İçeriğe geç
KÖK Ara:
KELİME Ara:
ANLAM içinde Ara:
❝ G:RB ❞ kökünden türeyen kelimeler... 19 Kayıt Listeleniyor.
Aynı Kökten Türeyen: xoxox Agreb Garabet garb Gurub Gurub Garib Garibe Garaib Gureba Garaibat Gârib Gurab Garbân Egribe Gırban Gurbet igrab istigrab magrib mağrib Magarib Mugrib Mugterib Mustagreb Mustagrib Mustagribîn Mutegarrib Mutegarribîn Salat-ul mağrib Tagrib Tegarrub
xoxox
غ ر ب G:RB
Agreb
غ ر ب G:RB

En garib, çok tuhaf, en yabancı.

Garabet
غ ر ب G:RB

Yabancılık. Gariblik. Tuhaflık. / Âcizlik, beceriksizlik. / Gizli olmak. Hilaf-ı âdet olmak. / Iraklık. / Edb: Ne demek olduğu herkesçe anlaşılmayacak kelime ve tabirlerin söz arasında kullanılması.

garb
Gurub
غ ر ب G:RB

Batı. Güneşin battığı taraf. / Gün batımı. / Sığır derisinden yapılan büyük kova. Sakaların su koydukları büyük tulum. / Atıldıktan sonra bulunmayan ok. / Yürügen at. / Kenar. // Batma, batış. Batıda görünmez olma. Gözden kaybolmak. Uzaklaşmak. Irak olmak.

DuruMeal'de toplam 19 kayıtta geçiyor.
Çğl.Gurub
Garib
غ ر ب G:RB

Hayret verici. Tuhaf. Acayib. / Kimsesiz. Zavallı. / Gurbette olan.

Dşl.GaribeÇğl.GaraibÇğl.GurebaÇğl.Garaibat
Gârib
غ ر ب G:RB

Batan. Gurub eden. / İki omuz arası. Devenin hörgücüyle boynu arası.

Gurab
غ ر ب G:RB

Karga. / Batma, batış. / Yabancılık. / Garb tarafında, memleketten uzakta olma. / Şaşkın, şaşkınlık. Acayiplik.

DuruMeal'de toplam 1 kayıtta geçiyor.
Çğl.GarbânÇğl.EgribeÇğl.Gırban
Gurbet
غ ر ب G:RB

Gariblik, yabancılık. / Yabancı bir memleket. Yabancı yer. Yâd el.

igrab
غ ر ب G:RB

Uzak yerlere yolculuk etme. Garb tarafına gitme.

DuruMeal'de toplam 1 kayıtta geçiyor.
istigrab
غ ر ب G:RB

Şaşırmak, garib bulmak, taaccüb etmek, tahayyür.

magrib
mağrib
غ ر ب G:RB

Batı taraf. Güneşin battığı cihet. / Akşam vakti. / Afrikanın şimal tarafı. Türkiye'ye nisbetle garbda bulunan Fas, Tunus, Cezayir ve İspanya tarafı.

Çğl.Magarib
Mugrib
غ ر ب G:RB

Anka kuşu.

Mugterib
غ ر ب G:RB

Batan, gurub eden. Gurub. (Gurbet. den) Gurbete giden. Gurbete çıkan.

Mustagreb
غ ر ب G:RB

Garip ve tuhaf görülmüş, şaşılmış.

Mustagrib
غ ر ب G:RB

Gurbete gitmek isteyen. / Şaşakalan, şaşıran, garibine giden.

Çğl.Mustagribîn
Mutegarrib
غ ر ب G:RB

Gurbete çıkan.

Çğl.Mutegarribîn
Salat-ul mağrib
غ ر ب G:RB

Akşam namazı.

Tagrib
غ ر ب G:RB

Birini gurbete gönderme. Memleketten çıkarma, uzaklaştırılma. Kovma.

Tegarrub
غ ر ب G:RB

Gurbete çıkma.

2. BAKARA / 115

Şark tarafı ve garb tarafı ALLAH'ındır.
Hangi tarafa tevella etseniz... artık ALLAH'ın vechi hemen oradadır.
Muhakkak ki ALLAH, vasidir, alimdir.

2. BAKARA / 142

Nasdan bazı sefihler diyecekler ki:
"Üzerine oldukları kıblelerinden onları tevella ettiren nedir?"
De ki:
"Şark tarafı da… garb tarafı da ALLAH'ındır!
Dilediğini sırat-ı mustakime ihda eder."

2. BAKARA / 177

Vechlerinize şark tarafı ve garb tarafı kiblasına veliyy ettirmeniz... birrr değidlir!
Fakat birr;
ALLAH'a ve ahir yevmine ve meleklere ve kitaba ve Nebilere iman eden...
ve kurb sahiblerine ve yetimlere ve miskinlere ve sebil çocuklarına (yolcu) ve saillere ve rakabeler içinde olanlara, muhabbet duydukları mallardan veren...
ve salat ikame eden...
ve zekat veren...
ve ahd verdiklerinde ahdlerine vefa gösteren...
ve beiste ve darrda ve beis hiyninde sabır edendir.
Sadakat gösterenler, işte onlardır.
İşte onlar... onlar, muttakilerdir.

2. BAKARA / 258

ALLAH kendisine mülk verdi diye... Rabbi hakkında İbrahim'le hacc edeni görmedin mi!?

İbrahim demişti ki:
"Hayy eden ve mevt eden benim Rabbimdir"
O da:
"Ben de hayy eder ve mevt ederim"
demişti.
İbrahim;
"Muhakkak ki ALLAH, güneşi şark tarafından verir. Artık sen onu, garb tarafından getir bakalım"
dediğinde... ardından kafir, büht etmişti.

ALLAH, zalimlerin kavimini ihda etmez.

5. MAİDE / 31

Ardından ALLAH, kardeşine yaptığı seyyieyi nasıl vera edeceğini göstermek için, arzda bahs eden gurab baas etti.
Dedi ki:
"Yazıklar olsun bana!
Şu gurab mislince olmaktan ve kardeşime yaptığım seyyieyi vera etmekten nasıl da acizim!"
Artık nadimlerden oluverdi.

7. ARAF / 137

İstizaf etmiş kavmi, içini barek ettiğimiz arzın şarkına ve garbına varis kılmıştık.
Rabbinin, israiloğulları üzre hüsna kelimesi...
sabır etttikleri şeyle...
ve Firavunun ve kavminin sanat etmiş oldukları şeyleri ve arş etmiş olduklarını demar etmemizle...
tamam oldu!

18. KEHF / 17

Güneşi,
tulu ederken... mağaralarını yemin zatından (tarafından) ziyaret ettiğini...
garb olurken ise... şimal zatından (tarafından) onları ikraz ettiğini görürdün.
Kendileri de... onun fecvesindelerdi.
Bu, ALLAH'ın ayetlerindendir!
ALLAH'ın ihda ettiği kimse... artık o, muhtedidir.
Dalalete düşen kimse ise... artık o, mürşid veliy vecd edemez.

18. KEHF / 86

Hatta, güneşin gurub olduğu yere baliğ olduğunda… hamie bir ayn içinde igrab olurken ona vecd oldu… ve onun indinde bir kavme vecd oldu.
Dedik ki:
"Ey Zilkarneyn!
Ya azab edersin…
ya da haklarında hüsna ittihaz edersin..."

20. TAHA / 130

Artık, onların söylediği şeylere sabır et.
Güneşin tulu etmesinden önce...
ve gurubundan önce...
Rabbini O'nun hamd etmesi ile sebbih et.
ve geceleri ansızın...
ve de gündüzün etrafında…
artık O'nu sebbih et!... umulur ki razı olursun.

24. NUR / 35

ALLAH, semaların ve arzın nurudur.
O'nun nurunun meseli, içinde misbah olan mişkat gibidir.
Misbah, zücac içindedir.
Zücac, kevkeb durre gibidir. Şarkta ve garbta bulunmayan mübarek zeytin şecerelerinden vakd edilir. Onun zeyti, kendisine nar mess olmasa bile ziya verir. Nur üzerine nurdur.

ALLAH, dilediği kimseyi KENDİ nuruna ihda eder.
ALLAH, nas için meseller darb eder.
ALLAH, herşeye alimdir.

26. ŞUARA / 28

Dedi ki:
"Eğer akıl ederseniz… Şark tarafının ve garb tarafının ve bu ikisi arasında olanların Rabbidir."

28. KASAS / 44

BİZ Musa'ya emri kaza ettiğimiz zaman... sen garb canibinde değildin… ve şahid olanlardan olmadın.

35. FATIR / 27

Görmez misin; ALLAH, semadan su inzal eder.
Ardından onunla,
renkleri muhtelif semereler...
ve dağlardan, beyaz ve ahmer, muhtelif renklerde ve garb olmuş simsiyah cüddetler...
ihrac ettik.

50. KAF / 39-40

Artık, söyledikleri şeylere sabır et!
Güneşin tulu edişinden önce
ve gurubdan önce
ve geceden (bir kısımda)…
Rabbini, hamd etmesi ile sebbih et!
Ardından secdelerin dübürlerinde de O'nu sebbih et!

55. RAHMAN / 17

İki şark yönünün Rabbi... ve iki garb yönünün Rabbidir.

70. MEARİC / 40-41

Artık Hayır!...
Kasem ederim... şark tarafının ve garb tarafının Rabbine!

Muhakkak ki BİZ,
(onları) kendilerinden hayr olana bedellendirmeye elbette kadiriz!...
ve BİZ, sebk edilebilen değiliz!

73. MUZZEMMİL / 9

Şark yönünün ve garb yönünün Rabbi… O'ndan başka ilah yoktur!
Artık, vekil olarak O'nu ittihaz et!

Sure Listesi

Kelam-ı Kadim'de Geçen Kelimeler Sözlüğü;Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından derlenerek hazırlanmıştır.