İçeriğe geç
KÖK Ara:
KELİME Ara:
ANLAM içinde Ara:
❝ A:Z:M ❞ kökünden türeyen kelimeler... 15 Kayıt Listeleniyor.
Aynı Kökten Türeyen: xoxox A'zam Uzma azamet A'zami Azamût Azîm Azime Azâim Âzime azm izam izamen izz muazzam muazzamat Muteazzım Taazzum Taazzumat Ta'zim Ta'zimat Uzm
xoxox
ع ظ م A:Z:M
A'zam
ع ظ م A:Z:M

Çok büyük. En büyük. Daha büyük.

DuruMeal'de toplam 4 kayıtta geçiyor.
Dşl.Uzma
azamet
ع ظ م A:Z:M

Büyüklük. Kibirlilik.

A'zami
ع ظ م A:Z:M

En fazla, en çok, nihayet derecede.

Azamût
ع ظ م A:Z:M

(Mübalağa sigası ile) Azamet. Kibriya. Allah'a mahsus olan büyüklük.

Azîm
ع ظ م A:Z:M

Azimet eden. Gidici. // Büyük. Yüce. Çok ileri. Ç: İzam, Uzema'
El Azim : Mutlakiyet, mutlak yapmak, olmak fiili. Biz de azmimizde ALLAH'ın azmi ile beraberiz. Bazen duymayız, gafil oluruz. Daima hassas olmak icab eder. AZAMETLİ OLAN

DuruMeal'de toplam 110 kayıtta geçiyor.
Azime
ع ظ م A:Z:M

Büyük iş, fevkalade ve çok mühim iş. Tılsım, efsun, sihir. Sebat. Verilmiş olan kararda kat'ilik. Kasdetmek, yemin etmek.

Çğl.Azâim
Âzime
ع ظ م A:Z:M

Azı dişi. Kıtlık senesi.

azm
ع ظ م A:Z:M

Kemik.

DuruMeal'de toplam 13 kayıtta geçiyor.
Çğl.izamÇğl.izamen
izz
ع ظ م A:Z:M

Kıymet. Değer. Güçlü oluş. Alikadir olmak. Kavi. Şerif. Azim.

muazzam
ع ظ م A:Z:M

Büyük, iri, cesim, mükerrem, mübeccel, koskoca.

Çğl.muazzamat
Muteazzım
ع ظ م A:Z:M

Taazzum eden, büyüklük taslıyan, mütekebbir.

Taazzum
ع ظ م A:Z:M

Kibirlenmek. Büyüklük taslamak. Kemikleşmek.

Çğl.Taazzumat
Ta'zim
ع ظ م A:Z:M

Hürmet. Riayet. İkramda bulunmak. Yüceltme, ululama. / Bir kimse hakkında büyük sayıldığına delalet edecek surette güzel muamelede ve hürmet ifade eden tavırda bulunmak.

Çğl.Ta'zimat
Uzm
ع ظ م A:Z:M

Ululanma, kibirlenme.

2. BAKARA / 6-7

Muhakkak kafirleri, nezr etsen de veya nezr etmesen de, seviyedir… onlar iman etmezler!
ALLAH, onların,
kalblerini...
ve işitmelerini...
ve gışa olmuş basarlarını...
hatm etmiştir! Azim azab onlaradır!

2. BAKARA / 49

sizi sui azaba sevm eden...
oğullarınızı zebh eden...
ve kadınlarınızı istihya eden...
Firavun alinden sizi necat etmiştik. Bunda, Rabbinizden azim bir bela vardı.

2. BAKARA / 105

Kitab ehlinden kafirler
ve müşrikler,
Rabbinizden hayr olan(bir şey)ın sizin üzerinize inzal olmasını vedd etmezler.
ALLAH, rahmetini dilediği kimseye hass kılar.
ALLAH, azim fazl sahibidir.

2. BAKARA / 114

ALLAH'ın mescidlerinde... orada O'nun isminin zikir edilmesine mani olan kimseden...
ve onları harab etmeye say eden kimseden...
daha zalim kimdir!
İşte onlar...
Onlar için oraya dahil olmak, ancak, korkuyladır!...
Onlar için dünyada hizy vardır...
Onlar için ahirette azim azab vardır.

2. BAKARA / 255

ALLAH!...
ilah, sadece, O'dur.
Hayydır.
Kayyumdur.
O'nu ne vesn... ne de nevm ahz etmez.
Semalarda olanlar ve arzda olanlar O'nundur.

O'nun izni ile olmadan, O'nun indinde şefaat edecek kimdir?

Ellerinin arasında olanlara ve halfinde olanlara alimdir.
O’nun ilminden, sadece, dilediği kadarını ihata edebilirler!

O'nun kürsüsü, semalara ve arza vasidir... bu ikisini hıfz etmek O'na zor gelmez.

O, aliyydir, azimdir.

2. BAKARA / 259

Yahut... haviyeleri arşları üzre olmuş karyeye merr eden kimsenin;
"ALLAH, mevtinden sonra, bunu nasıl hayy edecek" demesi gibi!...

ALLAH, onu, yüz yıl mevt etti... sonra onu baas etti.
"Ne kadar lebs oldun?"
dediğinde...
"Yevm veya yevmin birazı kadar..."
demişti.
Dedi ki:
"Bilakis!
Seni, nasa bir ayet kılmak için... yüz yıl lebs oldun! Taamına ve şarabının tesennüh etmemiş olmasına nazar et.
Bir de eşeğine nazar et!
Nazar et kemiklere!... (bak) onu nasıl inşaz ediyoruz... sonra da onu etle kisvelendiriyoruz (gör!)"

Ardından kendisine beyan olduğunda, demişti ki:
"ALLAH'ın herşeye kadir olduğuna alim oldum!"

3. AL-İ İMRAN / 72-73-74

Kitab ehlinden bir taife dedi ki:
"İman edenlere inzal olana, gündüz vechinde iman edin ve ahirinde kafir olun. Ola ki onlar da rücu ederler.
Siz, kendi dininize tabi olandan başkasına sakın iman etmeyin."

De ki:
"Muhakkak huda, ALLAH'ın hudasıdır!"

Size verilen şeyin mislinin birinize verileceğine veya Rabbinizin indinde size hacc edecekleri konusunda...

De ki:
"Muhakkak fazl ALLAH'ın eli iledir.
Onu dilediğine verir. ALLAH, vasidir, alimdir.
Rahmeti ile dilediği kimseye hass kılar.
ALLAH, azim fazl sahibidir."

3. ALİ İMRAN / 105

Kendilerine beyyineler gelmesinin ardından tefrik olup ihtilafa düşenler gibi olmayın. İşte onlar... onlara azim azab vardır.

3. ALİ İMRAN / 172

Kendilerine karh isabet ettikten sonra ALLAH'a Rasule isticab edenler… onlardan ahsen olanlar ve ittika edenler için azim ecir vardır.

3. AL-İ İMRAN / 173-174

O kimseler ki... nas, onlara şunu demişti:
"Muhakkak, nas sizin için kat'iyyetle cem olmuştur!... haşy edin onlardan!"
ardından, onların imanları ziyade oldu.
Dediler ki:
"ALLAH hasbdır... ve ne iyi vekildir."
Ardından, ALLAH'tan nimet ve fazl ile inkılab ettiler... onlara sui mess olmadı... ALLAH'ın rıdvanına tabi oldular.
ALLAH, azim fazl sahibidir.

3. ALİ İMRAN / 176

Küfürde seri olanlar seni hüzünlendirmesin.
Muhakkak onlar, ALLAH'a bir şey darr edemezler. ALLAH, ahirette, onlara hazz vermemek irade ediyor. Onlar için azim azab vardır.

3. ALİ İMRAN / 179

ALLAH, mü'minleri, habisi tayyibten meyz edinceye kadar, sizin üzerine olduğunuz şeye vezr edecek değildir. ALLAH, sizi gayba muttali edecek de değildir.
Fakat, ALLAH, Rasullerinden dilediğini ictiba eder. Artık ALLAH'a ve Rasullerine iman edin. Eğer iman ederseniz ve ittika ederseniz sizin için azim ecir vardır.

4. NİSA / 13

İşte bunlar ALLAH'ın hudutlarıdır.
ALLAH'a ve Rasulüne itaat eden kimse… onu, içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennetlere dahil eder.
Azim fevz budur.

4. NİSA / 27

ALLAH, size tevbe etmeyi irade edendir.
Şehvetlerine tabi olanlar… sizin azim meyl ile meyl etmenizi irade etmektedir.

4. NİSA / 40

Muhakkak ki ALLAH, miskal zerre zulüm etmez. Eğer bir hasene olsa onu, KENDİ VARLIĞINDAN azim ecir vererek zıf eder.

4. NİSA / 48

Muhakkak ki ALLAH, kendisine şirk koşulmasına gafur olmaz… dilediği kimse için bunun gayrısında gafurdur.
ALLAH'a şirk koşan kimse... artık azim ism olarak iftira etmiştir.

1.nci tekrar... nisa 116
4. NİSA / 54-55

Yoksa... ALLAH'ın, KENDİ fazlından onlara verdiği şeyden ötürü... nasa hased mi ediyorlar!?
BİZ, İbrahim'in aline kat'iyyetle
kitab...
ve hikmet vermiştik!...
ve onlara azim mülk vermiştik...!
Ardından,
onlardan ona iman eden kimseler de vardır...
onlardan... cehenneme seir olarak kafi olarak (olacak şekilde)... kendilerini sadd eden kimseler de vardır.

4. NİSA / 67

O zaman onlara, BİZ'im VARLIĞIMIZDAN kesinlikle azim ecir verirdik.

4. NİSA / 73

Eğer ALLAH'tan size fazl isabet ederse, sizinle kendisi arasında hiç meveddet yokmuş gibi, "Keşke ben de onlarla beraber olsaydım da azim fevzle fevzlenseydim" der.

4. NİSA / 74

Ahiret ile dünya hayatı şira edenler... ALLAH sebilinde kıtal etsinler. ALLAH sebilinde kıtal eden kimse... artık o, katl olur veya galib gelirse… ardından BİZ, ona azim ecir vereceğiz.

4. NİSA / 93

Bir mü'mini taammüden katl eden kimse… artık onun cezası, içinde ebedi olacağı cehennemdir. ALLAH, ona gazab etmiştir ve lanet etmiştir ve onun için azim azab idad etmiştir.

4. NİSA / 95

Darr sahibi olanların gayrısında mü'minlerden kaid olanlarla... ALLAH sebilinde mallarıyla ve nefsleriyle cihad edenler istiva olamazlar.
ALLAH, mallarıyla ve nefsleriyle cihad edenleri, derece olarak, kaid olanlara fazl etmiştir.
ALLAH, külliyen hüsna vaad eder.
ALLAH, cihad edenleri, kaid olanlara azim ecir ile fazl etmiştir.

4. NİSA / 113

ALLAH'ın fazl ve rahmeti senin üzerine olmasaydı, onlardan bir taife seni elbette dalalete hemm ederdi. Onlar kendi nefslerinden başka dalalete düşüremezler ve sana bir şey darr edemezler.

ALLAH, sana, kitabı ve hikmeti inzal etti ve alim olmadığın şeylere seni alim etti. ALLAH'ın sana fazlı azimdir.

4. NİSA / 114

Necvanın çoğunda hayr yoktur.
Sadakati veya marufu veya nasın arasını ıslahı emir eden kimse müstesna.
ALLAH'ın marzasını ibtiga ederek buna fail olan kimse… artık yakında ona azim ecir vereceğiz.

4. NİSA / 146

Tevbe edenler...
ve ıslah olanlar...
ve ALLAH'a ismetli olanlar...
ve ALLAH için dinlerine ihlaslı olanlar...
müstesna. İşte bunlar mü'minlerle beraberdir. ALLAH, yakında, mü'minlere azim ecir verecek.

4. NİSA / 155-156-157

Ardından,
misaklarından nakz ettikleri ile...
ve ALLAH'ın ayetlerine küfür etmeleri ile...
ve Nebileri hakk gayrısında katl etmeleri ile...
"kalblerimiz gulf oldu" demeleri ile...
Bilakis!
ALLAH onları, kendi küfürleri ile tab etmiştir... ve artık onlar, sadece, çok az iman edebilirler.
ve küfürleri ile...
ve Meryem'e karşı azim bühtan sözleri ile…
ve "Muhakkak, ALLAH Rasulü, Meryem oğlu İsa Mesih'i biz katl ettik" sözleri ile...

Onlar onu katl etmediler... ve de salb etmediler.
Fakat onlara şübhe ettirildi!
Muhakkak onun hakkında ihtilafa düşenler, elbette bundan şekk içindedir. Onların zanna tabi olmaktan başka ilimleri yoktur. Onun katl edilmesine yakin değiller!

4. NİSA / 162

Fakat onlardan ilimde rasih olanlar ve mü'minler; sana inzal edilene ve senin öncenden inzal edilene iman ederler.
Salat ikame edenler...
ve zekat verenler...
ve ALLAH'a ve ahir yevmine iman edenler...
İşte onlara yakında azim ecir vereceğiz.

5. MAİDE / 9

ALLAH, salih (iş)lere amil olarak iman edenlere vaad etmiştir ki;
onlara mağfiret edilecektir...
ve onlara azim ecir vardır.

5. MAİDE / 33

Muhakkak, ALLAH ve Rasulü ile harb edenlerin ve arzda fesad için say edenlerin cezası;
katl edilmeleridir!...
veya salb edilmeleridir!...
veya ellerininin ve ayaklarının hilafen (çapraz olarak) kata edilmesidir!...
veya arzdan nefy edilmeleridir!
Böyledir!...
Dünyada hizy onlaradır! Ahirette de azim azab onlaradır!

5. MAİDE / 41

Ey Rasul!
Kalbleri iman etmeden, ağızları ile "İman ettik" diyenlerden ve hadü kimselerden küfürde seri olanlar seni hüzünlendirmesin.
Onlar, BEN'i kizb etmek için dinlerler. Başka kavimler için dinlerler. Bazılarının mevzilerinden kelimeleri tahrif ederler.
"Eğer size bu verilirse hemen ahz edin, eğer verilmezse hazer edin" derler.
ALLAH'ın fitne vermek irade ettiği kimse... artık onun için, ALLAH'tan bir şeye malik olamazsın.
İşte onlar, kalblerinin tahir olmasını, ALLAH'ın irade etmediği kimselerdir.
Onlar için dünyada hizy vardır.
Onlar için ahirette de azim azab vardır.

5. MAİDE / 119

ALLAH dedi ki:
"Bu yevm, sadıklara, sadık olmaları menfaat sağlar."

Onlara, içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennetler vardır. ALLAH, onlardan razı olmuştur... ve onlar da O'ndan razıdır.
Bu, azim fevzdir.

6. ENAM / 15

De ki:
"Muhakkak ben, eğer Rabbime asi olursam, azim yevmin azabından korkarım."

6. ENAM / 146

Hadülere, zufur sahibi olanların hepsini (tırnaklı hayvanları) haram kıldık.
Sığır ve koyundan; zuhurlarında veya haviyyelerinde hamil oldukları veya kemiklerine mahlut olanlar dışındaki şahmlarını (içyağları), onlara haram kıldık.
Kendi bagileri ile onları böyle cezalandırdık.
Muhakkak ki BİZ, kesinlikle sadık olanız.

7. ARAF / 59

Nuh'u kavmine, elbette kat'iyyetle irsal ettik! Onlara dedi ki:
"Ey kavmim!
ALLAH'a abd olun! O'ndan gayrı size ilah yoktur.

Muhakkak ben azim yevmin azabının sizin üzerinize olmasından korkuyorum."

7. ARAF / 116

Dedi ki:
"Siz ilka edin."
Ardından ilka ettiklerinde, nasın aynlarını sihirlediler ve istirhab ettiler. Azim sihir ile gelmişlerdi.

7. ARAF / 141

Sizi, Firavun ailesinden necat ettiğimizde... onlar size sui azab sevm ediyorlardı. Oğullarınızı katl ediyorlar ve kadınlarınızı istihya ediyorlardı.
Bunlarda, Rabbinizden azim bela vardı.

8. ENFAL / 28

Alimsiniz ki;
Mallarınız ve evladlarınız fitnedir...
ve ALLAH… azim ecir O'nun indindedir!

8. ENFAL / 29

Ey iman edenler!
Eğer ALLAH'a ittika ederseniz;
sizin için furkan kılar...
ve sizden seyyielerinize kafir olur...
ve size gafur olur.
ALLAH, azim fazl sahibidir.

8. ENFAL / 68

Şayet ALLAH'tan kitab sebak olmasaydı, ahz ettiğiniz şey hakkında size kesinlikle azim azab mess olurdu.

9. TEVBE / 20

İman edenler...
ve hicret edenler...
ve ALLAH sebilinde malları ve nefsleri ile cihad edenler...
onların ALLAH indinde dereceleri daha azimdir. İşte onlar... onlar faizdirler.

9. TEVBE / 22

Orada ebediyen ebedidirler.
Muhakkak ki ALLAH… azim ecir O'nun indindedir.

9. TEVBE / 63

ALLAH'a ve Rasulüne hadd eden kimseye… artık muhakkak ona, içinde ebedi olacağı cehennem narının olduğuna alim değiller mi!?
Bu, azim hızydir.

9. TEVBE / 72

ALLAH, mü'min erkeklere ve mü'min kadınlara...
içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennetler…
ve Adn cennetlerinde tayyib meskenler vaad etti.
ALLAH'tan rıdvan, ekberdir.
Böyledir!…
Bu azim fevzdir.

9. TEVBE / 89

ALLAH onlar için, içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennetler idad etti.
Bu azim fevzdir.

9. TEVBE / 100

Muhacirlerden ve nasırlardan, evvelde sabık olanlar ve ihsan ile ona tabi olanlar... ALLAH onlardan razı olmuştur... onlar da O'ndan razı olmuşlardır.
Onlar için, içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennetler idad etti.
Bu azim fevzdir.

9. TEVBE / 101

Havlinizde ki Arablardan ve medine ehlinden münafıklar vardır. Onlar, nifak üzre merid olmuşlardır.
Sen onlara alim değilsin. BİZ alimiz onlara!
Onlara iki merre azab edeceğiz. Sonra azim azaba redd olacaklar.

9. TEVBE / 111

Muhakkak ki ALLAH, cenneti onlara vererek... mü'minlerden nefslerini ve mallarını iştira etmiştir.
ALLAH sebilinde kıtal ederler... ve ardından katl ederler ve de katl olurlar... (bu) Tevrat'ta ve de İncil'de ve de Kur'an'da hakk vaaddir!
ALLAH'tan ahd ile daha vefalı olan kimse... artık, onların onunla bey' ettiklerine, sizin de bey' etmenize istibşar olun.
Böyledir!...
O, azim fevzdir.

9. TEVBE / 129

Artık eğer tevella ederlerse, de ki:
"ALLAH bana hasbtır. O'ndan başka ilah yoktur. O'na tevekkül ettim. O, azim Arş'ın Rabbidir."

10. YUNUS / 15

Beyan edilmiş ayetlerimiz kendilerine tilavet edildiğinde... BİZ'e lika olmaya rica etmeyenler derler ki:
"Bundan gayrı Kur'an getir veya bunu bedellendir."
De ki:
"Benim onu kendi kendime bedellendirmem olamaz. Ben, sadece, bana vahy olunana tabi edildim. Muhakkak... eğer Rabbime isyan edersem... azim yevmin azabından korkarım."

10. YUNUS / 64

Dünya hayatında da, ahirette de büşra onlar içindir.
ALLAH'ın kelimelerinde tebdil olmaz.

Böyledir!...
Bu, azim fevzdir.

12. YUSUF / 28-29

Ardından kamisinin dübrden kudde olduğunu görünce, dedi ki:
"Muhakkak kadının keydidir. Muhakkak kadının keydi azimdir.
Bundan arız ol, Yusuf!"

"Sen de zenbin için istiğfar et… muhakkak sen, hata edenlerdensin."

14. İBRAHİM / 6

Musa kavmine demişti ki:
"ALLAH'ın üzerinize nimetlerini zikir edin.
O,
sizi sui azaba sevm eden...
ve oğullarınızı zebh eden ve kadınlarınızı istihya eden...
firavun alinden sizi necat etmişti.
Bunda, Rabbinizden azim bela vardır."

15. HİCR / 87

elbette kat'iyyetle sana,
mesna yediliyi...
ve azim Kur'an'ı...
verdik!

16. NAHL / 94

Yeminlerinizi, aranızda dehal olarak ittihaz etmeyin!
Ardından kadem, sabitlendikten sonra zelle olur da… ALLAH'ın sebilinden sadd ettiğiniz şey ile sui olanı tadarsınız… ve azim azab sizin olur.

16. NAHL / 106

Kerh edilen kimseler dışında...
imanının ardından ALLAH'a kafir olan kimseler...
ve kalbi, imanı ile mutmain olan... fakat küfür ile sadrını şerh eden kimseler...
artık ALLAH'tan gazab, onların üzerinedir!... ve onlara, azim azab vardır.

17. İSRA / 40

Rabbiniz, oğulları size esfa kıldı da… meleklerden dişiler mi ittihaz etti?
Muhakkak siz, elbette/kesinlikle azim kavl söylüyorsunuz!

17. İSRA / 49

Dediler ki:
"Biz kemik ve rüfat olduğumuzda… gerçekten cedid halkıyetle mebas mı olacağız?"

17. İSRA / 98

Bu, ayetlerimize kafir olmalarına… onların cezasıdır!
Onlar dediler ki:
"Kemik ve rüfat olduğumuz zaman… biz, cedid halkıyetle mebas mı olacağız!"

19. MERYEM / 3-4

O, hafi nida ile Rabbine nida ettiğinde... demişti ki…
"Rabbim!
Muhakkak ben… benim azmim vehn oldu. Reisim şeyb ile iştial etti.
SEN'i dava edinmek ile hiç şaki olmadım Rabbim!"

19. MERYEM / 37

Ardından kendi aralarından hizbler, ihtilafa düştüler.
Artık, azim yevmin meşhedinden, kafirlerin vay haline!

21. ENBİYA / 76

Nuh daha önce nida etmişti... ve ardından ona isticab etmiştik… ve kendisini ve ehlini azim kerbeden necat etmiştik.

22. HACC / 1

Ey nas!
Rabbinize ittika edin!
Muhakkak saatin zelzelesi azim şeydir.

22. HACC / 30

Böyledir!...
ALLAH'ın haramlarını azim eden kimse... artık bu, Rabbinin indinde kendisi için hayrdır.

Size tilavet edilenler dışında en'am, size helal kılınmıştır.
Artık vesenlerin ricsinden ictinab edin... ve de zur kavilden ictinab edin.

22. HACC / 32

Böyledir!...
ALLAH'ın şiarını azim eden kimse... artık muhakkak bu kalblerin takvasındandır.

23. MU'MİNUN / 12-13-14-15-16

BİZ İnsanı, elbette kat'iyyetle...
tinden bir sülaleden halk ettik.
Sonra onu, mekin kararda bir nutfe kıldık.
Sonra nutfeden alaka halk ettik.
Ardından alakadan mudga halk ettik.
Ardından mudgadan kemikler halk ettik.
Ardından kemiklere et kisvelendirdik.
Sonra onu başka bir halk edişle inşa ettik.

Halk edenlerin ahseni ALLAH ne bereketlidir!
Sonra siz bunun ardından muhakkak mevt olacaksınız.
Sonra muhakkak siz, kıyamet yevminde baas olacaksınız.

12 - 16 ayetlerde, İnsan'ın halk edilişi ile ilgili 9 aşama sayılmaktadır.
23. MU'MİNUN / 33-34-35-36-37-38

Kafirlerin ve ahirete mülaki olunacağını kizb edenlerin ve kendilerine dünya hayatında turfe ettiklerimizin kavminden meleler, şöyle dediler:

"Bu, sizin mislinizde beşerden başka değildir. Sizin yediğinizden yiyor ve şürb ettiğinizden şürb ediyor. Kendiniz mislinde bir beşere itaat ederseniz, muhakkak siz o zaman elbette/kesinlikle hasar alırsınız.

O, mevt olduğunuz ve turab ve kemik haline geldiğiniz zaman sizin tekrar mutlaka ihrac edilen olacağınızı mı vaad ediyor?

Heyhat!... Heyhat!... Size vaad olunan şeye!

Dünya hayatımız, sadece, budur. Mevt oluruz ve hayy oluruz. Biz mebas olacak değiliz. O, sadece, ALLAH üzre kible iftira eden erkek kimsedir. Biz ona iman etmeyiz."

23. MU'MİNUN / 81-82-83

Bilakis!
Onlar da evvelkilerin kavli mislince kavil ettiler... dediler ki:
"Biz, mevt olduğumuz... ve turab ve kemik olduğumuz zaman, gerçekten mebas mı olacağız?
Bu, elbette kat'iyyetle... bize ve bizden önce ata-babalarımıza da vaad edilmişti. Bu, sadece, evvelkilerin esatiridir."

23. MU'MİNUN / 86-87

De ki:
"Yedi semaların Rabbi ve azim Arş'ın Rabbi kimdir?"
Diyecekler ki:
"ALLAH içindir!"
De ki:
"Artık ittika etmez misiniz!"

24. NUR / 11

Muhakkak ifk ile gelenler… sizden bir usbedir.
Bunu kendinize şerr hesab etmeyin.
Bilakis!
Bu, sizin için hayrdır.
Onlardan her birine, ismden iktisab ettiği şey vardır. Onlardan, kibrine tevella eden… azim azab onadır.

Hz. Ayşe(ra)'a iftira eden münafıklardan bahsedilmektedir.
24. NUR / 14

Şayet, ALLAH'ın fazlı ve O'nun rahmeti, dünyada ve ahirette üzerinize olmasaydı... hakkında feyz olduğunuz şeyde, azim azab elbette/kesinlikle size mess ederdi.

24. NUR / 15

Hakkında ilminiz olmayan şeyi...
lisanınız ile telakki ettiğiniz zaman…
ve ağızlarınızla kavil ettiğiniz zaman…
onu, heyyin hesab ediyorsunuz… oysa o, ALLAH indinde azimdir.

24. NUR / 16

Keşke, onu işittiğinizde,
"Biz bunu tekellüm edemeyiz!
SEN subhansın. Bu azim bühtandır!"
deseydiniz keşke!

24. NUR / 23

Muhakkak muhsan, gafil, mu'min kadınlara remy edenler... dünyada ve ahirette lanetlenirler. Azim azab, onlaradır!

26. ŞUARA / 63

Ardından Musa'ya vahy ettik:
"Asan ile bahra darb et!"
Artık, infilak etti! Bütün firkler azim tav gibiydi.

26. ŞUARA / 135

"Muhakkak ben, azim yevmin, sizin üzerinize azabından korkuyorum."

26. ŞUARA / 156

"Ona bir sui ile mess etmeyin. Yoksa azim yevmin azabı sizi ahz eder."

26. ŞUARA / 189

Onu kizb ettiler… ve ardından, zulle yevminin azabı onları ahz etti.
Muhakkak o, azim yevmin azabı idi.

27. NEML / 23

"Muhakkak ben, onlara malik olan bir kadına vecd oldum.
Ona herşeyden verilmişti… ve orada azim bir arş vardı."

27. NEML / 26

"ALLAH... O'ndan başka ilah olmayandır… azim Arş'ın Rabbidir."

28. KASAS / 79

Ziynetler içinde kavminin karşısına ihrac oldu. Dünya hayatını irade edenler, dediler ki:
"Keşke Karun'a verilenin misli bizde olsaydı. O elbette/kesinlikle azim hazz sahibidir."

31. LOKMAN / 13

Lokman, oğlu için vaaz ederek... demişti ki:
"Ey Oğlum!
ALLAH'a şirk koşma!
Muhakkak şirk, azim zulümdür."

33. AHZAB / 29

"Eğer ALLAH'ı ve Rasulünü ve dar-ul ahireti irade edenler olduysanız... artık muhakkak ki ALLAH, içinizden muhsin olanlar için azim ecir idad etmiştir."

33. AHZAB / 35

Muhakkak,
Müslüman erkekler ve Müslüman kadınlar...
ve mü'min erkekler ve mü'min kadınlar...
ve kanit erkekler ve kanit kadınlar...
ve sadık erkekler ve sadık kadınlar...
ve sabır eden erkekler ve sabır eden kadınlar...
ve huşu duyan erkekler ve huşu duyan kadınlar...
ve mutasaddık erkekler ve mutasaddık kadınlar...
ve oruç tutan erkekler ve oruç tutan kadınlar...
ve ferclerine hafız erkekler ve hafız kadınlar...
ve ALLAH'a çokça zakir erkekler ve zakir kadınlar...
ALLAH, onlar için mağfiret ve azim ecir idad etmiştir.

33. AHZAB / 53

Ey iman edenler!
Nebinin evine... size izin verilmesi dışında... nazır olanlar gayrısında... taam etmek için ansızın dahil olmayın!
Fakat davet edildiğinizde dahil olun... ve ardından taam ettiğinizde neşr olun.
Hadis için ünsiyet peydahlamayın.
Muhakkak bu nebiye eza oluyor... ancak o sizden istihya ediyor. ALLAH, hakk olandan istihya etmez!
Kadınlardan bir meta sail olduğunuzda... ardından hicabın verasından sail olun. Bu sizin kalbleriniz ve onların kalbleri için daha tahirdir.
Sizin ALLAH Rasulüne eza etmeniz ve kendisinden sonra onun zevcelerini nikahlamanız ebediyen olamaz! Muhakkak bu, ALLAH indinde azim olandır!

33. AHZAB / 70-71

Ey iman edenler!
ALLAH'a ittika edin!... ve sedid kavl söyleyin!...
Amelleriniz sizin için ıslah edilsin!
Zenblerinize sizin için gafur olunsun!

ALLAH'a ve Rasulüne itaat eden kimse... artık o, azim fevze kat'iyyetle fevz olmuştur!

İf'al babı, ta'riz manasına kullanılmıştır.
36. YASİN / 77-78-79

İnsan, kendisini nutfeden nasıl halk ettiğimizi görmez mi!
(Kalkmışta) Mübin hasım olmuş şimdi!
Kendi halkıyetini unutmuş… BİZ'im VARLIĞIMIZA mesel darb ediyor!
Diyor ki:
"Rimme olan o kemikleri kim ihya edecek?"

De ki:
"Evvel merrede onu inşa eden, ihya edecek!
O, bütün halkıyete alimdir."

Rivayete göre; Ubey b. Halef, Allah Rasulünün huzuruna bir çürümüş kemikle gelir ve onu eliyle ufalayarak "Allah bunu böyle çürüdükten sonra diriltir dermisin?" der. Allah Rasulü ona "Evet, seni de diriltir ve ateşe kor." buyurur. Ayet, bu sebeple inmiştir.
37. SAFFAT / 12-13-14-15-16-17

Bilakis!...
Onların sahr etmeleri…
Onlara zikir ettirilince, zikir etmemeleri…
Ayet gördüklerinde, istishar etmeleri…
"Bu, sadece, mübin sihirdir. Ata-babalarımız… ve daha öncekiler de... mevt olup, turab ve kemik kaldığımız zaman... biz gerçekten mebas mı olacağız?" demeleri...
sana acayib geliyor.

37. SAFFAT / 50-51-52-53

Ardından, bazıları bazılarına sual ederek ikbal ederler. Onlardan konuşan birisi der ki:
"Muhakkak bana karin olan (birisi) vardı. '(Bana) Sen gerçekten musaddık olanlardan mısın?... Mevt olduğumuzda ve turab ve kemik olduğumuzda… biz medin mi olacak mışız!?' derdi."

37. SAFFAT / 60-61

Muhakkak bu... elbette/kesinlikle bu, azim fevzdir. Artık amel edenler, bunun misli için amel etsinler!

37. SAFFAT / 76-77-78

Onu ve ehlini, azim kerbeden necat ettik. Ona, baki olan bir zürriyet kıldık… ve onu geleceğe tereke ettik.

37. SAFFAT / 106-107-108

Muhakkak bu… kesinlikle bu… mübin belv idi… ve BİZ, azim zibh ile onu fidyelendirdik… ve ahirde onların üzerine terk ettik.

37. SAFFAT / 115

O ikisini ve onların kavmini azim kerbeden necat ettik.

38. SAD / 67-68-69-70

De ki:
"O azim haberdir. Siz ondan murizsiniz. Onlar ıhtisam ederlerken... a'la meleler (Mele-il Ala) ile (ilgili) ilimden bende yoktu. Bana, sadece, benim mübin nezir olduğum vahy ediliyor."

39. ZUMER / 13

De ki:
"Muhakkak ben... eğer Rabbime asi olursam... azim yevmin azabından korkarım!"

40. MU'MİN / 7-8-9

Arşa hamil olanlar ve onun havlindekiler...
Rabblerinin hamdi ile O'nu sebbih ederler.
ve O'na iman ederler.
ve iman edenler için istiğfar ederler.

"Rabbimiz!
Herşeye rahmet ve ilim olarak vasisin.
Artık SEN... tevbe edenler ve SEN'in sebiline tabi olanlar için gafur ol ve onları cahim azabından vaky et.

Rabbimiz!
Onları... ve ata-babalarından ve zevcelerinden ve zürriyetlerinden salah edenleri… kendilerine vaad ettiğin Adn cennetlerine dahil et.
Muhakkak ki SEN... SEN, azizsin, hakimsin.

Seyyielerden vaky et.
Yevme-izinde seyyielerden vaky ettiğin kimse... artık SEN, ona kat'iyyetle rahmet etmişsindir!"
Bu, azim fevzdir.

41. FUSSİLET / 34-35

Haseneler ve seyyieler istiva olamaz… Ahsen şekilde onu def et! Artık o zaman, seninle onun arasında ki düşmanlık, sanki hamim veliy gibi olur.
Buna, ancak, sabır edenler mülaki olur… ancak, azim hazz sahibi mülaki olur.

42. ŞURA / 4

Semalarda olanlar ve arzda olanlar O'nundur.
O, aliyydir, azimdir.

43. ZUHRUF / 31

Dediler ki:
"Bu Kur'an, azim iki karyenin birinden, bir erkek kimseye inzal edilseydi ya…"

44. DUHAN / 57

Rabbinden fazldır.
Böyledir!...
Bu, azim fevzdir.

45. CASİYE / 10

Cehennem, onların veralarındandır.
Kesb ettikleri şeyler... ve ALAH'ın gayrısından ittihaz ettikleri veliyler... onlardan bir şey ganiy etmez.
Azim azab, onlaradır!

46. AHKAF / 21

Ad'ın kardeşini zikir et!
Ahkaf ile kavmini nezr etmişti.
Onun elinin arasından ve halfinden nezirler kat'iyyetle hilv olmuştu!…
"Sakın ALLAH'tan başkasına abd olmayın!
Muhakkak ben, azim yevmin azabının sizin üzerinize olmasından korkuyorum!"

48. FETİH / 5

Mü'min erkekleri ve mü'min kadınları,
içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennetlere dahil etmesi
ve kendilerinden seyyilerine kafir olması içindir.
Bu olan, ALLAH indinde azim fevzdir.

48. FETİH / 10

Muhakkak sana biat edenler... muhakkak, ancak, ALLAH'a biat ederler!
ALLAH'ın eli onların ellerinin fevkindedir.
Nekes olan kimse… artık muhakkak o, ancak, kendi nefsine nekes olur!
ALLAH'a karşı ahd ettiği şeylere vefa eden kimse... artık ona, azim ecir verilecektir.

48. FETİH / 29

ALLAH Rasulü Muhammed... ve onunla birlikte olanlar...
kafirler üzre daha şedidtirler...
kendi aralarında ise ruhmadırlar.
Onları rüku eden sacidler olarak görürsün.
ALLAH'tan fazl ve rıdvan ibtiga ederler.
Vechlerindeki simaları, sacidlerin eserlerindendir.
Tevratta onlara misal verilen ve İncilde onlara misal verilen şöyledir:
Filiz ihrac eden ve ardından ezr olan ve ardından istiglaz eden ve ardından gövdesinde istiva eden sekinin (ekin), ziraat edene (çiftçiye) acayib gelmesi gibidir.
Kafirleri onunla gayz etmek içindir.
ALLAH, onlardan salih (iş)lere amil olarak iman edenlere... mağfiret ve azim ecir vaad etmektedir.

49. HUCURAT / 3

Muhakkak, ALLAH Rasulünün indinde savtlarını gazz edenler... işte onlar... ALLAH, onların kalblerini takva için imtihan etmektedir.
Mağfiret ve azim ecir onlar içindir.

56. VAKIA / 46

Azim hıns üzre ısrar etmişlerdi.

56. VAKIA / 47-48

Demişlerdi ki:
"Biz mevt olduğumuz zaman mı... ve turab ve kemikler olduğumuz zaman mı... gerçekten biz mebas mı olacak mışız?
Evveldeki ata-babalarımız da mı?"

56. VAKIA / 74

Artık azim Rabbini adına, sebbih et!

1.nci tekrar.
56. VAKIA / 75-76

Artık hayır!...
Kasem olsun ki… necmlerin mevkilerine!
*** Şayet alim olsanız… muhakkak ki bu, elbette/kesinlikle azim bir kasemdir! ***

56. VAKIA / 96

Artık azim Rabbini adına, sebbih et!

2.nci tekrar.
57. HADİD / 10

Semaların ve arzın mirası ALLAH'ın olduğu halde... Ne oluyor size... ki, ALLAH sebilinde infak etmiyorsunuz!?
Sizden... fetih öncesinde infak ederek katl eden kimse istiva değildir... bunlara, sonradan infak ederek katl eden kimselerden daha azim derece vardır.
Külliyen... ALLAH hüsna vaad etti... ALLAH amel ettiklerinize habirdir.

57. HADİD / 12

Mü'min erkekleri ve mü'min kadınları... onların nurlarını, ellerinin arası ile ve yeminleri ile say eder gördüğün yevm...
"Yevmde sizin büşranız... içinde ebedi olunacak, altından nehirler cereyan eden cennetlerdir."
İşte bu, azim fevzdir.

57. HADİD / 21

Rabbinizden mağfirete... ve
arzı, arzın seması ve arz (toplamı) gibi olan...
ALLAH'a ve Rasullerine iman eden kimseler için idad edilmiş olan…
cennete sebak edin.
Bu ALLAH'ın fazlıdır… bunu dilediği kimseye verir. ALLAH, azim fazl sahibidir.

57. HADİD / 29

(Fasık olmaları...) Kitab ehlinin,
ALLAH'ın fazlından bir şeye ikdar edemeyeceklerine...
Fazl'ın ALLAH'ın eli ile olduğuna...
onu dilediğine vereceğine
alim olmadığı içindir!
ALLAH, azim fazl sahibidir.

61. SAFF / 10-11-12

Ey iman edenler!
Elim azabtan sizi necat edecek ticarete delil göstereyim mi?
ALLAH'a... ve O'nun Rasulüne iman edin!...
ve ALLAH sebilinde mallarınız ve nefsleriniz ile cihad edin!
Eğer alim olmuş olursanız… sizin için hayr işte budur!
Sizin için, zenblerinize gafur olur.
Sizi altından nehirler cereyan eden cennetlere
ve Adn cennetlerindeki tayyib meskenlere dahil eder.
Azim fevz işte budur!

62. CUMA / 4

Bu, ALLAH'ın dilediğine verdiği fazlıdır.
ALLAH, azim fazl sahibidir.

64. TEGABUN / 9

Yevm, sizi cem yevmi için cem edecek.
Bu, tegabün yevmidir!

ALLAH'a, salih (iş)lere amil olarak iman eden kimse...
onlardan seyyieleri kafir olunur...
ve onlar, içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennetlere dahil edilir.
Bu, azim fevzdir!

64. TEGABUN / 15

Muhakkak mallarınız ve evladlarınız, ancak, fitnedir!
ALLAH!... azim ecir, O'nun indindedir!

65. TALAK / 5

Bu, ALLAH'ın size inzal edilen emridir!
ALLAH'a ittika eden kimse… O,
onun seyielerine kafir olur...
ve ona ecri azim eder.

68. KALEM / 4

Muhakkak sen, azim halık üzresin!

69. HAKKA / 33-34

Muhakkak o,
azim ALLAH'a iman etmeyen oldu!
ve miskini taam etmeye hazza etmedi!

69. HAKKA / 52

Artık azim Rabbinin adına, sebbih et!

3.ncü tekrar
73. MUZZEMMİL / 20

Muhakkak ki Rabbin, senin ve seninle beraber olan bir taifenin... gecenin üçte ikisinden edna ve yarısı kadar ve üçte biri kadar kıyam ettiğine alimdir.

ALLAH geceyi ve gündüzü kaderlendirir.
Onu ihsa edemeyeceğinize alimdir... ve ardından size tevbe eder.

Artık Kur'an'dan yesir olanı kıraat edin!

O...
Sizden (bazınızın) mariz olacağına...
diğerlerinin arzda darb edeceğine...
ALLAH'ın fazlından ibtiga edeceklerine...
ve diğer bir kısmının ALLAH sebilinde kıtal edeceklerine...
alimdir!

Artık ondan, yesir olanı kıraat edin!

ve salatı ikame edin!
ve zekatı verin!
ALLAH'a hasene karz ile ikraz edin!
Nefsleriniz için hayrdan takdim ettiğiniz şey... ona, ALLAH'ın indinde hayr ve daha azim ecir olarak vecd olursunuz.
ALLAH'a istiğfar edin!
Muhakkak ki ALLAH gafurdur, rahimdir.

75. KIYAME / 3

İnsan, kemiklerini cem edemeyeceğimizi mi hesab ediyor!?

78. NEBE / 1-2-3

Neyden sual edişiyorlar?
Hakkında muhtelif oldukları azim haberden mi?

79. NAZİAT / 10-11

Derler ki:
"Muhakkak biz, hufreler içinde gerçekten merdud mu olacağız?
Nahr kemikler olduğumuz zaman mı?"

83. MUTAFFİFİN / 1-2-3-4-5-6

Vay haline mutaffiflerin!...
Onlar;
nasa iktila ederken vefa isterler...
kendileri keyl ederken veya vezn ederken... hasar alırlar!
Değil mi ki… işte onlar… onlar azim yevm için mebas olacaklarını zann etmiyorlar!?
Yevmde, nas, Rabb-il alemine kaim olur!

Sure Listesi

Kelam-ı Kadim'de Geçen Kelimeler Sözlüğü;Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından derlenerek hazırlanmıştır.