İçeriğe geç
KÖK Ara:
KELİME Ara:
ANLAM içinde Ara:
❝ BeS ❞ kökünden türeyen kelimeler... 2 Kayıt Listeleniyor.
Aynı Kökten Türeyen: xoxox beis
xoxox
ب ا س BeS
beis
ب ا س BeS

Azab, şiddet. Korku. Zarar, ziyan. Zorluk, meşakkat, zahmet. Fenalık. Savaşta şiddetli harekette bulunmak veya sıkıntı ve fakirlikten fena durumda olmak.

DuruMeal'de toplam 70 kayıtta geçiyor.
2. BAKARA / 90

Ne beistir!... nefslerini iştira ettikleri şey!...
ALLAH, KENDİSİNE ibadet edenlerden dilediği kimseye KENDİ fazlından inzal etti.
ALLAH'ın inzal ettiği şeye bagy etmek suretiyle kafir oldular!...

Ardından da gazab ile gazaba beva oldular.
Kafirler için muhin azab vardır.

2. BAKARA / 93

BİZ, sizin misakınızı ahz etmiştik!... ve Tur'u fevkinize ref etmiştik!
"Size verdiğimiz şeyi kuvvetle ahz edin... ve onu işitin!"

Onlar, demişlerdi ki:
"İşittik ve asi olduk."
Küfürleri ile kalblerinde dişi buzağıyı şürb ettiler.
De ki:
"Eğer siz mü'minler iseniz... imanınızın onunla size emir ettiği şey ne beistir!"

2. BAKARA / 102

Süleyman'ın mülkü üzre şeytanların tilavet ettiği şeye tabi oldular.
Süleyman kafir değildi... Fakat şeytanlar, nasa...
sihri...
ve Babil'de ki iki meleğe *** Harut ve Marut *** inzal edilen şeyi...
ilim ettirerek kafir olmuşlardı!

O ikisi,
"Muhakkak biz fitneyiz... artık sakın kafir olmayın!"
demeden kimseye ilim ettirmiyordu... ve ardından onlar, o ikisinden, kişi ile zevcesinin arasına fark koyacak şeyleri kendilerine ilim ettiriyorlardı.

Onlar, ALLAH'ın izni olmadan, onunla kimseden darr edemezlerdi... Onlar, kendilerine menfaat veren şeyleri değil de... darr eden şeyleri kendilerine ilim ettirdiler!
Onlar, onu iştira edenin, ahirette kendilerine halak olmayacağına, elbette kat'iyyetle alim idiler!

Nefslerini onunla iştira ettikleri şey ne beistir!...
Keşke alim olmuş olsalardı.

2. BAKARA / 126

İbrahim demişti ki:
"Rabbim!
Bu beldeyi emin kıl.
Ehlinden ALLAH'a ve ahir yevme iman edenleri semerelerden rızıklandır."
Dedi ki:
"Kafirleri... artık onları da biraz metalandırır... sonra nar azabına muztar ederim.
Orası ne de beis masirdir!"

2. BAKARA / 177

Vechlerinize şark tarafı ve garb tarafı kiblasına veliyy ettirmeniz... birrr değidlir!
Fakat birr;
ALLAH'a ve ahir yevmine ve meleklere ve kitaba ve Nebilere iman eden...
ve kurb sahiblerine ve yetimlere ve miskinlere ve sebil çocuklarına (yolcu) ve saillere ve rakabeler içinde olanlara, muhabbet duydukları mallardan veren...
ve salat ikame eden...
ve zekat veren...
ve ahd verdiklerinde ahdlerine vefa gösteren...
ve beiste ve darrda ve beis hiyninde sabır edendir.
Sadakat gösterenler, işte onlardır.
İşte onlar... onlar, muttakilerdir.

2. BAKARA / 206

Ona
"ALLAH'a ittika et!"
denildiğinde... izzeti onu, ism ile ahz eder.
Artık cehennem ona hasbtır… o, ne beis mihadtır.

2. BAKARA / 214

Yoksa siz, öncenizden halvet olanların meseli size verilmeden cennete dahil olacağınızı mı hesab ediyorsunuz!?

Rasul ve onunla beraber iman edenler,
"ALLAH'ın nasrı ne zamandır!"
deyinceye kadar... onlara
beis
ve darr
ve zilzal
mess olmuştu.

Değil mi ki... muhakkak ki ALLAH'ın nasrı karibdir!?

3. ALİ İMRAN / 12

Kafirlere de ki:
"Size galib gelinecek... ve cehenneme haşr olacaksınız… ne beis mihadtır!"

3. ALİ İMRAN / 151

Sultan inzal etmediği şeyleri ALLAH'a şirk koştukları şeyler ile kafirlerin kalblerine rub ilka edeceğiz. Mevaları nardır. Zalimlerin mesvaları ne beistir!

3. ALİ İMRAN / 162

ALLAH'ın rıdvanına tabi olan… artık, ALLAH'tan suhta beva olan ve mevası cehennem olan kimse gibi midir!?... ne beis masirdir.

3. ALİ İMRAN / 187

ALLAH, kitab verilenlerden misak ahz etmişti:
"Onu nasa kesinlikle beyan edeceksiniz ve onu ketm etmeyeceksiniz!"
Ardından onlar... onu zuhurlarının verasına nebz ettiler... ve onunla az bir semen iştira ettiler!
İştira ettikleri şey ne beistir!

3. ALİ İMRAN / 197

Az bir metadır. Sonra, onların mevaları cehennemdir. Ne beis mihadtır.

4. NİSA / 84

Artık ALLAH sebilinde kıtal et!
Sana, sadece, nefsin mükellef edilmiştir.

Mü'minleri tahriz et. Gerekir ki (belki)… ALLAH, kafirlerin beisini keff eder.

ALLAH'ın beisi daha şedidtir ve nekali daha şedidtir.

5. MAİDE / 62

Onlardan çoğunun, ismde ve düşmanlıkta ve suht yemekte seri olduklarını görürsün.
Amel etmiş oldukları şey, elbette beistir.

5. MAİDE / 63

Rabbanilerin ve habrların, onları ism kavil etmekten ve suht yemekten nehy etmeleri gerekmez miydi!?
Sanat ettikleri şey elbette beistir.

5. MAİDE / 79

Fail oldukları münkere birbirlerini nehy etmiyorlardı.
Fail oldukları şeyler ne de beisti!

5. MAİDE / 80

Onlardan çoğunun kafirlere tevella ettiklerini gör!
ALLAH'ın onlara suht etmesiyle… nefslerinin kendileri için takdim ettiği şeyler, elbette beistir!
Azab içinde ebedidir onlar!

6. ENAM / 42

Senin öncenden ümmetlere de elbette kat'iyyetle irsal ettik!… ve ardından onları, beis ve darr ile ahz ettik… umulur ki tazarru ederler.

6. ENAM / 43

Keşke beisimiz onlara geldiğinde tazarru etselerdi!... Fakat kalblerini kasvet kapladı. Şeytan, amel etmiş oldukları şeyleri onlara ziynetledi.

6. ENAM / 65

De ki:
"O,
fevkinizden veya ayaklarınızın altından size azab baas etmeye…
veya sizi şialar halinde ilbas etmeye...
ve bazınızın beisini bazınıza tattırmaya...
kadirdir."
Nazar et!... Ayetleri nasıl da sarf ediyoruz… umulur ki fıkh edersiniz.

6. ENAM / 147

Artık eğer, seni kizb ederlerse, de ki:
"Rabbiniz vasi rahmet sahibidir.
Mücrimlerin kavminden O'nun beisi redd edilmez!"

6. ENAM / 148

Şirk koşanlar diyecekler ki:
"Şayet ALLAH dileseydi, biz ve ata-babalarımız, şirk koşmazdık... ve hiçbir şeyden haram etmezdik."

Böyledir!...
Onların öncesinden olanlar da kizb etmişti. Hatta beisimizi tadmışlardı.

De ki:
"Sizin indinizde, bize ihrac edeceğiniz, ilimden var mı?
Siz sadece zanna tabi oluyorsunuz.
Siz sadece hars ediyorsunuz."

7. ARAF / 4-5

Karyelerden nicesini helak ettik BİZ.
Beisimiz onlara...
beyat ederlerken…
veya kayl ederlerken gelmişti.

Ardından… beisimiz onlara geldiğinde... onların,
"Muhakkak biz zalimler olduk!" demekten başka bir davaları kalmamıştı!

7. ARAF / 4-5

Karyelerden nicesini helak ettik BİZ.
Beisimiz onlara...
beyat ederlerken…
veya kayl ederlerken gelmişti.

Ardından… beisimiz onlara geldiğinde... onların,
"Muhakkak biz zalimler olduk!" demekten başka bir davaları kalmamıştı!

7. ARAF / 94

BİZ, Nebileri, ancak, tazarru etmelerini umarak ehlini beis ve darr ile ahz ettiğimiz karyelerde irsal ettik.

7. ARAF / 97

Artık karyelerin ehli, nevm ederek beyat ederlerken, kendilerine beisimizi vermeyeceğimizden emin (güvende) midir?

7. ARAF / 98

Yada, karyelerin ehli emin midir; duha vaktinde, onlar ilab ederlerken kendilerine beisimizi vermeyeceğimizden!?

7. ARAF / 150

Musa, kavmine, gazaba ve esefle rücu ettiğinde, dedi ki:
"Benden sonra, halefimde ne beis işlediniz! Rabbinizin emrine acele mi ettiniz!"
Levhaları ilka etti ve kardeşinin reisini ahz etti. Onu kendine cerr etti. Dedi ki:
"Anamın oğlu!
Muhakkak kavim istizaf oldu. Neredeyse beni katl ediyorlardı. Artık düşmanları bana şemate ettirme! Beni zalim kavim ile beraber kılma!"

7. ARAF / 165

Ardından, kendilerine zikir ettirilen şeyi unutuklarında... BİZ,
sui olandan nehy edenleri, necat ettik.
ve zalimleri, fasık olmuş oldukları şey ile, beis azab ile ahz ettik.

8. ENFAL / 16

Kıtal için tahrif edenler veya fie üzre tahayyüz edenler dışında... yevme-izinde dübürüne tevella eden kimse... ALLAH'tan gazab ile kat'iyyetle beva olmuş olur!
Onun mevası cehennemdir! Ne beis masirdir!

9. TEVBE / 73

Ey Nebi!
Kafirlere ve münafıklara karşı cihad et!... ve onlara karşı galiz ol!
Onların varacakları yer cehennemdir… o ne beis masirdir!

11. HUD / 36

Nuh'a vahy edildi:
"Kat'iyyetle iman etmiş olanlardan başka, kavminden... onlar iman etmeyecek! Artık onların fail olmuş oldukları şeyler ile beise düşme!"

11. HUD / 98

O, kıyamet yevminde kavmine ikdam edecek... ve ardından, onları nara varid edecek.
Varid olunan ne beis virdtir!

11. HUD / 99

Onlar, burada da... kıyamet yevminde de lanete tabi edildiler.
Ne beis merfud rifdtir.

12. YUSUF / 69

Yusuf'a dahil olduklarında, kardeşini evy etti… ve dedi ki:
"Muhakkak senin kardeşinim. Artık onların amel etmiş oldukları şeyler ile beise kapılma."

12. YUSUF / 110

Hatta,
Rasuller iyas olduklarında...
ve kat'iyyetle kizb edildiklerini zann ettiklerinde!...
onlara nasrımız kılındı ve ardından dilediğimiz kimseler necat ettirildi.
Mücrimlerin kavminden, beisimiz redd olunamaz.

13. RAD / 18

Rabblerine isticab edenler için hüsna vardır.
O'na isticab etmeyenler... şayet, arzdakiler ve de beraberinde onun misli, cemian kendilerinin olsa, elbette/kesinlikle onu fidye ederlerdi.
İşte onlar… sui hesab onlar içindir. Onların mevaları cehennemdir. Ne beis mihadtır!

14. İBRAHİM / 28-29

ALLAH'ın nimetini, küfre bedellendireni görmedin mi?
Onlar; kavimlerini bevar darına, saly edecekleri cehenneme hall ederler.
Ne beis karardır!

16. NAHL / 29

Artık, içinde ebedi olacağınız cehennemin bablarından dahil olun! Mütekebbirlerin mesvası ne de beistir!

16. NAHL / 81

ALLAH, halk ettiklerinden,
sizin için, zıllar kıldı.
Sizin için, dağlardan kinanlar kıldı.
Sizin için, sizi harra (karşı) vaky eden eden sirballer
ve sizi beisinize (karşı) vaky eden sirballer kıldı.

Böyledir!...
Üzerinize nimetini, tamam ediyor... umulur ki, silm olursunuz.

17. İSRA / 5

Ardından… bu ikisinden ilkinin vadesi geldiği zaman, sizin üzerinize... BİZ'im VARLIĞIMIZA abd olan, beis şedid sahibleri baas ettik… ve ardından onlar, diyarınızın hilalini cevs ettiler.
Vaad edilen, fiil edildi!

18. KEHF / 1-2-3-4

Hamd etmek...
ivec kılmadığı kitabı... kayyime olarak,
KENDİ VARLIĞINDAN şedid beisle inzar etmek...
ve salih (iş)lere amil olan mü'minlere; içinde ebedi olarak makis olacakları hasene ecirin kendileri için olduğunu,
ibşar etmek...
ve "ALLAH, evlad ittihaz etti." diyenleri de inzar etmek...
için KENDİSİNE abd olana inzal eden ALLAH'ındır.

18. KEHF / 29

De ki:
"Hak, Rabbinizdendir!
Artık dileyen iman eder, dileyen kafir olur."

Muhakkak ki BİZ, zalimler için, seradikleri kendilerini ihata eden, nar atid ettik.
Eğer gavs dilerlerse... onlara, vechleri şiva eden mühl gibi su ile gavs edilir.
Ne beis şarabtır, ne sui rıfk yeridir.

18. KEHF / 50

Meleklere;
"Adem'e secde edin"
dediğimizde… iblis dışında hemen secde ettiler.

O, Rabbinin emrine fasık olmak suretiyle cinnlerden oldu.
Siz, BEN'im gayrımda onu ve onun zürriyetini mi veliy ittihaz ediyorsunuz?
Onlar sizin için aduvvdur. Zalimler için ne beis bedeldir!

21. ENBİYA / 12

Ardından onlar, beisimizi hissettiklerinde… ondan, hemen, rükuz etmişlerdi.

21. ENBİYA / 80

Beisinizden hısn etmek için... elbise sanatını sizin için ona ilim ettirdik.
Artık siz şükür edenler misiniz?

22. HACC / 13

O, elbette, kendisine darrı, menfaatinden daha karib olanları davet eder.
Ne kötü mevla, ne beis aşirdir.

22. HACC / 26-27-28-29

BİZ, İbrahim'e,
BANA hiçbir şeyi şirk koşma diye...
Taifler için... ve kaim olanlar için... ve rüku edenler, secde edenler için... evimi tahir et diye...
Nasın hacc yapmasını ezan et diye...
beytin mekanını bevve ettik.

Kendilerine menfaatli olana şahid olmak için...
ve alim olunan yevmlerde, behim enamdan kendilerine rızk edilenler üzre ALLAH ismini zikir etmek için...
ve ardından onlardan yemeniz ve beis fakire de taam etmeniz için...
gelinebilen bütün amik fecclerden... recül olarak ya da bütün zamirler üzre sana gelsinler!

Sonra,
tefes kaza etsinler
ve nezrlerini vefa etsinler
ve Beyt-i Atik'i (Kabe'yi) tavaf etsinler.

22. HACC / 72

Beyan edilmiş ayetlerimiz kendilerine tilavet edildiği zaman, münker kafirlerin vechlerinde arif olursun... Neredeyse, kendilerine ayetlerimizi tilavet edenlere satv edecekler!
De ki:
"Şimdi size daha şerr olanı haber vereyim mi!?...
Nar!...
ALLAH, kafirlere, bunu vaad etti. Ne beis masirdir!"

24. NUR / 57

Kafirlerin O'nu arzda aciz bırakacaklarını hesab etme! Onların mevası nardır. Ne beis masirdir!

27. NEML / 33

Dediler ki:
"Biz, ulü-l kuvvetiz... ve şedid olarak ulü-l beisiz.
Emir senindir… artık ne emredeceğine nazar et!"

33. AHZAB / 18-19

ALLAH içinizden,
avk edenlere...
ve kardeşlerine "Haydi! Bize lemm edin" diyenlere...
kat'iyyetle alim oldu!
Onlar... size şuhh olarak, sadece, beise pek az gelirler!
Ardından, korku geldiğinde... onların, üzerleri mevtten gışa olmuş gibi aynlarını devr ederek sana nazar ettiklerini görürsün.
Ardından korku zehab olunca, hayr üzre şuhh olarak, hadid lisan ile sizi selk ederler.
İşte onlar iman etmediler... ve artık, ALLAH onların amellerini habt etti.
Bu, ALLAH'a yesir olandır.

38. SAD / 55-56

Budur!
Muhakkak tuğyanda olanlar için... kesinlikle şerr meab cehennemdir… ona saly olurlar.
Artık o, ne beis mihaddır.

38. SAD / 60

Derler ki:
"Bilakis!
Siz... Size merhaba yok.
Siz... onu bize siz takdim ettiniz... artık, ne beis bir karar."

39. ZUMER / 72

Onlara denilir ki:
"İçinde ebedi kalacağınız cehennemin bablarına dahil olun!"
Artık, mütekebbirlerin mesvası ne de beistir!

40. MU'MİN / 28-29

Firavun ailesinden imanını ketm eden mü'min bir erkek kimse dedi ki:
"Bir adamı 'Rabbim ALLAH' dediğinden mi katl edeceksiniz?
O, kat'iyyetle Rabbinizden beyyineler ile gelmiştir! Eğer kazib olursa... onun kizbi kendinedir ve eğer sadık olursa vaad ettiklerinin bazısı size de isabet eder.
Muhakkak ki ALLAH, kezzab müsrif olanı ihda etmez.
Ey kavmim!
Yevmde mülk sizindir. Arzda zahir olanlarsınız... eğer ALLAH'ın beisinden gelirse bize kim nasr eder?"

Firavun dedi ki:
"Size gösterdiğim şey... ancak, kendi gördüğüm şeydir. Ben sizi, ancak, reşad sebiline ihda ediyorum."

40. MUMİN / 76

İçinde ebedi kalacağınız cehennemin bablarından dahil olun!
Artık, mütekebbirlerin mesvası ne beistir!

40. MU'MİN / 84-85

Ardından beisimizi gördüklerinde dediler ki:
"ALLAH'ın vahdetine iman ettik. Müşrik olmuş olduğumuz şeylere kafir olduk."
Artık, beisimizi gördüklerinde, imanları onlara menfaat sağlamaz.
KENDİSİNE abd olanlar hakkında, kat'iyyetle hilv eden ALLAH'ın sünnetidir! Hasar alanlar, işte o kafirlerdir.

40. MU'MİN / 84-85

Ardından beisimizi gördüklerinde dediler ki:
"ALLAH'ın vahdetine iman ettik. Müşrik olmuş olduğumuz şeylere kafir olduk."
Artık, beisimizi gördüklerinde, imanları onlara menfaat sağlamaz.
KENDİSİNE abd olanlar hakkında, kat'iyyetle hilv eden ALLAH'ın sünnetidir! Hasar alanlar, işte o kafirlerdir.

43. ZUHRUF / 38

Hatta, BİZ'e geldiğinde der ki:
"Keşke benimle senin aran iki şark uzaklığında olsaydı."
Artık ne beis karindir!

48. FETİH / 16

Arablardan muhalif olanlara de ki:
"Beis şedid sahibi bir kavme karşı davet edileceksiniz... onlarla kıtal edersiniz veya silm olurlar.
Artık eğer itaat ederseniz... ALLAH size hasene ecir verir.
Eğer daha önceden tevella ettiğiniz gibi tevella ederseniz... size elim azab ile azab eder."

49. HUCURAT / 11

Ey iman edenler!
Bir kavim, başka bir kavme sahr etmesin!... gerekir ki (belki)… onlar kendilerinden hayr olur!
Kadınlar, başka kadınlara sahr etmesin!... gerekir ki (belki)… onlar kendilerinden hayr olur!
Nefslerinizi lemz etmeyin!
Lakablar ile kendinizi nebz etmeyin!
Ne beis isimdir... imandan sonra füsuk!
Tevbe etmeyen kimseler... artık işte onlar... onlar zalimdir.

57. HADİD / 15

Artık, yevmde, sizden ve kafirlerden fidye ahz edilmez.
Sizin mevanız nardır!... o, sizin mevlanızdır... ne de beis masirdir.

57. HADİD / 25

Elbette kat'iyyetle... Rasullerimizi beyyineler ile irsal ettik!... ve onlarla birlikte, nasın kıst ile kaim olması için kitab ve mizan inzal ettik!

BİZ, ALLAH'ın, KENDİSİNE ve Rasullerine nasr edecek kimselere... gayb ile alim olması için hadid inzal ettik... ki,
onda, şedid beis vardır...
ve nas için menfaatlidir.
Muhakkak ki ALLAH, kaviydir, azizdir.

58. MUCADELE / 8

Necvadan nehy edilenleri görmedin mi?
Sonra nehy edildikleri şeye ida ederler... ve ism ve udvan ile Rasule isyan necva ederler.
Geldiklerinde, ALLAH'ın onunla seni hayy etmediği şeyle, seni hayy ediyorlar.
Kendi nefslerinde ise;
"Söylediğimiz şeylere, ALLAH bize azab verse ya!" diyorlar.
Onlara saly olacakları cehennem hasbtır. Ne de beis masirdir!

59. HAŞR / 14

Onlar muhassan karyelerde veya cidarların verasından olmadıkça... cemian sizinle kıtal edemezler.
Onların kendi aralarında ki beisleri şedidtir.
Sen onları cemian hesab edersin… ancak onların kalbleri şettadır. Bu, onların akıl etmeyen kavim olmaları iledir.

62. CUMA / 5

Tevrat'a hamil edilip... sonra ona hamil olamayanların meseli... seferlere hamil eşek meseli gibidir.
ALLAH'ın ayetlerini kizb eden kavmin meseli ne beistir.
ALLAH, zalimlerin kavmini ihda etmez.

64. TEGABUN / 10

Kafirler ve ayetlerimizi kizb edenler... işte onlar nar ashabıdır!... içinde ebedidirler!
Ne beis masirdir!

66. TAHRİM / 9

Ey Nebi!
Kafirlere ve münafıklara cihad et… ve onlara galiz davran!
Onların mevası cehennemdir. Ne beis masirdir!

67. MULK / 6

Cehennem azabı, Rabbine kafir olanlar içindir! O, ne beis masirdir!

Sure Listesi

Kelam-ı Kadim'de Geçen Kelimeler Sözlüğü;Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından derlenerek hazırlanmıştır.