İçeriğe geç
KÖK Ara:
KELİME Ara:
ANLAM içinde Ara:
❝ FS:L ❞ kökünden türeyen kelimeler... 18 Kayıt Listeleniyor.
Aynı Kökten Türeyen: xoxox Fâsıla Fevasıl Fasîle Fesâil Fasl Fasıl Fisal Fusul Fussilet Fusul-u Erbaa infisal İnfisalat mafsal Mefsil Mefâsıl Mufasale Mufassal Mufassıl Munfasıl Tafsil Tafsilât Fasîl Fisâl Fuslân Faysal Fisal Fısal Fassal Fesil Efsâl Fisâl
xoxox
ف ص ل FS:L
Fâsıla
ف ص ل FS:L

Bend. Kısım. Bölük. Durak. Mevsim.

Çğl.Fevasıl
Fasîle
ف ص ل FS:L

Anababa, ebeveyn, âile. Familya, bir cinsten olan bitkilerin hepsi.

DuruMeal'de toplam 1 kayıtta geçiyor.
Çğl.Fesâil
Fasl
Fasıl
ف ص ل FS:L

İki şey arasındaki ek yeri. Mafsal. Hak ile bâtılın arasını fark. Ayrıcalık. Ayrılma. Çözme. Bölüm. Mevsim. Aynı makamda çalınan şarkı. Çocuğu memeden kesmek. Birini zemmetmek. Gıybet. Kısa duvar. İnsanların lehinde veya aleyhinde söz söyleyerek para toplıyan.

DuruMeal'de toplam 23 kayıtta geçiyor.
Çğl.FisalÇğl.Fusul
Fussilet
ف ص ل FS:L

Ayırd edilmiş, izâh ve tafsil edilmiş.

Fusul-u Erbaa
ف ص ل FS:L

Dört fasıl olan, ilkbahar, yaz, sonbahar, kış mevsimleri.

infisal
ف ص ل FS:L

Olduğu yerden ayrılma. Yeni bir fasıla geçme. Yerini bırakıp gitme. Azledilme.

Çğl.İnfisalat
mafsal
ف ص ل FS:L

Eklem

Çğl.MefsilÇğl.Mefâsıl
Mufasale
ف ص ل FS:L

Ayrılışmak.

Mufassal
ف ص ل FS:L

Tafsilli, tafsilâtlı, izahlı. Geniş mâlumatlı, kısımlara ayrılıp anlatılmış.

DuruMeal'de toplam 2 kayıtta geçiyor.
Mufassıl
ف ص ل FS:L

Kısımlara ayrılan, fasıl fasıl ayıran, adalet eden.

Munfasıl
ف ص ل FS:L

İnfisal etmiş. Birbirinden ayrılmış. Yerinden ayrılmış, fasl olmuş. İşinden ayrılmış.

Tafsil
ف ص ل FS:L

Etraflı olarak bildirmek. Açıklamak, şerh ve beyan etmek. İzah etmek.

DuruMeal'de toplam 17 kayıtta geçiyor.
Çğl.Tafsilât
Fasîl
ف ص ل FS:L

Hâkim. Kale duvarından kısa duvar. Deve yavrusu.

DuruMeal'de toplam 3 kayıtta geçiyor.
Çğl.FisâlÇğl.Fuslân
Faysal
ف ص ل FS:L

Karar. Hüküm. Fasıl. Hall.

Fisal
Fısal
ف ص ل FS:L

Yavrunun anneden beslenme bağının kesilmesi (hamilelik ve emme dönemi). Çocuğun sütten kesilmesi. Ana sütünden kesilmiş hayvan yavrusu. Kısa duvar. İnsanların lehinde veya aleyhinde söz söyleyerek para toplıyan.

DuruMeal'de toplam 3 kayıtta geçiyor.
Fassal
ف ص ل FS:L

Dedikoducu. Herkesin kusurunu sayıp döken.

Fesil
ف ص ل FS:L

Adi, yaramaz kimse. Bağ çubukları dikmek.

DuruMeal'de toplam 3 kayıtta geçiyor.
Çğl.EfsâlÇğl.Fisâl
2. BAKARA / 233

Anneler evladlarını iki kamil havl emzirirler. Bu, emzirmeyi tamamlamayı irade eden içindir.
Onların rızkı ve kisvesi, maruf ile evlad kendisinden olan erkeğe aittir.

Nefs, sadece, vasi olduğuna mükellef edilir.

Ne anne evladı yüzünden, ne de baba evladı yüzünden darr edilmesin.
Varise düşen de bunun mislidir.
Eğer kendi aralarında anlaşarak ve teşavür ederek fisal irade ederlerse... artık o ikisine cünah yoktur.
Evladlarınızı emzirtmeyi irade ederseniz, maruf ile vereceğiniz şeyi teslim ettiğinizde, artık size yine bir cünah yoktur.

ALLAH'tan ittika edin ve alim olun ki ALLAH, amel ettiklerinize basirdir.

2. BAKARA / 249

Ardından Talut, orduya fasl olduğunda, dedi ki:
"Muhakkak ki ALLAH, sizi, nehir ile belv edecektir. Ondan şürb eden kimse... artık o, benden değildir. Ondan taam etmeyen kimse... artık muhakkak o, bendendir... eliyle garf ederek, garf eden müstesna."

Ardından, onlardan birazı dışında, ondan şürb ettiler.
Ardından, o ve beraberinde iman edenler cevaz olunca, dediler ki:
"Bizim bu yevmde Calut ve ordusuna karşı tavkımız yoktur."

ALLAH'a mülaki olacaklarını zann edenler dediler ki:
"Az fieden nicesi, çok fieye ALLAH'ın izniyle galib gelmiştir. ALLAH, sabır edenlerle beraberdir."

6. ENAM / 55

Böyledir!...
Mücrimlerin sebilinin istibane olması için ayetleri tafsil ederiz.

6. ENAM / 57

De ki:
"Muhakkak ben, Rabbimden beyyineler üzreyim. Siz onları kizb ediyorsunuz. Acele ettiğiniz şey benim indimde değil!
Hüküm... sadece ALLAH'ındır. O, hakk kıssa eder. O, fasl edenlerin hayrlısıdır."

6. ENAM / 97

O, berrin ve bahrin zulmetlerinde, onunla ihtida olmanız için, sizin için necmleri kılandır. İlim eden kavme, ayetleri, kat'iyyetle tafsil ettirmiş olduk!

6. ENAM / 98

O, vahid nefsten sizi inşa edendir… artık, müstekarrdır ve müstevdadır!
Fıkh eden kavim için ayetleri, kat'iyyetle tafsil etmiş olduk!

6. ENAM / 114

Kitabı size, mufassal olarak inzal etmişken... ALLAH'tan gayrı hakem mi ibtiga edeyim?
Kendilerine kitab verdiklerimiz, onun, Rabbinden bi-hakkın inzal edildiğine alimdirler.
Artık, mümterlerden olma!

6. ENAM / 119

Ne oluyor size!?
Muztar olmanız dışında... size haram kıldığı şeyler size kat'iyyetle tafsil edilmişken!... üzerine ALLAH'ın ismi zikir edilenlerden yemiyorsunuz!?
Muhakkak onların çoğu, ilmin gayrısında hevalarına uymakla dalalete düşüyorlar.
Muhakkak ki Rabbin... O, mutedlere alimdir.

6. ENAM / 126

Bu, Rabbinin sırat-ı mustakimidir.
Tezekkür eden kavim için ayetlerimizi kat'iyyetle tafsil ettik!

6. ENAM / 154

Sonra,
ahsen olan üzre tamamlamak…
ve bütün şeyleri tafsilatlandırmak...
ve huda olarak...
ve rahmet olarak...
Musa'ya Kitab verdik… umulur ki Rabblerine lika olacaklarına iman ederler.

7. ARAF / 32

De ki:
"ALLAH'ın, kendisine abd olanlar için ihrac ettiği ziyneti ve rızktan tayyib olanları, haram eden kimdir?"

De ki:
"Bunlar, dünya hayatında... kıyamet yevmine halis olarak iman eden kimseler içindir."

Böyledir!...
Alim kavim için ayetleri tafsil ediyoruz.

7. ARAF / 52

İman eden kavme rahmet olarak… huda ilmi üzre tafsilatlandırdığımız kitabı, elbette kat'iyyetle verdik!

7. ARAF / 133

Biz onlara, mufassal ayetler olarak;
tufan
ve çekirge
ve kummel (güve)
ve kurbağalar
ve kan
irsal ettik… ancak onlar, istikbar ettiler ve mücrim kavim oldular.

7. ARAF / 145

Meviza edilen her şeyi...
ve her şeyin tafsilatını...
levhalarda ketb ettik.
"Artık bunları kuvvetle ahz et!... Kavimine de, ahsen ile ahz etmelerini emir et!
Fasıkların darını size göstereceğim!"

7. ARAF / 174

Böyledir!...
Ayetleri tafsil ediyoruz… umulur ki rücu edersiniz.

9. TEVBE / 11

Eğer,
Tevbe ederlerse…
ve salat ikame ederlerse…
ve zekatı verirlerse…
artık onlar, dinde sizin kardeşlerinizdir.
İlim eden kavim için ayetleri tafsil ediyoruz.

10. YUNUS / 5

O, güneşi ziya ve kameri nur kılandır.
Senelerin adedine ve hesabına alim olmanız için menziller kaderlenmiştir.
ALLAH bunu, ancak, bi-hakkın halk etmiştir.
O, ayetlerini alim olan kavim için fasl etmektedir.

10. YUNUS / 24

Muhakkak dünya hayatının meseli, ancak, semadan inzal ettiğimiz su gibidir:

Nasın ve enamın yediği, arzın nebatı, onunla ihtilat olmuştur.
Hatta... arz, zuhrufunu ve ziynetlerini ahz ettiğinde ve ehli bunlara kadir olduklarını zann ettiklerinde... ona, gece veya gündüz, emrimiz geliverir... ve ardından bir gün önce ganiy olmamış gibi, onları hasid hale getiriveririz.

Böyledir!...
Tefekkür eden kavim için ayetleri tafsil ederiz.

10. YUNUS / 37

Bu Kur'an, ALLAH'ın gayrısından iftira edilen değildir!
Fakat o,
elinizin arasındakini tasdik eder…
ve hakkında rayb olmayan, Rabb-il aleminden kitabı tafsilatlandırır.

11. HUD / 1-2

Elif. Lam. Ra.
Kitab!...
Ayetleri tahkim edilmiştir!
Sonra, hakim, habir LEDUNDAN tafsilatlandırılmıştır.

Değil mi ki... ALLAH'tan başkasına abd oluyorsunuz!…
"Muhakkak ben, sizin için O'ndan nezir ve beşirim."

Huruf-u Mukattaa
12. YUSUF / 94

Kervan fasl olduğunda, babaları dedi ki:
"Şayet fened olmadımsa… muhakkak ben, Yusuf'un rihasına vecd oldum."

12. YUSUF / 111

Elbette kat'iyyetle onların kıssalarında, lübb sahibleri için ibretler vardır!
İftira edilmiş hadis değildir… fakat, elinin arasındakini tasdik eder... ve bütün şeyleri tafsilatlandırır.
İman eden kavim için hudadır ve rahmettir.

13. RAD / 2

ALLAH,
Görebileceğiniz amedlerin gayrısı ile semaları ref edendir...
sonra Arş'a istiva edendir...
ve güneşi ve kameri teshir edendir.

Hepsi, müsemma ecel için cereyan etmektedir.
Emri debre ettirir.
Ayetlerini tafsil eder.
Umulur ki, Rabbinize mülaki olacağınıza yakin olursunuz!

17. İSRA / 12

BİZ, gece ve gündüzü iki ayet kıldık.
Ardından…
Rabbinizden fazl ibtiga etmeniz için…
ve senelerin adedine ve hesabına alim olmanız için…
gece ayetini mahv ettik… ve gündüz ayetini mubsır kıldık… ve herşeyi tafsilatıyla ona tafsil ettik.

22. HACC / 17

Muhakkak;
iman edenler…
ve hadüler…
ve sabiiler…
ve nasraniler…
ve mecusiler…
ve ALLAH'a şirk koşanlar...
Muhakkak ki ALLAH, kıyamet yevminde onların aralarında fasl edecektir.
Muhakkak ki ALLAH, herşeye şahidtir.

30. RUM / 28

Size nefslerinizden mesel darb ediyor...
Sizi rızıklandırdığımız şeyler içinde; melekesi yeminlerinizde olanlardan... artık onda seva olduğunuz...
Nefsinizden korktuğunuz gibi onlardan korktuğunuz...
şerikleriniz var mıdır!?

Böyledir!...
Ayetlerimizi akıl eden kavim için fasl ederiz.

31. LOKMAN / 14

Ana-babası ile İnsana vasiyet ettik.
Annesi ona,
"sen, ana-baban için BANA şükür et!"
diye... vehn üzre vehn ile hamil oldu… ve iki yılda fisal oldu.
Masir BANA'dır.

32. SECDE / 25

Muhakkak ki Rabbin… O, kıyamet yevminde, hakkında ihtilaf etmiş oldukları şeylerde... onların arasında fasl edecek.

37. SAFFAT / 21

Kizb etmiş olduğunuz fasl yevmi budur!

38. SAD / 20

Onun mülkünü şedid etmiştik... ve ona hikmet ve hitap faslı vermiştik.

41. FUSSİLET / 2-3-4

Ayetleri, alim olan kavim için beşir ve inzar edici olarak... arabiyye Kur'an olarak fasl edilen Kitab, Rahman, Rahimden tenzil olmaktadır.
Ancak onların pek çoğu arız olur... ve artık onlar işitmezler.

41. FUSSİLET / 44

Şayet Kur'an'ı, acemiyye kılsaydık, kesinlikle derlerdi ki:
"Keşke ayetler fasl edilseydi... arabiyye yerine acemiyye mi?"

De ki:
"O, iman edenler için hudadır ve şifadır.
İman etmeyenler için ise... kulaklarında vakrdır. O onların üzerine körlüktür."

İşte onlara, baid mekandan nida edilmektedir.

42. ŞURA / 21

Yoksa, onlara, ALLAH'ın izin vermediği şeyleri, dinden kendilerine şer'iat eden şerikler mi var!...
Şayet fasl kelimesi olmasaydı... elbette/kesinlikle aralarında kaza edilirdi.
Muhakkak zalimler... elim azab, onlar içindir!

44. DUHAN / 40

Muhakkak fasl yevmi, onlara cemian mikattır.

46. AHKAF / 15

İnsana, ana-babasına ihsanı vasiyet ettik!
Annesi ona kerh halinde hamil oldu... ve onu kerh halinde vaz etti (doğurdu). Hamil olması ve onun fisal olması otuz aydır.

Hatta, şedidine iblağ olunca ve kırk seneye baliğ olunca dedi ki:
"Rabbim!
Beni ve ana-babamı nimetlendirdiğin nimetine şükür etmemi...
ve SEN'in razı olacağın salih amel işlememi...
bana vaa'z et.
Benim zürriyetimdekileri ıslah et.
Muhakkak ben, SANA tevbe ediyorum.
Muhakkak ben, Müslümanlardanım."

60. MUMTEHİN / 3

Kıyamet yevminde... rahimlerinizde ve evlatlarınızda size menfaat olmayacak... aranızın fasl edilecek!
ALLAH, amel ettiklerinize basirdir.

70. MEARİC / 1112-13-14

... (ama) birbirlerine basar ettirilirler!

Mücrimler... yevme-izinin azabından (kurtulmak için),
oğullarını...
ve sahibesini...
ve kardeşini...
ve kendisini evy eden fasilesini...
ve arzda olan kimseleri cemian...
fidye vermeyi... sonra da kendisine necat emeyi vedd ederler.

77. MURSELAT / 8-9-10-11-12-13

Ardından,
necmler tams olduğunda...
ve sema ferc olduğunda...
ve dağlar nesf olduğunda...
ve Rasullere vakit belirlendiğinde...
Hangi yevm için acil edildiler?...
Fasl yevmi için!

77. MURSELAT / 14

"Fasl yevmi"nin ne olduğu sana idra ettiren nedir?

77. MURSELAT / 38

Fasl yevmi budur!... sizi ve evvelkileri cem ederiz!

78. NEBE / 17

Muhakkak fasl yevmi, mikat olmuştur.

86. TARIK / 11-12-13-14

Recanın zatı semaya...
ve sada'nın zatı arza...
yemin olsun ki… muhakkak o, kesinlikle fasl kavildir.
O, hezl değildir!

Sure Listesi

Kelam-ı Kadim'de Geçen Kelimeler Sözlüğü;Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından derlenerek hazırlanmıştır.