İçeriğe geç
KÖK Ara:
KELİME Ara:
ANLAM içinde Ara:
❝ A:RB ❞ kökünden türeyen kelimeler... 17 Kayıt Listeleniyor.
Aynı Kökten Türeyen: xoxox Arab Arabiyye Arub Urb Urub Arube Earab E'rab Urban i'rab irabe irabet irb İrbe Ârâb isti'rab istirabe Muarreb Musta'rib Mutearribe Taarrub Urba Urbun
xoxox
ع ر ب A:RB
Arab
ع ر ب A:RB

Fasih konuşma, açıklama, ifade etme. / Açıkça belirtme, apaçık beyan etme. / Farklı-ayırt edici, fasih, açıklayıcı konuşmak, fesahat. / Saf, açık, sade, yalın, pürüzsüz, hatadan-kusurdan uzak. / Berrak su. / Tutkulu, aşk dolu, neşeli, hayat dolu, coşkulu akan nehir. / Arap, Arapça, Araplaşmak. Şam, Hicaz, Irak, Yemen, Mısır ve Afrika'nın kuzeyinde yaşayan, (çölde yaşamayan, şehirde yaşayan) Sami ırktan bir topluma verilen ad. (Çölde yaşayanlarına A'rab veya Earab denir.)

Arabiyye
ع ر ب A:RB

Saf, açık, sade, yalın, pürüzsüz, hatadan-kusurdan uzak olarak, fasih konuşma ile açıklanmış, ifade edilmiş berrak ve akıcı ifade. / Arapların konuştuğu dil.

DuruMeal'de toplam 11 kayıtta geçiyor.
Arub
Urb
ع ر ب A:RB

Erkeğini seven kadın. Kocasına çok düşkün olan ve onun haklarını güzel bir şekilde yerine getiren eş. / Şiddetli akıcı çay. / Ferah, sevinç, neşat.

DuruMeal'de toplam 1 kayıtta geçiyor.
Çğl.Urub
Arube
ع ر ب A:RB

Fasih, hatasız arabca konuşmak. Bu kelimenin mastarları: Araben, arâbeten, uruben, urubiyyeten diye de okunur. / Cuma günü.

Earab
E'rab
ع ر ب A:RB

Aşiret. / Şam, Hicaz, Irak, Yemen, Mısır ve Afrika'nın kuzeyinde yaşayan, (çölde yaşamayan, şehirde yaşayan) Sami ırktan bir topluma Arab denir. Arabların çölde yaşayanları (bedevi) ise A'rab veya Earab şeklinde ifade edilir.

DuruMeal'de toplam 10 kayıtta geçiyor.
Çğl.Urban
i'rab
ع ر ب A:RB

Düzgün konuşmak ve hakikatı açıklamak. / Gr: Kelime ve fiillerin sonunda bulunan harf veya harekelerin değişmesi ve bu değişikliği ve sebeblerini öğreten ilim.

irabe
ع ر ب A:RB

Şüphelendirme, şüpheye düşürme.

irabet
ع ر ب A:RB

Akıl, anlayış, kavrayış.

irb
İrbe
ع ر ب A:RB

(İreb) Hacet. / Uzuv. / Akıl, zeka. Zihin. Akıllılık. / Hileler, oyunlar.

Çğl.Ârâb
isti'rab
ع ر ب A:RB

Sonradan Araplara dâhil olmak, araplaşmak.

istirabe
ع ر ب A:RB

Bir kimsenin hâlinden şüpheye düşme, kuşkulanma.

Muarreb
ع ر ب A:RB

Saflaşmış, Arablaşmış.

Musta'rib
Mutearribe
ع ر ب A:RB

Araplaşmış. Aslen Arap olmadığı halde sonradan Araplaşmış olan.

Taarrub
ع ر ب A:RB

Araplaşma. Arap kılığına girme.

Urba
ع ر ب A:RB

Ukde, köstek, büklüm, düğüm. / Zekâvet. / Mekir, hile. / Esvab, elbise.

Urbun
ع ر ب A:RB

Müşterinin bayiye verdiği pay.

9. TEVBE / 90

Arablardan muazzir olanlar, kendilerine izin verilmesi için geldiler. ALLAH'a ve Rasulüne kizb edenler kuud ettiler. Onlardan kafir olanlara elim azab isabet edecektir.

9. TEVBE / 97

Arablar küfür ve nifak olarak daha şedidtir. ALLAH'ın Rasulü üzre inzal ettiklerinin hududuna alim olmamaya daha cedirdir.
ALLAH, alimdir, hakimdir.

9. TEVBE / 98

Arablardan, infak ettiklerini magrem ittihaz edenler, size daireler olmasını tarabbus ederler.
Sui daireler onların üzerinedir!
ALLAH, semidir, alimdir.

9. TEVBE / 99

Arablardan, ALLAH'a ve ahir yevmine iman edenler vardır. Onlar, infak ettiğini ALLAH indinde karib olmaya ittihaz ederler ve Rasule salatlar ederler.
Değil mi ki... muhakkak o, kendileri için kurbettir!? ALLAH onları rahmetine dahil edecektir.
Muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

9. TEVBE / 101

Havlinizde ki Arablardan ve medine ehlinden münafıklar vardır. Onlar, nifak üzre merid olmuşlardır.
Sen onlara alim değilsin. BİZ alimiz onlara!
Onlara iki merre azab edeceğiz. Sonra azim azaba redd olacaklar.

9. TEVBE / 120

Medine ehline ve onların havlindeki arablara;
ALLAH Rasulünden half olmaları...
ve onun nefsinden kendi nefslerine rağbet etmeleri...
olamaz.
Bu, kendilerine salih amel ketb edilmesi dışında...
kendilerine ALLAH sebilinde, zeme ve nasab ve mahmasa isabet etmesin...
ve kafirleri gayz edecek mevtıya vatı olmasınlar...
ve aduvvdan bir naile nail olmasınlar...
diyedir.
Muhakkak ki ALLAH, muhsinlerin ecirlerini zayi etmez.

12. YUSUF / 2

Muhakkak ki BİZ onu, arabiyye Kur'an olarak inzal ettik… umulur ki akıl edersiniz.

13. RAD / 37

Böyledir!...
BİZ onu, arabiyye hüküm olarak inzal ettik…

İlimden sana verilenin sonrasında... eğer onların hevalarına tabi olursan, senin için ALLAH'tan veliy de olmaz… vaky edecek de!

16. NAHL / 103

Onların,
"Muhakkak bunları, ona, ancak beşer ilim ediyor."
dediklerine elbette kat'iyyetle alimiz!
Onların ona ilhad ettiklerinin lisanı, acemiyyedir… oysa bu, mübin arabiyye lisanıdır.

20. TAHA / 113

Böyledir!
BİZ onu arabiyye Kur'an olarak inzal ettik… ve onda vaadlerimizden sarf ettik… umulur ki ittika ederler veya onlara zikir ihdas olur.

26. ŞUARA / 193-194-195

İnzar edenlerden olman için... Ruh-ul Emin, onunla senin kalbine… mübin arabiyye lisan ile inzal oldu.

33. AHZAB / 20

Hizblerin zehab olmadığını hesab ediyorlar.
Eğer hizbler gelse… bedv olmayı, Arabların içinde sizin haberlerinizden sual etmeyi vedd ederlerdi.
Şayet içinizde olsalardı, sadece, pek azı katl ederdi.

39. ZUMER / 28

İvec sahibi olmayan, arabiyye Kur'an!... umulur ki ittika ederler.

41. FUSSİLET / 2-3-4

Ayetleri, alim olan kavim için beşir ve inzar edici olarak... arabiyye Kur'an olarak fasl edilen Kitab, Rahman, Rahimden tenzil olmaktadır.
Ancak onların pek çoğu arız olur... ve artık onlar işitmezler.

41. FUSSİLET / 44

Şayet Kur'an'ı, acemiyye kılsaydık, kesinlikle derlerdi ki:
"Keşke ayetler fasl edilseydi... arabiyye yerine acemiyye mi?"

De ki:
"O, iman edenler için hudadır ve şifadır.
İman etmeyenler için ise... kulaklarında vakrdır. O onların üzerine körlüktür."

İşte onlara, baid mekandan nida edilmektedir.

42. ŞURA / 7-8-9

Böyledir!...
BİZ...
hakkında rayb olmayan cem yevmine nezr etmen için…
karyelerin anasını (Mekke) ve onun havlindekileri nezr etmen için...
arabiyye Kur'an'ı sana vahy etmekteyiz.

Bir ferik cennettedir… bir ferik ise seirdedir!
Şayet ALLAH dileseydi, elbette onları vahid ümmet kılardı... fakat rahmetine, dilediği kimseyi dahil eder.

Zalimler... O'nun gayrısından (bir çok) veliyler ittihaz etse bile... onlara (gerçek bir) veliy ve nasır yoktur!

ALLAH!...
Veliy de O'dur!
Mevt olanları hayy eden de O'dur!
Herşeye kadir olan da O'dur!

43. ZUHRUF / 3

Muhakkak ki BİZ onu arabiyye Kur'an kıldık… umulur ki akıl edersiniz.

46. AHKAF / 12

Onun öncesinde, Musa'nın kitabı imam ve rahmet idi.
(Şimdi) Bu musaddık kitab, arabiyye lisanındadır.
zalimleri nezr etmek içindir…
ve muhsinler için büşradır.

48. FETİH / 11

Arablardan muhalif olanlar, sana diyecekler ki: "Mallarımız ve ehlimiz bizi meşgul etti... artık bize istiğfar et."
Onlar lisanları ile kalblerinde olmayan şeyi söylüyorlar!
De ki:
"Eğer size darr irade ederse...
veya size menfaat irade ederse...
kim sizin için ALLAH'tan bir şeye malik olabilir?
Bilakis!
ALLAH amel ettiğiniz şeylere habir olandır."

48. FETİH / 16

Arablardan muhalif olanlara de ki:
"Beis şedid sahibi bir kavme karşı davet edileceksiniz... onlarla kıtal edersiniz veya silm olurlar.
Artık eğer itaat ederseniz... ALLAH size hasene ecir verir.
Eğer daha önceden tevella ettiğiniz gibi tevella ederseniz... size elim azab ile azab eder."

49. HUCURAT / 14

Arablar dediler ki:
"Biz iman ettik!"
De ki:
"Siz (henüz) iman etmiyorsunuz!...
Fakat... kalblerinizde iman dahil olduğunda 'silm olduk' deyin."

Eğer ALLAH'a ve Rasulüne itaat ederseniz… sizin amellerinizden bir şey leyt edilmez.
Muhakkak ki ALLAH gafurdur, rahimdir."

Ayette geçen "eslem" kelimesi; "silm" isminin if'al çekimidir. "silmleşmek / silm haline geçmek" anlamı kazanmıştır. Ayetteki "amenna" kelimesi de aynı şekilde "iman" isminin if'al çekimindedir.
56. VAKIA / 35-36-37-38

Muhakkak ki BİZ... onları (müennes), inşa ile BİZ inşa ettik… ve ardından, BİZ onları, yemin ashabı için tirb, arub bakireler kıldık.

Sure Listesi

Kelam-ı Kadim'de Geçen Kelimeler Sözlüğü;Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından derlenerek hazırlanmıştır.