Onlar sağırdır, dilsizdir, kördür!... Artık onlar rücu edemezler!

-- Dava(ları) ve nida(ları) müstesna --
Kafirlerin meseli... işitmeyeceği şeyle nak edenin meseli gibidir…
✦ Sağırdırlar!...
✦ Dilsizdirler!...
✦ Kördürler!…
ve artık onlar, akıl etmezler.

Kendilerine fitne olmayacağını hesab ettiler… ve ardından kör oldular ve sağır oldular.
Sonra ALLAH, onlara tevbe etti.
Sonra onlardan çoğu yine kör oldular ve sağır oldular.
ALLAH, onların amel ettiklerine basirdir.

De ki:
"Ben size, ALLAH'ın hazineleri indimdedir, demiyorum. Gayba alim değilim. Size, ben bir meleğim, de demiyorum.
Ben, sadece, bana vahy olunana tabi oluyorum."
De ki:
"Kör ve basir istiva olur mu!?
Tefekkür etmez misiniz!?"

Rabbinizden size basiretler kat'iyyetle gelmişti!
✦ Basar olanlar... artık kendi nefsi içindir.
✦ Kör olanlar... artık kendinedir.
Ben, üzerinize muhafız değilim!

Ardından onu kizb ettiler. Ardından, gemide onunla beraber olanlara necat ettik. Ayetlerimizi kizb edenleri gark ettik. Muhakkak onlar, kör kavim idiler.

Onlardan sana nazar edenler vardır!
Artık, şayet basar eden olmamışlarsa!… körleri sen mi ihda edeceksin?

İki ferikin meseli... kör ve sağır ile basir ve işiten kimseler gibidir.
Bu ikisinin meseli istiva olabilir mi!?
Artık tezekkür etmez misiniz!?

Dedi ki:
"Ey Kavmim!
Görüyor musunuz!?
Eğer ben Rabbimden beyyineler üzre isem... ve bana indinden Rahmet vermişse... ve ardından bu, sizin üzerinize körlük kılınmışsa...
siz onu kerih görüyorken... size onu ilzam mı edeceğiz!?"

De ki:
"Semaların ve arzın Rabbi kimdir?"
De ki:
"ALLAH"
De ki:
"O'nun gayrısından, kendi nefsleri için menfaate ve de darra melik olmayan veliyler mi ittihaz ettiniz!?"
De ki:
"Kör ve basir istiva mıdır?
Yahut, zulmetler ve nur istiva mıdır?
Yahut, ALLAH'a, O'nun halkıyeti gibi halk eden şerikler mi kıldılar... ve ardından bu halkiyet onlara teşabüh mü etti?"
De ki:
"ALLAH halk etmiştir herşeyi!... O, vahiddir, kahhardır."

Rabbinden sana inzal edilenin hakk olduğuna alim olan... kör olan kimse gibi midir!?
Muhakkak... ancak,
✦ ALLAH'a ahdlerine vefa eden...
✦ ve de misakı nakz etmeyen…
✦ ve ALLAH'ın vasl olunmasını emir ettiği şeylere vasl olan...
✦ ve Rabblerine haşy eden...
✦ ve sui hesabtan korkan...
✦ ve Rabblerinin vechine ibtiga ederek sabır eden...
✦ ve salat ikame eden...
✦ ve kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden, sırr olarak ve alenen infak eden...
✦ ve hasene ile seyyieyi dar eden...
(ulu-l elbab) lübb sahibleri tezekkür edebilir.
İşte onlar... darın ukbası onlarındır!

Burada kör olan kimse… artık o, ahirette de kördür... ve sebil olarak daha dall olur.

✦ ALLAH'ın ihda ettiği kimse... artık o, mühtedidir.
✦ Dall olan kimse... artık onlar için O'nun gayrısından veliyler vecd olamazsın. Onları kıyamet yevminde, kör ve sağır ve dilsiz olarak vechleri üzere haşr ederiz. Onların mevası cehennemdir. Hebv oldukları her seferde, seiri ziyade ederiz.

BEN'i zikir etmekten iraz olan kimse… artık muhakkak ona zank maişet vardır… onu, kıyamet yevminde kör olarak haşr ederiz.

Der ki:
"Rabbim!
Neden beni kör olarak haşr ettin? Ben kat'iyyetle basir olandım!"

Arzda seyir etmediler mi!... artık, akıl edecekleri kalbleri veya işitecekleri kulakları yok muydu!?
Muhakkak basarları kör olmadı… fakat sadrlarındaki kalbleri kör oldu!

✦ Köre harec yoktur...
✦ ve arice (topal) harec yoktur...
✦ ve mariz olana harec yoktur.

✦ Kendi evlerinizden
✦ veya babalarınızın evlerinden
✦ veya annelerinizin evlerinden
✦ veya erkek kardeşlerinizin evlerinden
✦ veya kız kardeşlerinizin evlerinden
✦ veya amcalarınızın evlerinden
✦ veya halalarınızın evlerinden
✦ veya dayılarınızın evlerinden
✦ veya teyzelerinizin evlerinden
✦ veya miftahlarına malik olduğunuz evlerden
✦ veya size sadık olanlardan,
yemek yemenize, nefsleriniz üzre (harec) yoktur.
Cemian veya şetta olarak yemek yemeniz size cünah değildir.

Evlere dahil olduğunuz zaman... artık ALLAH indinden tahiyye olarak, tayyib mübarek şekilde nefsleriniz üzre selamlayın!

Böyledir!...
ALLAH, size ayetlerini size beyan eder... umulur ki akıl edersiniz.

Kendilerine Rabblerinin ayetleri zikir edildiği zaman, onlar... kör ve sağır olarak harra etmezler.

Bilakis!
Ahiret hakkında ilmi idrak ettiler.
Bilakis!
Onlar, ondan şekk içindedir.
Bilakis!
Onlar, bundan kördürler.

Sen, körlere… dalaletlerinden hadiy değilsin!
Sen, sadece,
✦ ayetlerimize iman eden
✦ ve ardından Müslüman olan kimselere işittirebilirsin!

Artık yevme-izinde, haberler onlara görünmez olmuştur. Artık onlar birbirlerine de sual edemezler.

Sen, körlere dalaletlerinden hadiy değilsin!
Sen, sadece, ayetlerimize iman eden... ve ardından Müslüman olan kimselere işittirebilirsin!

✦ Kör ile basir istiva değildir.
✦ Ne zulmetler ne de nur...
✦ Ne zıll ne de hararet...
✦ Hayy olanlar ve mevt olmuşlar...
istiva olamaz.
Muhakkak ki ALLAH, dilediğine işittirir. Sen, kabirler içindeki kimselere işittiremezsin. Sen, sadece, nezirsin.

✦ Kör ve basir…
✦ salih (iş)lere amil olarak iman edenler ve sui olanlar…
istiva olamaz!
Ne kadar az tezekkür ediyorsunuz!

Semud (kavmi)…
Onlara da hidayet etmiştik... ancak onlar, hudaya kör olmayı habb ettiler… ardından, kesb etmiş oldukları ile hevan azabın saikası onları ahz etti.

BİZ, iman edenlere ve ittika etmiş olanlara necat ettik.

Şayet Kur'an'ı, acemiyye kılsaydık, kesinlikle derlerdi ki:
"Keşke ayetler fasl edilseydi... arabiyye yerine acemiyye mi?"

De ki:
"O, iman edenler için hudadır ve şifadır.
İman etmeyenler için ise... kulaklarında vakrdır. O onların üzerine körlüktür."

İşte onlara, baid mekandan nida edilmektedir.

Sen mi işittireceksin sağırlara... veya körleri ve mübin dalalette olanları kimseleri sen mi ihda edeceksin!?

Eğer tevella ederseniz… artık, gerekir ki (belki)…
✦ arzda fesad çıkarırsınız...
✦ ve erhamınızı kata ettirirsiniz…
öyle mi!?
İşte bunlar, ALLAH'ın lanetledikleridir… artık bunları sağır eder... ve basarlarını kör eder.

✦ Körlere harec yoktur...
✦ ve de arice (topal) harec yoktur...
✦ ve de mariz olanlara harec yoktur.
ALLAH'a ve Rasulüne itaat eden kimse…
onu altından nehirler cereyan eden cennetlerine dahil eder.
Tevella eden kimse… ona elim azab ile azab eder.

Kör olan kendisine geldi diye… surat astı... ve tevella etti!