xoxox
ح ص ل
HS:L
| |
Hâsıl
ح ص ل
HS:L
| Ortaya çıkan. Husule gelen. Meydana gelen. İzhar olan. |
Hâsılat
ح ص ل
HS:L
| Gelirler. Kazançlar. Elde edilenler. Kâr. Mahsul. Îrad. |
Husul
ح ص ل
HS:L
| Ortaya çıkma. Hasıl olma. Meydana gelmek. Üremek, türemek. Tohumun içinde var olan ağacın ortaya çıkması. Bir şeyin, sebebinden zuhur etmesi. DuruMeal'de toplam 1 kayıtta geçiyor. |
istihsal
ح ص ل
HS:L
| Hasıl etmek. Husule getirmek. Elde etmek. Üretmek. |
Mâhasal
ح ص ل
HS:L
| Hâsıl olan, meydana gelen. Netice, sonuç. |
Mahsul
ح ص ل
HS:L
| Husul bulan. Hâsıl olan. Elde edilen şeyler. Toprak ve hayvanlardan elde edilen şey. |
Muhassal
ح ص ل
HS:L
| Netice. Husule gelen. Tahsil olunan. Hâsıl olmuş bulunan. Toplanılmış, cem'olunmuş. Hülâsa. Sözün kısası. |
Muhassala
ح ص ل
HS:L
| Elde edilen netice, hâsıl olan sonuç. Fiz: Bileşke. |
Muhassıl
ح ص ل
HS:L
| Husule getiren. Hâsıl eden. Meydana getiren. |
Mustahsal
ح ص ل
HS:L
| Yetiştirilmiş, hâsıl olmuş, üretilmiş. Çğl.Mustahsalât |
Mustahsil
ح ص ل
HS:L
| Yetiştiren, hâsıl eden, husule getiren, elde eden. Üretici. |
Mutehassıl
ح ص ل
HS:L
| Husule gelen, hasıl olan, vücut bulan, meydana gelen. |
Tahassul
ح ص ل
HS:L
| Hâsıl olmak. Üremek. Husule gelmek. Bir araya birikip sâbit ve bâki olmak. Netice olarak çıkmak. |
Tahsil
ح ص ل
HS:L
| Hâsıl etmek. İlim edinmek. İlim öğrenmek veya öğretmek için çalışmak. Vergi toplamak. Aşikâre eylemek. |
Velhasıl
ح ص ل
HS:L
| Sözün kısası, özü, kısacası. |
100. ADİYAT / 9-10 Kabirlerde baseret olduklarında, sadrlarda olanların husul olduğuna alim değil mi!? |