İçeriğe geç
KÖK Ara:
KELİME Ara:
ANLAM içinde Ara:
❝ K:DM ❞ kökünden türeyen kelimeler... 29 Kayıt Listeleniyor.
Aynı Kökten Türeyen: xoxox xoxox Akdem ikdam İkdamat istikdam kadem akdam Kademe Kademiyye kadim kudema kıdem Kuddam kuddeme Kudum Kudumiyye Makdem Makadim Mâtekaddem Mikdam Makadim Mukaddema Mukaddemat Mukaddeme mukaddim Mukaddime Mukaddimat Mukdim Mustakdim Mutekaddim Mutekaddimîn mutekadim Takadum Tekadum takdim Takdimât Takdime Tekadim tekaddum Takaddum
xoxox
ق د م K:DM
xoxox
قُدَّامَ K:DM
Akdem
ق د م K:DM

Daha önce. Daha ileri. Daha mühim.

ikdam
ق د م K:DM

Gayret ve sebat ile çalışmak. İlerlemeye gayret etmek. Devamlı çalışmak. İlerlemek.

DuruMeal'de toplam 1 kayıtta geçiyor.
Çğl.İkdamat
istikdam
ق د م K:DM

Önde bulunma, öne geçme. Çok ayaklı olma. Ayaklarının adedi fazla olma.

DuruMeal'de toplam 5 kayıtta geçiyor.
kadem
ق د م K:DM

Ayak. / Adım. / Metrenin üçte biri kadar olan uzunluk. Oniki parmak uzunluğu, yarım arşın. / Uğur. / İnsanda mantık sistemi. / Zihniyeti belirleyen ana unsur.

DuruMeal'de toplam 8 kayıtta geçiyor.
Çğl.akdam
Kademe
ق د م K:DM

Aşama. / Derece, sıra. / Merdiven basamağı. / Adımın basıldığı nokta. / Bir işin, hadisenin, gelişmenin veya durumun her bir aşaması. / İnsanda mantık ve düşünce sistemlerinin çalışma aşamalarından herbiri.

DuruMeal'de toplam 1 kayıtta geçiyor.
Kademiyye
ق د م K:DM

Ayak bastı parası. / Eskiden hükûmete ait bir davetiye veya emri tebliğ etmek için gönderilen memura, masrafları karşılığı olarak verilen ücret.

kadim
ق د م K:DM

Eski. Eski zaman. Başlangıcı olmayan. Uzun zamandan beri var olan. Evveli bilinmeyen hal ve keyfiyet. Eski büyük, İleri gelen. Eski zamanda gelmiş olan.

DuruMeal'de toplam 3 kayıtta geçiyor.
Çğl.kudema
kıdem
ق د م K:DM

Öncelik ve eskilik. Evveli bulunmamak. Ezeli olmak. Başkasından daha önce olmak. Zamanca daha evvelki olmak. Rütbece daha yüksek olmak.

Kuddam
ق د م K:DM

Ön taraf. İleri taraf.

kuddeme
قُدَّامَ K:DM

Önünde.

Kudum
ق د م K:DM

Uzak ve uzun bir yoldan gelmek. / Ayak basmak. / İleri geçmek. İlerilik.

Kudumiyye
ق د م K:DM

Uzak yoldan gelen bir büyük zâta, oranın halkı tarafından takdim edilen hediye. Böyle bir vaziyetten dolayı yazılan kaside.

Makdem
ق د م K:DM

Dönüp gelme. Gelme.

Çğl.Makadim
Mâtekaddem
ق د م K:DM

Geçmiş zaman, mâzi. / Sâbık. Geçen şey. / Önceleri.

Mikdam
ق د م K:DM

Çok ayaklı. Kıdemli. Çok çabalayıp uğraşan. Fazlaca gayret sarfedip ikdâm eden.

Çğl.Makadim
Mukaddema
ق د م K:DM

Önce. Evvelce. Eskiden. Bundan evvel.

Çğl.Mukaddemat
Mukaddeme
ق د م K:DM

İlk söz. Başlangıç. / Önde gelen. Medhal. Giriş. / Man: İki kaziyeden ibaret olan sözün evvelki kaziyesi.

mukaddim
ق د م K:DM

Takdim eden. Sunan. Öne, ileriye geçiren. Öne koyan. Cür'etli çeri kimse. Gözün pınarı, ("mukdim-ül ayn" da denir.)
El Mukaddim : Öncü fiili.

Mukaddime
ق د م K:DM

Evvel gelen. Öne geçen. Her şeyin evveli. Başlangıç. / Bir kitapta asıl maksada başlamadan evvel kitapda olan bahisler hakkında ve kitabın muhteviyatına dâir yazılan makale, önsöz. / Alın. Nasiye. Alındaki perçem.

Çğl.Mukaddimat
Mukdim
ق د م K:DM

İşine düşkün, gayret ve fedakârlıkla çalışan. Cüretli ve cesaretli olan.

Mustakdim
ق د م K:DM

İleride ve önde bulunan. İstikdam eden. (Kadem. den) Çok ayaklı olan.

Mutekaddim
ق د م K:DM

Evvelki, önceki, öne geçen, takaddüm eden. / Takdim olunan, sunulan.

Çğl.Mutekaddimîn
mutekadim
ق د م K:DM

Geçmiş bulunan, tekadüm eden.

Takadum
Tekadum
ق د م K:DM

Üzerinden zaman geçmek. Geçmiş bulunma. Mürur-u zaman olma.

takdim
ق د م K:DM

Arzetmek. Sunmak. Küçük bir kimseyi yaş, amel, mevki ve takva itibariyle büyük bir kimse ile tanıştırmak. Öne geçirmek, bir şeyi başka bir şeyden önde tutmak. Bir büyüğün önüne geçip bir şey vermek.

DuruMeal'de toplam 28 kayıtta geçiyor.
Çğl.Takdimât
Takdime
ق د م K:DM

Kendisinden üstün kişiye sunulan armağan, hediye. Takdim.

Çğl.Tekadim
tekaddum
Takaddum
ق د م K:DM

Önde bulunma. İleri geçme. Zaman veya mevki bakımından ileride olma.

DuruMeal'de toplam 2 kayıtta geçiyor.
2. BAKARA / 94-95

De ki:
"ALLAH'ın indinde… dar-ul ahiret, nasın gayrısında halis olarak sizin için ise… eğer sadıksanız… mevt olmayı temenni edin haydi!"
Elleriyle takdim ettikleri şey ile bunu ebediyyen temenni edemezler!
ALLAH, zalimlere alimdir.

2. BAKARA / 110

Salat ikame edin!
Zekat verin!
Hayr olandan, nefslerinize takdim ettiğiniz şey (neyse)… ALLAH indinde ona vecd olursunuz.
Muhakkak ki ALLAH, amel ettiklerinize basirdir.

2. BAKARA / 223

Kadınlarınız sizin için harstır.
Harsınıza, dilediğinizi ekin!... ve nefsleriniz için takdim edin!

ALLAH'a ittika edin!
Alim olun ki; muhakkak siz, O'na mülaki olacaksınız.
Mü'minlere ibşar olsun!

2. BAKARA / 250

Calut ve ordusuna bariz olduklarında, dediler ki:
"Rabbimiz!
Üzerimize sabır ifrag et!
Kademlerimizi sabitle!
Kafirlerin kavmine karşı bize nasır ol!"

3. ALİ İMRAN / 147

Onların,
"Rabbimiz!
Bizim zenblerimize ve emirlerimizdeki israfımıza gafur ol!
Kademlerimizi sabitle!
Kafirlerin kavmine karşı bize nasr et!" demekten başka kavilleri olmadı.

3. ALİ İMRAN / 182

Bu, ellerinizle takdim ettikleriniz iledir.
Muhakkak ki ALLAH… abd olanlara zallam değildir.

4. NİSA / 62

Nasıl olur da… elleriyle takdim ettikleri şeyler ile kendilerine musibet isabet eder… sonra da (kalkıp)… "Biz, sadece, ihsan ve tevfik irade etmiştik" diye ALLAH'a half ederek sana gelirler!

5. MAİDE / 80

Onlardan çoğunun kafirlere tevella ettiklerini gör!
ALLAH'ın onlara suht etmesiyle… nefslerinin kendileri için takdim ettiği şeyler, elbette beistir!
Azab içinde ebedidir onlar!

7. ARAF / 34

Bütün ümmet için ecel vardır.
Artık ecelleri geldiğinde... bir saat tehir edilmezler ve de istikdam olmazlar.

8. ENFAL / 11

O'ndan emanet olarak, sizi nuas gışa etmişti… ve üzerinize,
onunla sizi tahir kılmak…
ve sizden şeytanın riczini zehab etmek…
ve kalbleriniz üzre rabt etmek…
ve kademlerinizi onunla sabitlemek…
için semadan su inzal etmişti.

8. ENFAL / 51

Bu, ellerinizle takdim ettikleriniz iledir.
Muhakkak ki ALLAH... abd olanlara zallam değildir.

10. YUNUS / 2

Nası nezr etsin...
ve iman edenlere, kendileri için Rabblerinin indinde "sıdk kademe" olduğuna ibşar etsin diye…
kendilerinden bir erkek kimseye vahy etmemiz, nas için çok mu acayibtir ki... kafirler:
"Muhakkak bu, elbette/kesinlikle mübin sihirbazdır." derler!?

10. YUNUS / 49

De ki:
"ALLAH'ın dilediği şeyden başka... nefsim için darr etmeye de… nafia etmeye de malik değilim.

Bütün ümmet için ecel vardır!
Ecelleri geldiğinde... artık bir saat tehir edilmezler... ve de istikdam olmazlar."

11. HUD / 98

O, kıyamet yevminde kavmine ikdam edecek... ve ardından, onları nara varid edecek.
Varid olunan ne beis virdtir!

12. YUSUF / 47-48-49

Dedi ki:
"Yedi sene adet üzere ziraat edin.
Hasad etmeyin... ve yiyeceğinizden birazı dışında sünbülünde vezr edin.
Sonra bunun ardından yedi şedid gelecek... hısn ettiğinizden birazı dışında... onlar için takdim ettiklerinizi yiyecek.
Sonra bunun ardından, nasa gays olacak avm gelecek... onda asr edecekler."

12. YUSUF / 95

Dediler ki:
"ALLAH'a yemin olsun!
Muhakkak sen, elbette/kesinlikle kendi kadim dalaletindesin."

15. HİCR / 24

elbette kat'iyyetle sizden istikdam edenlere BİZ alimiz!
elbette kat'iyyetle tehir edenlere de BİZ alimiz!

16. NAHL / 61

Şayet ALLAH, kendi zulümleri ile nası ahz etseydi… dabbeden (hiçbirini) ona tereke etmezdi… fakat onları müsemma ecele tehir eder.
Ardından, ecelleri geldiği zaman... artık bir saat tehir de edilmezler… istikdam da olmazlar.

16. NAHL / 94

Yeminlerinizi, aranızda dehal olarak ittihaz etmeyin!
Ardından kadem, sabitlendikten sonra zelle olur da… ALLAH'ın sebilinden sadd ettiğiniz şey ile sui olanı tadarsınız… ve azim azab sizin olur.

18. KEHF / 57

Rabbinin ayetleri ile zikir ettirilen...
ve ardından onlara iraz eden...
ve eli ile takdim ettiği şeyi unutan...
kimseden, daha zalim olan kimdir!?
Muhakkak ki BİZ, onu fıkh etmelerine... kalbleri üzre kinanlar... ve kulaklarında vakr kıldık.
Sen onları hudaya davet etsen de... artık ebediyyen ihtida olmazlar.

22. HACC / 10

"Bu, senin kendi elinle takdim ettiklerin iledir.
Muhakkak ki ALLAH... abd olanlara zallam değildir."

25. FURKAN / 23

Amellerden amil oldukları şeylere takdim ettik!... ve ardından onları, mensur heba kıldık.

26. ŞUARA / 75-76-77-78-79-80-81-82

Dedi ki:
"Sizin ve kadem ata-babalarınızın abd olduğunuz şeyi gördünüz mü?
Artık, muhakkak onlar, benim için aduvvdur.
Rabb-il alemin dışında... O ki:
Beni halk edendir...
ve ardından beni ihda eden O'dur.
Bana taam ettiren ve beni iska eden O'dur.
Marazım olduğunda… ardından şifa veren O'dur.
Beni mevt edecek, sonra hayy edecektir.
Din yevminde; bana, hatama gafur olmasına tama ettiğimdir."

28. KASAS / 47

Şayet
kendi elleriyle takdim ettikleri şeylerle kendilerine musibet isabet edecek olmasaydı…
ve ardından
"Rabbimiz!
Bize de Rasul irsal etseydin ya!... ardından biz, SEN'in ayetlerine tabi olurduk ve mü'minlerden olurduk."
diyecek olmasalardı...

30. RUM / 36

Nasa rahmet tattırdığımızda, onunla ifrah olurlar.
Eğer, kendi elleriyle takdim ettkileri ile kendilerine seyyie isabet ederse… o zaman kanıt oluverirler.

34. SEBE / 30

De ki:
"Yevm size miad olmuştur!
Ondan ne bir saat istihar edilirsiniz… ne de istikdam olursunuz!"

36. YASİN / 12

Muhakkak ki BİZ...
mevt olanları BİZ hayy ederiz!
Takdim ettiklerini ve eserlerini BİZ ketb ederiz!
"İmam-ı mübin"de herşeyi BİZ ihsa ederiz!

36. YASİN / 39

Kamer...
Kadim urcun gibi ida edinceye kadar... onu menzillere BİZ kaderledik.

38. SAD / 60

Derler ki:
"Bilakis!
Siz... Size merhaba yok.
Siz... onu bize siz takdim ettiniz... artık, ne beis bir karar."

38. SAD / 61

Derler ki:
"Rabbimiz!
Bunu bize takdim eden kimse… artık ona, nar içinde zıf azabını ziyade et."

41. FUSSİLET / 29

Kafirler derler ki:
"Rabbimiz!
Cinnlerden ve inslerden bizi dalalete düşüren (ikisini) bize göster. En sefillerden olmaları için onları kademlerimizin altına alalım."

42. ŞURA / 48

Artık eğer arız olurlarsa... seni, onlara hafız olarak irsal etmedik!
Senin üzerine olan, sadece, belağdır.
Muhakkakki BİZ, İnsana BİZ'den rahmet taddırdığımızda... onunla ifrah olur.
Eğer, kendi elleriyle takdim ettikleri ile kendilerine seyyieler isabet ederse... artık muhakkak İnsan küfürdedir.

46. AHKAF / 11

Kafirler, iman edenlere dediler ki:
"Şayet hayr olsaydı... onun üzerine bizi sebk edemezlerdi."
Onunla ihtida olmayınca… artık, şunu diyecekler:
"Bu kadim ifktir."

47. MUHAMMED / 7

Ey iman edenler!
Eğer ALLAH'a nasr ederseniz… O'da size nasr eder... ve kademlerinizi sabitler.

48. FETİH / 1-2-3

Muhakkak ki BİZALLAH'ın,
zenbinden takdim etmiş olduklarına ve tehir edilenlere, sana gafur olması için...
ve senin üzerine nimetini tamam etmesi için…
ve seni sırat-ı mustakime ihda etmesi için…
ve ALLAH'ın sana, aziz nasrla nasr etmesi için…
mübin bir fetihle seni feth ettik!

49. HUCURAT / 1

Ey iman edenler!
ALLAH'ın ve Rasulünün elleri arasına tekaddüm etmeyin!
ALLAH'a ittika edin!
Muhakkak ki ALLAH semidir, alimdir.

50. KAF / 28

Der ki:
"BEN'im VARLIĞIMDA ıhtisam etmeyin!
BEN vaadim ile size kat'iyyetle takdim ettim!"

55. RAHMAN / 37-38-39-40-41

Sema şakk olduğunda ve ardından dihan gibi varid olduğunda…

Artık, siz ikiniz, Rabbinizin hangi alüvlerini kizb ediyorsunuz?

Ardından yevme-izinde, inse ve de cinne zenblerinden sual edilmez.

Artık, siz ikiniz, Rabbinizin hangi alüvlerini kizb ediyorsunuz?

Mücrimlere simalarından arif olunur.
Artık onlar, kademleri ile nasiyeleri ile ahz edilirler.

12. tekrar.
13. tekrar.
58. MUCADELE / 12

Ey iman edenler!
Rasule necva ederken... artık necvanızı elinin arasına sadakatle takdim edin.
Bu sizin için hayrdır ve daha tahirdir.
Eğer vecd edemezseniz... artık muhakkak ki ALLAH gafurdur, rahimdir.

58. MUCADELE / 13

Necvanızı elinin arasına sadakatle takdim etmeye işfak mı ettiniz?
Buna fail olamazsanız, ALLAH size tevbe eder.
Artık,
salat ikame edin
ve zekat verin.
ALLAH'a ve Rasulüne itaat edin.
ALLAH, amel ettiklerinize habirdir.

59. HAŞR / 18

Ey iman edenler!
ALLAH'a ittika edin!
Nefs, gad için takdim ettiği şeye nazar etsin!
ALLAH'a ittika edin!
Muhakkak ki ALLAH, amel ettiklerinize habirdir!

62. CUMA / 6-7

De ki:
"Ey hadü olanlar!
Eğer nasın gayrısında, kendinizin ALLAH'a veliyler olduğunuza zeam ediyorsanız... eğer sadıksanız, mevt temenni edin."
Ne var ki... elleriyle takdim ettikleri şeyler ile (ötürü) ebediyyen bunu temenni edemezler.
ALLAH, zalimlere alimdir.

73. MUZZEMMİL / 20

Muhakkak ki Rabbin, senin ve seninle beraber olan bir taifenin... gecenin üçte ikisinden edna ve yarısı kadar ve üçte biri kadar kıyam ettiğine alimdir.

ALLAH geceyi ve gündüzü kaderlendirir.
Onu ihsa edemeyeceğinize alimdir... ve ardından size tevbe eder.

Artık Kur'an'dan yesir olanı kıraat edin!

O...
Sizden (bazınızın) mariz olacağına...
diğerlerinin arzda darb edeceğine...
ALLAH'ın fazlından ibtiga edeceklerine...
ve diğer bir kısmının ALLAH sebilinde kıtal edeceklerine...
alimdir!

Artık ondan, yesir olanı kıraat edin!

ve salatı ikame edin!
ve zekatı verin!
ALLAH'a hasene karz ile ikraz edin!
Nefsleriniz için hayrdan takdim ettiğiniz şey... ona, ALLAH'ın indinde hayr ve daha azim ecir olarak vecd olursunuz.
ALLAH'a istiğfar edin!
Muhakkak ki ALLAH gafurdur, rahimdir.

74. MUDDESSİR / 35-36-37

Muhakkak o...
beşer için…
sizden tekaddüm etmeyi veya tehir edilmeyi dileyenler için...
nezir olarak elbette kebir olanlardan biridir.

75. KIYAME / 13

Yevme-izinde... İnsana, takdim ettikleri ve tehir ettikleri şeyler ile haber verilir.

78. NEBE / 40

Muhakkak ki BİZ sizi...
kişinin, eliyle takdim ettiği şeye nazar edeceği...
kafirin, "Keşke ben turab olaydım!" diyeceği...
yevmdeki karib azaba nezr ettik!

82. İNFİTAR / 1-2-3-4-5

Sema fatr olduğunda
ve kevkebler nesr edildiklerinde
ve bahrlar fecr ettirildiğinde
ve kabirler baseret olduğunda
nefs takdim ettiği ve tehir ettiği şeylere alimdir!

89. FECR / 21-22-23-24

Hayır!
Arz, dekk olarak dekk olarak, dekk edildiğinde
ve Rabbin, melekleri saff saff kıldığında...
ve yevme-izinde cehenneme getirildiğinde…
yevme-izinde tezekkür eder İnsan!... artık ona zikir ne edecekse!
Der ki:
"Ahh keşke... hayatım için, takdim etseymişim!"

Sure Listesi

Kelam-ı Kadim'de Geçen Kelimeler Sözlüğü;Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından derlenerek hazırlanmıştır.