İçeriğe geç
KÖK Ara:
KELİME Ara:
ANLAM içinde Ara:
❝ A:FV ❞ kökünden türeyen kelimeler... 10 Kayıt Listeleniyor.
Aynı Kökten Türeyen: xoxox Afî Afiyet Afuvv Afuv afv Muaf Muafat Muafî Muafiyyet Musta'fi
xoxox
ع ف و A:FV
Afî
ع ف و A:FV

Silen, silinmiş. Affeden, bağışlayan. Affedilmiş, bağışlanmış. Yalvaran. Uzun saçlı. Tencere altında artaya kalan.

Afiyet
ع ف و A:FV

Sağlık, selâmet, sıhhatli olmak.

Afuvv
Afuv
ع ف و A:FV

Affeden, merhametli.
El Afuvv : Affedici fiili.

DuruMeal'de toplam 5 kayıtta geçiyor.
afv
ع ف و A:FV

Bağışlamak. Kusur ve günâhı affetmek. Ayakla basılmadık yer. Malın iyisi, helâli ve fazlası. Terketmek. Mahvetmek.

DuruMeal'de toplam 26 kayıtta geçiyor.
Muaf
ع ف و A:FV

Afvolunmuş. İstisna edilmiş, ayrı tutulmuş. Bağışlanmış. Serbest.

Muafat
ع ف و A:FV

Afvetmek. Sıhhat vermek. Sıhhat ve âfiyet bulmuş, iyileşmiş kimse. Hastalık veya belâdan korunma. Musibetlerden muhafaza olunma.

Muafî
ع ف و A:FV

Afiyet verici. / Belâ ve musibeti def eden.

Muafiyyet
ع ف و A:FV

Bağışıklık. Afvolunmuş olma. Bağışlanmış olma.

Musta'fi
ع ف و A:FV

Bir işten isteği ile çekilen, istifa eden. Suçunun bağışlanıp afvedilmesini isteyen.

2. BAKARA / 51-52

Musa'ya kırk gece vaad etmiştik.
Sonra, onun ardından siz, dişi buzağı ittihaz etmiştiniz… ve zalim olmuştunuz.
Sonra, bunun ardından, ola ki şükür edersiniz diye... sizden afv etmiştik.

2. BAKARA / 109

Kitab ehlinin çoğu... kendilerine beyan edilmiş hakk olan şeyin ardından (rağmen)... nefsleri indindeki hased yüzünden... imanınızın ardından, keşke küfür edenlere redd olsanız diye vedd ederler.
Artık siz,
ALLAH emrini verinceye kadar onları afv edin ve safh edin.
Muhakkak ki ALLAH, kulli şeye kadirdir.

2. BAKARA / 178-179

Ey iman edenler!
Katl hakkında, kısas üzerinize ketb edildi!
hürr ile hürr!
abd ile abd!
dişi ile dişi!

Kendisine onun kardeşinden bir şey afv edilen kimse... artık o, marufa tabi edilir... ve ona ihsan ile eda edilir.
Bu, Rabbinizden tahfif ve rahmettir!

Artık, bundan sonra... düşmanlık eden kimse... artık elim azab onadır!
Eyy lübb sahibleri!...
Hayat, sizin için kısastadır!... umulur ki ittika edersiniz.

2. BAKARA / 187

Oruç günlerinin gecelerinde, kadınlarınıza refes size helal kılındı.
Onlar sizin için libastır... siz de onlar için libassınız!

ALLAH, muhakkak sizin, nefsinize ihanet eden oldunuza alimdir!...
Artık size tevbe etti... ve sizden afv etti.
Artık el-an... onlara başir olun... ve ALLAH'ın sizin için ketb ettiği şeyi ibtiga edin.

Fecrde, beyaz iplik siyah iplikten belli oluncaya kadar yeyin ve şürb edin!
Sonra leyle kadar... kadınlara başir olmadan ve siz mescidlerde akifler olarak... orucu tamam edin!

İşte bunlar ALLAH'ın hudududur!... artık buna karib olmayın!

Böyledir!...
ALLAH, ayetlerini nas için beyan eder!... umulur ki ittika edersiniz!

2. BAKARA / 219

Sana hamr ve meysirden sual ediyorlar.
De ki:
"İkisinde de kebir ism... ve de nas için menfaat vardır. Ancak, onların ismi, nafialarından daha kebirdir!"

Sana ne infak edeceklerini sual ediyorlar.
De ki:
"Afv olanı!"

Böyledir!...
ALLAH, ayetlerini size beyan ediyor... umulur ki tefekkür edersiniz.

2. BAKARA / 237

Temas etmenizden önce, onları boşarsanız... ve onlar için farzları farz etmişseniz...
artık onlara farz ettiğiniz şeylerin yarısı onlarındır.

Ancak... kendileri afv etmişse... veya nikah akdi elinde bulunan kimse afv etmişse müstesna.
Sizin afv etmeniz, takva için daha karibtir.

Aranızdaki fazlı unutmayın!
Muhakkak ki ALLAH, amel ettiklerinize basirdir.

2. BAKARA / 286

ALLAH, nefsi, sadece, kendisinde vüs'a olana mükellef eder.
Kesb ettiği şeyler kendisinindir.
İktisab ettiği şeyler(in sorumluluğu) kendi üzerinedir.

"Rabbimiz!
Eğer unutursak veya hata yaparsak, bizi ahz etme!
Rabbimiz!
Öncemizden olanlar üzre hamil ettiğin gibi bizim üzerimize ısr hamil etme!
Rabbimiz!
Bizim kendisine tavk edemeyeceğimiz şeyi bize hamil etme.
Bizi afv et.
Bize gafur ol.
Bize rahmet et.
SEN bizim mevlamızsın.
Artık, kafirlerin kavmine karşı bize nasr et."

3. ALİ İMRAN / 134

Onlar,
serrada ve darrda infak edenlerdir...
ve gayzlarını kezm edenlerdir...
ve nası afv edenlerdir.
ALLAH, muhsin olanlara muhabbet duyar.

3. ALİ İMRAN / 152

Onları O'nun izni ile hiss ettiğinizde... ALLAH size vaadine elbette kat'iyyetle sadakat gösterdi!
Hatta feşel etmiştiniz... ve emir hakkında tenazu etmiştiniz! Muhabbet duyduğunuz şeyi size gösterdikten sonra isyan etmiştiniz. Sizden dünya irade edenler de... sizden ahiret irade edenler de vardı.
Sonra sizi belv etmek için onlardan sarf etti... ve sizden kat'iyyetle afv etti!
ALLAH, mü'minler üzre fazl sahibidir.

3. ALİ İMRAN / 155

Muhakkak, mülaki oldukları yevmde, içinizden tevella eden iki cemaat... muhakkak, kesb ettikleri şeylerden bazıları ile şeytanın onları zelle etmek istedikleri… ALLAH onları elbette kat'iyyetle afv etti!
Muhakkak ki ALLAH, gafurdur, halimdir.

3. ALİ İMRAN / 159

Ardından, ALLAH'tan rahmet olan ile onlara lin oldun. Şayet kalbin galiz fazz olsaydı, senin havlinden elbette fazz olurlardı.
Artık onları afv et ve onlara istiğfar et.
Emirde onlarla müşavere et.
Azim ettiğinde ALLAH'a tevekkül et.
Muhakkak ki ALLAH, tevekkül edenlere muhabbet duyar.

4. NİSA / 43

Ey iman edenler!
Sarhoş iken ne söylediğinize alim oluncaya kadar...
ve sebilde abir olmanız dışında cünüb iken gusl edene kadar...
salata kurb olmayın.

Eğer;
mariz iseniz
veya sefer üzre iseniz
veya biriniz heladan gelmişse
veya kadınlara lems etmişseniz...
ve ardından su mevcud değilse... tayyib saide teyemmüm ederek... vechlerinizi ve ellerinizi mesh edin.
Muhakkak ki ALLAH, afuv, gafur olandır.

4. NİSA / 99

Artık işte onlar… Gerekir ki (belki)… ALLAH, onlardan afv eder.
ALLAH, afuv, gafur olandır.

4. NİSA / 149

Eğer hayr olanı ibda ederseniz veya hafy ederseniz veya sui olanı afv ederseniz...
Muhakkak ki ALLAH, afuv, kadir olandır.

4. NİSA / 153

Kitab ehli, sana, kendilerine semadan kitab inzal edilmesini sail oluyor.
Onlar, Musa'ya, kat'iyyetle bundan daha kebir sail olmuşlardı!... ve "Bize ALLAH'ı cehren göster" demişlerdi!

Ardından onları, zulümleri ile saika ittihaz etmişti.
Sonra, kendilerine verilen beyyinelerin ardından dişi buzağı ittihaz ettiler.
BİZ, onları, bundan da afv ettik... ve Musa'ya mübin sultan verdik.

5. MAİDE / 13

Ardından, misaklarını nakz etmeleri sebebiyle, onları lanetledik... ve kalblerini kasvetli kıldık.
Kelimeleri mevzilerinden tahrif ediyorlar... ve kendilerine zikir ettirilen şeyden hazz duymayı unuttular.
La zeyl (sürekli olarak) onlardan pek azı dışında, hıyanet üzre olduklarına, muttali olursun.
Artık onları afv et ve safh et.
Muhakkak ki ALLAH, muhsinlere muhabbet duyar.

5. MAİDE / 15-16

Ey kitab ehli!
Size Rasulümüzü kat'iyyetle kıldık!
O, kitabtan sizin hafy ettiklerinizin çoğunu size beyan etmektedir... ve de çoğunu afv etmektedir.
ALLAH'tan size, kat'iyyetle nur ve mübin kitab kılınmıştır!
ALLAH, KENDİ rıdvanına tabi olanları...
onunla, selam sebillerine ihda eder.
ve KENDİ izni ile zulmetlerden nura ihrac eder.
ve sırat-ı mustakime ihda eder.

5. MAİDE / 95

Ey iman edenler!
Siz ihramlı oldukça, sayd katl etmeyin. Sizden taammüden katl eden kimse... artık ona, emrinin vebalini tatması için ceza;
KABE'ye baliğ olmak üzere, içinizden adil iki zatın hüküm edeceği, neamdan katl ettiği şey mislince hedydir...
veya miskine taam (miktarı) keffarettir...
veya buna muadil oruçtur.
Selef olmuş olanları ALLAH afv etmiştir.
İda eden kimse... ALLAH ondan intikam alır.
ALLAH, azizdir, intikam sahibidir.

5. MAİDE / 101

Ey iman edenler!
Size ibda olduğunda, sui bulacağınız şeylerden sual etmeyin. Eğer Kur'an'ın inzal edildiği hiynde onlardan sual ederseniz size ibda edilir. ALLAH onları afv etmiştir.
ALLAH, gafurdur, halimdir.

7. ARAF / 95

Sonra seyyie mekanı hasene ile bedellendirdik... Hatta, afv ettik.
Dediler ki:
"Ata-babalarımıza da kat'iyyetle darr mess olmuştu!... ve serra olmuşlardı!"
Ardından onları da ansızın ahz ediverdik!... onların şurunda olmadı.

7. ARAF / 199

Afvı ahz et!
Örf ile emir et!
Cahillerden iraz et!

9. TEVBE / 43

ALLAH senden afv etsin!
Sana sadakat gösterenler beyan oluncaya... ve kaziblere alim oluncaya kadar (beklemeden)… onlara neden izin verdin?

9. TEVBE / 66

Tazir etmeyin!
Siz, imanınızın ardından kat'iyyetle kafir olmuş oldunuz!
Sizden bir taifeyi afv etsek bile... mücrim oldukları şeyler ile, diğer taifeye azab edeceğiz.

22. HACC / 60

Böyledir!…
Akibetine misliyle karşılık veren... sonra kendisine bagy edilen kimse… elbette/kesinlikle ALLAH ona nasr eder.
Muhakkak ki ALLAH, elbette/kesinlikle afuvdur, gafurdur.

24. NUR / 22

Sizden fazl ve vüsat sahibleri,
kurb sahiblerine...
ve miskinlere...
ve ALLAH sebilinde muhacirlere...
vermekten alüv etmesinler!
Afv etsinler ve safh etsinler.
ALLAH'ın size gafur olmasına muhabbet duymaz mısınız?
ALLAH, gafurdur, rahimdir.

42. ŞURA / 25

O, kendisine ibadet edenlerin,
tevbelerini kabl eder…
ve seyyielerden afv eder.
Amel ettiklerinize alimdir.

42. ŞURA / 30

Musibetten size isabet eden şey… kendi ellerinizle kesb ettikleriniz iledir.
Çoğundan afv eder.

42. ŞURA / 34

Yahut, kesb ettikleri ile onları vebk eder!... ve de çoğundan afv eder.

42. ŞURA / 40

Seyyielerin cezası, mislince seyyiedir!
Ancak, afv eden ve ıslah eden kimse… artık onun ecri, ALLAH üzredir!
Muhakkak ki O, zalimlere muhabbet duymaz.

58. MUCADELE / 2

Sizden, kadınlarına zıhar yapanlar... o kadınlar anneleri değildir! Muhakkak onların anneleri, sadece, onları vild edenlerdir.
Muhakkak onlar, kavil olarak kesinlikle münker ve zur konuşuyorlar.
Muhakkak ki ALLAH, kesinlikle, afuvdur, gafurdur.

64. TEGABUN / 14

Ey iman edenler!
Muhakkak, zevcelerinizden ve evladlarınızdan bazıları size aduvvdur… artık onlara hazer edin!

Eğer,
afv ederseniz...
ve safh ederseniz...
ve gafur olursanız…
artık muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

Sure Listesi

Kelam-ı Kadim'de Geçen Kelimeler Sözlüğü;Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından derlenerek hazırlanmıştır.