İçeriğe geç
KÖK Ara:
KELİME Ara:
ANLAM içinde Ara:
❝ H:VF ❞ kökünden türeyen kelimeler... 8 Kayıt Listeleniyor.
Aynı Kökten Türeyen: xoxox haif havf havfen ihafe Mahafet Tahavvuf Tahvif
xoxox
خ و ف H:VF
haif
خ و ف H:VF

Korkan. Korkmuş olan.

havf
خ و ف H:VF

Korku.

DuruMeal'de toplam 110 kayıtta geçiyor.
havfen
خ و ف H:VF

Çekinerek, korkarak, havf ederek, korku ile.

ihafe
خ و ف H:VF

Korkutmak. Havf ettirmek.

Mahafet
خ و ف H:VF

Korku. Korkmak.

Tahavvuf
خ و ف H:VF

Korkuya düşmek. Korkmak. Bir şeyi eksiltmek.

Tahvif
خ و ف H:VF

Korku vermek. Ürkütmek. Korkutmak.

DuruMeal'de toplam 1 kayıtta geçiyor.
2. BAKARA / 38-39

Dedik ki:
"Ondan cemian hebt olun!
Size BEN'den huda verildiğinde... hemen hudaya tabi olan kimseler… artık onlara korku yoktur... ve onlar hüzünlenmezler.
Kafirler ve ayetlerimize kizb edenler ise... işte onlar, nar ashabıdır... onlar orada ebedidirler."

2. BAKARA / 62

Muhakkak,
iman edenler
ve ALLAH'a ve ahir yevme, salih (iş)lere amil olarak iman eden;
- hadüler,
- ve nasraniler,
- ve sabiiler...
artık onlara... Rabbleri indinde onların ecirleri;
onlara korku yoktur…
ve onlar hüzünlenmezler.

2. BAKARA / 111-112

Diyorlar ki:
"Hadü veya nasrani olan kimselerden başkası asla cennete dahil olamaz."
Bu onların emanisidir.
De ki:
"Eğer sadıksanız, burhanınızı getirirsiniz!"
Bilakis!
Muhsin olarak vechini ALLAH'a silm eden kimse... artık onun ecri, Rabbinin indindedir... onlara korku yoktur... ve onlar hüzünlenmezler.

2. BAKARA / 114

ALLAH'ın mescidlerinde... orada O'nun isminin zikir edilmesine mani olan kimseden...
ve onları harab etmeye say eden kimseden...
daha zalim kimdir!
İşte onlar...
Onlar için oraya dahil olmak, ancak, korkuyladır!...
Onlar için dünyada hizy vardır...
Onlar için ahirette azim azab vardır.

2. BAKARA / 155-156-157

BİZ sizi elbette...
korkutucu şeyler ile…
ve açlık ile...
ve mallardan ve nefslerden ve semerelerden naks ile...
belv etmekteyiz.

Sabır edenleri ibşar et! …


… ki onlar, kendilerine musibet isabet ettiğinde:
"Muhakkak biz, ALLAH'a aitiz... ve muhakkak O'na rücu ediciyiz!" diyenlerdir.

İşte onlar... Rabblerinden salatlar ve rahmet onların üzerinedir.
İşte onlar… onlar mühtedilerdir.

2. BAKARA / 180-181-182

Sizden birinize mevt hazır olduğunda... eğer bir hayr tereke edecekse... ana-babası ve akrabaları için maruf ile vasiyet etmesi... muttakiler üzre hakk olarak üzerinize ketb edildi!

İşittiği şeyin ardından, onu bedellendiren kimse… artık muhakkak onun ismi, ancak, onu bedellendirenin üzerinedir.
Muhakkak ki ALLAH, semidir, alimdir.

Vasiyet edenin cenef ile veya ism ile olmasından (davranmasından) korkan... ve ardından onların aralarını ıslah eden kimse… artık onun üzerine ism yoktur.

Muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

2. BAKARA / 229

Boşanma iki merredir... artık ondan sonra, maruf ile imsak edin veya ihsan ile tesrih edin.

Onlara verdiğiniz şeylerden ahz etmeniz size helal değildir. ALLAH'ın hududuna ikame edemeyeceklerinden korkmaları müstesna.
Eğer siz de, onların ALLAH'ın hududunu ikame edemeyeceklerinden korkarsanız... artık, kadının fidye vermesinde o ikisine cünah yoktur.

İşte bunlar, ALLAH'ın hudududur... artık bunlara düşmanlık etmeyin.

ALLAH'ın hududuna düşmanlık eden kimse... artık işte o, o zalimlerdendir.

2. BAKARA / 238-239

Salatlara ve salat-ı vustaya hafız olun!
Kanit olarak ALLAH için kıyam edin!

Eğer, yayan ve rakib olarak korku içindeyseniz... emin olmanızın ardından… alim olmadığınız halde sizi alim etttiği gibi (şekilde) ALLAH'ı zikir edin!

2. BAKARA / 262

Mallarını ALLAH sebilinde infak eden…
sonradan,
infak ettiği şeyleri minnete tabi kılmayan…
ve eza etmeyen kimseler…
onların ecirleri Rabblerinin indindedir… onlara korku yoktur ve onlar hüzünlenmezler.

2. BAKARA / 274

Gecede ve gündüzde, sırr olarak ve aleniyen… mallarını infak edenler…
artık ecirleri, Rabblerinin indinde, kendilerinedir...
ve onlara korku yoktur...
ve onlar hüzünlenmezler!

2. BAKARA / 277

Muhakkak;
salih (iş)lere amil olarak iman edenler…
ve salat ikame edenler...
ve zekat verenler…
► onların ecirleri, Rabbleri indinde kendilerinedir.
► Onlara korku yoktur...
► ve onlar hüzünlenmezler.

3. ALİ İMRAN / 170

ALLAH'ın kendilerine, KENDİ fazlından verdiği şey ile ifrah olmaktadırlar.
Halflerinden henüz kendilerine ilhak olmayanlara istibşar ederler ki; onlara korku yoktur ve onlar hüzünlenmezler.

3. ALİ İMRAN / 175

Muhakkak o şeytan, sizi, ancak, kendi veliylerinden korkutuyor. Artık eğer siz, iman eden kimselerseniz, onlardan kormayın, BEN'den korkun!

4. NİSA / 3

Eğer yetimler hakkında kıst konusunda korkuya düşerseniz, size tayyib olan kadınlardan ikişer, üçer, dörder nikahlayın.
Ancak, eğer aralarında tadil etmemekten korkuya düşerseniz... artık vahidtir veya melekesi yemininizde olandır.
Budur... adaletlik yapmamanız ednadır.

4. NİSA / 9

Eğer halflerinden zürriyetlerini zayıf olarak terk etselerdi nasıl korkarlardı ise, öyle haşy etsinler.
Artık ALLAH'a ittika etsinler ve sedid kavl söylesinler.

4. NİSA / 34

ALLAH'ın bazısını bazısına fazl ettiği ile...
ve mallarından infak ettikleri ile...
erkek kimseler, kadınlara kavvamdır.

Ardından salih kadınlar, kanit olurlar... ALLAH'ın hıfz ettiği şeyle, gayb için hıfz edici olurlar.
Nüşuz etmelerinden korktuğunuz kadınlara... artık vaaz edin ve mazcalarda onları hicr edin ve onları darb edin. Eğer itaat ederlerse, artık üzerlerine sebil ibtiga etmeyin.
Muhakkak ki ALLAH, aliyy, kebir olandır.

4. NİSA / 35

Eğer (ikisinin) aralarının şikak etmesinden hafy ederseniz… ardından erkeğin ehlinden bir hakem ve kadının ehlinden bir hakem baas edin.
Eğer ıslah olmayı irade ederlerse, onların aralarını ALLAH vefk eder.
Muhakkak ki ALLAH, alim, habir olandır.

4. NİSA / 83

Onlara, emniyetten veya korkudan bir emir geldiğinde, onu zey ederler. Şayet onu Rasule ve kendilerinden ulu-l emre redd etselerdi... kendilerinden onu istinbat edenler elbette ona alim olurdu.

Şayet ALLAH'ın üzerinize fazlı ve rahmeti olmasaydı... birazınız dışında, kesinlikle şeytana tabi olurdunuz.

4. NİSA / 101

Arzda darb ediyorken eğer kafirlerin fitnesinden korkuya düşerseniz… salattan kasr etmeniz, size cünah değildir.
Muhakkak kafirler, sizin için mübin düşman olmuştur.

4. NİSA / 128

Eğer bir kadın, kocasının nüşuz etmesinden veya iraz olmasından korkarsa, aralarını sulh ile ıslah etmelerinde o ikisine cünah yoktur.
Sulh hayrdır.
Nefsler şuhha ihzar edilmiştir.
Eğer ahsen olursanız ve ittika ederseniz... artık muhakkak ki ALLAH, amel ettiklerinize habir olandır.

5. MAİDE / 23

Korku duyanlardan, ALLAH'ın üzerlerine nimet verdiği iki adam dedi ki:
"Onların üzerine babdan dahil olun!
Eğer oradan dahil olursanız… artık muhakkak siz galib olanlar olursunuz. Eğer mü'minler iseniz, ALLAH'a tevekkül edin."

5. MAİDE / 28

"Elbette eğer… sen beni katl etmek için elini bana bast etsen bile... ben, seni katl etmek için elimi sana bast eden olmam.
Muhakkak ben, Rabb-il alemin ALLAH'tan korkarım."

5. MAİDE / 54

Ey iman edenler!
Sizden, dininden irtidad eden kimseler!...
Yakında ALLAH'ın, kendilerine muhabbet ettiği... onların da O'na muhabbet ettiği kavim gelecektir.
Onlar;
Mü'minlere karşı çok zelildirler.
Kafirlere karşı çok izzetlidirler.
ALLAH sebilinde cihad ederler.
Levm edenlerin levm etmesinden korkmazlar.
Bu, ALLAH'ın fazlıdır. Bunu dilediğine verir.
ALLAH, vasidir, alimdir.

5. MAİDE / 69

Muhakkak,
iman edenler...
ve ALLAH'a ve ahir yevme, salih (iş)lere amil olarak iman eden;
- hadüler,
- ve nasraniler,
- ve sabiiler...
artık;
onlara korku yoktur…
ve onlar hüzünlenmezler.

5. MAİDE / 94

Ey iman edenler!
ALLAH, ellerinizin ve mızraklarınızın nail olacağı sayddan şey ile gayb ile kimin korktuğuna ALLAH'ın alim olması için kesinlikle sizi belv eder ve size remh eder.
Bundan sonra düşmanlık eden kimse... artık ona elim azab vardır.

5. MAİDE / 108

Böyledir!...
Vechleri üzere şahadet ile gelmeleri veya yemin etmelerinin ardından, yeminlerinin redd edilmesinden korkmaları, ednadır.
ALLAH'a ittika edin!... ve O'nu işitin!
ALLAH, fasıkların kavmini ihda etmez!

6. ENAM / 15

De ki:
"Muhakkak ben, eğer Rabbime asi olursam, azim yevmin azabından korkarım."

6. ENAM / 48

BİZ mürselleri, ancak, ibşar edenler ve inzar edenler olarak irsal ederiz.
İman edenler ve ıslah olanlar… artık onlara korku yoktur ve onlar hüzünlenmezler.

6. ENAM / 51

Rabblerine haşr olmaktan korkanları, onunla nezr et. Onlar için, O'nun gayrısından veliy ve şefaatçi yoktur… umulur ki ittika ederler.

6. ENAM / 80

Kavmi onunla hacc etti. Dedi ki:
"Bana kat'iyyetle hidayet etmişken!... ALLAH hakkında benimle hacc mı ediyorsunuz?
Rabbimin dilediği şeylerden başka... sizin şirk koştuğunuz şeylerden korkmuyorum!
Rabbim ilmiyle herşeye vasidir…. tezekkür etmeyecek misiniz!"

6. ENAM / 81

"Sizin şirk koştuklarınızdan ne diye korkayım?
Siz de, ALLAH'ın, hakkında size sultan inzal etmediği şeyleri şirk koşmaktan korkmuyorsunuz!
Eğer alimseniz… artık iki ferikten hangisi, emin olmaya daha hakktır?"

7. ARAF / 35

Ey Ademoğulları!
Eğer size, kendinizden Rasuller verilir, ayetlerimi size kıssa ederlerse; ittika eden ve ıslah olan kimseler... artık onlara, üzerlerine korku yoktur ve onlar hüzünlenmezler.

7. ARAF / 49

ALLAH'ın rahmetine nail etmeyeceğine kasem ettikleriniz bunlar mıydı?
"Dahil olun cennete!
Size korku yoktur ve siz hüzünlenmeyeceksiniz!"

7. ARAF / 56

Islah edildikten sonra arzda fesad çıkarmayın. Korku ve tama ile O'nu davet edin.
Muhakkak karib olan ALLAH'ın rahmetidir, muhsinlerden.

7. ARAF / 59

Nuh'u kavmine, elbette kat'iyyetle irsal ettik! Onlara dedi ki:
"Ey kavmim!
ALLAH'a abd olun! O'ndan gayrı size ilah yoktur.

Muhakkak ben azim yevmin azabının sizin üzerinize olmasından korkuyorum."

7. ARAF / 205

Nefsinde, tazarruyla ve korkarak ve kavilden cehrin gayrısında, gudüvv ve asile ile Rabbini zikir et! Gafillerden olma!

8. ENFAL / 26

Zikir edin:
pek azdınız… arzda istizaf edilmiştiniz… nasın sizi hatf etmesinden korkuyordunuz. Ardından sizi, evy etti ve nasrı ile size eyyid etti ve tayyib olanlardan sizi rızıklandırdı… umulur ki şükür edersiniz.

8. ENFAL / 48

Şeytan onlara amellerini ziynetlendirdiği zaman dediki:
"Bu yevmde, nasdan size galib gelecek yoktur. Muhakkak ben de size civarım."
Ardından iki fie birbirlerini gördüğünde, iki akabı üzre neks oldu... ve dedi ki:
"Muhakkak sizden beriyim. Muhakkak sizin görmediklerinizi görüyorum. Muhakkak ben, ALLAH'tan korkarım. ALLAH'ın ikabı şedidtir."

8. ENFAL / 58

Şayet kavmin ihanet etmesinden korkarsan, sen de seva üzre onlara nebz et.
Muhakkak ki ALLAH, hainlere muhabbet duymaz.

9. TEVBE / 28

Ey iman edenler!
Muhakak müşrikler necistir.
Artık bu avmdan sonra, Mescid-i Haram'a karib olmasınlar!
Eğer ayleden korkuya düşerseniz, artık eğer dilerse, ALLAH sizi, fazlından, ganiy edecektir.
Muhakkak ki ALLAH, alimdir, hakimdir.

10. YUNUS / 15

Beyan edilmiş ayetlerimiz kendilerine tilavet edildiğinde... BİZ'e lika olmaya rica etmeyenler derler ki:
"Bundan gayrı Kur'an getir veya bunu bedellendir."
De ki:
"Benim onu kendi kendime bedellendirmem olamaz. Ben, sadece, bana vahy olunana tabi edildim. Muhakkak... eğer Rabbime isyan edersem... azim yevmin azabından korkarım."

10. YUNUS / 62-63

Değil mi ki... muhakkak, iman etmiş ve ittika etmiş olarak ALLAH'a veliy olanlar…
onlara korku yoktur...
ve onlar hüzünlenmezler!

10. YUNUS / 83

Ardından, Firavun ve melelerinin fitne etmeleri korkusuyla… ancak, kavminden bir zürriyet Musa'ya iman etti.
Muhakkak Firavun arzda kesinlikle ulvilik taslamıştı… ve muhakkak o müsrif kimselerdendi.

11. HUD / 3

"Rabbinize istiğfar edin.
Sonra, O'na tevbe edin!
Müsemma ecele kadar hasene metadan sizi metalandırsın…
ve fazl sahiblerine, kendi fazllarını versin.

Eğer tevella ederseniz... artık muhakkak ben, üzerinize kebir yevmin azabından korkarım."

11. HUD / 26

"ALLAH'tan başkasına abd olmayın!
Muhakkak ben, sizin üzerinize elim yevmin azabından korkuyorum."

11. HUD / 70

Ardından, ellerinin ona vasl olmadığını gördüğünde, onlardan nekir oldu... ve onlardan havf vecs oldu.
Dediler ki:
"Korkma!... Muhakkak biz, Lut Kavmine irsal edildik."

11. HUD / 84

Medyen'e kardeşleri Şu'ayb, dedi ki:
"Ey kavmim!
ALLAH'a abd olun! O'ndan gayrı size ilah yoktur.

Mikyali ve mizanı nakıs etmeyin. Muhakkak ben sizi hayr ile görüyorum... ve muhakkak ben, muhit yevmin azabının size olmasından korkuyorum."

11. HUD / 103

Muhakkak bunda, ahiret azabından korkanlar için elbette/kesinlikle ayetler vardır.
Bu, nasın cem edildiği yevmdir. Bu, meşhud yevmdir.

12. YUSUF / 13

Dedi ki: "Muhakkak, onu zehab etmeniz, beni elbette/kesinlikle hüzünlendirir. Siz ondan gafilken onu kurt yer diye korkuyorum."

13. RAD / 12

O'… berki, size korku ve tama ile gösterendir... ve sekal sehabı inşa edendir.

13. RAD / 13

Rad, O'nun hamd etmesi ile…
ve melekler, O'nun korkusundan…
O'na sebbih ederler.
O, saikalar irsal eder... ve ardından, ALLAH hakkında cedel edenlerden dilediği kimseye onları isabet ettirir.
Mihali şedid olan O'dur!

13. RAD / 19-20-21-22

Rabbinden sana inzal edilenin hakk olduğuna alim olan... kör olan kimse gibi midir!?
Muhakkak... ancak,
ALLAH'a ahdlerine vefa eden...
ve de misakı nakz etmeyen…
ve ALLAH'ın vasl olunmasını emir ettiği şeylere vasl olan...
ve Rabblerine haşy eden...
ve sui hesabtan korkan...
ve Rabblerinin vechine ibtiga ederek sabır eden...
ve salat ikame eden...
ve kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden, sırr olarak ve alenen infak eden...
ve hasene ile seyyieyi dar eden...
(ulu-l elbab) lübb sahibleri tezekkür edebilir.
İşte onlar... darın ukbası onlarındır!

14. İBRAHİM / 13-14

Kafirler, Rasullerine dediler ki:
"elbette/kesinlikle, ya sizi arzdan ihrac edeceğiz ya da bizim milletimize ida edeceksiniz!"
Ardından Rabbleri onlara vahy etti:
"elbette/kesinlikle zalimleri helak edeceğiz!... onların sonrasından, arza, elbette/kesinlikle sizi iskan edeceğiz.
Bu, BEN'im makamımdan korkan ve BEN'im vaidimden korkan kimseler içindir."

16. NAHL / 45-46-47

Seyyieler mekr edenler...
ALLAH'ın kendilerini onunla arza hasf etmesinden…
veya şuurlarında olmayan yerden kendilerine azab vereceğinden…
veya kendi takallübleri içinde ahz etmesinden…
emin midirler!?
Artık onlar, aciz bırakacak değillerdir.
veya kendilerini korku üzre ahz etmeyeceğinden!
Artık muhakkak ki Rabbiniz, elbette/kesinlikle rauftur, rahimdir.

16. NAHL / 50

Fevklerinden Rabblerine havf ederler… ve emir olundukları şeylere faildirler.

16. NAHL / 112-113

ALLAH, emin, mutmain olan karyenin meselini darb etti:
Onların rızkı ragad olarak bütün mekanlardan gelmekteydi. Ardından ALLAH'ın nimetlerine kafir oldular… ve ardından ALLAH onlara, sanat etmiş oldukları şeyler ile açlık ve korku libası taddırdı.
Onlara, elbette kat'iyyetle kendilerinden Rasul de gelmişti!... ve ardından onu da kizb etmişlerdi.
Ardından onları, azab ahz etti. Onlar zalimdiler.

17. İSRA / 57

İşte o davet edilenler...
"hangimiz daha karibdir" diye, Rabblerine vesile ibtiga ederler.
O'nun rahmetini rica ederler.
O'nun azabından korkarlar.
Muhakkak senin Rabbinin azabı mahzur olur.

17. İSRA / 59

Ayetler inzal etmekten BİZ'i men eden, ancak, onları öncekilerin kizb etmiş olmasıdır.
Semud kavmine, mubsır dişi develer vermiştik... ve ardından, onlar onlara zalim olmuşlardı.
BİZ ayetleri, ancak, tahvif olsun diye irsal ederiz!

17. İSRA / 60

BİZ sana...
"Muhakkak ki Rabbin nası ihata eder."
demiştik!
BİZ, sana gösterdiğimiz rüyayı da...
Kur'an'daki lanetlenmiş şecereyi de...
ancak, nas için fitne kıldık!
Onları korkutuyoruz... ancak (bu), sadece, kendilerine kebir tuğyanı ziyade ediyor.

19. MERYEM / 5-6

"Muhakkak ben, veramdan mevlalardan korkuya düştüm. Kadınım kısır oldu.
Bana,
bana varis olacak…
ve Yakub aline varis olacak…
razı olduklarından kılacağın…
SEN'in VARLIĞINDAN veliy vehb eyle... Rabbim!"

19. MERYEM / 45

"Ey Babacığım!
Muhakkak ben, Rahmandan sana azab mess olmasından... ve şeytan için veliy olmandan korkuyorum."

20. TAHA / 17-18-19-20-21

"Şu yemininde ki nedir ey Musa?"
Dedi ki:
"O benim asamdır. Ona tevekkü ederim, onunla koyunum üzre haşiş ederim. Onda başka meribeler de olur."
Dedi ki:
"İlka et onu, Ey Musa!"
Onu ilka etti... ve ardından o, say ederek hayatlandı.
Dedi ki:
"Ahz et onu! Korkma!
Onu ilk siretine ida edeceğiz."

20. TAHA / 45-46

Dediler ki:
"Rabbimiz!
Muhakkak, bizim üzerimize ifrat etmenden veya tuğyan etmenden korkuyoruz."
Dedi ki:
"Korkmayın!
Muhakkak ki BEN, sizinle beraberim. İşitirim ve görürüm."

20. TAHA / 45-46

Dediler ki:
"Rabbimiz!
Muhakkak, bizim üzerimize ifrat etmenden veya tuğyan etmenden korkuyoruz."
Dedi ki:
"Korkmayın!
Muhakkak ki BEN, sizinle beraberim. İşitirim ve görürüm."

20. TAHA / 67

Ardından Musa, nefsinde korku vecs etti.

20. TAHA / 68

Ona dedik ki:
"Korkma!
Muhakkak sen… ulvi olan sensin!"

20. TAHA / 77

elbette kat'iyyetle!... Musa'ya vahy ettik:
"BANA abd olanlar ile isra et… ve ardından onları… idrak edrek havf etmeden ve haşy etmeden... yebs olmuş bahr içinde tarık darb et!"

20. TAHA / 112

İman etmiş olarak, salih olanlardan amel eden kimseler… artık onlar zulümden ve hezmden korkmaz.

24. NUR / 36-37-38

ALLAH'ın, içinde KENDİ isminin ref edilmesine ve zikir edilmesine izin verdiği beytlerde...

ticaretin ve bey'in... kendilerini,
ALLAH'ı zikir etmekten...
ve salat ikame etmekten...
ve zekat vermekten...
lehv etmediği erkek kimseler...

ALLAH'ın,
amil oldukları şeylere ahsen cezayı vermesi için...
ve fazlından ziyade etmesi için...

kalblerin ve basarların takallüb edeceği yevmden korkarak… orada, gudüv ve asile ile O'nu sebbih ederler.

ALLAH, dilediği kimseyi hesabsızca rızıklandırır.

24. NUR / 50

Kalblerinde bir maraz mı var...
Yoksa, raybe mi düştüler?
Yoksa, ALLAH'ın ve Rasulünün kendilerine hayf etmesinden mi korkuyorlar?
Bilakis!
İşte onlar… onlar, zalimlerdir.

24. NUR / 55

ALLAH, sizden, salih (iş)lere amil olarak iman edenlere... vaad etmiştir ki:
Kendilerinin öncesinden olanları istihlaf ettiği gibi... onları da arzda elbette/kesinlikle istihlaf edecektir.
Kendileri için razı olduğu dini, elbette/kesinlikle onlara temekkün edecektir.
Korkularının ardından onları, elbette/kesinlikle emniyet ile bedellendirecektir.

Onlar,
BANA abd olacaklar!...
ve BANA hiç bir şey şirk koşmayacaklar!
Bunun ardından, kafir kimseler... artık işte onlar... onlar, fasıktır.

26. ŞUARA / 12-13-14

Dedi ki:
"Rabbim!
Muhakkak, beni kizb etmelerinden korkuyorum. Sadrım dıyk olur. Lisanım intılak olmaz. Artık Harun'a da irsal et.
Onlar için üzerimde zenb var... beni katl etmelerinden de korkuyorum."

26. ŞUARA / 12-13-14

Dedi ki:
"Rabbim!
Muhakkak, beni kizb etmelerinden korkuyorum. Sadrım dıyk olur. Lisanım intılak olmaz. Artık Harun'a da irsal et.
Onlar için üzerimde zenb var... beni katl etmelerinden de korkuyorum."

26. ŞUARA / 20-21-22

Dedi ki:
"Ben ona fail olduğum zaman dalalette olanlardandım. Ardından, sizden korkunca, firar ettim.
Artık Rabbim, bana hüküm vehb etti… ve beni mürsellerden kıldı.
Üzerime menn ettiğin bu nimet, İsrailoğullarını köleleştirmendendir."

26. ŞUARA / 135

"Muhakkak ben, azim yevmin, sizin üzerinize azabından korkuyorum."

27. NEML / 10

"Asanı ilka et!"
Ardından onun, canlıymış gibi hezz ettiğini görünce… takib etmeden, müdbir olarak tevella etti.
"Ey Musa!
Korkma!
Muhakkak ki BEN'im VARLIĞIMDA mürseller havf etmezler."

28. KASAS / 7

Musa'nın annesine vahy ettik:
"Onu emzir!
Ardından, onun üzerine korku duyduğun zaman, onu ummana ilka et.
Korkma!... ve Hüzünlenme!
Muhakkak ki BİZ onu, sana redd edeceğiz… ve onu mürsellerden kılacağız."

28. KASAS / 18

Ardından korkuyla, medinede terakkub ediverdi. Ardından bir gün önce sarih olduğu kimse yine nasr isteyince, Musa ona dedi ki:
"Muhakkak sen, kesinlikle mübin gaviyysin."

28. KASAS / 21

Korkuyla terakkub ederek ordan ihrac oldu.
Dedi ki:
"Rabbim!
Zalim kavimden beni necat et!"

28. KASAS / 25

Ardından, iki kızdan biri, istihya üzre meşy ederek, ona geldi. Dedi ki:
"Muhakkak babam, bizim için iska etmenin ecrini ceza etmek için seni davet ediyor."
Ardından ona geldiğinde... kıssaları ona (Şu'ayb) kıssa etti.
Dedi ki:
"Korkma. Zalim kavimden necat oldun."

28. KASAS / 31

"Asanı ilka et!"

Ardından onun, canlanmış gibi hezz ettiğini görünce, müdbir olarak, akb etmeden tevella etti.
"Ey Musa!
Kabl et ve korkma!
Muhakkak sen emin olanlardansın."

28. KASAS / 33

Dedi ki:
"Rabbim!
Muhakkak ben onlardan nefs katl ettim. Artık, beni katl etmelerinden korkuyorum."

28. KASAS / 34

"Kardeşim Harun… o lisanen benden fasihtir. Benimle beraber, bana sadakatli olan yardımcı, gözetici olarak, onu da irsal et.
Muhakkak ben beni kizb etmelerinden korkuyorum."

29. ANKEBUT / 33

Rasullerimiz gelipte... Lut, onlara sui olduğunda ve onlara zira ederek dıyk olduğunda, dediler ki:
"Korkma, hüzünlenme!
Muhakkak biz, seni ve ehlini necat edeceğiz.
Ancak, karın müstesna… o, gabir olanlardan olacak."

30. RUM / 24

Korku ve tama olarak berk irade etmesi…
ve semadan su inzal etmesi...
ve ardından onunla arzı mevt olmasından sonra hayy etmesi…
O'nun ayetlerindendir.
Muhakkak bunda, akıl eden kavim için, elbette/kesinlikle ayetler vardır.

30. RUM / 28

Size nefslerinizden mesel darb ediyor...
Sizi rızıklandırdığımız şeyler içinde; melekesi yeminlerinizde olanlardan... artık onda seva olduğunuz...
Nefsinizden korktuğunuz gibi onlardan korktuğunuz...
şerikleriniz var mıdır!?

Böyledir!...
Ayetlerimizi akıl eden kavim için fasl ederiz.

32. SECDE / 16

Onların cünübları mazcalarından cefa olur.
Korku ve tama ile Rabblerini davet ederler.
Onları rızıklandırdığımız şeylerden infak ederler.

33. AHZAB / 18-19

ALLAH içinizden,
avk edenlere...
ve kardeşlerine "Haydi! Bize lemm edin" diyenlere...
kat'iyyetle alim oldu!
Onlar... size şuhh olarak, sadece, beise pek az gelirler!
Ardından, korku geldiğinde... onların, üzerleri mevtten gışa olmuş gibi aynlarını devr ederek sana nazar ettiklerini görürsün.
Ardından korku zehab olunca, hayr üzre şuhh olarak, hadid lisan ile sizi selk ederler.
İşte onlar iman etmediler... ve artık, ALLAH onların amellerini habt etti.
Bu, ALLAH'a yesir olandır.

38. SAD / 21-22

Hasımların haberi sana geldi mi?
Onlar mihraba tesevvür ederek... Davud'a dahil olduklarında... onlardan efza olmuştu.
Demişlerdi ki:
"Korkma!
Biz, bazımız bazımıza (birbirimize) bagi olan iki hasımız.
Artık aramızda hakk ile sen ihda et. Şetat etme ve bizi seva sırata hidayet et."

39. ZUMER / 13

De ki:
"Muhakkak ben... eğer Rabbime asi olursam... azim yevmin azabından korkarım!"

39. ZUMER / 16

Onlar için... hem fevklerinden nardan zıllar... hem de altlarından zıllar vardır.
ALLAH, ibadet edenleri onunla, böyle korkutur!

"Ey BANA abd olanlar!
Artık BANA ittika edin!"

39. ZUMER / 36

ALLAH, KENDİ'sine abd olana kafi değil midir?... ki... O'nun gayrısından olan ile seni korkuturlar!
ALLAH'ın dall ettiği kimse… artık onun için hadiy yoktur!

40. MU'MİN / 26-27

Firavun dedi ki:
"Vezr edin beni... Musa'yı katl edeyim. O da Rabbini davet etsin. Muhakkak ben, sizin dininizi bedellendireceğinden veya arzda fesad izhar edeceğinden korkuyorum."

Musa dedi ki:
"Muhakkak ben, hesab yevmine iman etmeyen bütün mütekebbirlerden... benim Rabbime ve sizin Rabbinize uvz ettim."

40. MU'MİN / 30-31

İman eden dedi ki:
"Ey kavmim!
Muhakkak ben, sizin üzerinize,
Nuh kavmine...
ve Ad'a...
ve Semud'a...
ve onlardan sonrakilere
adet olan mislinde... hizbler yevmi mislinden korkuyorum.
ALLAH, abd olanlar için zulüm irade etmez."

40. MU'MİN / 32-33

"Ey kavmim!
Muhakkak ben sizin üzerinize tenadi yevminden korkuyorum.
Dübürünüze tevella edeceğiniz yevmde... ALLAH'tan sizin için asım yoktur. ALLAH'ın dall ettiği kimse… artık ona hadiy yoktur."

41. FUSSİLET / 30-31-32

Muhakkak,
"Rabbimiz ALLAH'tır!"
diyen ve sonra da istikametlenenler... onlara melekler tenezzül eder:
"Korkmayın! Hüzünlenmeyin!
Vaad olunmuş olduğunuz cennet ile ibşar olun. Biz, dünya hayatında ve ahirette size veliyleriz.
Gafur, rahimden nüzul olarak... nefslerinizi iştahlandıran şeyler de orada sizindir... davet ettikleriniz de orada sizindir."

43. ZUHRUF / 68-69

"Ey… ayetlerimize iman ederek... ve Müslüman olarak, BANA abd olanlar!
Yevmde size korku yoktur... siz hüzünlenmeyin."

46. AHKAF / 13

Muhakkak,
"Rabbimiz ALLAH'tır!" diyenler...
sonra, istikametlenenler…
artık onlara korku yoktur... ve onlar hüzünlenmezler.

46. AHKAF / 21

Ad'ın kardeşini zikir et!
Ahkaf ile kavmini nezr etmişti.
Onun elinin arasından ve halfinden nezirler kat'iyyetle hilv olmuştu!…
"Sakın ALLAH'tan başkasına abd olmayın!
Muhakkak ben, azim yevmin azabının sizin üzerinize olmasından korkuyorum!"

48. FETİH / 27

ALLAH, Rasulünün rüyasına, elbette kat'iyyetle bi-hakkın sadakat gösterdi!
elbette/kesinlikle, inşALLAH siz, Mescid-i Haram'a emin olarak, reisleriniz traş olmuş ve mukassır olarak korkusuzca dahil olacaksınız.
O, sizin alim olmadığınız şeye alimdir... ve ardından size, bunun gayrısından karib bir fetih (daha) kılındı!

50. KAF / 45

Onların söylediklerine BİZ alimiz!... sen onların üzerine cebbar değilsin.
Artık, Kur'an ile... vaadimden korkan kimselere zikir ettir!

51. ZARİYAT / 28

Ardından onlardan havf olduğunu vecs etti.
"Korkma" dediler.
Onu alim gılme ile ibşar ettiler.

51. ZARİYAT / 37

Orada, elim azabtan korkanlar için... ayet olarak terk ettik.

55. RAHMAN / 46

Rabbinin makamından korkan kimseler için iki cennet vardır.

59. HAŞR / 16-17

Aynen, şeytanın meseli gibidir.
İnsana demişti ki:
"Kafir ol!"
Ardından... kafir olduğunda dedi ki:
"Muhakkak ben senden beriyim. Muhakkak ben Rabb-il alemin ALLAH'tan korkarım."
Artık, onların ikisinin de akibeti... ebediyyen nar içinde olmak oldu.
İşte bu, zalimlerin cezasıdır.

72. CİNN / 13

Muhakkak biz... hudayı işittiğimizde, ona iman ettik.
Rabbine iman eden kimse… artık o, ne bahstan… ne de rehaktan korkmaz!

74. MUDDESSİR / 53

Hayır, bilakis!
Onlar ahiretten korkmuyorlar!

76. İNSAN / 7

Nezre vefa ederler...
ve şerri müstetir olan yevmden havf ederler.

76. İNSAN / 9-10

"Muhakkak size… ancak, ALLAH'ın vechi için taam ettiriyoruz. Sizden bir ceza ve de şükür irade etmiyoruz. Muhakkak biz, abese kamtarir yevmde, Rabbimizden havf ederiz."

79. NAZİAT / 40-41

Rabbinin makamından korku duyan... ve nefsini hevadan nehy eden kimse… artık muhakkak onun mevası cennettir.

91. ŞEMS / 15

Ukbasından korkmaz O'!

106. KUREYŞ / 1-2-3-4

Kış ve yaz irtihallerinde, kendi ilaflarına ilaf ettiği için…
artık Kureyş…
kendilerini açlıktan taam eden...
ve korkudan emin kılan...
bu beytin Rabbine abd olsun!

Sure Listesi

Kelam-ı Kadim'de Geçen Kelimeler Sözlüğü;Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından derlenerek hazırlanmıştır.