İçeriğe geç
KÖK Ara:
KELİME Ara:
ANLAM içinde Ara:
❝ G:FR ❞ kökünden türeyen kelimeler... 6 Kayıt Listeleniyor.
Aynı Kökten Türeyen: xoxox gaffar gafur gufran istiğfar mağfiret Magfiret
xoxox
غ ف ر G:FR
gaffar
غ ف ر G:FR

Çok mağfiret eden. Suçları afveden. Gafur.
El Gaffar : Derde derman olmak, amana yardım etmek. Dayanılacak, ferahlık verici hali. Güvenmeyi temin edici feyli ilahi.

DuruMeal'de toplam 5 kayıtta geçiyor.
gafur
غ ف ر G:FR

Çok mağfiret eden. Suçları afveden.
El Gafur : Yürek ferahlatacak, derde derman olacak fiil. Duymak. Derinliğimizden ifraz eden bir manayı duymak. Ardından irade gelir. Hepimizde gafur fiili beraberimizde olduğu halde burada tembellik ederiz. Bazen ihmallikler ederiz. Gafura gafil olduğumuz zaman irademiz zayıflar.

DuruMeal'de toplam 144 kayıtta geçiyor.
gufran
غ ف ر G:FR

Cenab-ı Hakk'ın günahları affedip örtmesi, rahmeti.

DuruMeal'de toplam 2 kayıtta geçiyor.
istiğfar
غ ف ر G:FR

Afv dilemek. Cenab-ı Hak'tan kusurlarının affedilmesini, günahlarının bağışlanmasını dilemek. "Estağfirullâh" demek.

DuruMeal'de toplam 38 kayıtta geçiyor.
mağfiret
Magfiret
غ ف ر G:FR

Cenab-ı Hakk'ın kullarının günahlarını örtmesi. Günah hanesindekileri sevab hanesine aktarması.

DuruMeal'de toplam 29 kayıtta geçiyor.
2. BAKARA / 58-59

Demiştik ki:
"Bu karyeye dahil olun!
Artık, dilediğiniz yerde ondan ragad olarak yeyin... ve sacidlerin babından dahil olun.
"Hıtta" deyin... BİZ de sizin için, hatalarınıza gafur olalım. Muhsinlere ziyade edeceğiz."

Ardından zalimler, kendilerine kavil edilenleri, gayrı kaville bedellendirdiler.
Ardından zalimlere, fasık oldukları şeyler ile, semadan ricz inzal ettik.

2. BAKARA / 173

Muhakkak size, ancak...
meyyiti (leşi)...
ve kanı…
ve domuz etini...
ve ALLAH'tan gayrısına hilal olunanı...
haram etti!
Bagy ve adv gayrısında muztar olan kimse… artık onun üzerine ism yoktur.
Muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

2. BAKARA / 174-175-176

Muhakkak, ALLAH'ın kitabtan inzal ettiklerini
ketm edenler...
ve ona az bir semen iştira edenler...
işte onlar... batınlarında, ancak, nar yerler!

Kıyamet yevminde... ALLAH,
onlara kelime ettirmez!
onlara tezkiye ettirmez!
ve onlara elim azab vardır!

İşte onlar...
huda ile dalaleti...
ve mağfiret ile azabı...
iştira edenler... artık onlar, nara nasıl sabır ederler!?

Bunlar... ALLAH'ın, kitabı bi-hakkın inzal etmesi iledir!
Muhakkak kitab hakkında ihtilafa düşenler, kesinlikle baid şikak içindedirler.

2. BAKARA / 180-181-182

Sizden birinize mevt hazır olduğunda... eğer bir hayr tereke edecekse... ana-babası ve akrabaları için maruf ile vasiyet etmesi... muttakiler üzre hakk olarak üzerinize ketb edildi!

İşittiği şeyin ardından, onu bedellendiren kimse… artık muhakkak onun ismi, ancak, onu bedellendirenin üzerinedir.
Muhakkak ki ALLAH, semidir, alimdir.

Vasiyet edenin cenef ile veya ism ile olmasından (davranmasından) korkan... ve ardından onların aralarını ıslah eden kimse… artık onun üzerine ism yoktur.

Muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

2. BAKARA / 191-192

Nerede sekf ederseniz... onlara kıtal edin!... ve sizi ihrac ettikleri yerden, (siz de) onları ihrac edin!

Fitne, katl etmekten daha şedidtir.

Orada sizinle kıtal etmedikleri sürece... Mescid-i haram indinde onlarla kıtal etmeyin!... ancak eğer sizinle kıtal ederlerse... artık onlara kıtal edin.

Böyledir!...
Kafirlerin cezası budur!
Eğer kendilerini nehy ederlerse… artık muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

2. BAKARA / 198-199

Rabbinizden fazl ibtiga etmeniz size cünah değildir.

Arafattan ifaza olduğunuzda... artık, Meş'ar-ül Haram indinde ALLAH'ı zikir edin!... Size hidayet ettiği gibi O'nu zikir edin!... muhakkak siz, onun öncesinde... kesinlikle dall olanlardınız!

Sonra, nasın ifaza olduğu yerden ifaza olun!... ve ALLAH'a istiğfar edin!
Muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

2. BAKARA / 218

Muhakkak,
iman edenler…
ve hicret edenler…
ve ALLAH sebilinde cihad edenler…
işte onlar, ALLAH'ın rahmetine rica ederler.
ALLAH, gafurdur, rahimdir.

2. BAKARA / 221

Şayet size acayib gelse bile... müşrik kadını, iman edinceye kadar nikahlamayın! Kesinlikle mü'min kadın emet, müşrik kadından hayrdır.

Şayet size acayib gelse bile... iman edinceye kadar, müşrik erkekler ile nikahlamayın. Kesinlikle mü'min erkek abd (köle), müşrik erkekten hayrdır.

İşte bunlar, nara davet ederler.

ALLAH, KENDİ izni ile cennete ve mağfirete davet eder ve ayetlerini nas için beyan eder... umulur ki tezekkür ederler.

2. BAKARA / 224-225

Nas arasında...
berr olmaya...
ve ittika etmeye...
ve ıslah olmaya...
(dair) yeminlerinize ALLAH'ı urza kılmayın!
ALLAH, semidir, alimdir.

ALLAH, yeminlerinizde ki lagv ile sizi ahz etmez... fakat kalblerinizin kesb ettiği şeyler ile sizi ahz eder!
ALLAH, gafurdur, halimdir.

2. BAKARA / 226-227

Kadınlarından alüv edenler için, dört ay tarabbus vardır.
Ardından, eğer fey ederlerse... artık, muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

Eğer boşanmaya azim ederlerse… artık muhakkak ki ALLAH, semidir, alimdir.

2. BAKARA / 235

Kadınlara hıtbe arz etmenizde...
veya nefsinizde kenn etmenizde...
size cünah yoktur.

ALLAH alimdir ki; muhakkak siz onları zikir edeceksiniz. Fakat;
onlara, maruf kavl söylemeniz dışında, sırr vaad etmeyin.
Kitabın eceli iblağ oluncaya kadar, nikah akdine azim etmeyin.

Alim olun ki;
muhakkak ALLAH, nefsinizde olana alimdir. Artık O'ndan hazer edin.

Alim olun ki;
muhakkak ALLAH, gafurdur, halimdir.

2. BAKARA / 263

Maruf kavil ve mağfiret, ezaya tabi sadakattan hayrdır.
ALLAH, ganiydir, halimdir.

2. BAKARA / 268

Şeytan,
size fakr vaad ediyor…
ve size fahiş olanı emir ediyor!

ALLAH,
size KENDİSİNDEN mağfiret
ve fazl vaad ediyor.

ALLAH, vasidir, alimdir.

2. BAKARA / 284

Semalarda olanlar ve arzda olanlar ALLAH'ındır.
Nefsinizde olanı ibda etseniz de hafy etseniz de, ALLAH onunla sizi hesaba çeker… ve ardından,
dilediği kimseye gafur olur
ve dilediği kimseye azab eder.
ALLAH herşeye kadirdir.

2. BAKARA / 285

Rasul ve mü'minler, Rabbinden inzal olan şeye iman etti. Hepsi,
ALLAH'a...
ve meleklerine...
ve kitablarına...
ve Rasullerine...
iman ettiler.
"Rasullerinden hiç biri arasında fark görmeyiz."

Dediler ki:
"İşittik ve itaat ettik. Gufran ol bize Rabbimiz! Masir sanadır."

2. BAKARA / 286

ALLAH, nefsi, sadece, kendisinde vüs'a olana mükellef eder.
Kesb ettiği şeyler kendisinindir.
İktisab ettiği şeyler(in sorumluluğu) kendi üzerinedir.

"Rabbimiz!
Eğer unutursak veya hata yaparsak, bizi ahz etme!
Rabbimiz!
Öncemizden olanlar üzre hamil ettiğin gibi bizim üzerimize ısr hamil etme!
Rabbimiz!
Bizim kendisine tavk edemeyeceğimiz şeyi bize hamil etme.
Bizi afv et.
Bize gafur ol.
Bize rahmet et.
SEN bizim mevlamızsın.
Artık, kafirlerin kavmine karşı bize nasr et."

3. AL-İ İMRAN / 16-17

"Rabbimiz!
Muhakkak biz iman ettik.
Bize... zenblerimize gafur ol!
Bizi narın azabından vaky et." diyen o kimseler;
sabır edenler
ve sadık olanlar
ve kanit olanlar
ve infak edenler
ve seherlerde istiğfar edenlerdir.

3. AL-İ İMRAN / 16-17

"Rabbimiz!
Muhakkak biz iman ettik.
Bize... zenblerimize gafur ol!
Bizi narın azabından vaky et." diyen o kimseler;
sabır edenler
ve sadık olanlar
ve kanit olanlar
ve infak edenler
ve seherlerde istiğfar edenlerdir.

3. ALİ İMRAN / 31

De ki:
"Eğer siz ALLAH'a hubb ettiyseniz… artık bana tabi olun… ALLAH da size hubb etsin… ve sizin zenblerinize gafur olsun.
ALLAH, gafurdur, rahimdir."

3. ALİ İMRAN / 89

Bunun ardından tevbe edenler ve ıslah olanlar müstesna…
Artık muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

3. ALİ İMRAN / 129

Semalarda onlanlar ve arzda olanlar ALLAH'ındır. Dilediğine gafur olur ve dilediğine azab eder.
ALLAH, gafurdur, rahimdir.

3. ALİ İMRAN / 133

Rabbinizden mağfirete…
ve arzı; semalar ve arz (kadar) olan, muttakiler için idad edilmiş cennete…
seri olun!

3. ALİ İMRAN / 135

Fahiş olarak fail olduklarında veya nefslerine zulüm ettiklerinde ALLAH'ı zikir edenler... ardından zenbleri için istiğfar ederler.
ALLAH'tan başka kim zenblere gafur olabilir!
Onlar fail oldukları şeylere, alim oldukları halde ısrar etmezler!

3. ALİ İMRAN / 136

İşte onların cezaları, Rabblerinden mağfiret ve içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennetlerdir. Amil olanların ecirleri ne de naimdir.

3. ALİ İMRAN / 147

Onların,
"Rabbimiz!
Bizim zenblerimize ve emirlerimizdeki israfımıza gafur ol!
Kademlerimizi sabitle!
Kafirlerin kavmine karşı bize nasr et!" demekten başka kavilleri olmadı.

3. ALİ İMRAN / 155

Muhakkak, mülaki oldukları yevmde, içinizden tevella eden iki cemaat... muhakkak, kesb ettikleri şeylerden bazıları ile şeytanın onları zelle etmek istedikleri… ALLAH onları elbette kat'iyyetle afv etti!
Muhakkak ki ALLAH, gafurdur, halimdir.

3. ALİ İMRAN / 157

Eğer siz ALLAH sebilinde katl olursanız veya mevt olursanız elbette ALLAH'tan, onların cem ettiklerinden hayr olan mağfiret ve rahmet vardır.

3. ALİ İMRAN / 159

Ardından, ALLAH'tan rahmet olan ile onlara lin oldun. Şayet kalbin galiz fazz olsaydı, senin havlinden elbette fazz olurlardı.
Artık onları afv et ve onlara istiğfar et.
Emirde onlarla müşavere et.
Azim ettiğinde ALLAH'a tevekkül et.
Muhakkak ki ALLAH, tevekkül edenlere muhabbet duyar.

3. ALİ İMRAN / 193

"Rabbimiz!
Muhakkak biz, iman için nadi olan münadinin, 'Rabbinize iman edin!' dediğini işittik... ve ardından iman ettik.
Rabbimiz!
Artık zenblerimize gafur ol! Seyyielerimize kafir ol. Bizi berr olanlarla beraber vefat ettir!"

4. NİSA / 23

Size şunlarla evlenmek haram kılındı:
Anneleriniz
ve kızlarınız
ve kız kardeşleriniz
ve halalarınız
ve teyzeleriniz
ve erkek kardeş kızları
ve kız kardeş kızları
ve sizi emziren süt anneleriniz
ve süt kız kardeşleriniz
ve karılarınızın anneleri
ve hacerlerinizde (oda) olan kadınlarınızdan dahilde olan üvey kızlarınız -eğer onlarla dahil olmamışsanız size cünah yoktur-
ve sülbünüzden olan oğullarınızın helalleri
ve iki kız kardeşi bir araya cem etmeniz.
Kat'iyyetle selef olmuş olanlar müstesnadır!
Muhakkak ki ALLAH, gafur, rahim olandır.

4. NİSA / 25

Sizden, muhsan, mü'min kandınlarla nikahlanmaya tavl olarak istitaat etmeyen kimse, melekesi yemininizde olandan ve iman etmiş delikanlı kızlarınızdan...

ALLAH, sizin imanınıza alimdir.
Bazınız bazınızdansınız (siz birbirinizdensiniz).

Artık ehlinin izniyle onları nikahlayın.
Müsafeha gayrısında muhsan olanlara, maruf ile ecirlerini verin. Uhsin olmuşken hıdn ittihaz eden olmayın.

Artık eğer fahiş olanı işlerlerse... ardından onlara, muhsan kadınların azabının nısfıdır.

Bu, içinizden, anetten haşy edenler içindir. Sabır etmeniz sizin için hayrdır.
ALLAH, gafurdur, rahimdir.

4. NİSA / 43

Ey iman edenler!
Sarhoş iken ne söylediğinize alim oluncaya kadar...
ve sebilde abir olmanız dışında cünüb iken gusl edene kadar...
salata kurb olmayın.

Eğer;
mariz iseniz
veya sefer üzre iseniz
veya biriniz heladan gelmişse
veya kadınlara lems etmişseniz...
ve ardından su mevcud değilse... tayyib saide teyemmüm ederek... vechlerinizi ve ellerinizi mesh edin.
Muhakkak ki ALLAH, afuv, gafur olandır.

4. NİSA / 48

Muhakkak ki ALLAH, kendisine şirk koşulmasına gafur olmaz… dilediği kimse için bunun gayrısında gafurdur.
ALLAH'a şirk koşan kimse... artık azim ism olarak iftira etmiştir.

1.nci tekrar... nisa 116
4. NİSA / 64

BİZ'im Rasulden irsal ettiğimiz şey... sadece, ALLAH'ın izni ile itaat edilmesi içindir!
Şayet, kendi nefslerine zulüm ettiklerinde sana gelseler… ve ardından ALLAH'a istiğfar etselerdi... ve Rasul de onlara istiğfar etseydi... elbette, tevvab, rahim ALLAH'a vecd olurlardı.

4. NİSA / 96

KENDİSİNDEN dereceler ve mağfiret ve rahmet...
ALLAH, gafur, rahim olandır.

4. NİSA / 99

Artık işte onlar… Gerekir ki (belki)… ALLAH, onlardan afv eder.
ALLAH, afuv, gafur olandır.

4. NİSA / 100

ALLAH sebilinde hicret eden kimse… arzda, muragame olarak birçok vesia vecd eder.
Evinden, ALLAH'a ve Rasulüne muhacir olarak ihrac olan kimse... sonra mevti idrak ederse... artık onun ecri, kat'iyyetle ALLAH'a vaki olmuştur!
ALLAH, gafur, rahim olandır.

4. NİSA / 106

ALLAH'a istiğfar et!
Muhakkak ki ALLAH, gafur, rahim olandır.

4. NİSA / 110

Sui amel işleyen veya nefsine zulüm eden… sonra ALLAH'a istiğfar eden kimse... ALLAH'ı gafur, rahim olarak vecd eder.

4. NİSA / 116

Muhakkak ki ALLAH... KENDİSİNE şirk koşulmasına mağfiret etmez... bunun gayrısında olana, dilediği kimse için gafurdur.
ALLAH'a şirk koşan kimse... artık o, kat'iyyetle baid dalaletle dalalete düşmüştür!

2.nci tekrar… nisa 48
4. NİSA / 129

Ne kadar haris olsanız da kadınlar arasında adil olarak itaat edemezsiniz. Artık külli meyl ile meyl etmeyin ve diğerini de muallak gibi vezr etmeyin.
Eğer ıslah olur ve ittika ederseniz, muhakkak ki ALLAH, gafur, rahim olandır.

4. NİSA / 137

İman eden sonra kafir olan, sonra yine iman edip sonra yeniden kafir olan, sonra da küfürde ziyade olanlar... ALLAH, onlara gafur olacak değildir. Onlar sebile ihda edilmez.

4. NİSA / 152

ALLAH'a ve Rasullerine iman edenler ve onlardan hiçbiri arasında kendilerine fark görmeyenler... işte onlara pek yakında ecirlerini verecektir.
ALLAH, gafur, rahim olandır.

4. NİSA / 168-169

Muhakkak kafir olanlar ve zalim olanlar... ALLAH, onlara gafur olacak ve de onları, içinde ebedi olacakları cehennem tarıkından başka tarıka ihda edecek değildir.
Bu, ALLAH'a yesir olandır.

5. MAİDE / 3

Mevt olmuşlar...
ve kan...
ve domuz eti...
ve ALLAH'tan gayrısına hilal olunanlar...
ve zekve ettikleriniz dışında; boğulmuş ve darbe sonucu ölmüş ve yüksekten düşerek (mütereddi) ölmüş ve boynuzlanarak ölmüş ve yırtıcı hayvan tarafından yenilmiş hayvanlar...
ve nasb üzerine zebh edilen hayvanlar...
ve zelmler ile istiksam etmeniz...
size haram kılındı. Bunlar fısktır!

Bu yevmde, kafirler, dininizden yeis içindedir.
Artık onlardan haşy etmeyin. BEN'den haşy edin!

Bu yevmde, dininizi, sizin için ikmal ettim. Üzerinize nimetimi tamamladım ve sizin için, din olarak İslam'a razı oldum.

Artık, isme meyl etmeksizin, mahmasa içinde muztar kimse...
Muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

5. MAİDE / 9

ALLAH, salih (iş)lere amil olarak iman edenlere vaad etmiştir ki;
onlara mağfiret edilecektir...
ve onlara azim ecir vardır.

5. MAİDE / 18

Yahudiler ve nasraniler,
"Biz, ALLAH'ın oğullarıyız ve muhabbet duyduklarıyız" diyorlar.
De ki:
"Öyleyse neden size zenbleriniz ile azab ediyor?
Bilakis!
Siz, halk edilmişlerden beşersiniz."
O, dilediğine gafur olur, dilediğine azab eder. Semaların ve arzın ve arasındakilerin mülkü ALLAH'ındır. Masir O'nadır.

5. MAİDE / 34

Kendilerine takdir olunandan önce tevbe edenler müstesna.
Artık alim olun ki… ALLAH, gafurdur, rahimdir.

5. MAİDE / 39

Zulmünün ardından tevbe eden ve ıslah olan… artık muhakkak ki ALLAH, ona tevbe eder.
Muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

5. MAİDE / 40

Bilmez misin!?
Muhakkak ki ALLAH… semaların ve arzın mülkü O'nundur!
O, dilediği kimseye azab eder ve dilediği kimse için gafur olur.
ALLAH, herşeye kadirdir.

5. MAİDE / 74

Hala ALLAH'a tevbe etmiyorlar mı… O'na istiğfar etmiyorlar mı!?
ALLAH, gafurdur, rahimdir.

5. MAİDE / 98

ALLAH'ın ikabının şedid olduğuna alim olun!
Muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

5. MAİDE / 101

Ey iman edenler!
Size ibda olduğunda, sui bulacağınız şeylerden sual etmeyin. Eğer Kur'an'ın inzal edildiği hiynde onlardan sual ederseniz size ibda edilir. ALLAH onları afv etmiştir.
ALLAH, gafurdur, halimdir.

5. MAİDE / 118

"Eğer onlara azab edersen… artık muhakkak onlar, SANA abd olanlardır.
Eğer onlara gafur olursan… artık muhakkak ki SEN... SEN azizsin, hakimsin."

6. ENAM / 54

Ayetlerimize iman edenler sana geldiklerinde, de ki:
"Selamun aleykum!
Rabbiniz,
sizden, cehalet ile sui olana amil olan...
sonra onun ardından tevbe eden...
ve de ıslah olan kimseye...
KENDİ NEFSİ üzerine rahmeti ketb etmiştir. Artık O, gafurdur, rahimdir."

6. ENAM / 145

De ki:
"Bana vahy olunanlarda;
mevt (leş)
veya mesfuh dem (akıtılmış kan)
veya domuz eti -ki o muhakkak ricstir-
veya fıskla ALLAH'tan gayrısına hilal olunan müstesna olmak üzere; taam edilecek taamlar üzre, haram edilmiş olanlar mevcud değil.
Muztar olan, bagi dışında ve düşmanlık etmeden..."
Muhakkak ki Rabbin, gafurdur, rahimdir.

6. ENAM / 165

Verdiği şeylerin içinde, sizi belv etmek için; sizi arzın halifeleri kılan ve bazınızı bazınızın fevkinde derece olarak ref eden O'dur.
Muhakkak ki Rabbin, ikabı seri olandır.
Muhakkak ki O, gafurdur, rahimdir.

7. ARAF / 23

Dediler ki:
"Rabbimiz!
Biz, nefslerimize zalim olduk.
Eğer bize gafur olmazsan ve bize rahmet etmezsen... kesinlikle hasar alanlardan oluruz."

7. ARAF / 149

Ellerinde sakıt olduğunda ve kendilerinin kat'iyyetle dalalete düştüklerini gördüklerinde!... dediler ki:
"Şayet Rabbimiz rahmet etmezse... ve bize gafur olmazsa… kesinlikle hasar alanlardan oluruz."

7. ARAF / 151

Dedi ki:
"Rabbim!
Bana ve kardeşime gafur ol! Bizi rahmetine dahil et!
SEN, rahimlerin rahimisin!"

7. ARAF / 153

Seyyie olana amil olanlar sonra onun ardından tevbe etti ve iman etti.
Muhakkak onun ardından Rabbin, kesinlikle gafurdur, rahimdir.

7. ARAF / 155-156

Musa, BİZ'imle mikatı için, kavminden, yetmiş adam ihtiyar etti. Ardından recf onları ahz ettiğinde, dedi ki:

"Rabbim!
Şayet dileseydin, onları ve yalnızca beni, önceden helak ederdin. İçimizden sefihlerin fail oduğu şeyler ile bizi mi helak edeceksin?

Bu, sadece, SEN'in fitnendir. Dilediğin kimseyi onunla dall edersin ve dilediğin kimseyi ihda edersin. SEN veliymizsin! Bize gufran ol ve rahmet et. SEN gafurların hayrlısısın.

Bu dünyada ve de ahirette, bizim kendimize hasene ketb et. Muhakkak biz, sana haid olduk."

Dedi ki:
"Azabım dilediğim kimseye isabet eder.
Rahmetim ise herşeye vasidir.
Artık onu;
zekatlarını vererek ittika edenler için...
ve ayetlerimize iman edenler için...
ketb edeceğim."

7. ARAF / 161

Onlara denilmişti ki;
"Şu karyede sükun olun ve dilediğiniz yerden yeyin ve "Hıtta" deyin ve sacidlerin babından dahil olun; sizin hatalarınıza gafur olalım.
Muhsinlere ziyade edeceğiz."

7. ARAF / 167

Rabbin, kıyamet yevmine kadar, en sui azabı kendilerine sevm edecek kimseleri... kesinlikle onlara baas edeceğini, ezan etmişti.
Muhakkak ki Rabbinin ikabı, elbette seridir.
Muhakkak ki O, kesinlikle gafurdur, rahimdir.

7. ARAF / 169

Artık, onların hilafında, kitaba varis olan halef... bu ednanın arız olanını ahz ediyor... ve
"(nasıl olsa) bize gafur olunacak" diyorlar.
Eğer mislinde bir arız daha verilse, onu da ahz ederler...!
Onlara, ALLAH üzre hakk dışında kavil etmeyeceklerine, kitab misakı ahz edilmemiş miydi!?... onda olanı ders etmemişler miydi!?
İttika edenler için dar-ul ahiret hayrdır. Akıl etmiyor musunuz?

8. ENFAL / 4

İşte onlar… onlar hakk mü'minlerdir.
Onlar için, Rabblerinin indinde dereceler ve mağfiret ve kerim rızk vardır.

8. ENFAL / 29

Ey iman edenler!
Eğer ALLAH'a ittika ederseniz;
sizin için furkan kılar...
ve sizden seyyielerinize kafir olur...
ve size gafur olur.
ALLAH, azim fazl sahibidir.

8. ENFAL / 33

ALLAH onlara, sen onların içinde oldukça, azab edecek değildir!
ALLAH, onlar istiğfar ederken de onlara azab edecek olan değildir.

8. ENFAL / 38

Kafirlere de ki;
Eğer nehy ederlerse, kendileri için, kat'iyyetle selef olmuş olanlara gafur olunur!
Eğer ida ederlerse... artık evvelkilerin sünneti kat'iyyetle mazi olur.

8. ENFAL / 69

Artık ganimetten helal, tayyib olarak yeyin. ALLAH'a ittika edin.
Muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

8. ENFAL / 70

Ey Nebi!
Esirlerden ellerinde olanlara de ki:
"Eğer ALLAH, kalblerinizde hayra alim olursa, sizden ahz ettiğinden hayrlısını size verir ve size gafur olur."
ALLAH, gafurdur, rahimdir.

8. ENFAL / 74

İman edenler
ve hicret edenler
ve ALLAH sebilinde cihad edenler
ve evy edenler (sığındıranlar)
ve nasr edenler...
İşte onlar... onlar hakk mü'minlerdir. Onlar için mağfiret ve kerim rızk vardır.

9. TEVBE / 5

Haram aylar selh olunca, müşriklere nerede vecd olursanız
katl edin...
ve ahz edin...
ve hasr edin...
ve onlar için bütün rasad yerlerinde kuud edin!
Ardından eğer...
tevbe ederlerse...
ve salat ikame ederlerse...
ve zekat verirlerse...
artık sebillerine hali bırakın.
Muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

9. TEVBE / 27

Sonra bunun ardından, ALLAH dilediği kimseye tevbe eder.
ALLAH, gafurdur, rahimdir.

9. TEVBE / 80

Onlar için istiğfar et veya onlar için istiğfar etme... Eğer onlar için, yetmiş merre de istiğfar etsen, artık ALLAH onlara gafur olmaz!
Bu, ALLAH'a ve Rasulüne kafir olmalarındandır!
ALLAH, fasıkların kavmine ihda etmez.

9. TEVBE / 91

ALLAH ve Rasulü için nasihat verdiklerinde… zayıflara ve marizlere ve infak edecek şeye vecd olamayanlara harec yoktur... muhsin olanlar üzre de sebilden yoktur.
ALLAH, gafurdur, rahimdir.

9. TEVBE / 99

Arablardan, ALLAH'a ve ahir yevmine iman edenler vardır. Onlar, infak ettiğini ALLAH indinde karib olmaya ittihaz ederler ve Rasule salatlar ederler.
Değil mi ki... muhakkak o, kendileri için kurbettir!? ALLAH onları rahmetine dahil edecektir.
Muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

9. TEVBE / 102

Diğerleri, zenblerini itiraf ettiler… salih ameli ve başka seyyie olanı halita etmişlerdi.
Gerekir ki (belki)… ALLAH, onlara tevbe eder.
Muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

9. TEVBE / 113

Cahim ashabı olduklarının kendilerine beyan olmasının ardından, Nebi için ve mü'minler için müşriklere, -velev ki kurb sahibi bile olsalar- istiğfar etmek yoktur!

9. TEVBE / 114

İbrahim'in, babası için istiğfar etmesi, yalnızca ona vaad ettiği vaadinden başka değildi.
Ardından kendisine, onun ALLAH'a aduvv olduğu beyan olunduğunda, ondan beri oldu.
Muhakkak İbrahim, evvahtı, halimdi.

10. YUNUS / 107

ALLAH,
Eğer sana darr ile mess ederse… artık ona O'ndan başka kaşif yoktur!
Eğer sana hayr irade ederse... artık O'nun fazlına redd olunamaz!
Kendisine ibadet edenlerden dilediğine bunlar ile isabet eder.
O gafurdur, rahimdir.

11. HUD / 3

"Rabbinize istiğfar edin.
Sonra, O'na tevbe edin!
Müsemma ecele kadar hasene metadan sizi metalandırsın…
ve fazl sahiblerine, kendi fazllarını versin.

Eğer tevella ederseniz... artık muhakkak ben, üzerinize kebir yevmin azabından korkarım."

11. HUD / 11

Sabır edenler ve salih (iş)lere amil olanlar müstesna.
İşte onlar… onlara mağfiret ve kebir ecir vardır.

11. HUD / 41

Dedi ki:
"İrkab olun ona!
Onun mecra olması ve de mürsa olması ALLAH adınadır!
Muhakkak ki Rabbim, elbette/kesinlikle gafurdur, rahimdir."

11. HUD / 47

Dedi ki:
"Rabbim!
Muhakkak ben, hakkında ilmim olmayan şeye sail olmaktan SANA uvz ederim. Benim için gafur olmazsan... ve bana rahmet etmezsen, hasar alanlardan olurum."

11. HUD / 52

"Ey kavmim!
Rabbinize istiğfar edin!
Sonra O'na tevbe edin!
Sema, üzerinize midrar irsal etsin… ve kuvvetinize kuvvet ziyade etsin.
Mücrimler olarak tevella etmeyin!"

11. HUD / 61

Semud kavmine kardeşleri Salih, dedi ki:
"Ey kavmim!
ALLAH'a abd olun! O'ndan gayrı size ilah yoktur.
O, sizi, arzdan inşa etti... ve sizi orada ömürlendirdi.
Artık O'na istiğfar edin!
Sonra O'na tevbe edin!
Muhakkak ki Rabbim karibdir, mucibdir."

11. HUD / 90

"Rabbinize istiğfar edin!
Sonra O'na tevbe edin!
Muhakkak ki Rabbim, rahimdir, vedudtur."

12. YUSUF / 28-29

Ardından kamisinin dübrden kudde olduğunu görünce, dedi ki:
"Muhakkak kadının keydidir. Muhakkak kadının keydi azimdir.
Bundan arız ol, Yusuf!"

"Sen de zenbin için istiğfar et… muhakkak sen, hata edenlerdensin."

12. YUSUF / 53

"Nefsimi beri edemem.
Muhakkak nefs... Rabbimin rahim olanı dışında… elbette/kesinlikle sui ile emir eder.
Muhakkak ki Rabbim, gafurdur, rahimdir."

12. YUSUF / 92

Dedi ki:
"Bu yevmde size tesrib yoktur.
ALLAH size gafur olsun... O, rahimlerin rahimidir.

12. YUSUF / 97

Dediler ki:
"Ey Babamız!
Bizim zenblerimize istiğfar et. Muhakkak biz, hata edenler olduk."

12. YUSUF / 98

Dedi ki:
"Rabbime sizin için istiğfar edeceğim.
Muhakkak ki O, gafurdur, rahimdir."

13. RAD / 6

Senin, hasenelerin öncesinde seyyielere acele etmeni istiyorlar. Onların öncesinden kat'iyyetle mesulat hilv olmuştu!
Muhakkak ki Rabbin, kendilerine zulüm üzere olan nas için elbette/kesinlikle mağfiret sahibidir.
Muhakkak ki Rabbinin ikabı, elbette/kesinlikle şedidtir.

14. İBRAHİM / 10

Rasulleri dedi ki:
"Semaları ve arzı fatr eden ALLAH hakkında mı şekk ediyorsunuz!? O, zenblerinizden size gafur olmak için sizi davet ediyor... ve sizi müsemma ecele tehir ediyor."
Onlar dediler ki:
"Muhakkak siz, sadece... bizi ata-babalarımızın abd olmuş oldukları şeylerden sadd etmeyi irade eden... bizim mislimizde beşersiniz. Artık bize, mübin sultan ile gelin."

14. İBRAHİM / 36

"Rabbim!
Muhakkak onlar, nasdan çoğunu dalalete düşürdüler.
Bana tabi olan kimse… artık muhakkak o, bendendir.
Bana asi olan kimse... artık muhakkak ki SEN, gafursun, rahimsin."

14. İBRAHİM / 41

"Rabbimiz!
Hesab yapılacak yevmde... bana ve ana-babama ve mü'minlere gafur ol."

15. HİCR / 49-50

BANA abd olanlara…
BEN'im gafur, rahim olduğumu...
ve BEN'im azabımın… onun, elim azab olduğunu...
haber ver!

16. NAHL / 18

Eğer ALLAH'ın nimetlerini add etseniz, ihsa edemezsiniz.
Muhakkak ALLAH, kesinlikle gafurdur, rahimdir.

16. NAHL / 110

Sonra muhakkak ki Rabbin...
fitneye uğradıkları şeyin ardından hicret edenler için…
sonra, sabır ederek cihad edenler için…
muhakkak ki Rabbin, onun ardından... elbette gafurdur, rahimdir.

16. NAHL / 115

Muhakkak,
mevt olanlar…
ve kan…
ve domuz eti…
ve ALLAH'tan gayrına hilal olunanlar…
size haram edilmiştir!
Bagi ve düşmanlık etmeden muztar olan... artık muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

16. NAHL / 119

Sonra, muhakkak ki Rabbin;
cehalet ile sui olana amil olanlar… sonra bunun ardından tevbe edenler… ve ıslah olanlar için...
muhakkak Rabbin, bunun ardından elbette/kesinlikle gafurdur, rahimdir.

17. İSRA / 25

Rabbiniz nefslerinizde olana alimdir.
Eğer salihler olursanız... ardından, muhakkak ki O, evvab olanlar için gafur olur.

17. İSRA / 44

Yedi semalar... ve arz... ve o ikisinde olanlar, O'nu sebbih ederler... Herşey, sadece, O'nun hamd etmesi ile O'nu sebbih eder. Fakat onların sebbih etmelerini siz fıkh edemezsiniz.
Muhakkak ki O, halim, gafur olandır.

18. KEHF / 55

Kendilerine huda geldiği zaman, nasın iman etmesine ve Rabblerine istiğfar etmesine mani olan... ancak, evvelkilerin sünnetinin kendilerine gelmiş olması... veya azabın kendilerine kubul olarak gelmiş olmasıdır.

18. KEHF / 58

Rahmet sahibi Rabbin, gafurdur.
Şayet kesb ettikleri şeyler ile onları ahz etseydi... azabı kendilerine elbette/kesinlikle acele ederdi.
Bilakis!
Onlar için vaad edilen vardır… onun gayrısında mevil mevcud değildir.

19. MERYEM / 47

Dedi ki:
"Sana selam olsun.
Senin için Rabbimden istiğfar edeceğim.
Muhakkak ki O, hafiy ile olandır."

20. TAHA / 73

"Muhakkak biz; hatalarımıza ve sihirden bizi kerh ettiğin şeylere gafur olması için Rabbimize iman ettik.
ALLAH, hayrlıdır ve bakidir."

20. TAHA / 82

Muhakkak ki BEN,
tevbe eden...
ve salih (iş)lere amil olarak iman eden...
sonra, ihtida olan...
kimse için elbette/kesinlikle gaffarım.

22. HACC / 50

Artık… salih (iş)lere amil olarak iman edenler… mağfiret ve kerim rızık onlaradır.

22. HACC / 60

Böyledir!…
Akibetine misliyle karşılık veren... sonra kendisine bagy edilen kimse… elbette/kesinlikle ALLAH ona nasr eder.
Muhakkak ki ALLAH, elbette/kesinlikle afuvdur, gafurdur.

23. MU'MİNUN / 108-109-110-111

Der ki:
""Hasii olun orada! Kelime etmeyin!
BANA abd olanlardan bir ferik vardı... şöyle derlerdi:
"Rabbimiz!
Biz iman ettik.
Artık bize gafur ol... ve bize rahmet et! SEN rahimlerin hayrısın!"
Ardından siz onları, sihriyye ittihaz ettiniz. Hatta, BEN'i zikir etmeyi size unutturdu... ve siz, dıhk edenlerden oldunuz.
Muhakkak ki BEN, kendilerinin sabır ettikleri şey ile yevmde, onların cezalarını verdim. Onlar, fevz olanlardır. ""

23. MUMİNUN / 118

De ki:
"Rabbim!
Bana gafur ol... ve bana rahmet et!
SEN, rahimlerin hayrısın!"

24. NUR / 4-5

Muhsan kadınlara remy eden sonra da dört şahid getirmeyen kimselere;
80 celde, celde vurun...
ve onların şahadetlerini ebediyyen kabl etmeyin.
İşte onlar fasık olanlardır.
Tevbe eden ve bundan sonra ıslah olan kimseler müstesnadır.
Muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

24. NUR / 22

Sizden fazl ve vüsat sahibleri,
kurb sahiblerine...
ve miskinlere...
ve ALLAH sebilinde muhacirlere...
vermekten alüv etmesinler!
Afv etsinler ve safh etsinler.
ALLAH'ın size gafur olmasına muhabbet duymaz mısınız?
ALLAH, gafurdur, rahimdir.

24. NUR / 26

Habis kadınlar, habis erkekler içindir...
ve habis erkekler, habis kadınlar içindir.
Tayyib kadınlar, tayyib erkekler içindir... ve tayyib erkekler, tayyib kadınlar içindir.
İşte onlar, söylenmiş şeylerden müberra olanlardır.
Onlar için mağfiret ve kerim rızık vardır.

24. NUR / 33

Nikah bulamayanlar, ALLAH kendilerini fazlından ganiy edinceye kadar afif olmanın gereklerini yerine getirsinler!

Melekesi yeminlerinizde olanlardan kitab ibtiga edenler... artık onlara... onlar hakkında hayrlı olduğuna alimseniz... size verilmiş ALLAH malından onlara vererek... katib olun (mukatebe/azadlık sözleşmesi yapın)!

Fetalarınızı... eğer tahassun irade ediyorlarsa... dünya hayatının arızını ibtiga için bagy olmaya ikrah etmeyin!
İkrah edilen o (kız) kimse... artık muhakkak ki ALLAH... onların ikrah edilmesinden sonra... gafurdur, rahimdir.

24. NUR / 62

Muhakkak, ALLAH'a ve Rasulüne iman eden mü'minler... onunla beraber cem olunacak yere emir üzere oldukları zaman, ondan izin isteyinceye kadar zehab etmezler.
Muhakkak senden izin isteyenler... ALLAH'a ve Rasulüne iman edenler, işte onlardır.
Bazı şe'nlar için senden izin istediklerinde, artık onlardan dilediğin kimseye izin ver... ve onlar için ALLAH'a istiğfar et.
Muhakkak ki ALLAH gafurdur, rahimdir.

25. FURKAN / 6

De ki:
"Semalardaki ve arzdaki sırrlara alim olan, onu inzal etti.
Muhakkak ki O, gafur, rahim olandır."

25. FURKAN / 70

Ancak,
tevbe edenler...
ve salih (iş)lere amil olarak iman edenler müstesna.
Artık işte onlar… ALLAH, onların seyyielerini haseneler ile bedellendirir.
ALLAH, gafur, rahim olandır.

26. ŞUARA / 50-51

Dediler ki:
"Ziyanı yok.
Muhakkak biz Rabbimize inkılab edenleriz.
Muhakkak biz, evvel iman edenler olduğumuzdan, Rabbimizin bize, hatalarımıza gafur olacağına tama ediyoruz."

26. ŞUARA / 75-76-77-78-79-80-81-82

Dedi ki:
"Sizin ve kadem ata-babalarınızın abd olduğunuz şeyi gördünüz mü?
Artık, muhakkak onlar, benim için aduvvdur.
Rabb-il alemin dışında... O ki:
Beni halk edendir...
ve ardından beni ihda eden O'dur.
Bana taam ettiren ve beni iska eden O'dur.
Marazım olduğunda… ardından şifa veren O'dur.
Beni mevt edecek, sonra hayy edecektir.
Din yevminde; bana, hatama gafur olmasına tama ettiğimdir."

26. ŞUARA / 83-84-85-86-87

"Rabbim!
Bana hüküm vehb eyle... Beni salihler ile ilhak et. Ahirlerde bana, sıdk lisan kıl. Beni naim cennetinin varislerinden kıl. Babama gafur ol. ***muhakkak o, dalalette olanlardan oldu*** Baas olunacak yevmde beni hızy etme."

27. NEML / 11

"Zalimler müstesna!... sonra, sui olanın ardından hüsn olarak bedellendiren (için)… artık muhakkak BEN, gafurum, rahimim."

27. NEML / 46

Dedi ki:
"Ey kavmim!
Neden haseneden önce seyyieye acele ediyorsunuz? ALLAH'a istiğfar etseniz olmaz mı!... umulur ki rahmet edilirsiniz."

28. KASAS / 16

Dedi ki:
"Rabbim!
Muhakkak ben nefsime zulüm ettim. Artık bana gufran ol!"
Ardından ona gufran oldu.
Muhakkak ki O... O gafurdur, rahimdir.

33. AHZAB / 5

Onları babaları için (adıyla) davet edin. Bu, ALLAH indinde en kıst olandır.
Eğer babalarına alim değilseniz, onlar sizin dinde kardeşlerinizdir ve mevalinizdir.
Hata olarak yaptığınız şeyde size cünah yoktur. Fakat kalblerinizde taammüden yaptıklarınız öyle değildir.
ALLAH, gafur, rahim olandır.

33. AHZAB / 23-24

Mü'minlerden erkek kimseler, ALLAH'a ahd ettikleri şeye sadakat gösterdiler.
ALLAH sadıkları, sadakatleri ile cezalandıracağı için…
onlardan nahbını kaza edenler...
ve onlardan, tebdil ile bedellendirmeden nazar edenler vardır.
Münafıklara ise, eğer dilerse azab eder... veya onlara tevbe eder. Muhakkak ki ALLAH, gafur, rahim olandır.

33. AHZAB / 35

Muhakkak,
Müslüman erkekler ve Müslüman kadınlar...
ve mü'min erkekler ve mü'min kadınlar...
ve kanit erkekler ve kanit kadınlar...
ve sadık erkekler ve sadık kadınlar...
ve sabır eden erkekler ve sabır eden kadınlar...
ve huşu duyan erkekler ve huşu duyan kadınlar...
ve mutasaddık erkekler ve mutasaddık kadınlar...
ve oruç tutan erkekler ve oruç tutan kadınlar...
ve ferclerine hafız erkekler ve hafız kadınlar...
ve ALLAH'a çokça zakir erkekler ve zakir kadınlar...
ALLAH, onlar için mağfiret ve azim ecir idad etmiştir.

33. AHZAB / 50

Ey Nebi!
Muhakkak ki BİZ,
ecirlerini verdiğin zevcelerini
ve ALLAH'ın sana fey ettiklerinden melekesi yemininde olanları
ve seninle beraber hicret eden... amca kızlarını ve hala kızlarını ve dayı kızlarını ve teyze kızlarını
ve diğer mü'min erkeklerin gayrısında sadece sana halis olarak; eğer nefsini nebi için vehb ederse ve nebi de kendisini nikahlamayı irade ederse (herhangi) mü'min kadını sana helal kıldık.

Zevceleri ve melekesi yeminlerinde olanlar hakkında, onlara farz kıldığımız şeylere BİZ kat'iyyetle alimiz!
Bunlar, sana herhangi bir harec olmaması içindir.
ALLAH, gafur, rahim olandır.

33. AHZAB / 59

Ey Nebi!
Zevcelerine
ve kızlarına
ve mü'minlerin kadınlara söyle!...
cilbablarından kendi üzerlerine edna etsinler!
Bu, onlara arif olunmasına... ve ardından onlara eza edilmesine ednadır.

ALLAH, gafur, rahim olandır.

33. AHZAB / 70-71

Ey iman edenler!
ALLAH'a ittika edin!... ve sedid kavl söyleyin!...
Amelleriniz sizin için ıslah edilsin!
Zenblerinize sizin için gafur olunsun!

ALLAH'a ve Rasulüne itaat eden kimse... artık o, azim fevze kat'iyyetle fevz olmuştur!

İf'al babı, ta'riz manasına kullanılmıştır.
33. AHZAB / 72-73

Muhakkak ki BİZ, semalara ve arza ve dağlara emanet arz ettik!... ancak bunlar, ona (emanete) hamil olmaktan imtina ettiler!... ve ondan (emanetten) işfak ettiler.

Ona (emanete) İnsan hamil oldu!

Muhakkak o (emanet)… ALLAH'ın, münafık erkeklere ve münafık kadınlara ve müşrik erkeklere ve müşrik kadınlara azab etmesi için... zalum ve cehul idi.

Mü'min erkeklere ve mü'min kadınlara, ALLAH, tevbe eder. ALLAH, gafur, rahim olandır.

34. SEBE / 2

Arzda ilac olana
ve ondan ihrac olana
ve semadan inzal olana
ve onda uruc olana alimdir.
O, rahimdir, gafurdur.

34. SEBE / 3-4

Kafirler, "Saat bize verilmez" dediler.
De ki:
"Bilakis!
Yemin olsun, gayba alim Rabbime!
elbette/kesinlikle o size verilecektir!
Semalarda ki ve arzda ki zerre miskal, O'na azb değildir. Bundan daha sagir ve daha ekber yoktur ki, mübin kitabta olmasın!"
(Bu,) Salih (iş)lere amil olarak iman edenleri cezalandırması içindir… işte onlar... onlara mağfiret ve kerim rızık vardır.

34. SEBE / 15

elbette kat'iyyetle!... Sebe için, meskenlerinde ayet olarak; yeminde ve şimalde iki cennet vardı.
"Rabbinizin rızkından yiyin... ve O'na şükür edin.
Tayyib belde... ve gafur Rabb!"

35. FATIR / 7

Kafirler…
şedid azab onlaradır!

Salih (iş)lere amil olarak iman edenler…
mağfiret
ve kebir ecir onlaradır!

35. FATIR / 28

Nasdan ve dabbelerden ve enamdan muhtelif renklerde olanlar vardır.

Böyledir!...
Muhakkak, abd olanlardan, ancak, ilim sahibi olanlar, ALLAH'a haşy eder.
Muhakkak ki ALLAH, azizdir, gafurdur.

35. FATIR / 29-30

Muhakkak,
ALLAH'ın kitabını tilavet edenler...
ve salat ikame edenler...
ve kendilerini rızıklandırdıklarımızdan sırr olarak veya alenen infak edenler...
ecirlerinin kendilerine vefa edilmesi ve fazlından ziyade edilmesi için... bevar olmayacak bir ticarete rica ederler.
Muhakkak ki O, gafurdur, şekurdur.

35. FATIR / 34

Derler ki:
"Hamd etmek, bizden hüznü zehab eden ALLAH'ındır. Muhakkak ki Rabbimiz, elbette/kesinlikle gafurdur, şekurdur."

35. FATIR / 41

Muhakkak ki ALLAH, semaları ve arzı, zail olmasınlar diye imsak etmektedir. Eğer onlar zail olsa, O'ndan başka hiç kimse onları imsak edemez.
Muhakkak ki O, halim, gafur olandır.

36. YASİN / 11

Muhakkak sen, ancak,
zikre tabi olanı
ve Rahmana gayb ile haşy edeni inzar edebilirsin.
Artık onu, mağfiret ve kerim ecir ile ibşar et.

36. YASİN / 26-27

Ona denildi ki:
"Cennete dahil ol!"

Dedi ki:
"Ya kavmim!?...
Keşke Rabbimin bana gafur olduğuna... ve beni ikram edilenlerden kıldığına alim olsalardı!"

38. SAD / 24
SECDE AYETİ

Dedi ki:
"Kendi koyunlarının yanına senin koyununa da sail olmakla... sana elbette kat'iyyetle zalim olmuş!"
Muhakkak... salih (iş)lere amil olarak iman edenler dışında ***ki onlar pek azdır***... halit olanlardan çoğu, bazısı bazısına (birbirlerine) kesinlikle bagy ederler.

Davud, BİZ'im kendisine fitne ettiğimizi zann etti... ve ardından Rabbine istiğfar etti. Rüku ederek harra etti ve inabe etti.

38. SAD / 25

Ardından ona gafur olduk.
Böyledir!...
Muhakkak onun için İNDİMİZDE kesinlikle zülfa ve hüsn meab vardır.

38. SAD / 35

Dedi ki:
"Rabbim!
Bana gafur ol!
Bana, benim ardımdan kimsenin yenbagi olmayacağı mülk vehb eyle.
Muhakkak ki SEN... vehhab olan SEN'sin."

38. SAD / 65-66

De ki:
"Muhakkak ben, ancak, inzar edenim.
İlah, ancak, vahid, kahhar, ALLAH'tır.
Semaların ve arzın ve ikisinin arasındakilerin Rabbi... azizdir, gaffardır."

39. ZUMER / 5

Semaları ve arzı, bi-hakkın halk etti.
Geceyi gündüze kevr eder ve de gündüzü geceye kevr eder. Güneşi ve kameri teshir eder. Hepsi, belirlenmiş ecel için cereyan eder.
Değil mi ki… O, azizdir, gaffardır!

39. ZUMER / 53

De ki:
"Ey BANA abd olanlardan, kendi nefsleri üzre israf edenler!
ALLAH'ın rahmetinden kanıt olmayın!
Muhakkak ki ALLAH zenblere cemian gafur olur.
Muhakkak ki O'… O gafurdur, rahimdir."

40. MU'MİN / 2-3

Kitabın tenzili;
aziz,
alim,
zenblere gafur,
tevbeye kabil,
ikabı şedid,
tavl sahibi
ALLAH'tandır. O'ndan başka ilah yoktur. Masir O'nadır.

40. MU'MİN / 7-8-9

Arşa hamil olanlar ve onun havlindekiler...
Rabblerinin hamdi ile O'nu sebbih ederler.
ve O'na iman ederler.
ve iman edenler için istiğfar ederler.

"Rabbimiz!
Herşeye rahmet ve ilim olarak vasisin.
Artık SEN... tevbe edenler ve SEN'in sebiline tabi olanlar için gafur ol ve onları cahim azabından vaky et.

Rabbimiz!
Onları... ve ata-babalarından ve zevcelerinden ve zürriyetlerinden salah edenleri… kendilerine vaad ettiğin Adn cennetlerine dahil et.
Muhakkak ki SEN... SEN, azizsin, hakimsin.

Seyyielerden vaky et.
Yevme-izinde seyyielerden vaky ettiğin kimse... artık SEN, ona kat'iyyetle rahmet etmişsindir!"
Bu, azim fevzdir.

40. MUMİN / 42

"Siz beni, ALLAH'a kafir olmam için... ve hakkında ilmim olmayan şeyi, O'na şirk koşmam için davet ediyorsunuz.
Ancak ben sizi... aziz, gaffar olana davet ediyorum."

40. MUMİN / 55

Artık sabır et!
Muhakkak ALLAH'ın vaadi hakktır.
Zenblerin için istiğfar et!
Aşiyy ve ibkar… Rabbinin hamd etmesi ile O'nu sebbih et.

41. FUSSİLET / 6-7

De ki:
"Muhakkak ben... ancak, sizin mislinizde beşerim.
Bana, sizin ilahınızın vahid ilah olduğu vahy ediliyor. Artık O'na istikametlenin!... ve O'na istiğfar edin!"
Vay haline o zekat vermeyen müşriklerin!
Onlar, ahirete de kafirdir!

41. FUSSİLET / 30-31-32

Muhakkak,
"Rabbimiz ALLAH'tır!"
diyen ve sonra da istikametlenenler... onlara melekler tenezzül eder:
"Korkmayın! Hüzünlenmeyin!
Vaad olunmuş olduğunuz cennet ile ibşar olun. Biz, dünya hayatında ve ahirette size veliyleriz.
Gafur, rahimden nüzul olarak... nefslerinizi iştahlandıran şeyler de orada sizindir... davet ettikleriniz de orada sizindir."

41. FUSSİLET / 43

Sana söylenen, ancak, senden önce ki Rasullere kat'iyyetle söylenmiş olandır!
Muhakkak ki Rabbin, kesinlikle mağfiret sahibidir... ve elim ikab sahibidir.

42. ŞURA / 5

Semalar o ikisinin fevkinden fatr oluverecek neredeyse. Melekler, Rabblerinin hamd etmesi ile O'nu sebbih ediyorlar. Arzdaki kimse için istiğfar etmekteler.
Değil mi ki… Muhakkak ki ALLAH... O, gafurdur, rahimdir?

42. ŞURA / 23

Bu, ALLAH'ın, salih (iş)lere amil olarak iman etmek suretiyle kendisine ibadet edenlere ibşar ettiğidir.
De ki:
"Sizden ona karşı, kurbta meveddetten başka ecire sail değilim."
Haseneler iktiraf eden kimse... BİZ kendisine ondan hüsnayı ziyade ederiz.
Muhakkak ki ALLAH, gafurdur, şekurdur.

42. ŞURA / 37

ve kebir ismden ve fahiş olanlardan ictinab edenler için…
ve bir şeye gazablandıklarında, gafur olanlar için…

42. ŞURA / 43

Elbette sabır eden ve gafur olan kimse... muhakkak bu, kesinlikle azim emirlerdendir.

45. CASİYE / 14

İman edenlere de ki... kesb etmiş oldukları şeyler ile kavimlerin cezalanması için... ALLAH'ın yevmlerini rica etmeyenlere gafur olsunlar!

46. AHKAF / 8

"Onu iftira etti" mi diyorlar?
De ki:
"Eğer onu iftira etseydim… artık bana, ALLAH'tan bir şey için siz melik olamazdınız.
O, KENDİSİ hakkında feyz olduğunuz şeylere alimdir.
O'nun gafur, rahim olması... sizinle benim aramda şahid olarak O'na kafidir."

46. AHKAF / 31

"Ey kavmimiz!
ALLAH'a davet edene (DAVA ADAMINA) icab olun!...
O'nun... zenblerinizden sizin için gafur olacağına... ve elim azabtan size cair olacağına iman edin!"

47. MUHAMMED / 15

Muttakilere vaad edilen cennetin meseli... orada,
asin gayrısında, sudan nehirler...
ve taamı tegayyür olmamış, lebenden nehirler...
ve şürb edenlere lezzet veren, hamrdan nehirler...
ve musaffa aselden nehirler vardır.
Kendileri için orada... bütün semerelerden ve Rabblerinden mağfiret olanlar,
narda ebedi olacak...
ve hamim suyla iska edilecek...
ve ardından bağırsakları kata olacak...
kimse gibi midir!

47. MUHAMMED / 19

Artık... O'na… ALLAH'tan başka ilah olmadığına!... alim ol!
Kendi zenblerin için... ve mü'min erkekler ve mü'min kadınlar için... istiğfar et!
ALLAH, takallüb ettiğiniz yere... ve mesvanıza alimdir.

47. MUHAMMED / 34

Muhakkak
kafirler...
ve ALLAH sebilinden sadd edenler…
sonra da kafir olarak mevt olanlar…
artık ALLAH, onlara asla gafur olmaz.

48. FETİH / 1-2-3

Muhakkak ki BİZALLAH'ın,
zenbinden takdim etmiş olduklarına ve tehir edilenlere, sana gafur olması için...
ve senin üzerine nimetini tamam etmesi için…
ve seni sırat-ı mustakime ihda etmesi için…
ve ALLAH'ın sana, aziz nasrla nasr etmesi için…
mübin bir fetihle seni feth ettik!

48. FETİH / 11

Arablardan muhalif olanlar, sana diyecekler ki: "Mallarımız ve ehlimiz bizi meşgul etti... artık bize istiğfar et."
Onlar lisanları ile kalblerinde olmayan şeyi söylüyorlar!
De ki:
"Eğer size darr irade ederse...
veya size menfaat irade ederse...
kim sizin için ALLAH'tan bir şeye malik olabilir?
Bilakis!
ALLAH amel ettiğiniz şeylere habir olandır."

48. FETİH / 14

Semaların ve arzın mülkü ALLAH'ındır.
Dilediği kimseye gafur olur...
ve dilediği kimseye azab eder.
ALLAH, gafur, rahim olandır.

48. FETİH / 29

ALLAH Rasulü Muhammed... ve onunla birlikte olanlar...
kafirler üzre daha şedidtirler...
kendi aralarında ise ruhmadırlar.
Onları rüku eden sacidler olarak görürsün.
ALLAH'tan fazl ve rıdvan ibtiga ederler.
Vechlerindeki simaları, sacidlerin eserlerindendir.
Tevratta onlara misal verilen ve İncilde onlara misal verilen şöyledir:
Filiz ihrac eden ve ardından ezr olan ve ardından istiglaz eden ve ardından gövdesinde istiva eden sekinin (ekin), ziraat edene (çiftçiye) acayib gelmesi gibidir.
Kafirleri onunla gayz etmek içindir.
ALLAH, onlardan salih (iş)lere amil olarak iman edenlere... mağfiret ve azim ecir vaad etmektedir.

49. HUCURAT / 3

Muhakkak, ALLAH Rasulünün indinde savtlarını gazz edenler... işte onlar... ALLAH, onların kalblerini takva için imtihan etmektedir.
Mağfiret ve azim ecir onlar içindir.

49. HUCURAT / 4-5

Muhakkak, hacerlerin (oda) verasından sana nida edenler... onların pek çoğu… şayet senin onların yanına ihrac olmana kadar sabır etselerdi, elbette/kesinlikle kendileri için hayr olduğunu akıl edemezler!
ALLAH gafurdur, rahimdir.

49. HUCURAT / 14

Arablar dediler ki:
"Biz iman ettik!"
De ki:
"Siz (henüz) iman etmiyorsunuz!...
Fakat... kalblerinizde iman dahil olduğunda 'silm olduk' deyin."

Eğer ALLAH'a ve Rasulüne itaat ederseniz… sizin amellerinizden bir şey leyt edilmez.
Muhakkak ki ALLAH gafurdur, rahimdir."

Ayette geçen "eslem" kelimesi; "silm" isminin if'al çekimidir. "silmleşmek / silm haline geçmek" anlamı kazanmıştır. Ayetteki "amenna" kelimesi de aynı şekilde "iman" isminin if'al çekimindedir.
51. ZARİYAT / 17-18

Gecenden (bir kısımda) pek az uyurlardı… ve seher vakitlerinde istiğfar ederlerdi.

53. NECM / 32

Kebir ismden (büyük günahlardan)...
ve fahiş olan lememden (küçük kusurlarda aşırlık yapmaktan)...
ictinab edenler... muhakkak mağfiretin vasisi, Rabbindir.

Arzdan sizi inşa ederken...
ve siz, annelerinizin batınlarında cenin iken...
O size alimdir.
Artık, nefslerinizi (kendi kendinize) tezekki etmeyin (kalkışmayın)... kimin ittika ettiğine O alimdir.

57. HADİD / 20

Alim olun ki... dünya hayatı,
laibdir...
ve lehvdir...
ve ziynettir...
ve aranızda tefahurdur...
ve mal ve evlad içinde tekasürdür.
Şu mesel gibidir:
Gays, küffarın (çifçilerin) nebatına acayib gelir... sonra heyecan olur... ardından sararmış... sonra da hutam olmuş olarak görür.

Şedid azab... ve ALLAH'tan mağfiret... ve rıdvan, ahirettedir!
Dünya hayatı, ancak, garr eden metadır.

57. HADİD / 21

Rabbinizden mağfirete... ve
arzı, arzın seması ve arz (toplamı) gibi olan...
ALLAH'a ve Rasullerine iman eden kimseler için idad edilmiş olan…
cennete sebak edin.
Bu ALLAH'ın fazlıdır… bunu dilediği kimseye verir. ALLAH, azim fazl sahibidir.

57. HADİD / 28

Ey iman edenler!
ALLAH'a ittika edin!... ve Rasulüne iman edin!... ki;
Size rahmetinden çift kifl versin.
Sizin için kendisine meşy edeceğiniz nur kılsın.
Sizin için gafur olsun.
ALLAH, gafurdur rahimdir.

58. MUCADELE / 2

Sizden, kadınlarına zıhar yapanlar... o kadınlar anneleri değildir! Muhakkak onların anneleri, sadece, onları vild edenlerdir.
Muhakkak onlar, kavil olarak kesinlikle münker ve zur konuşuyorlar.
Muhakkak ki ALLAH, kesinlikle, afuvdur, gafurdur.

58. MUCADELE / 12

Ey iman edenler!
Rasule necva ederken... artık necvanızı elinin arasına sadakatle takdim edin.
Bu sizin için hayrdır ve daha tahirdir.
Eğer vecd edemezseniz... artık muhakkak ki ALLAH gafurdur, rahimdir.

59. HAŞR / 10

Onların ardındakiler (sonradan iman edenler) de der ki:
"Rabbimiz!
Bize ve imanda bizi sebk eden kardeşlerimize mağfiret et!
İman edenler için kalblerimizde gıll kılma!
Rabbimiz!
Muhakkak ki SEN, raufsun, rahimsin."

60. MUMTEHİN / 4

İbrahim'de ve onunla beraber olanlarda, sizin için kat'iyyetle hasene üsve vardır!
Onlar kendi kavimlerine demişlerdi ki:
"Muhakkak biz,
sizden...
ve sizin ALLAH'ın gayrısında abd olduğunuz şeylerden...
beriyiz... biz size kafiriz.
Siz ALLAH'a, O'nun vahdetine iman edinceye kadar... sizin ve bizim aramızda ebedi olarak adavet ve buğz bede oldu."
İbrahim'in, babası için:
"elbette sana istiğfar edeceğim... ancak ben senin için ALLAH'tan bir şeye malik değilim"
demesi müstesna.
"Rabbimiz!
Biz SANA tevekkül ettik... ve SANA inabe ettik. Masir SANA'dır."

60. MUMTEHİN / 5

"Rabbimiz!
Kafirler için fitne kılma bize!
Bize gafur ol Rabbimiz!
Muhakkak ki SEN... SEN, azizsin, hakimsin."

60. MUMTEHİN / 7

Gerekir ki (belki)… ALLAH, sizin ve onlardan düşman olduklarınızın arasına meveddet kılar.
ALLAH kadirdir… ALLAH gafurdur, rahimdir.

60. MUMTEHİN / 12

Ey Nebi!
sana biat eden mu'min kadınlar,
ALLAH'a bir şeyi şirk koşmamak...
ve serak yapmamak...
ve zinada bulunmamak...
ve evladlarını katl etmemek...
ve buhtan ile elleri ve ayakları arasında bir iftira uydurmamak...
ve maruf olanda sana asi olmamak...
üzere, sana tabi olmak için geldiklerinde... onların biatlerini kabul et!... o kadınlar için ALLAH'a istiğfar et!

Muhakkak ki ALLAH gafurdur, rahimdir.

61. SAFF / 10-11-12

Ey iman edenler!
Elim azabtan sizi necat edecek ticarete delil göstereyim mi?
ALLAH'a... ve O'nun Rasulüne iman edin!...
ve ALLAH sebilinde mallarınız ve nefsleriniz ile cihad edin!
Eğer alim olmuş olursanız… sizin için hayr işte budur!
Sizin için, zenblerinize gafur olur.
Sizi altından nehirler cereyan eden cennetlere
ve Adn cennetlerindeki tayyib meskenlere dahil eder.
Azim fevz işte budur!

63. MUNAFİKUN / 5

Onlara,
"Gelin... ALLAH Rasulü sizin için istiğfar etsin." denildiğinde... reislerini levy ederler.
Görürsün onların, müstekbir olarak sadd ettiklerini!

63. MUNAFİKUN / 6

Onlara istiğfar etsen de… onlara istiğifar etmsen de... onlar için sevadır. ALLAH, onlara, gafur olmaz!
Muhakkak ki ALLAH fasık kavmi ihda etmez.

64. TEGABUN / 14

Ey iman edenler!
Muhakkak, zevcelerinizden ve evladlarınızdan bazıları size aduvvdur… artık onlara hazer edin!

Eğer,
afv ederseniz...
ve safh ederseniz...
ve gafur olursanız…
artık muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

64. TEGABUN / 17-18

Eğer ALLAH'a hasene karz ile ikraz ederseniz... sizin için onu zıf eder... ve sizin için gafur olur.
ALLAH, şekurdur, halimdir… gayba ve şahadete alimdir... azizdir, hakimdir.

66. TAHRİM / 1

Ey Nebi!
ALLAH'ın sana helal ettiği şeyi, zevcelerinin rızasını ibtiga ederek neden kendine haram kılıyorsun?
ALLAH, gafurdur, rahimdir.

66. TAHRİM / 8

Ey iman edenler!
Nasuh tevbeyle ALLAH'a tevbe edin.
Gerekir ki (belki)… Rabbiniz,
sizin seyyielerinize kafir olur...
ve sizi altından nehirler cereyan eden cennetlere dahil eder!

Yevmde, ALLAH... nurları, ellerinin arasında ve yeminleri ile say eden... nebiyi ve onunla birlikte iman edenleri ihza etmez.
Derler ki:
"Rabbimiz!
Bize nurumuzu tamamla...
ve bize gafur ol...
muhakkak ki SEN herşeye kadirsin."

67. MULK / 1-2-3

Mulk elinde olan…
ve herşeye kadir olan...
amel yönünden hanginizin ahsen olduğunu belv etmek için mevti ve hayatı halk eden...
ve aziz, gafur olan...
yedi semaları tabaka tabaka halk eden…
bereketlidir.

Rahmanın halk edişinde fevt olmuşlardan göremezsin. Ardından, basarını rucu et (bakalım), fatırlar var mı?

67. MULK / 12

Muhakkak, gayb ile Rabblerine haşy edenler... mağfiret ve kebir ecir onlar içindir.

71. NUH / 2-3-4

Dedi ki:
"Ey kavmim!
Muhakkak ben...
ALLAH'a abd olun!
O'na ittika edin!
Bana itaat edin!...
ki;
zenblerinize sizin için gafur olsun!...
ve sizi müsemma ecele kadar tehir etsin!...
diye sizin için mübin nezirim.

Muhakkak ALLAH'ın eceli... o gelince ertelenmez!
Keşke alim olsanız.

71. NUH / 7

"Muhakkak ben, onları SEN'in onlara gafur olman için her davet edişimde...
parmaklarını kulaklarının içine tıkadılar...
ve sevblerine istigşa ettiler
ve ısrar etiler
ve istikbar ederek istikbar ettiler."

71. NUH / 10

Nihayet dedim ki:
"Rabbinize istiğfar edin!... muhakkak ki O, gaffar olandır."

71. NUH / 28

"Rabbim!
Bana...
ve ana-babama...
ve beytime mü'min olarak dahil olanlara...
ve mü'min erkeklere ve mü'min kadınlara...
gafur ol!
Zalimlere, sadece, tebar olmayı ziyade et!"

73. MUZZEMMİL / 20

Muhakkak ki Rabbin, senin ve seninle beraber olan bir taifenin... gecenin üçte ikisinden edna ve yarısı kadar ve üçte biri kadar kıyam ettiğine alimdir.

ALLAH geceyi ve gündüzü kaderlendirir.
Onu ihsa edemeyeceğinize alimdir... ve ardından size tevbe eder.

Artık Kur'an'dan yesir olanı kıraat edin!

O...
Sizden (bazınızın) mariz olacağına...
diğerlerinin arzda darb edeceğine...
ALLAH'ın fazlından ibtiga edeceklerine...
ve diğer bir kısmının ALLAH sebilinde kıtal edeceklerine...
alimdir!

Artık ondan, yesir olanı kıraat edin!

ve salatı ikame edin!
ve zekatı verin!
ALLAH'a hasene karz ile ikraz edin!
Nefsleriniz için hayrdan takdim ettiğiniz şey... ona, ALLAH'ın indinde hayr ve daha azim ecir olarak vecd olursunuz.
ALLAH'a istiğfar edin!
Muhakkak ki ALLAH gafurdur, rahimdir.

74. MUDDESSİR / 54-55-56

Hayır!
Muhakkak o, tezkirdir... ve artık dileyen, onu zikir eder!
Ancak, ALLAH'ın...
takva ehli olmasını
ve mağfiret ehli olmasını
dilediği kimselerden başka (hiç kimse) onu zikir edemez!

85. BURUC / 12-13-14-15-16

Muhakkak, Rabbinin batş etmesi, kesinlikle şediddir.
Muhakkak ki O...
O, ibda edendir ve ida edendir.
O, gafurdur, veduddur.
Mecid arşın sahibidir.
İrade ettiği şey için faildir.

110. NASR / 1-2-3

ALLAH'ın nasrı ve fethi geldiğinde...
ve nası, fevcler halinde ALLAH'ın dininde dahil olurken gördüğünde…
Artık,
Rabbinin hamd etmesi ile O'nu sebbih et...
ve istiğfar et!
Muhakkak ki O, tevvab olandır.

Fetih kelimesinden Mekke'nin Fethi anlaşılıyor gibi olsa da, Sure, Mekke'nin Fethinden 2 sene sonra, Veda Haccında, "Bugün dininizi ikmal ettim" ayetinden sonra inzal olmuştur.
Bu ayet, inzal olan son ayettir. Bu ayetin Allah Rasulünün vefatını haber verdiği de kabul edilir. Nitekim bu ayetin nüzulünden 3 ay sonra, Rebiülevvel ayının 12nci günü (Pazartesi) (doğduğu gün) Allah Rasulü vefat etmiştir.
Sure Listesi

Kelam-ı Kadim'de Geçen Kelimeler Sözlüğü;Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından derlenerek hazırlanmıştır.