime: ve

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.

zâhiruhu
Kök: Z:H!RKelime: zahir

İsim, Etken, Eril

Kelime Anlam:

Görünen, aşikar olan. Açık, belli, meydanda olan. Görünüşe göre. Şüphesiz. Suret. Dış yüz. Görünüş. Anlaşılan. Meğer. Galiba. Zannederim. Elbette. Arka çıkmak. Destek vermek.
Ez Zahir : Görünen zuhurat fiili.

min
Kök: harfKelime: min

Kelime Anlam:

Edat (Harf-i Cer). -dan, -den eklerini ve dolayı, sebebiyle kelimelerini karşılar. Bağlama, başlangıç içindir.
1- Mekân ve bir şeye başlamayı ifâde eder. "Haftadan haftaya" da olduğu gibi.
2- Teb'iz için olur. "Kim bir kavme benzemeğe özenirse onlardan sayılır" cümlesinde olduğu gibi. Bazılarını, bir kısmını ifâde ediyor.
3- Cinsi beyan için olur.
"İşlediğiniz hayrı Allah bilir" cümlesinde "min" tebyine (açıklamaya) vesile oluyor.
4- Bedel-i ivâz (karşılık) için olur. "Ahirete bedel, dünya hayatına râzı mı oldunuz" cümlesinde olduğu gibi.
5- Tâlil (sebeb bildirmek) için olur. "Allah'tan korktuğu için ağlıyor." cümlesinde olduğu gibi. Önündeki kelime mef'ulün leh olur.
6- İstiğrak ifadesi için olur. Gâyet, hiç bir, hiç... gibi. "Bize hiç bir yorgunluk dokunmadı" cümlesinde olduğu gibi. Bâzı fiiller mef'ul-ü bihini, "min" ile alır. Bu takdirde... den, dan... manası ile tercüme edilmez.
7- Tahsis-i alel umum (katiyyet ifadesi) için olur. Bu da zâidedir. "Hiç kimse bana gelmedi" cümlesinde olduğu gibi.
Bunlardan başka "min" harf-i cerri; fasıl mânasına, birbirine zıd iki kelimeden ikincisine dahil olur. Bâ-i cerreye, an, fi, ind, alâ'ya müradif olur. Rubbemâ, mânasına ve sıla olur. Lâm-ı zâide ve müz ve ba-i kasem yerinde de kullanılır.

kıbelihil
Kök: K:BLKelime: kıble

İsim, Eril

Kelime Anlam:

Kabe ciheti. Kıble tarafı. / Güney. / Güneyden esen rüzgar. // Değeri yada üstünlüğü kabul edilerek yönelinen taraf.

azâbu.
Kök: A:Z!BKelime: azab

İsim, Eril

Kelime Anlam:

Eziyet. Büyük sıkıntı. Şiddetli elem.

Arama Kriterleri: (Sure: ) (Ayet: ) (Aranan: ) (Aranan: )
Sure No:
Ayet No:
Etiketlerde Ara:
Mealde Ara:
Sure Listesi

Orijinal Kelimeleri Kelam-ı Kadim Meali; Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından hazırlanmıştır.