xoxox
ع ل م
A:LM
| |
alim
ع ل م
A:LM
| ✦ İlim sahibi. Bilen, bilgili. DuruMeal'de toplam 555 kayıtta geçiyor. |
ilm ilim
ع ل م
A:LM
| Bilgi. DuruMeal'de toplam 84 kayıtta geçiyor. Çğl.Ulum |
isti'lam
ع ل م
A:LM
| ✦ Bilgi edinmek isteği. İlim sahibi olmak için gerekleri yerine getirmek. |
Ma'lum
ع ل م
A:LM
| ✦ Bilinen, belli olan. DuruMeal'de toplam 12 kayıtta geçiyor. Çğl.Ma'lumat |
muallim
ع ل م
A:LM
| İlim veren, öğreten. Ta'lim ettiren. |
muteallim
ع ل م
A:LM
| Taallüm eden, ilim ve bilgi edinen, öğrenen. Talebe. |
taallum
ع ل م
A:LM
| İlim edinme. Öğrenme. Ders okuyarak öğrenme. |
talim
ع ل م
A:LM
| İlim vermek, öğretmek. Yetiştirmek. Alıştırmak. Belletmek. İdman. |
Tealum
ع ل م
A:LM
| Bir mevzunun herkes tarafından ayan beyan biliniyor olması. |
alem
ع ل م
A:LM
| Kümülatif ilmin, halıktan mahluka ikramında, cüzlere, parçalara evrilmeden önce ki külliyeti. / Cihan, kâinat. Dünya. Her şey. / Cemaat. Halk. Cemiyet. / Dehr. / Hususi hal ve keyfiyet. / Bir güneş ile ona tabi olan ve etrafında devreden seyyarelerin teşkil ettiği daire. DuruMeal'de toplam 73 kayıtta geçiyor. Çğl.Alemin |
alamet
ع ل م
A:LM
| Muallim olmaksızın ilim talim edilirken, ilim gösteren nişaneye, eğer idrak edilirse ALAMET denilir. Alametler, yine 5 DUYU ile idrak edilir. / İz, nişan, işaret. DuruMeal'de toplam 1 kayıtta geçiyor. |
a'lem
ع ل م
A:LM
| Alamet niteliği olan şey, idrak edilmese bile, ona A'LEM denir. / Bayrak. Nişan, işaret. Özel isim. / Mc: Yüksek dağ. Büyük alim. / Üst dudakta olan yarık. DuruMeal'de toplam 75 kayıtta geçiyor. Çğl.A'lam |
ma'lem
ع ل م
A:LM
| Eser, iz, nişan, alamet. Çğl.Maâlim |
mu'lem
ع ل م
A:LM
| Belirtilmiş, işaretlenmiş. |
1. FATİHA / 2-3-4 Hamd etmek; |
2. BAKARA / 13 Onlara, |
2. BAKARA / 22 (Rabbiniz…) |
2. BAKARA / 26-27 Muhakkak ki ALLAH, mesel darb etmekten istihya etmez! Çoğunu bunlarla dalalete düşürür... ve çoğunu bunlarla ihda eder. Bunlarla dalalete düşürdükleri, sadece... |
2. BAKARA / 28-29 Nasıl kafir olursunuz ALLAH'a!? |
2. BAKARA / 30 Rabbin meleklere; |
2. BAKARA / 31 Adem'i isimlerin hepsine alim etti... |
2. BAKARA / 32 Dediler ki: |
2. BAKARA / 33 Dedi ki: |
2. BAKARA / 42 Hakkı, batıl ile ilbas etmeyin! |
2. BAKARA / 47 Ey israiloğulları! |
2. BAKARA / 60 Musa, kavmi için istiska ettiğinde, demiştik ki: |
2. BAKARA / 65-66 Kendinizden, cumartesi gününe düşmanlık edenlere, BİZ'im onlara: Artık BİZ bunu, elinin arasında olanlar ve halfinde olanlar için nekal... ve muttakiler için meviza kıldık. |
2. BAKARA / 75-76 Size iman etmelerine mi tama ediyorsunuz!? |
2. BAKARA / 77 Değil mi ki… onlar, sırr ettiklerine de, ilan ettiklerine de ALLAH'ın alim olduğuna alimdirler? |
2. BAKARA / 78 Onlardan ümmi olanlar... kitaba alim değildir... sadece kendi emanileri vardır! |
2. BAKARA / 80-81 Derler ki: |
2. BAKARA / 94-95 De ki: |
2. BAKARA / 101 ALLAH indinden onlara, beraber olduklarına musaddık bir Rasul geldiğinde... kitab verilenlerden bir ferik nebz etti. |
2. BAKARA / 102 Süleyman'ın mülkü üzre şeytanların tilavet ettiği şeye tabi oldular. O ikisi, Onlar, ALLAH'ın izni olmadan, onunla kimseden darr edemezlerdi... Onlar, kendilerine menfaat veren şeyleri değil de... darr eden şeyleri kendilerine ilim ettirdiler! Nefslerini onunla iştira ettikleri şey ne beistir!... |
2. BAKARA / 103 Keşke onlar iman etselerdi ve ittika etselerdi… |
2. BAKARA / 106-107 Bir ayetten bir şey nesh edersek veya nesy ettirirsek... ya ondan hayr olanı... ya da onun mislini getiririz. |
2. BAKARA / 106-107 Bir ayetten bir şey nesh edersek veya nesy ettirirsek... ya ondan hayr olanı... ya da onun mislini getiririz. |
2. BAKARA / 113 Kitab tilavet ettikleri halde... Böyledir!... Artık, hakkında ihtilaf etmiş oldukları şeyde, onların aralarında, kıyamet yevminde, ALLAH hüküm verecektir! |
2. BAKARA / 115 Şark tarafı ve garb tarafı ALLAH'ındır. |
2. BAKARA / 118 İlmi olmayanlar... Böyledir!... |
2. BAKARA / 120 Sen onların milletine tabi oluncaya kadar... ne yahudiler ne de nasraniler senden razı olmazlar. |
2. BAKARA / 122-123 Ey israiloğulları! |
2. BAKARA / 127 İbrahim ve İsmail, beytin kaidelerini ref ederken: |
2. BAKARA / 129 "Rabbimiz! |
2. BAKARA / 131-132 Rabbi ona; İbrahim bunu oğullarına ve de Yakub'a vasiyet etti. |
2. BAKARA / 137 ✦ Eğer sizin iman ettiğinize… onlar da misli ile iman ederlerse… artık ihtida olmuş olurlar... |
2. BAKARA / 140 Yoksa siz... İbrahim ve İsmail ve İshak ve Yakub ve torunlarının... hadü veya nasrani olduklarını mı söylüyorsunuz!? |
2. BAKARA / 143 Böyledir!... Akabı üzre inkılab edenlerden Rasule tabi olanlara alim olmamız için... üzerine olduğunuz kıbleyi kıldık. Bu, ALLAH'ın hidayet ettiklerinden başkasına elbette kebir gelir. ALLAH sizin imanınızı zayi edecek değildir. |
2. BAKARA / 144 Vechinin semada takallüb ettiğini kat'iyyetle gördük! Razı olacağın kıbleyi sana elbette veliy ettireceğiz... artık vechine, mescid-i haram şatrını veliy ettir! Muhakkak kitab verilenler, onun Rabblerinden hakk olduğuna kesinlikle alimdir. |
2. BAKARA / 145 ✦ Kitab verilenlere, bütün ayetler ile gitsen bile... senin kıblene tabi olmazlar. İlimden sana verilenin ardından... eğer onların hevalarına tabi olursan... muhakkak sen, o zaman kesinlikle zalimlerdensindir. |
2. BAKARA / 146 Kendilerine kitab verdiklerimiz... ona, oğullarına arif oldukları gibi ariftirler! |
2. BAKARA / 151-152 Aynen BİZ'im size kendinizde irsal ettiğimiz gibi... kendinizdeki Rasul... Artık BEN'i zikir edin...! BEN sizi zikir etmekteyim! |
2. BAKARA / 158 Muhakkak, Safa ve Merve ALLAH'ın şiarındandır. Muhakkak ki ALLAH, şakirdir, alimdir. |
2. BAKARA / 168-169 Ey nas! |
2. BAKARA / 180-181-182 Sizden birinize mevt hazır olduğunda... eğer bir hayr tereke edecekse... ana-babası ve akrabaları için maruf ile vasiyet etmesi... muttakiler üzre hakk olarak üzerinize ketb edildi! İşittiği şeyin ardından, onu bedellendiren kimse… artık muhakkak onun ismi, ancak, onu bedellendirenin üzerinedir. Vasiyet edenin cenef ile veya ism ile olmasından (davranmasından) korkan... ve ardından onların aralarını ıslah eden kimse… artık onun üzerine ism yoktur. Muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir. |
2. BAKARA / 183-184 Ey iman edenler! |
2. BAKARA / 187 Oruç günlerinin gecelerinde, kadınlarınıza refes size helal kılındı. ALLAH, muhakkak sizin, nefsinize ihanet eden oldunuza alimdir!... Fecrde, beyaz iplik siyah iplikten belli oluncaya kadar yeyin ve şürb edin! İşte bunlar ALLAH'ın hudududur!... artık buna karib olmayın! Böyledir!... |
2. BAKARA / 188 Mallarınızı, kendi aranızda batıl ile yemeyin! |
2. BAKARA / 194 ✦ Haram ay, haram ay iledir (karşılıktır)! ✦ ALLAH'a ittika edin! |
2. BAKARA / 196 Hacc ve umreyi ALLAH için tamam edin. Bu, ehli, Mescid-i Haram'da hazır olmayan kimseler içindir. ALLAH'a ittika edin ve ALLAH'ın ikabının şedid olduğuna alim olun! |
2. BAKARA / 197 Hacc, malum aylardadır. Hayr olandan fail olduğunuz şeye ALLAH alimdir. |
2. BAKARA / 203 Madud yevmlerde ALLAH'ı zikir edin! ALLAH'dan ittika edin... ve ona haşr olacağınıza alim olun! |
2. BAKARA / 208-209 Ey iman edenler! Size beyyine kılınan şeylerin ardından zelle olursanız… artık alim olun ki… ALLAH, azizdir, hakimdir. |
2. BAKARA / 215 Sana, ne infak edeceklerini sual ediyorlar. Hayrdan fail olduğunuz şey... artık muhakkak ki ALLAH ona alimdir." |
2. BAKARA / 216 Kıtal, size kerih gelse de, sizin üzerinize ketb edilmiştir. Gerekir ki (belki)… kerih gördüğünüz şey… o size hayr olandır. |
2. BAKARA / 220 Dünya ve ahirette... sana yetimlerden sual ediyorlar. ALLAH, ıslah olandan ifsad olana alimdir. |
2. BAKARA / 223 Kadınlarınız sizin için harstır. ALLAH'a ittika edin! |
2. BAKARA / 224-225 Nas arasında... ALLAH, yeminlerinizde ki lagv ile sizi ahz etmez... fakat kalblerinizin kesb ettiği şeyler ile sizi ahz eder! |
2. BAKARA / 226-227 Kadınlarından alüv edenler için, dört ay tarabbus vardır. Eğer boşanmaya azim ederlerse… artık muhakkak ki ALLAH, semidir, alimdir. |
2. BAKARA / 230 Eğer erkek, zevcesini bir daha boşarsa... artık sonrasında zevce, gayrı nikahlanıncaya kadar kendisine helal olmaz. Eğer bu da onu boşarsa... ve ardından, eğer onlar ALLAH'ın hududunu ikame edeceklerini zann ederlerse... artık birbirlerine rücu etmelerinde o ikisine cünah yoktur. Bunlar ALLAH'ın hudududur! |
2. BAKARA / 231 Kadınları talak ettiğinizde... ve ardından ecelleri baliğ olunca... artık onları maruf ile imsak edin... veya maruf ile serh edin. Düşmanlık etmek için darr ederek onları imsak etmeyin!... buna fail olan kimse... artık kendi nefsine kat'iyyetle zalim olmuştur! ALLAH'ın ayetlerini hüzüv ittihaz etmeyin! ALLAH'a ittika edin! |
2. BAKARA / 232 Kadınları boşadığınızda ve ardından onların ecelleri baliğ olduğunda... aralarında maruf ile razı olurlarsa, artık onları zevceleri ile nikahlanmaktan azil etmeyin! ✦ Bu, içinizden ALLAH'a ve ahir yevmine iman etmiş olanlara, vaazdır. |
2. BAKARA / 233 Anneler evladlarını iki kamil havl emzirirler. Bu, emzirmeyi tamamlamayı irade eden içindir. Nefs, sadece, vasi olduğuna mükellef edilir. ✦ Ne anne evladı yüzünden, ne de baba evladı yüzünden darr edilmesin. ALLAH'tan ittika edin ve alim olun ki ALLAH, amel ettiklerinize basirdir. |
2. BAKARA / 235 ✦ Kadınlara hıtbe arz etmenizde... ALLAH alimdir ki; muhakkak siz onları zikir edeceksiniz. Fakat; Alim olun ki; Alim olun ki; |
2. BAKARA / 238-239 ✦ Salatlara ve salat-ı vustaya hafız olun! Eğer, yayan ve rakib olarak korku içindeyseniz... emin olmanızın ardından… alim olmadığınız halde sizi alim etttiği gibi (şekilde) ALLAH'ı zikir edin! |
2. BAKARA / 244 ALLAH sebilinde kıtal edin! |
2. BAKARA / 246 Musa'dan sonra israiloğullarından meleleri görmedin mi!? Onlar Nebilerine, demişlerdi ki: Ardından üzerlerine kıtal ketb edildiğinde, onlardan birazı dışında, tevella ettiler. ALLAH, zalimlere alimdir. |
2. BAKARA / 247 Nebileri onlara dedi ki: |
2. BAKARA / 251 Ardından... ALLAH'ın izniyle onları hezm ettiler. Şayet ALLAH'ın, nasın bazısı ile bazısını def etmesi olmasaydı, elbette arzda fesad çıkardı. |
2. BAKARA / 255 ALLAH!... O'nun izni ile olmadan, O'nun indinde şefaat edecek kimdir? Ellerinin arasında olanlara ve halfinde olanlara alimdir. O'nun kürsüsü, semalara ve arza vasidir... bu ikisini hıfz etmek O'na zor gelmez. O, aliyydir, azimdir. |
2. BAKARA / 256 Dinde ikrah yoktur! Artık "taguta" kafir olan... ve ALLAH'a iman eden kimse… artık o, fasm olmayan vuska urve ile imsak olmuştur. ALLAH, semidir, alimdir. |
2. BAKARA / 259 Yahut... haviyeleri arşları üzre olmuş karyeye merr eden kimsenin; ALLAH, onu, yüz yıl mevt etti... sonra onu baas etti. Ardından kendisine beyan olduğunda, demişti ki: |
2. BAKARA / 260 İbrahim; Dedi ki: Dedi ki: Alim ol ki; muhakkak ki ALLAH, azizdir, hakimdir." |
2. BAKARA / 261 Mallarını ALLAH sebilinde infak eden kişilerin meseli, bütün sünbüllerde yüz habbe olan, yedi sünbül nebat eden habbenin meseli gibidir. |
2. BAKARA / 267 Ey iman edenler! ✦ Onlardan habis olanı... Alim olun ki; muhakkak ki ALLAH, ganiydir, hamiddir. |
2. BAKARA / 268 Şeytan, ALLAH, ALLAH, vasidir, alimdir. |
2. BAKARA / 270 ✦ Nafakadan infak ettiğiniz şey… Zalimler için nasır yoktur. |
2. BAKARA / 272-273 Onların hudası senin üzerine değildir. Fakat, ALLAH dilediği kimseyi ihda eder. Hayrdan infak ettiğiniz şey... Hayrdan... Sen, onlara simaları ile arif olursun... onlar nasa ilhaf ederek sail olmazlar. Hayr olandan infak ettiğiniz şeyler... |
2. BAKARA / 278-279-280 Ey iman edenler! Zulüm etmezseniz zulüm edilmezsiniz! ✦ Eğer usra sahibi (zorluk içinde) ise... artık o kimse, meysere sahibi (rahatlık içinde) oluncaya kadar nazar edin! |
2. BAKARA / 282 Ey iman edenler! Erkeklerinizden iki şahidin şahid olmasını sağlayın. Bu, ALLAH'ın indinde en kıst olandır ve şahadet için akvamdır ve rayb etmemeniz için ednadır. Katib ve şahidler darr edilmesin. |
2. BAKARA / 283 Eğer siz sefer üzre iseniz ve bir katib bulamazsanız, o zaman, kabz olunmuş rehinler... Şahadeti ketm etmeyin. Onu ketm eden kimse... artık muhakkak onun kalbi asimdir. ALLAH, amel ettiğiniz şeylere alimdir. |
3. ALİ İMRAN / 7 O, sana kitab inzal edendir. Kalblerinde zeyg olanlar, fitne ibtiga etmek ve tevilini ibtiga etmek üzere, onun müteşabih olanlarına, kendilerini tabi ederler! Onun te'viline, ancak, ALLAH alimdir. |
3. ALİ İMRAN / 18 ALLAH ve melekler ve kıst ile kaim olan ilim sahibleri… |
3. ALİ İMRAN / 19 Muhakkak din, ALLAH indinde, İslam'dır. |
3. ALİ İMRAN / 29 De ki: |
3. AL-İ İMRAN / 33-34 Muhakkak ki ALLAH, Adem'i ve Nuh'u ve İbrahim alini ve İmran alini, bazıları bazılarının (birbirlerinin) zürriyetinden olarak, alemler üzre ıstıfa etti. |
3. AL-İ İMRAN / 33-34 Muhakkak ki ALLAH, Adem'i ve Nuh'u ve İbrahim alini ve İmran alini, bazıları bazılarının (birbirlerinin) zürriyetinden olarak, alemler üzre ıstıfa etti. |
3. ALİ İMRAN / 35 İmranın karısı, demişti ki: |
3. ALİ İMRAN / 36 Ardından, onu vaz ettiğinde dedi ki: |
3. AL-İ İMRAN / 42-43 Melekler demişlerdi ki: |
3. ALİ İMRAN / 48 Onu, kitaba ve hikmete ve Tevrata ve İncile alim edecek. |
3. ALİ İMRAN / 61 İlimden sana kıldıklarımızın ardından onun hakkında hacc eden kimse... artık de ki: |
3. ALİ İMRAN / 63 Eğer tevella ederlerse... artık muhakkak ki ALLAH, fesad çıkaranlara alimdir. |
3. ALİ İMRAN / 66 İşte siz böylesiniz! |
3. ALİ İMRAN / 71 Ey kitab ehli! |
3. AL-İ İMRAN / 72-73-74 Kitab ehlinden bir taife dedi ki: De ki: Size verilen şeyin mislinin birinize verileceğine veya Rabbinizin indinde size hacc edecekleri konusunda... De ki: |
3. AL-İ İMRAN / 75-76 Kitab ehliden öyle kimse vardır ki, eğer ona kantar ile emanet etsen eda eder. Bu onların: Bilakis! |
3. ALİ İMRAN / 78 Muhakkak, onlardan elbette bir ferik, sizin, onun kitabtan olduğunu hesab etmeniz için kitaba lisanlarını levy ederler… oysa o kitabtan değildir. |
3. ALİ İMRAN / 79 ALLAH'ın kendisine kitab ve hüküm ve nübüvvet verdiği bir beşerin... bir süre sonra, nasa, "ALLAH'ın gayrısından bana abd olun" demesi imkansızdır! |
3. ALİ İMRAN / 92 Muhabbet duyduğunuz şeylerden infak edinceye kadar birre nail olamazsınız. |
3. ALİ İMRAN / 96 Muhakkak, nas için vaz edilen "evvel beyt", elbette mubarek Mekke'dekidir. |
3. ALİ İMRAN / 97 Orada ayetler, beyyineler, makam-ı İbrahim vardır. |
3. ALİ İMRAN / 108 Bunlar ALLAH'ın ayetleridir. Onları sana bi-hakkın tilavet ediyoruz. |
3. ALİ İMRAN / 115 Hayrdan fail olduğu şey… artık ona, küfür edilmez. |
3. ALİ İMRAN / 119 İşte siz busunuz! Halbuki onlar... sizinle mülaki olduklarında, "Biz iman ettik!" derler... halvet olduklarında ise... gayzlarından parmak uçlarını azz ederler. De ki: |
3. ALİ İMRAN / 121 (Hani sen, Uhud'da) Ehlinden gudüvv etmiştin. Mü'minleri kıtal için kaid olacakları yerlere tebevvü ediyordun. |
3. ALİ İMRAN / 135 Fahiş olarak fail olduklarında veya nefslerine zulüm ettiklerinde ALLAH'ı zikir edenler... ardından zenbleri için istiğfar ederler. |
3. ALİ İMRAN / 140 Eğer size karh mess etmişse... artık, o kavme de kat'iyyetle mislince karh temas etmiştir! |
3. ALİ İMRAN / 142 Yoksa siz, |
3. ALİ İMRAN / 154 Sonra gamamın ardından... size emanet olarak, içinizden bir taifeyi gışa eden nüas inzal etti. De ki: Nefslerinde sana ibda edemedikleri şeyler hafy ediyorlar. Diyorlar ki: De ki: |
3. ALİ İMRAN / 164 ALLAH, nefslerinden kendilerine… |
3. AL-İ İMRAN / 166-167 İki cemaatin mülaki olma yevminde size isabet eden şey, ALLAH'ın izni iledir... ve mü'minlere alim olması için ve nifak çıkaranlara alim olması içindir. |
3. AL-İ İMRAN / 166-167 İki cemaatin mülaki olma yevminde size isabet eden şey, ALLAH'ın izni iledir... ve mü'minlere alim olması için ve nifak çıkaranlara alim olması içindir. |
4. NİSA / 11 ALLAH, size evladlarınız hakkında, erkek için iki dişinin hazzı mislini vasiyet eder. Ölenin evladı varsa, ana-babasından her birine, terekeden altıda bir hisse vardır. (Bunlar) vasiyet etiklerinin veya deyn ardındandır. Babalarınız ve oğullarınız!... Bunlar, ALLAH'tan farzdır. |
4. NİSA / 12 Eğer evladları yoksa, zevcelerinizin terekelerinin yarısı sizindir. Eğer sizin evladınız yoksa, terekenizin dörtte biri onlarındır. Eğer kendisine varis olunan bir erkek veya bir kadının evladı ve ana-babası olmaz ve bir erkek veya bir kız kardeşi bulunursa, ona altıda bir düşer. ALLAH'tan vasiyettir. |
4. NİSA / 17 Muhakkak ALLAH'a tevbe... ancak, cehalet ile sui amel işleyenler… sonra karibden tevbe edenler içindir. |
4. NİSA / 24 ... ve melekesi yemininizde olanlar dışında, kadınlardan muhsan olanlar. Üzerinize ALLAH'ın kitabı budur. Bunlardan vera olanlar... müsafeha gayrısında, muhsin olarak mallarınız ile ibtiga etmeniz size helal kılındı. Muhakkak ki ALLAH alim, hakim olandır. |
4. NİSA / 25 Sizden, muhsan, mü'min kandınlarla nikahlanmaya tavl olarak istitaat etmeyen kimse, melekesi yemininizde olandan ve iman etmiş delikanlı kızlarınızdan... ALLAH, sizin imanınıza alimdir. Artık ehlinin izniyle onları nikahlayın. Artık eğer fahiş olanı işlerlerse... ardından onlara, muhsan kadınların azabının nısfıdır. Bu, içinizden, anetten haşy edenler içindir. Sabır etmeniz sizin için hayrdır. |
4. NİSA / 26 ALLAH, |
4. NİSA / 32 ALLAH'ın, bazınızı bazınıza fazl ettiği şeyleri temenni etmeyin. |
4. NİSA / 35 Eğer (ikisinin) aralarının şikak etmesinden hafy ederseniz… ardından erkeğin ehlinden bir hakem ve kadının ehlinden bir hakem baas edin. |
4. NİSA / 39 ALLAH'a ve ahir yevmine iman etselerdi ve ALLAH'ın kendilerine rızk ettiğinden infak etselerdi ne olurdu ki! |
4. NİSA / 43 Ey iman edenler! Eğer; |
4. NİSA / 45 ALLAH… veliy olarak ALLAH'a kafi olarak… ve nasır olarak ALLAH'a kafi olarak... sizin düşmanlarınıza alimdir. |
4. NİSA / 63 İşte onlar, kalblerinde olana ALLAH'ın alim olduğu kimselerdir. Artık; |
4. NİSA / 70 Böyledir… |
4. NİSA / 83 Onlara, emniyetten veya korkudan bir emir geldiğinde, onu zey ederler. Şayet onu Rasule ve kendilerinden ulu-l emre redd etselerdi... kendilerinden onu istinbat edenler elbette ona alim olurdu. Şayet ALLAH'ın üzerinize fazlı ve rahmeti olmasaydı... birazınız dışında, kesinlikle şeytana tabi olurdunuz. |
4. NİSA / 92 Bir mü'minin, bir mü'mini öldürmesi... hata ile olması dışında... olamaz! |
4. NİSA / 104 İbtiga-i kavm'de vehn olmayın. |
4. NİSA / 111 İsm kesb eden kimse… artık muhakkak onu, ancak kendi nefsine kesb etmiştir. |
4. NİSA / 113 ALLAH'ın fazl ve rahmeti senin üzerine olmasaydı, onlardan bir taife seni elbette dalalete hemm ederdi. Onlar kendi nefslerinden başka dalalete düşüremezler ve sana bir şey darr edemezler. ALLAH, sana, kitabı ve hikmeti inzal etti ve alim olmadığın şeylere seni alim etti. ALLAH'ın sana fazlı azimdir. |
4. NİSA / 127 Kadınlar hakkında senden fetva istiyorlar. |
4. NİSA / 147 Eğer, |
4. NİSA / 148 ALLAH, zulme uğrayan kimse dışında, sui kavlin cehr olmasına muhabbet etmez. |
4. NİSA / 155-156-157 Ardından, Onlar onu katl etmediler... ve de salb etmediler. |
4. NİSA / 162 Fakat onlardan ilimde rasih olanlar ve mü'minler; sana inzal edilene ve senin öncenden inzal edilene iman ederler. |
4. NİSA / 166 Fakat, sana inzal ettiği şeye… onu KENDİ ilmi ile inzal ettiğine… şahid olarak ALLAH'a kafi olarak (olacak şekilde)… ALLAH şahidlik eder… ve melekler de şahidlik eder. |
4. NİSA / 170 Ey nas! |
4. NİSA / 176 Senden fetva istiyorlar. |
5. MAİDE / 4 Sana, kendilerine nelerin helal kılındığını sual ediyorlar. |
5. MAİDE / 7 ALLAH'ın üzerinize nimetini… ve O'na "işittik ve itaat ettik" diyerek vesika ettiğiniz misakı zikir edin! |
5. MAİDE / 20 Musa, kavmine demişti ki: |
5. MAİDE / 28 "Elbette eğer… sen beni katl etmek için elini bana bast etsen bile... ben, seni katl etmek için elimi sana bast eden olmam. |
5. MAİDE / 34 Kendilerine takdir olunandan önce tevbe edenler müstesna. |
5. MAİDE / 40 Bilmez misin!? |
5. MAİDE / 49 Aralarında, onların hevalarına tabi olmaksızın, ALLAH'ın izal ettiği ile hükmet. ALLAH'ın sana inzal ettiğinin bazısında, seni fitnelemelerinden hazer et. |
5. MAİDE / 54 Ey iman edenler! |
5. MAİDE / 61 Size geldiklerinde "iman ettik!" deseler de... kat'iyyetle küfürle dahil olmuşlardır!... ve kat'iyyetle onunla ihrac olmuşlardır! |
5. MAİDE / 76 De ki: |
5. MAİDE / 92 ALLAH'a itaat edin! |
5. MAİDE / 94 Ey iman edenler! |
5. MAİDE / 97 ALLAH, |
5. MAİDE / 98 ALLAH'ın ikabının şedid olduğuna alim olun! |
5. MAİDE / 99 Rasulün üzerine düşen, ancak, belağdır. |
5. MAİDE / 104 Onlara, "ALLAH'ın inzal ettiğine ve Rasule gelin!" denildiğinde... onlar, "Ata-babalarımızı üzerinde vecd ettiğimiz şey bize hasbtır" derler. |
5. MAİDE / 109 Yevmde ALLAH, Rasulleri cem eder… ve ardından, onlara der ki: |
5. MAİDE / 110 ALLAH, demişti ki: |
5. MAİDE / 113 Demişlerdi ki: |
5. MAİDE / 115 ALLAH dedi ki: |
5. MAİDE / 116 ALLAH dedi ki: Dedi ki: |
6. ENAM / 3 O'… ALLAH, semalardadır ve de arzdadır! |
6. ENAM / 13 Gecede ve gündüzde sükun bulanlar O'nundur. |
6. ENAM / 33 BİZ kat'iyyetle alimiz!... muhakkak o kavl ettikleri, elbette seni hüzünlendiriyor. |
6. ENAM / 37 Rabblerinden ayetler, keşke kendilerine inzal olsaydı... diyecekler. |
6. ENAM / 45 Ardından, zalim olan kavmin dübürü kata oldu. |
6. ENAM / 50 De ki: |
6. ENAM / 53 Böyledir!... ALLAH, şükür edenlere alim değil midir!? |
6. ENAM / 58 De ki: |
6. ENAM / 59 Gaybın miftahları, O'nun indindedir… sadece, O alimdir. |
6. ENAM / 60 Gece ile sizi vefat ettiren O'dur. |
6. ENAM / 66-67 O, hakk olduğu halde, kavmin onu kizb etti. |
6. EN'AM / 71-72 De ki: De ki: Biz, Kendisine haşr olacağınız O'dur! |
6. ENAM / 73 Semaları ve arzı bi-hakkın halk eden, O'dur! |
6. ENAM / 80 Kavmi onunla hacc etti. Dedi ki: |
6. ENAM / 81 "Sizin şirk koştuklarınızdan ne diye korkayım? |
6. ENAM / 83 İşte bunlar, kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz hüccetlerimizdir. Dilediğimiz kimseyi, derece olarak ref ederiz. |
6. ENAM / 86 İsmail ve Elyasa ve Yunus ve Lut... |
6. ENAM / 90 İşte onlar, ALLAH'ın hidayet ettikleridir. |
6. ENAM / 91 "ALLAH, beşere birşey inzal etmedi" diyerek... O'nun kadrini hakk olarak ALLAH'a kaderleyemediler! De ki: De ki: Sonra vezr et onları havzlarına... ilab olsunlar! |
6. ENAM / 96 Sabah felak olur. Gece, sükun kılınmıştır… Güneş ve kamer, husbandır. |
6. ENAM / 97 O, berrin ve bahrin zulmetlerinde, onunla ihtida olmanız için, sizin için necmleri kılandır. İlim eden kavme, ayetleri, kat'iyyetle tafsil ettirmiş olduk! |
6. ENAM / 100 ✦ Halk ettiği cinnleri, ALLAH'a şerik kıldılar! |
6. ENAM / 101 O, semaları ve arzı bedia edendir. O'nun bir sahibi yok ki evladı nasıl olsun!? Herşeyi halk etmiştir… ve O, herşeye alimdir. |
6. ENAM / 105 Böyledir!... |
6. ENAM / 108 Onların, ALLAH'ın gayrısından davet ettiklerine sebb etmeyin... sonra onlar da ilmin gayrısında, düşmanca ALLAH'a sebb ederler. Böyledir!... |
6. ENAM / 114 Kitabı size, mufassal olarak inzal etmişken... ALLAH'tan gayrı hakem mi ibtiga edeyim? |
6. ENAM / 115 Rabbinin kelimesi, sıdk olarak ve adl olarak tamamlanmıştır. Onun kelimelerini bedellendirebilecek yoktur. |
6. ENAM / 117 Muhakkak ki Rabbin… O, KENDİ sebilinden dalalette olanlara alimdir. O, mühtedilere alimdir. |
6. ENAM / 119 Ne oluyor size!? |
6. ENAM / 124 Kendilerine bir ayet ulaştığında, "ALLAH Rasullerine verilenin misli, bizim kendimize verilinceye kadar iman etmeyiz" derler. |
6. ENAM / 128 Cemian haşr olacakları yevmde, |
6. ENAM / 135 De ki: |
6. ENAM / 139 "Şu enamın batınlarında olanlar, erkekler için halistir ve zevcelerimize haram edilmiştir." dediler. |
6. ENAM / 140 ✦ İlmin gayrısında, sefihçe, evladlarını katl edenler... |
6. ENAM / 143 Sekiz zevc. Koyundan iki ve keçiden iki. |
6. ENAM / 144 Deveden iki ve sığırdan iki. |
6. ENAM / 148 Şirk koşanlar diyecekler ki: Böyledir!... De ki: |
6. ENAM / 162 De ki: |
7. ARAF / 6-7 Kendilerine irsal edilenlere elbette sual edeceğiz! Elbette mürsellere de sual edeceğiz!... ve ardından onlara, ilim ile kesinlikle kıssa edeceğiz. |
7. ARAF / 28 Onlar… fahiş olana fail olduklarında, derler ki: De ki: |
7. ARAF / 32 De ki: De ki: Böyledir!... |
7. ARAF / 33 De ki: |
7. ARAF / 38 Der ki: |
7. ARAF / 52 İman eden kavme rahmet olarak… huda ilmi üzre tafsilatlandırdığımız kitabı, elbette kat'iyyetle verdik! |
7. ARAF / 54 Muhakkak, semaları ve arzı altı yevmde halk eden ALLAH, sizin Rabbinizdir. Sonra arşa istiva etti. |
7. ARAF / 61 Dedi ki: |
7. ARAF / 62 "Rabbimin risaletini size iblağ ettiriyorum. Size nasihat ediyorum. Sizin alim olmadıklarınıza, ALLAH'tan alimim." |
7. ARAF / 67-68 Dedi ki: |
7. ARAF / 75 Kavminden istikbar eden meleler… kendilerinden, iman ettikleri için istizaf ettikleri kimselere dediler ki: |
7. ARAF / 80 Lut, kavmine demişti ki: |
7. ARAF / 89 "ALLAH, bizi ondan necat etmişken... eğer sizin millete ida edersek... kat'iyyetle ALLAH'a kizb ederek iftira etmiş oluruz! |
7. ARAF / 104-105 Musa dedi ki: |
7. ARAF / 109-110 Firavun'un kavminden meleler, dediler ki: |
7. ARAF / 111-112 Dediler ki: |
7. ARAF / 121-122 Dediler ki: |
7. ARAF / 123 Firavun dedi ki: |
7. ARAF / 131 Kendilerine hasene geldiğinde, "Bu bizimdir" derler. |
7. ARAF / 140 "Size… O, sizi alemlere fazl etmişken... ALLAH'tan gayrı ilah mı ibtiga edeyim!?" |
7. ARAF / 160 BİZ onları, on iki sıbt ümmet olarak kata ettik... ve Musa'ya vahy ettik; |
7. ARAF / 182 Ayetlerimizi kizb edenleri, alim olmadıkları yerden istidrac edeceğiz. |
7. ARAF / 187 Sana mürsa olacak saatten sual ediyorlar. |
7. ARAF / 188 De ki: |
7. ARAF / 200 Şeytandan nezg seni nezg ettiğinde, hemen ALLAH'a sığın. |
8. ENFAL / 17 Siz katl etmediniz, fakat ALLAH, onları katl etti! |
8. ENFAL / 23 Şayet ALLAH, onlarda bir hayra alim olsaydı, elbette onlara işittirirdi. |
8. ENFAL / 24 Ey iman edenler! |
8. ENFAL / 25 İttika edin! |
8. ENFAL / 27 Ey iman edenler! |
8. ENFAL / 28 Alimsiniz ki; |
8. ENFAL / 34 ALLAH onlara neden azab etmesin? |
8. ENFAL / 40 Eğer tevella ederlerse… artık ALLAH'ın sizin mevlanız olduğuna alim olun! |
8. ENFAL / 41 Eğer; |
8. ENFAL / 42 Siz udvanın dünyasında idiniz. Onlar udvanın kusvasında idiler. Rekb ise sizden daha sefilde idi. |
8. ENFAL / 43 ALLAH, menamında, sana onları pek az olarak göstermişti. |
8. ENFAL / 53 Bu; |
8. ENFAL / 60 Onlar için, kuvvetten istitaat ettiğiniz kadar, ribat haylden idad edin. |
8. ENFAL / 61 Eğer onların cenahı selm(den yana) olursa… artık sen de onu cenah edin! |
8. ENFAL / 66 Şu anda, ALLAH… kendinizde bir zaaf olduğuna alim olarak, sizden hafifletti. |
8. ENFAL / 70 Ey Nebi! |
8. ENFAL / 71 Eğer sana ihanet etmeyi irade ederlerse... önceden ALLAH'a da kat'iyyetle ihanet etmişlerdi!... ve ardından (seni) onlardan imkanlandırmıştı. |
8. ENFAL / 75 ✦ Sonradan iman edenler |
9. TEVBE / 2 Artık arzda, dört ay seyahat edin. |
9. TEVBE / 3 ALLAH'tan ve Rasulünden, ekber hacc yevminde nas için ezandır! |
9. TEVBE / 6 Eğer müşriklerden birisi, car edilmesi talebinde olursa, |
9. TEVBE / 11 Eğer, |
9. TEVBE / 14-15 Onlara kıtal edin! |
9. TEVBE / 16 Yoksa siz, |
9. TEVBE / 28 Ey iman edenler! |
9. TEVBE / 36 Muhakkak, ALLAH'ın kitabında, semaların ve arzın halkıyet yevminde, ALLAH indinde ayların iddeti on ikidir. Bu, kayyime dindir! Kaffeten sizinle kıtal ettikleri gibi siz de kaffeten müşriklerle kıtal edin. |
9. TEVBE / 41 Hafif olarak ve de sekal olarak nefr edin! Mallarınızla ve nefslerinizle ALLAH sebilinde cihad edin! |
9. TEVBE / 42 Şayet karib arız ve kasd edilmiş sefer olsaydı elbette/kesinlikle sana tabi olurlardı. Fakat şakk edilecek olan onlara baid geldi. Onlar, ALLAH'a half edecekler: |
9. TEVBE / 43 ALLAH senden afv etsin! |
9. TEVBE / 44 ALLAH'a ve ahir yevmine iman edenler, malları ve nefsleri ile cihad etmeye... senden izin istemezler. |
9. TEVBE / 47 Şayet sizin içinizde huruc etselerdi… size, ancak, habal ziyade edeceklerdi… ve elbette/kesinlikle hilalinize sizi fitneye bagy etmeye vaz olacaklardı. |
9. TEVBE / 60 Muhakkak sadakalar, ALLAH'tan bir farz olarak... ancak, |
9. TEVBE / 63 ALLAH'a ve Rasulüne hadd eden kimseye… artık muhakkak ona, içinde ebedi olacağı cehennem narının olduğuna alim değiller mi!? |
9. TEVBE / 78 ✦ Sırrlarına ve necvalarına ALLAH'ın alim olduğuna… |
9. TEVBE / 93 Muhakkak sebil, ancak, ganiy olan ve senden izin isteyenlerin üzerinedir. |
9. TEVBE / 94 Onlara rücu ettiğinizde size tazir ederler. |
9. TEVBE / 97 Arablar küfür ve nifak olarak daha şedidtir. ALLAH'ın Rasulü üzre inzal ettiklerinin hududuna alim olmamaya daha cedirdir. |
9. TEVBE / 98 Arablardan, infak ettiklerini magrem ittihaz edenler, size daireler olmasını tarabbus ederler. |
9. TEVBE / 101 Havlinizde ki Arablardan ve medine ehlinden münafıklar vardır. Onlar, nifak üzre merid olmuşlardır. |
9. TEVBE / 103 Onların mallarından, onları tahir edeceğin ve onları onunla tezkiye edeceğin sadakalar ahz et. |
9. TEVBE / 104 Alim değiller mi ki… |
9. TEVBE / 105 De ki: |
9. TEVBE / 106 Başkaları, ALLAH'ın emrine irca edilmiştir. |
9. TEVBE / 110 Bina ettikleri binaları, kalbleri kata olmadıkça, kalblerinde raybden öte zeyl olmaz. |
9. TEVBE / 115 ALLAH bir kavme, onlara hidayet vermesinin ardından… ittika edecekleri şeyleri onlar için beyan edinceye kadar dall etmez! |
9. TEVBE / 123 Ey iman edenler! |
10. YUNUS / 5 O, güneşi ziya ve kameri nur kılandır. |
10. YUNUS / 9-10 Muhakkak salih (iş)lere amil olarak iman edenler… |
10. YUNUS / 18 Kendilerine darr ve de menfaat etmeyen, ALLAH'ın gayrısından şeylere abd oluyorlar. |
10. YUNUS / 36 Pek çokları, ancak, zanna tabi olur! |
10. YUNUS / 37 Bu Kur'an, ALLAH'ın gayrısından iftira edilen değildir! |
10. YUNUS / 39 Bilakis! Böyledir!... |
10. YUNUS / 40 ✦ Onlardan ona iman kimseler de... |
10. YUNUS / 55 Değil mi ki... muhakkak, semalarda ve arzda olan herşey ALLAH'ındır!? |
10. YUNUS / 65 Onların kavilleri seni hüzünlendirmesin. Muhakkak izzet cemian ALLAH'ındır. |
10. YUNUS / 68 "ALLAH, evlad ittihaz etti" dediler. Semalarda olanlarlar ve arzda olanlar O'nundur! |
10. YUNUS / 79 Firavun dedi ki: |
10. YUNUS / 89 Dedi ki: |
10. YUNUS / 93 elbette kat'iyyetle!... |
11. HUD / 5 Değil mi ki... muhakkak onlar... O'ndan hafy etmek için… kendi sadrlarını isnan ederler!? |
11. HUD / 6 Arzda dabbeden, rızkı ALLAH üzre olmayan yoktur!... müstekarrına da… müstevdasına da alimdir. |
11. HUD / 14 Size isticab edemedilerse... artık, ancak, ALLAH'ın ilmi ile inzal olduğuna ve O'ndan başka ilah olmadığına alim olun! |
11. HUD / 31 "Size, |
11. HUD / 39 "Artık yakında, hızy edici azabın kime verileceğine alim olacaksınız." |
11. HUD / 46 Dedi ki: |
11. HUD / 47 Dedi ki: |
11. HUD / 49 İşte bunlar, sana vahy ettiğimiz gayb haberlerindendir. |
11. HUD / 79 Dediler ki: |
11. HUD / 93 "Ey Kavmim! |
12. YUSUF / 6 "Böyledir!... Muhakkak ki Rabbin, alimdir, hakimdir." |
12. YUSUF / 19 Seyyarlar geldi... ve ardından vürud edenlerini irsal etiler. Ardından delvini delv ettiler. |
12. YUSUF / 21 Onu iştira eden Mısır'lı kimse, hanımına dedi ki: Böyledir!... ALLAH, KENDİ emri üzre (her zaman) galibtir... fakat, nasın pek çoğu alim değildir. |
12. YUSUF / 22 Şedidine baliğ olduğunda… ona hüküm ve ilim verdik. Böyledir!... |
12. YUSUF / 34 Ardından Rabbi, ona isticab etti... ve ardından, kadınların keydlerini ondan sarf etti. |
12. YUSUF / 37 Dedi ki: |
12. YUSUF / 40 "Siz, O'nun gayrısından, ancak, sizin ve ata-babalarınızın isimlerdirdiği isimlere abd oluyorsunuz!... ALLAH onlara sultandan inzal etmemiştir! |
12. YUSUF / 44 Dediler ki: |
12. YUSUF / 46 "Yusuf! |
12. YUSUF / 50 Melik dedi ki: |
12. YUSUF / 51 Dedi ki: |
12. YUSUF / 52 "Bu, benim gayb ile kendisine hainlik yapmadığıma alim olması içindir. |
12. YUSUF / 55 Dedi ki: |
12. YUSUF / 68 Babalarının emir ettiği yerden dahil olduklarında... Yakub'un nefsinde ki hacetin kaza olması dışında... ALLAH'tan şey onlardan ganiy olmuş olmaz! |
12. YUSUF / 73 Dediler ki: |
12. YUSUF / 76 Kardeşinin viaisinden önce onların viailerine bed etti. Sonra, kardeşinin viaisinden ihrac etti. Böyledir!... Dilediğimiz kimseyi derecelerle ref ederiz. |
12. YUSUF / 77 Dediler ki: |
12. YUSUF / 80 Ondan yeis olunca necv ederek halas ettiler. Onların kebiri dedi ki: |
12. YUSUF / 81 "Siz babanıza rücu edin ve deyin ki: |
12. YUSUF / 83 Dedi ki: |
12. YUSUF / 86 Dedi ki: |
12. YUSUF / 89 Dedi ki: |
12. YUSUF / 96 Ardından beşir gelipte... vechi üzre ilka ettiğinde… ve ardından basarı redd olduğunda, dedi ki: |
12. YUSUF / 100 Ana-babasını arşa ref etti. |
12. YUSUF / 101 Rabbim! |
12. YUSUF / 104 Sen buna karşı ecir sual etmiyorsun. |
13. RAD / 8 ALLAH, |
13. RAD / 9 ✦ gayba ve şahadete alimdir... |
13. RAD / 19-20-21-22 Rabbinden sana inzal edilenin hakk olduğuna alim olan... kör olan kimse gibi midir!? |
13. RAD / 33 Kimler onlar!?... O, bütün nefs üzre, kesb ettikleri şeylerle kaimken... ALLAH'a şerik kılanlar!? De ki: |
13. RAD / 37 Böyledir!... İlimden sana verilenin sonrasında... eğer onların hevalarına tabi olursan, senin için ALLAH'tan veliy de olmaz… vaky edecek de! |
13. RAD / 42 Onların öncesinden olanlar da kat'iyyetle mekr etmişlerdi! Artık mekrler cemian ALLAH'ındır. |
13. RAD / 43 Kafirler diyorlar ki: De ki: |
14. İBRAHİM / 9 Sizin öncenizden Nuh kavmi ve Ad ve Semud... ve onların ardından, kendilerine ALLAH'tan başkasının alim olmadığı kimselerin haberi size verilmedi mi? |
14. İBRAHİM / 38 "Rabbimiz! |
14. İBRAHİM / 52 Bu... |
15. HİCR / 3 Vezr et onları… yesinler… ve metalansınlar… ve emellerini lehv etsinler! |
15. HİCR / 4 BİZ, karyelerden, ancak, kendilerinin malum kitabı olanları helak ettik. |
15. HİCR / 21 Hazineleri indimizde olmayan bir şey yoktur. BİZ, ancak, malum kader ile onu inzal ederiz. |
15. HİCR / 24 elbette kat'iyyetle sizden istikdam edenlere BİZ alimiz! |
15. HİCR / 25 Muhakkak ki Rabbin… O, onları haşr edecek. Muhakkak ki O, hakimdir, alimdir. |
15. HİCR / 37-38 Dedi ki: |
15. HİCR / 53 Dediler ki: |
15. HİCR / 70 "Biz seni alemlerden nehy etmemiş miydik?" dediler. |
15. HİCR / 86 Muhakkak ki Rabbin… O, hallaktır, alimdir. |
15. HİCR / 95-96 Muhakkak ki BİZ... ALLAH'la beraber başka ilah edinen mustehzilere (karşı) sana kafiyiz. |
15. HİCR / 97-98-99 Onların kavil ettikleri şeyler ile senin sadrının dıyk olduğuna elbette kat'iyyetle alimiz! |
16. NAHL / 8 İrkab etmeniz için ve ziynet olarak… Hayller (at) ve bagller (katır) ve hımarlar (eşek)... |
16. NAHL / 15-16 Arzda, size meyd etmesi için |
16. NAHL / 19 ALLAH, sırr ettiğinize de... ilan ettiğinize de... alimdir. |
16. NAHL / 23 Besbellidir ki; ALLAH, onların sırr ettiklerine de… ilan ettiklerine de… alimdir. |
16. NAHL / 25 ✦ Kendi vizrlerine kamil olarak… |
16. NAHL / 27 Sonra, kıyamet yevminde, onları hızy eder… ve onlara der ki: |
16. NAHL / 28 Meleklerin vefat ettirdiği, kendi nefslerine zalim kimseler... ardından, seleme ilka ederler: |
16. NAHL / 38-39 Onlar, cehd yeminleriyle ALLAH'a kasem ettiler: |
16. NAHL / 38-39 Onlar, cehd yeminleriyle ALLAH'a kasem ettiler: |
16. NAHL / 41-42 ✦ Zulme uğradıkları şeyin ardından ALLAH'ta hicret edenler... |
16. NAHL / 43-44 Senin öncenden, beyyineler ile ve zebrler ile kendilerine vahy ettiğimiz, ancak, erkek kimseler irsal ettik. Kendilerine inzal edileni, nasa beyan etmen için sana zikir inzal ettik… umulur ki, tefekkür ederler. |
16. NAHL / 53-54-55 Nimetten sizin için olan... artık, ALLAH'tandır. Artık temettu edin!… Artık siz, yakında alim olacaksınız. |
16. NAHL / 56 Alim olmadıkları şeylere, kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden nasib kılıyorlar. |
16. NAHL / 70 ALLAH sizi halk etti… sonra sizi vefat ettirecek. |
16. NAHL / 74 Artık ALLAH'a meseller darb etmeyin! |
16. NAHL / 75 ALLAH, bir şeye ikdar edemeyen memluk abd ile kendimizden hasene rızk ile rızıklandırdığımız ve ardından ondan sırr olarak ve cehr olarak infak eden kimseyi, mesel darb eder. |
16. NAHL / 78 ALLAH, sizi, annelerinizin batnından... |
16. NAHL / 91 ✦ Ahd verdiğiniz zaman, ALLAH'a ahdinize vefa edin! |
16. NAHL / 95 ALLAH'a ahdinize az bir semen iştira etmeyin. |
16. NAHL / 101 BİZ bir ayetin mekanını bir ayetle bedellendirdiğimiz zaman... ***ki; ALLAH, inzal edeceği şeye alimdir.*** |
16. NAHL / 103 Onların, |
16. NAHL / 125 Hikmet ile ve hasene meviza ile Rabbinin sebiline davet et!... ve olarla ahsen şekilde şekilde cedel et! |
17. İSRA / 12 BİZ, gece ve gündüzü iki ayet kıldık. |
17. İSRA / 25 Rabbiniz nefslerinizde olana alimdir. |
17. İSRA / 36 ✦ Hakkında ilmin olmayan şeye kafv etme!... muhakkak işitme ve basar ve fuad... işte bunların hepsi ondan mesul olur. |
17. İSRA / 47 ✦ Sana istima ettikleri zaman... onların, onunla istima ettikleri şeye… |
17. İSRA / 54 "Rabbiniz size alimdir… |
17. İSRA / 55 Rabbin semalardaki ve arzdaki kimselere de alimdir. BİZ, Nebilerin bazısını, bazısına elbette kat'iyyetle fazl ettik!... |
17. İSRA / 84 De ki: |
17. İSRA / 85 Sana, Ruh'tan sual ederler. |
17. İSRA / 102 Dedi ki: |
17. İSRA / 107-108 SECDE AYETİ De ki: |
18. KEHF / 5 Ağızlarından ihrac ettikleri kebir kelimenin ilminden, kendilerine de… ata-babaları için de yoktur! |
18. KEHF / 11-12 Ardından BİZ, mağarada, nice seneler onların kulakları üzre darb ettik. |
18. KEHF / 19-20 Böyledir!... Onlardan konuşan biri dedi ki: Ardından... |
18. KEHF / 21 Böyledir!... Kendi aralarında, kendilerine emir edilenleri tenazu ederlerken... demişlerdi ki: |
18. KEHF / 22 Diyecekler ki: "Onlar üç kişidir, dördüncüleri köpekleridir." |
18. KEHF / 26 De ki: |
18. KEHF / 65 Ardından, BİZ'e abd olanlardan, BİZ'im indimizden rahmet verdiğimiz ve BİZ'im VARLIĞIMIZIN ilminden alim ettiğimiz bir abde vecd oldular. |
18. KEHF / 66 Musa ona dedi ki: |
19. MERYEM / 43 "Ey Babacığım! |
19. MERYEM / 65 Semaların ve arzın ve ikisinin arasında olanların Rabbi… |
19. MERYEM / 70 Sonra, saly olmaya evla olanlara, elbette/kesinlikle BİZ alimiz. |
19. MERYEM / 75 De ki: |
20. TAHA / 5-6-7 Rahman, arş üzre istiva etmiştir! |
20. TAHA / 52 "Onun ilmi, Rabbimin indinde, kitabtadır. Rabbim, dalalete düşmez ve unutmaz." |
20. TAHA / 71 Dedi ki: |
20. TAHA / 98 Muhakkak sizin ilahınız, ancak, O'ndan başka ilah olmayan ALLAH'tır! O, ilim olarak herşeye tevessü etmiştir. |
20. TAHA / 104 Onların kavil ettikleri şeylere BİZ alimiz! |
20. TAHA / 110 O, onların ellerinin arasında olana... ve onların halflerinde olana alimdir. |
20. TAHA / 114 Hakk Melik ALLAH, tealidir. |
20. TAHA / 135 De ki: |
21. ENBİYA / 4 Dedi ki: |
21. ENBİYA / 7-8 Senden önce, kendilerine vahy ettiğimiz, ancak, öyle erkek kimseler irsal ettik ki... |
21. ENBİYA / 24 Yoksa O'nun gayrısından ilahlar mı ittihaz ettiler? |
21. ENBİYA / 28 O, onların ellerinin arasında olana... ve halflerinde olana alimdir. Onlar, sadece, O'nun razı olduğu kimselere şefaat ederler. Onlar, O'nun haşyetinden müşfiktirler. |
21. ENBİYA / 39 Keşke kafirler, |
21. ENBİYA / 51 elbette kat'iyyetle daha önce İbrahim'e rüşd vermiştik!… ona alim olan BİZ'dik. |
21. ENBİYA / 65 Sonra, reislerine neks ederek, dediler ki: |
21. ENBİYA / 71 Onu ve Lut'u, alemler için barek ettiğimiz arza necat ettik. |
21. ENBİYA / 74 Lut'a, hüküm ve ilim verdik… habis amel işleyen bir karyeden necat ettik. |
21. ENBİYA / 79 Ardından BİZ, Süleymanı buna fehham ettik… hüküm ve ilimden hepsini verdik. |
21. ENBİYA / 80 Beisinizden hısn etmek için... elbise sanatını sizin için ona ilim ettirdik. |
21. ENBİYA / 81 Asıf rih Süleyman içindi. Onun emriyle, içinde barek olduğumuz arza cereyan ederdi. |
21. ENBİYA / 91 Fercini hısn eden kadın... ona Ruhumuzdan nefh ettik. |
21. ENBİYA / 107 Seni, sadece, alemler için rahmet olarak irsal ettik! |
21. ENBİYA / 110 "Muhakkak ki O, kavlden cehr olana alimdir. Ketm ettiğinize de alimdir." |
22. HACC / 3 Nasdan, ilmin gayrısı ile ALLAH hakkında cedel eden kimseler… hepsi, merid şeytana tabidirler. |
22. HACC / 5 Ey nas! ✦ Dilediğimizi müsema ecele kadar rahimlerde kararlarız. ✦ Sizden kimisi vefat ettirilir... Arzı hamide görürsün... ardından ona su inzal ettiğimizde... |
22. HACC / 8-9 Nasdan... ilim ve huda ve münir kitab gayrısında ALLAH hakkında cedel eden kimseler… ALLAH'ın sebilinden dalalet ettirmek için… kendilerini sani olana atıf ederler. |
22. HACC / 26-27-28-29 BİZ, İbrahim'e, ✦ Kendilerine menfaatli olana şahid olmak için... Sonra, |
22. HACC / 52 Senin öncenden, Rasulden ve Nebiden irsal etmedik ki... temenni ettiği zaman, ümniyyesi hakkında şeytan ilka etmemiş olsun! |
22. HACC / 54 Kendilerine ilim verilenlerin... |
22. HACC / 58-59 ALLAH sebilinde hicret edip... sonra katl olanlar veya mevt olanlar… ALLAH elbette/kesinlikle onları, hasene rızıkla rızıklandıracaktır. |
22. HACC / 68 Eğer seninle cedel ederlerse… artık de ki: |
22. HACC / 70 Bilmez misin!?... |
22. HACC / 71 Onlar, |
22. HACC / 76 Onların elleri arasında olana ve halflerinde olana alimdir. |
23. MU'MİNUN / 51-52-53-54 Ey Rasuller! Muhakkak bu sizin ümmetiniz, vahid ümmettir. Onlar kendi aralarındaki zeburlarla, kendilerine emir edilenleri kata ettiler. Bütün hizbler kendi ledalarındaki şey ile ifrah oldu. Artık onları gamrları içinde bir hiyne kadar vezr et! |
23. MU'MİNUN / 84-85 De ki: |
23. MU'MİNUN / 88-89 De ki: |
23. MUMİNUN / 91-92 ✦ ALLAH, evlad ittihaz etmemiştir. |
23. MUMİNUN / 96 Seyyieyi, o ahsen olanla def et. |
23. MU'MİNUN / 112-113-114-115 Der ki: |
24. NUR / 15 Hakkında ilminiz olmayan şeyi... |
24. NUR / 18 ALLAH, size, ayetleri beyan ediyor. |
24. NUR / 19 Muhakkak… iman edenlerin içinde, fahiş olanın şia olmasına muhabbet duyanlar… onlara, dünyada ve ahirette elim azab vardır. |
24. NUR / 21 Ey iman edenler! |
24. NUR / 24-25 Amel etmiş oldukları şeylere… lisanlarının ve ellerinin ve ayaklarının, kendilerine şahidlik ettiği yevmde… yevme-izinde... ALLAH onlara, KENDİ hakk dinini vefa eder. ALLAH'ın… O'nun, mübin hakk olduğuna alim olacaklar! |
24. NUR / 28 Eğer orada kimseye vecd olmazsanız… ardından, size izin verilinceye kadar sakın dahil olmayın! |
24. NUR / 29 İçinde metanız bulunması durumunda… meskun gayrısındaki beytlere dahil olmanız size cünah değildir. |
24. NUR / 31 Mü'min kadınlara da söyle, basarlarını gazz etsinler. Ferclerini hıfz etsinler. |
24. NUR / 32 Bekar olanlarınızı... ve abd (köle) ve emetlerinizden (cariye) salih olanları nikahlayın. |
24. NUR / 33 Nikah bulamayanlar, ALLAH kendilerini fazlından ganiy edinceye kadar afif olmanın gereklerini yerine getirsinler! Melekesi yeminlerinizde olanlardan kitab ibtiga edenler... artık onlara... onlar hakkında hayrlı olduğuna alimseniz... size verilmiş ALLAH malından onlara vererek... katib olun (mukatebe/azadlık sözleşmesi yapın)! Fetalarınızı... eğer tahassun irade ediyorlarsa... dünya hayatının arızını ibtiga için bagy olmaya ikrah etmeyin! |
24. NUR / 35 ALLAH, semaların ve arzın nurudur. ALLAH, dilediği kimseyi KENDİ nuruna ihda eder. |
24. NUR / 41 ✦ Semalarda ve arzda bulunan kimselerin... |
24. NUR / 58 Ey iman edenler! Bunların dışında size ve onlara cünah değildir. Bazınız bazınız üzre, kendinize (birbirinize) tavaf edebilirsiniz. Böyledir!... |
24. NUR / 59 Tıfllarınıza hulüm baliğ olduğu zaman… artık, kendilerinden öncekilerin izin istedikleri gibi izin istesinler. Böyledir!... |
24. NUR / 60 Nikaha rica etmeyen kadınlardan kaide olanlar... ziynetleri ile burc etmek gayrısında... sevblerini vaz etmeleri kendilerine cünah değildir. |
24. NUR / 63 Rasulün davetini, bazınızın bazınıza daveti gibi tutmayın! |
24. NUR / 64 Değil mi ki... semalarda ve arzda olanlar muhakkak ki ALLAH'ındır... sizin ne üzere olduğunuza kat'iyyetle alimdir! O'na rücu ettikleri yevmde, amil oldukları ile kendilerine haber verir. |
25. FURKAN / 1-2 ✦ Alemlere nezir olması için KENDİSİNE abd olana furkanı inzal eden... |
25. FURKAN / 6 De ki: |
25. FURKAN / 41-42 Seni gördükleri zaman, seni, sadece, hüzüv olarak ittihaz ederler: Onlar yakında azabı gördükleri hiynde, sebil olarak kimin daha dalalette olduğuna alim olacaklar. |
26. ŞUARA / 15-16-17 Dedi ki, Firavun'a ulaşın... ve ardından deyin ki: |
26. ŞUARA / 23 Firavun dedi ki: |
26. ŞUARA / 34-35 Havlinde ki melelere dedi ki: |
26. ŞUARA / 36-37 Dediler ki: |
26. ŞUARA / 38 Ardından sihirbazlar, malum yevmin mikatında cem edildi. |
26. ŞUARA / 45-46-47-48 Musa da asasını ilka etti… ve ardından o, onların ifklerini lakf etti. |
26. ŞUARA / 49 Dedi ki: |
26. ŞUARA / 75-76-77-78-79-80-81-82 Dedi ki: |
26. ŞUARA / 96-97-98-99-100-101-102 Orada ıhtisam ederek derler ki: Artık bize şefaat edecek de yoktur... sadık hamim de! |
26. ŞUARA / 106-107-108-109-110 Kardeşleri Nuh, onlara dedi ki: Ona karşı sizden ecir sual etmiyorum. Benim ecrim ancak Rabb-il aleminedir. Artık ALLAH'a ittika edin!... ve bana itaat edin." 1.nci ve 2.nci tekrar |
26. ŞUARA / 112-113-114-115 Dedi ki: |
26. ŞUARA / 127 "Ona karşı sizden ecir sual etmiyorum. Benim ecrim ancak Rabb-il alemin üzredir." |
26. ŞUARA / 132 "Alim olduğunuz şeyleri size medd edenden ittika edin." |
26. ŞUARA / 145 "Ona karşı sizden ecir sual etmiyorum. Benim ecrim ancak Rabb-il alemin üzredir." |
26. ŞUARA / 155 Dedi ki: |
26. ŞUARA / 164 "Ona karşı sizden ecir sual etmiyorum. Benim ecrim ancak Rabb-il alemin üzredir." |
26. ŞUARA / 165-166 "Rabbinizin, zevcelerinizden sizin için halk ettiği şeyleri vezr ederek... alemlerden erkeklere mi gidiyorsunuz? |
26. ŞUARA / 180 "Ona karşı sizden ecir sual etmiyorum. Benim ecrim ancak Rabb-il alemin üzredir." |
26. ŞUARA / 188 Dedi ki: |
26. ŞUARA / 192 Muhakkak onu, kesinlikle Rabb-il alemin tenzil etti. |
26. ŞUARA / 197 İsrailoğulları ulemasının ona alim olması, onlara ayet olmadı mı? |
26. ŞUARA / 220 Muhakkak ki O'… O, semidir, alimdir. |
26. ŞUARA / 224-225-226-227 Şairler!... Alim olacak o zalimler!... |
27. NEML / 6 Muhakkak sen... kesinlikle hakim, alim LEDUNDAN Kur'an'a mülakisin. |
27. NEML / 8 Ardından oraya vardığında, nida edildi: |
27. NEML / 15 Davud'a ve Süleyman'a elbette kat'iyyetle ilim verdik! |
27. NEML / 16 Süleyman, Davud'a varis oldu… ve dedi ki: |
27. NEML / 25 SECDE AYETİ ✦ "Semalarda ve arzda hab olanı ihrac eden... |
27. NEML / 40 İndinde kitabtan ilim olan birisi dedi ki: Ardından onu, indinde müstakır olarak görünce, dedi ki: |
27. NEML / 42 Ardından, o geldiğinde... ona denildi ki: |
27. NEML / 44 Ona denildi ki: |
27. NEML / 52 Artık işte şunlar, onların, zalim oldukları şey ile haviye olmuş evleridir. |
27. NEML / 61 Yoksa, ALLAH'la beraber ilah mı var!? |
27. NEML / 65 De ki: |
27. NEML / 66 Bilakis! |
27. NEML / 74 Muhakkak ki Rabbin, |
27. NEML / 78 Muhakkak ki Rabbin, onların arasında KENDİ hükmü ile kaza edecektir. |
27. NEML / 84 Hatta… geldikleri zaman, der ki: |
28. KASAS / 13 Ardından onu, aynı karar olsun ve hüzünlenmesin diye annesine redd ettik. |
28. KASAS / 14 En şedid haline baliğ olunca ve istiva edince... ona hüküm ve ilim verdik. Böyledir!... |
28. KASAS / 30 Ardından oraya geldiğinde... mübarek bukada vadinin eymeninin şatisinde ki şecereden ona nida edildi. |
28. KASAS / 37 Musa dedi ki: |
28. KASAS / 38 Firavun dedi ki: |
28. KASAS / 50 Eğer, sana isticab etmezlerse... artık alim ol ki... onlar sadece hevalarına tabi olmaktadırlar. Muhakkak ki ALLAH, zalimlerin kavmine ihda etmez. |
28. KASAS / 56 Muhakkak sen, ahbabını ihda edemezsin. |
28. KASAS / 57 Dediler ki: BİZ onları, BİZ'im VARLIĞIMIZDAN rızık olarak… herşeyin semerelerinin kendilerine ictiba edildiği, emin Haram'a mekanlandırmadık mı? |
28. KASAS / 69 Rabbin, onların, |
28. KASAS / 75 Bütün ümmetden şahid nez ederiz… ve ardından deriz ki: |
28. KASAS / 78 Dedi ki: ALLAH'ın kendinden önceki karinlerden, kuvvet bakımından ondan daha şedid ve cemaat olarak daha kalabalık olanları kat'iyyetle helak etmiş olduğuna alim değil miydi!? |
28. KASAS / 80 Kendilerine ilim verilmiş olanlar ise, dediler ki: |
28. KASAS / 85 Muhakkak Kur'an'ı senin üzerine farz kılan, kesinlikle seni maada redd edecektir. |
29. ANKEBUT / 3 BİZ, onlardan öncekileri de… elbette kat'iyyetle... fitneye tabi tuttuk. |
29. ANKEBUT / 5 ALLAH'a lika olmaya rica eden kimseye… artık muhakkak ALLAH'ın eceli, kesinlikle gelecektir! |
29. ANKEBUT / 6 Cihad eden kimse... artık muhakkak... ancak, kendi nefsine cihad etmektedir. |
29. ANKEBUT / 8 BİZ, İnsana... ana-babasına hüsna olmasını vasiyet ettik. |
29. ANKEBUT / 10 Nasdan, Rabbinden nasr gelse, elbette derler ki: |
29. ANKEBUT / 11 ALLAH, |
29. ANKEBUT / 15 Onu ve sefine ashabını necat ettik… ve bunu alemler için ayet kıldık. |
29. ANKEBUT / 16 İbrahim, kavmine şöyle demişti: |
29. ANKEBUT / 28 Lut, kavmine demişti ki: |
29. ANKEBUT / 32 Dedi ki: |
29. ANKEBUT / 41 ALLAH'ın gayrısından veliyler ittihaz edenlerin meseli, ev ittihaz eden örümceğin meseli gibidir. |
29. ANKEBUT / 42 Muhakkak ki ALLAH, onların, O'nun gayrısından, nasıl şeyler davet ettiklerine alimdir. |
29. ANKEBUT / 43 Bu meselleri, nas için darb ediyoruz. |
29. ANKEBUT / 45 ✦ Kitabtan sana vahy edileni tilavet et! |
29. ANKEBUT / 49 Bilakis! |
29. ANKEBUT / 52 De ki: ✦ Batıla iman edenler... |
29. ANKEBUT / 60 Nice dabbe, rızkına hamil olamaz. Onları da… yalnızca sizi de… ALLAH rızıklandırıyor! |
29. ANKEBUT / 62 ALLAH, KENDİSİNE ibadet edenlerden dilediği kimseye rızkı bast eder... ve ona ikdar eder. |
29. ANKEBUT / 64 ✦ Bu dünya hayatı, ancak, lehv ve laibdir. |
29. ANKEBUT / 65-66 ✦ Gemiye irkab olduklarında… dinde O'na muhlis olarak ALLAH'ı davet ederler. |
30. RUM / 6 ALLAH vaad etti. ALLAH, vaadinden hilaf etmez. Fakat, nasın pek çoğu alim değildir. |
30. RUM / 7 Onlar, dünya hayatından zahir olana alimdir. |
30. RUM / 22 ✦ Semaların ve arzın halkıyeti... |
30. RUM / 29 Bilakis! |
30. RUM / 30 Artık vechini, Hanif din için kaim et!.. |
30. RUM / 33-34 ✦ Nasa darr mess ettiğinde, Rabblerini davet ederek, O'na münib olurlar. |
30. RUM / 54 Zaaftan sizi halk eden ALLAH, sonra zaafın ardından kuvvet kıldı, sonra kuvvetin ardından zaaf ve şeyb kıldı. O, dilediğini halk eder. |
30. RUM / 56 İlim ve iman verilenler diyecekler ki: |
30. RUM / 59 Böyledir!... |
31. LOKMAN / 6 Nasdan… ALLAH'ın sebilinden dalalete düşürmek için ilmin gayrısı ile |
31. LOKMAN / 15 ✦ Eğer seni, hakkında ilmin olmayan bir şeyi BANA şirk koşmaya cehd ederlerse... artık onlara itaat etme! |
31. LOKMAN / 20 ALLAH'ın, semalarda olanları ve arzda olanları size teshir ettiğini ve zahir ve batın nimetlerini sizin üzerinize isbag ettiğini görmedin mi? Nasdan kimseler, ALLAH hakkında, |
31. LOKMAN / 23 Kafir kimse… artık onun küfrü seni hüzünlendirmesin... onların rücu edişleri BİZ'edir. |
31. LOKMAN / 25 Eğer onlara, De ki: Bilakis! |
31. LOKMAN / 34 Muhakkak ki ALLAH... |
32. SECDE / 2 Hakkında rayb olmayan kitabın tenzili, Rabb-il alemindendir. |
32. SECDE / 6 Gayba ve şahadete böyle alimdir... azizdir, rahimdir. |
32. SECDE / 17 Nefs... amel etmiş olduğu şeylere ceza olarak… kendilerine ayn kararından hafy ettiğimiz şeye alim değildir. |
33. AHZAB / 1 Ey Nebi! |
33. AHZAB / 5 Onları babaları için (adıyla) davet edin. Bu, ALLAH indinde en kıst olandır. |
33. AHZAB / 18-19 ALLAH içinizden, |
33. AHZAB / 40 Muhammed, sizin erkeklerinizden kimsenin babası değildir… Fakat, |
33. AHZAB / 50 Ey Nebi! Zevceleri ve melekesi yeminlerinde olanlar hakkında, onlara farz kıldığımız şeylere BİZ kat'iyyetle alimiz! |
33. AHZAB / 51 O kadınlardan dilediğine rica edersin. Azil ettiklerinden ve dilediklerinden ibtiga ettiklerini yanına evy edersin. |
33. AHZAB / 54 Bir şeyi ibda etseniz de veya onu hafy etseniz de… muhakkak ki ALLAH herşeye alim olandır. |
33. AHZAB / 63 Nas, saati sual ediyor. |
34. SEBE / 2 ✦ Arzda ilac olana |
34. SEBE / 3-4 Kafirler, "Saat bize verilmez" dediler. |
34. SEBE / 6 İlim verilen kimseler görürler ki; |
34. SEBE / 14 Ardından ona mevt kaza ettiğimizde… mevtini onlara, ancak, minseesini yemekte olan bir arz dabbesi delillendirdi. |
34. SEBE / 20-21 elbette kat'iyyetle!... onlar üzerine iblis'in zannı sadık oldu! |
34. SEBE / 26 De ki: |
34. SEBE / 28 BİZ seni, ancak, nas için kaffeten beşir ve nezir olarak irsal ettik! Fakat nasın pek çoğu alim değiller. |
34. SEBE / 36 De ki: |
34. SEBE / 48 De ki: |
35. FATIR / 8 Kendi sui amelini kendisine ziynetlendiren kimse... ardından onu (kendi amelini) hasene gördü!... Artık muhakkak ki ALLAH, dilediği kimseyi dall eder... ve dilediği kimseyi ihda eder... ve artık senin nefsin, onların üzerine hasretler zehab etmez. Muhakkak ki ALLAH, onların sanat ettikleri şeylere alimdir. |
35. FATIR / 11 ALLAH sizi, O'nun ilmi dışında, hiç bir dişi Kitabta olan dışında... |
35. FATIR / 28 Nasdan ve dabbelerden ve enamdan muhtelif renklerde olanlar vardır. Böyledir!... |
35. FATIR / 38 Muhakkak ki ALLAH, semaların ve arzın gaybına alimdir. |
35. FATIR / 44 Arzda seyir etmezler mi... kendilerinden öncekilerin akibetlerinin nasıl olduğuna nazar etmiyorlar mı! |
36. YASİN / 16-17 Dediler ki: |
36. YASİN / 26-27 Ona denildi ki: Dedi ki: |
36. YASİN / 36 ✦ Arzın nebat ettiklerinden... |
36. YASİN / 38 Güneş, kendisine mustekar olana cereyan eder. |
36. YASİN / 69-70 BİZ ona şiir öğretmedik. Ona yenbagi olmaz! |
36. YASİN / 76 Artık onların kavilleri seni hüzünlendirmesin. |
36. YASİN / 77-78-79 İnsan, kendisini nutfeden nasıl halk ettiğimizi görmez mi! De ki: Rivayete göre; Ubey b. Halef, Allah Rasulünün huzuruna bir çürümüş kemikle gelir ve onu eliyle ufalayarak "Allah bunu böyle çürüdükten sonra diriltir dermisin?" der. Allah Rasulü ona "Evet, seni de diriltir ve ateşe kor." buyurur. Ayet, bu sebeple inmiştir. |
36. YASİN / 81 Semaları ve arzı halk eden, onların mislini halk etmeye kadir değil midir!? Bilakis! |
37. SAFFAT / 40-41-42-43 Muhles olarak ALLAH'a abd olanlar müstesna… işte onlar için malum rızık fakihler vardır. Onlar… naim cennetlerinde ikram edilmiş olanlardır. |
37. SAFFAT / 79 Alemler içinde… Nuh'a selam olsun! |
37. SAFFAT / 85-86-87 Babasına ve kavmine demişti ki: |
37. SAFFAT / 158 O'nunla cinnler arasında neseb uydurdular. |
37. SAFFAT / 164-165-166 "Bizden... makamı O'na malum olmayan yoktur. |
37. SAFFAT / 167-168-169-170 Muhakkak söylerlerdi ki: |
37. SAFFAT / 180-181-182 Senin Rabbin, izzetli Rabb... onların vasf ettikleri şeylerden subhandır. Mürseller üzre selam olsun. Hamd etmek, Rabb-il alemin ALLAH'ındır. Bir hadis-i şerifte, kıyamet günü sevabtan tam olarak ölçeklenmek için bu ayetlerin okunması tavsiye olunmuştur. Bu tavsiye doğrultusunda, okunan aşr ardından bu ayetler okunmaktadır. |
38. SAD / 67-68-69-70 De ki: |
38. SAD / 80-81 Dedi ki: |
38. SAD / 86-87-88 De ki: |
38. SAD / 86-87-88 De ki: |
39. ZUMER / 7 Eğer siz kafirseniz... artık muhakkak ki ALLAH sizden ganiydir. |
39. ZUMER / 9 Yoksa… De ki: |
39. ZUMER / 25-26 Kendilerinden öncekilerden kizb edenler... artık azab onlara... şuurunda olmadıkları taraftan gelivermişti… ve ardından ALLAH, onlara, dünya hayatında, hızye (rezillik, zillet, aşağılık) taddırmıştı. |
39. ZUMER / 29 ALLAH, mesel darb etti: |
39. ZUMER / 39-40 De ki: |
39. ZUMER / 46 De ki: |
39. ZUMER / 49 Artık, |
39. ZUMER / 52 Alim değiller mi... ALLAH, dilediği kimse için rızkı bast eder ve ikdar eder? |
39. ZUMER / 70 Bütün nefslere, amil oldukları vefa edilir. |
39. ZUMER / 75 Melekler görürsün… |
40. MU'MİN / 2-3 Kitabın tenzili; |
40. MU'MİN / 7-8-9 Arşa hamil olanlar ve onun havlindekiler... "Rabbimiz! Rabbimiz! Seyyielerden vaky et. |
40. MUMİN / 19 Aynların hainliklerine... ve sadrlarda hafi şeylere alimdir. |
40. MUMİN / 42 "Siz beni, ALLAH'a kafir olmam için... ve hakkında ilmim olmayan şeyi, O'na şirk koşmam için davet ediyorsunuz. |
40. MUMİN / 57 Elbette, semaların ve arzın halkıyeti, nasın halkıyetinden ekberdir… fakat nasın pek çoğu alim değildir. |
40. MUMİN / 64 ✦ Size arzı karar kılan... |
40. MUMİN / 65 O, hayydır. |
40. MUMİN / 66 De ki: |
40. MUMİN / 69-70 ALLAH'ın ayetleri hakkında cedel edenlerin… nasıl da sarf olduklarını görmedin mi?... ki onlar, kitabı ve onunla Rasullerimize irsal ettiklerimizi kizb edenlerdir. |
40. MUMİN / 83 Ardından, Rasulleri beyyinler ile geldiğinde... ilimden indlerinde olan ile ifrah oldular. Kendisiyle istihza etmiş oldukları şey onları hayk etti. |
41. FUSSİLET / 2-3-4 Ayetleri, alim olan kavim için beşir ve inzar edici olarak... arabiyye Kur'an olarak fasl edilen Kitab, Rahman, Rahimden tenzil olmaktadır. |
41. FUSSİLET / 9-10-11-12 De ki: Ona ve arza dedi ki: Ardından, iki yevmde, yedi semaları kaza etti... ve emirlerini, bütün semalarda vahy etti. Dünya semasını misbahlar ile ziynetlendirdi... ve onlara hıfz etti. |
41. FUSSİLET / 9-10-11-12 De ki: Ona ve arza dedi ki: Ardından, iki yevmde, yedi semaları kaza etti... ve emirlerini, bütün semalarda vahy etti. Dünya semasını misbahlar ile ziynetlendirdi... ve onlara hıfz etti. |
41. FUSSİLET / 22 ✦ İşitmelerinizin... |
41. FUSSİLET / 36 Şayet şeytandan nezg, seni nezg ederse, ALLAH'a uvz et. |
41. FUSSİLET / 47 Saatin ilmi O'na redd edilir. |
42. ŞURA / 12 ✦ Semaların ve arzın mıkladları O'nundur. |
42. ŞURA / 14 Ancak, kendilerine ilim gelmesinin ardından aralarında bagy edenler... teferruk olurlar. |
42. ŞURA / 18 Buna, |
42. ŞURA / 24 Yoksa, kizb ederek ALLAH'a iftira mı kavil ediyorlar!... |
42. ŞURA / 25 O, kendisine ibadet edenlerin, |
42. ŞURA / 32 Nişaneler gibi bahrda cari olanlar da O'nun ayetlerindendir. |
42. ŞURA / 35 Ayetlerimiz hakkında cedel edenler, alim olsunlar ki... onlar için mahis yoktur. |
42. ŞURA / 50 ✦ Yada onları erkekler ve dişiler olarak zevcelendirir… |
43. ZUHRUF / 9 Eğer sen onlara semaları ve arzı kimin halk ettiğini sual etsen, elbette derler ki: |
43. ZUHRUF / 20 Dediler ki: |
43. ZUHRUF / 46 elbette kat'iyyetle!... Musa'yı ayetlerimiz ile firavuna ve melelerine inzal ettik… ve ardından onlara dedi ki: |
43. ZUHRUF / 61 Muhakkak o, saat için kesinlikle ilimdir. |
43. ZUHRUF / 84 O, semada da ilahtır... arzda da ilahtır. |
43. ZUHRUF / 85 Semaların ve arzın ve ikisinin arasında olanların mülkü kendisine ait olan… bereketlidir. |
43. ZUHRUF / 86 Alim olarak hakka şahid olan kimseler dışında… O'ndan gayrısına davet edenler... şefaate malik değildir. |
43. ZUHRUF / 89 Artık onlardan safh et! |
44. DUHAN / 13-14 Onlar için zikir… artık mümkün olmaz! |
44. DUHAN / 32 Alemlere ilim üzre, onları, elbette kat'iyyetle ihtiyar etmiştik! |
44. DUHAN / 39 BİZ o ikisini, sadece, bi-hakkın halk ettik. |
45. CASİYE / 9 Ayetlerimizden bir şeye alim olduğunda... onu hüzüv olarak ittihaz eder. |
45. CASİYE / 16 İsrailoğullarına... elbette kat'iyyetle kitabı ve hükmü ve nübüvveti vermiştik!… ve onları tayyib olanlardan rızıklandırmıştık… ve onları alemlere fazl etmiştik. |
45. CASİYE / 17 Onlara, emirden beyyinler vermiştik. |
45. CASİYE / 18 Sonra seni… emirden şeriat üzre kıldık… Artık, ona tabi ol!... ve alim olmayanların hevalarına tabi olma! |
45. CASİYE / 23 Kendi hevasını kendine ilah ittihaz edineni gördün mü? |
45. CASİYE / 24 Dediler ki: |
45. CASİYE / 26 De ki: |
45. CASİYE / 36 Artık hamd etmek, semaların Rabbi ve arzın Rabbi, Rabb-il alemin ALLAH'ındır. |
46. AHKAF / 4 De ki: |
46. AHKAF / 8 "Onu iftira etti" mi diyorlar? |
46. AHKAF / 23 Dedi ki: |
47. MUHAMMED / 16 Onlardan sana istima eden kimse... hatta... senin indinden ihrac olunca... ilim verilenlere der ki: |
47. MUHAMMED / 19 Artık... O'na… ALLAH'tan başka ilah olmadığına!... alim ol! |
47. MUHAMMED / 26 Bu... ALLAH'tan inzal edenleri kerih görenlere, |
47. MUHAMMED / 30 Şayet BİZ dilersek, elbette/kesinlikle onları sana gösteririz… ve ardından onlara, |
47. MUHAMMED / 31 Kesinlikle sizden, |
48. FETİH / 4 O, mü'minlerin kalblerine... kendi imanlarıyla beraber iman ziyade etmeleri için... sekine inzal edendir. Semaların ve arzın orduları ALLAH'ındır. |
48. FETİH / 18-19 Şecerenin altında sana biat ettiklerinde… ALLAH mü'minlerden elbette kat'iyyetle razı oldu! |
48. FETİH / 25 O kafirler... Şayet, ilmin gayrısı ile... (Bunlar,) ALLAH'ın dilediği kimseyi KENDİ rahmetine dahil etmesi içindir. Şayet zeyl olsalardı... onlardan kafir kimselere elbette/kesinlikle elim azabla azab ederdik. |
48. FETİH / 26 Kafirler, kalblerinde, hamiyeti... ***cahiliye hamiyetini*** yerleştirmişti. |
48. FETİH / 27 ALLAH, Rasulünün rüyasına, elbette kat'iyyetle bi-hakkın sadakat gösterdi! |
49. HUCURAT / 1 Ey iman edenler! |
49. HUCURAT / 7 Alim olun ki... kendinizde ALLAH Rasulü vardır! İşte onlar... raşid olanlar onlardır! |
49. HUCURAT / 8 Fazl ve nimet ALLAH'tandır! |
49. HUCURAT / 13 Ey nas! |
49. HUCURAT / 16 De ki: |
49. HUCURAT / 18 Muhakkak ki ALLAH, semaların ve arzın gaybına alimdir. |
50. KAF / 4 BİZ, arzın onlardan neyi naks ettiğine kat'iyyetle alimiz! |
50. KAF / 16 elbette kat'iyyetle!... İnsanı halk ettik!... |
50. KAF / 45 Onların söylediklerine BİZ alimiz!... sen onların üzerine cebbar değilsin. |
51. ZARİYAT / 28 Ardından onlardan havf olduğunu vecs etti. |
51. ZARİYAT / 30 Dediler ki: |
52. TUR / 47 Muhakkak zalimler için bunun gayrısında, azab vardır... fakat onların pek çoğu alim değildir. |
53. NECM / 4-5-6-7-8-9-10 O, sadece, vahy edilen vahydir. |
53. NECM / 27-28 Muhakkak ahirete iman etmeyenler… kendilerinde bunun ilminden olmadığı halde... sadece, zanna tabi olarak... melekleri, dişi isimlendirmesiyle isimlendiriyorlar. |
53. NECM / 30 Böyledir!... |
53. NECM / 32 ✦ Kebir ismden (büyük günahlardan)... ✦ Arzdan sizi inşa ederken... |
53. NECM / 35 Gaybın ilmi onun indinde de... artık onu mu görüyor!? |
54. KAMER / 26 Eşir kezzabın kim olduğundan gaden alim olacaklar! |
55. RAHMAN / 1-2-3-4 Rahman; |
55. RAHMAN / 1-2-3-4 Rahman; |
55. RAHMAN / 24 Bahrda cereyan eden, alemler gibi inşa edilmişler de O'nundur. |
56. VAKIA / 49-50-51-52-53-54-55-56 De ki: Sonra, muhakkak siz... Ey mükezzib dall olanlar! |
56. VAKIA / 60-61 ✦ Sizin emsalinizi bedellendirmek |
56. VAKIA / 62 İlk neşete elbette kat'iyyetle alim olmuştunuz!... Keşke tezekkür etseniz! |
56. VAKIA / 75-76 Artık hayır!... |
56. VAKIA / 77-78-79-80 Muhakkak bu, elbette/kesinlikle... |
57. HADİD / 3 ✦ Evvel... ve ahir... ve zahir... ve batın... O'dur. |
57. HADİD / 4 ✦ O, semaları ve arzı altı yevmde halk eden... sonra arş üzre istiva edendir! |
57. HADİD / 6 ✦ Geceyi gündüzde ilac eder... ve gündüzü gecede ilac eder. |
57. HADİD / 17 ALLAH'ın... arzı, mevt olmasının ardından hayy ettiğine… alim olun! |
57. HADİD / 20 Alim olun ki... dünya hayatı, Şedid azab... ve ALLAH'tan mağfiret... ve rıdvan, ahirettedir! |
57. HADİD / 25 Elbette kat'iyyetle... Rasullerimizi beyyineler ile irsal ettik!... ve onlarla birlikte, nasın kıst ile kaim olması için kitab ve mizan inzal ettik! BİZ, ALLAH'ın, KENDİSİNE ve Rasullerine nasr edecek kimselere... gayb ile alim olması için hadid inzal ettik... ki, |
57. HADİD / 29 (Fasık olmaları...) Kitab ehlinin, |
58. MUCADELE / 7 Görmüyor musun... ALLAH'ın semalarda ki şeylere ve arzda ki şeylere alim olduğunu!? |
58. MUCADELE / 11 Ey iman edenler! |
58. MUCADELE / 14-15 ALLAH'ın kendilerine gazab ettiği kavme tevella edenleri görmedin mi? |
59. HAŞR / 16-17 Aynen, şeytanın meseli gibidir. |
59. HAŞR / 22 O'-ALLAH, O'ndan başka ilah olmayandır!... Gayba ve şahadete alimdir. |
60. MUMTEHİN / 1 Ey iman edenler! Onlar hakktan size gelen şeye kat'iyyetle kafir oldular! Rasulü ve yalnızca sizi... Rabbiniz ALLAH'a iman ediyorsunuz diye ihrac etmekteler. BEN'im sebilimde cihad üzere ihrac olmuşken ve BEN'im rızamı ibtiga ediyorken... onlara karşı meveddet ile sırr ediyorsunuz! |
60. MUMTEHİN / 10 Ey iman edenler! |
61. SAFF / 5 Musa kavine demişti ki: |
61. SAFF / 10-11-12 Ey iman edenler! |
62. CUMA / 2-3 O... ümmilerin içinde kendilerinden... |
62. CUMA / 6-7 De ki: |
62. CUMA / 8 De ki: |
62. CUMA / 9-10 Ey iman edenler! |
63. MUNAFİKUN / 1 Munafıklar sana geldikleri zaman dediler ki: ALLAH alimdir ki; |
63. MUNAFİKUN / 8 Derler ki: |
64. TEGABUN / 4 Semalarda ve arzda olanlara alimdir! |
64. TEGABUN / 11 Musibet, ancak, ALLAH'ın izni ile isabet eder! |
64. TEGABUN / 17-18 Eğer ALLAH'a hasene karz ile ikraz ederseniz... sizin için onu zıf eder... ve sizin için gafur olur. |
65. TALAK / 12 ALLAH, yedi semaları ve onların misli kadarını arzdan halk edendir. |
66. TAHRİM / 2 ALLAH, yeminlerinizi hall etmeyi sizin için kat'iyyetle farz kılmıştır! |
66. TAHRİM / 3 Nebi, zevcelerinin bazılarına hadis sırr etmişti. Ardından (zevcesi) bunu (diğerine) haber ettiğinde... ALLAH, bunu ona, birazına arif ederek ve birazından iraz ederek... izhar etmişti. |
67. MULK / 13 Kavlinizi sırr yapsanız da... onu ichar etseniz de... muhakkak ki O, sadrların zatına alimdir. |
67. MULK / 14 Değil mi ki… halk eden alimdir!? |
67. MULK / 17 Ya da semada olanın sizin üzerinize hasıb irsal etmesinden emin misiniz? |
67. MULK / 26 De ki: |
67. MULK / 29 De ki: |
68. KALEM / 5-6-7 Artık, hanginizin meftun olduğuna… sen de basar edeceksin... onlar da basar edecekler! |
68. KALEM / 33 Böyledir!... |
68. KALEM / 44-45 Artık, bu hadisi kizb edenleri BANA vezr et! Onları alim olmadıkları yerden, istidrac edeceğiz! BEN onlara imla ediyorum. Muhakkak ki BEN'im keydim metindir. |
68. KALEM / 52 O, ancak, alemler için zikirdir. |
69. HAKKA / 43 Rabb-il aleminden tenzil olmaktadır! |
69. HAKKA / 49 Muhakkak ki BİZ, içinizden mükezziblere kesinlikle alimiz. |
70. MEARİC / 19-20-21-22-23-24-25-26-27 Muhakkak İnsan, Salat edenlerden şunlar bunun dışındadır; |
70. MEARİC / 39 Asla! |
71. NUH / 2-3-4 Dedi ki: Muhakkak ALLAH'ın eceli... o gelince ertelenmez! |
72. CİNN / 24 Hatta, vaad olundukları şeyi gördüklerinde... artık kimin nasır olarak daha zayıf, aded olarak daha az olduğuna alim olacaklar. |
72. CİNN / 26-27-28 O, gayb olana alimdir. |
72. CİNN / 26-27-28 O, gayb olana alimdir. |
73. MUZZEMMİL / 20 Muhakkak ki Rabbin, senin ve seninle beraber olan bir taifenin... gecenin üçte ikisinden edna ve yarısı kadar ve üçte biri kadar kıyam ettiğine alimdir. ALLAH geceyi ve gündüzü kaderlendirir. ✦ Artık Kur'an'dan yesir olanı kıraat edin! O... Artık ondan, yesir olanı kıraat edin! ✦ ve salatı ikame edin! |
74. MUDDESSİR / 31 BİZ, nar ashabını, ancak, melekler kıldık. Böyledir!... |
76. İNSAN / 30 Siz, ancak, ALLAH'ın dilediğini dilemektesiniz! |
77. MURSELAT / 20-21-22-23 ✦ Sizi, mehin sudan halk etmedik mi!? |
78. NEBE / 4 Hayır! |
78. NEBE / 5 Sonra, hayır! |
81. TEKVİR / 1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11-12-13-14 ✦ Güneş kevr ettirildiğinde... |
81. TEKVİR / 27-28 O, sadece... sizden istikametlenmek dileyen kimse için... alemlere zikirdir. |
81. TEKVİR / 29 Siz, sadece, Rabb-il alemin ALLAH dilediğinde dileyebilirsiniz! |
82. İNFİTAR / 1-2-3-4-5 ✦ Sema fatr olduğunda |
82. İNFİTAR / 10-11-12 Muhakkak üzerinize kesinlikle hıfz edici, kerim katibler vardır! Onlar fail olduklarınıza alimdirler. |
83. MUTAFFİFİN / 1-2-3-4-5-6 Vay haline mutaffiflerin!... |
84. İNŞİKAK / 22-23-24-25 Bilakis! Salih (iş)lere amil olarak iman eden kimseler müstesna. Onlara gayrı memnun ecir vardır. |
87. A'LA / 6-7 Sana kıraat ettireceğiz... ve ardından, sadece, ALLAH'ın dilediğini unutacaksın. |
96. ALAK / 2-3-4-5 İnsanı alak'tan halk etti... |
96. ALAK / 2-3-4-5 İnsanı alak'tan halk etti... |
96. ALAK / 9-10-11-12-13-14-15-16 Abd salat etmekteyken... onu nehy edeni gördün mü!? Hayır!... Asla! |
100. ADİYAT / 9-10 Kabirlerde baseret olduklarında, sadrlarda olanların husul olduğuna alim değil mi!? |
102. TEKASUR / 3 Hayır! Asla! |
102. TEKASUR / 4 Sonra… Hayır, hayır! |
102. TEKASUR / 5-6 Öyle değil! |