İçeriğe geç
KÖK Ara:
KELİME Ara:
ANLAM içinde Ara:
❝ K:DR ❞ kökünden türeyen kelimeler... 16 Kayıt Listeleniyor.
Aynı Kökten Türeyen: xoxox Akder ikdar iktidar kader kadir Kadr Kıdr Kudur kudret Akdar Makderet makdur Makdurat Mikdar mukadder Mukadderat Mukaddir Mukaddirîn muktedir Muktedirîn takdir Tekadir
xoxox
ق د ر K:DR
Akder
ق د ر K:DR

En kudretli.

ikdar
ق د ر K:DR

Kudret verme, kuvvetleştirme, güç kazandırma. Geçimini sağlama. Birini kayırma.

DuruMeal'de toplam 20 kayıtta geçiyor.
iktidar
ق د ر K:DR

Güç kazama, kudretlenme. / Güç, takat. Kudret. Güç yetmek. Yapabilmek.

kader
ق د ر K:DR

Tayin etmek. Kıymet biçmek. Belirlemek. İtibar vermek. Güç, kuvvet, takat vermek. / Olması gerekeni olması gerektiği şekilde yerine getirmek. / ALLAH'ın muradı, murad ettiği şey. Takdir-i İlâhî. Ezelî kısmet.

DuruMeal'de toplam 30 kayıtta geçiyor.
kadir
ق د ر K:DR

Bir işi yapmaya gücü yeten. Mukaddir. Muktedir. Kudreti mutlak olan ve her hususa muktedir olan.
El Kadir : Muhakkak becermek. Muktedirde becermiş olmak. Kudret. Kudret sâhibi ve herşeye kudreti yeten. Nihayetsiz kudret sahibi.

DuruMeal'de toplam 61 kayıtta geçiyor.
Kadr
ق د ر K:DR

İtibar. Değer, kıymet. Haysiyet. Derece miktarı. Miktar. Meblağ. Takat. Takdir, rızkı taksim eylemek. Gına.

DuruMeal'de toplam 3 kayıtta geçiyor.
Kıdr
ق د ر K:DR

Çömlek, tencere ve kazan gibi, yemek pişirmeye mahsus kaplar.

DuruMeal'de toplam 1 kayıtta geçiyor.
Çğl.Kudur
kudret
ق د ر K:DR

Güç. Takat. Her yeri kaplayan kudretullah. Varlık. Ehliyet. Becerebilme. Zenginlik. Kabiliyet.

Çğl.Akdar
Makderet
ق د ر K:DR

Kuvvet, kudret, güç, zor.

makdur
ق د ر K:DR

Güç. Kuvvet. Kudret. Takdir olunmuş. Allah'ın takdiri. Daha evvelden takdir olunmuş.

DuruMeal'de toplam 1 kayıtta geçiyor.
Çğl.Makdurat
Mikdar
ق د ر K:DR

Parça. Kısım. Bölük. Kıymet. Değer. Derece.

DuruMeal'de toplam 3 kayıtta geçiyor.
mukadder
ق د ر K:DR

Tâyin olunmuş. Kısmet. Kader. Kıymeti biçilmiş. Beğenilmiş. Yazılmış olan. Yazılı olmayıp da sözün gelişinden anlaşılan. Lafzan zikredilmeyip, mânen murad edildiği anlaşılan.

Çğl.Mukadderat
Mukaddir
ق د ر K:DR

Takdir eden. Bütün mahlukatın ve her şeyin esaslarını tanzim ve takdir edip sıralayan. Bir şeyin kıymetini biçen, takdir eden. Beğenen.

Çğl.Mukaddirîn
muktedir
ق د ر K:DR

Güçlü, kuvvetli, becerikli. İşe gücü yeten. İktidarlı.
El Muktedir : Kudretinin hazıroluşu. Bir şeyi becerdikten sonra, becerdiği haliyle kudretinin hazır oluşu, muktedir demek oluyor.

DuruMeal'de toplam 4 kayıtta geçiyor.
Çğl.Muktedirîn
takdir
ق د ر K:DR

Kıymet tesbiti. Değerini, kıymetini, lüzumunu anlamak. Kader. Düşünmek. Öyle saymak.

DuruMeal'de toplam 6 kayıtta geçiyor.
Çğl.Tekadir
2. BAKARA / 20

Berk, neredeyse, onların basarlarını hatf edecektir.
Kendilerine ziya bürüdüğü her defada, onun içinde meşy ederler... ve üzerlerine zulmet çökünce kaim olurlar.
Şayet ALLAH dileseydi, onların işitmelerini de basarlarını da kesinlikle zehab ederdi.
Muhakkak ki ALLAH, herşeye kadirdir.

2. BAKARA / 106-107

Bir ayetten bir şey nesh edersek veya nesy ettirirsek... ya ondan hayr olanı... ya da onun mislini getiririz.
Bilmez misin!...
Muhakkak ki ALLAH, kulli şeye kadirdir!
Bilmez misin!...
Muhakkak ki ALLAH... semaların ve arzın mülkü O'nundur.
Sizin için, ALLAH'ın gayrısında veliy ve de nasır yoktur!

2. BAKARA / 109

Kitab ehlinin çoğu... kendilerine beyan edilmiş hakk olan şeyin ardından (rağmen)... nefsleri indindeki hased yüzünden... imanınızın ardından, keşke küfür edenlere redd olsanız diye vedd ederler.
Artık siz,
ALLAH emrini verinceye kadar onları afv edin ve safh edin.
Muhakkak ki ALLAH, kulli şeye kadirdir.

2. BAKARA / 148

Herkesin, kedisine veliyy ettiği vechi vardır!
Artık siz, hayr olanlara sebk etmenin gereklerini yerine getirin!
Siz nerede olsanız... ALLAH, cemian sizinle olur!
Muhakkak ki ALLAH, herşeye kadirdir.

2. BAKARA / 236

Temas etmediğiniz veya kendilerine farzları farz etmediğiniz kadınları
boşamışsanız, size cünah yoktur.
Musi kader üzre ve muktir kader üzre maruf meta ile o kadınları metalandırın.
Bu, muhsinler üzre hakktır.

2. BAKARA / 259

Yahut... haviyeleri arşları üzre olmuş karyeye merr eden kimsenin;
"ALLAH, mevtinden sonra, bunu nasıl hayy edecek" demesi gibi!...

ALLAH, onu, yüz yıl mevt etti... sonra onu baas etti.
"Ne kadar lebs oldun?"
dediğinde...
"Yevm veya yevmin birazı kadar..."
demişti.
Dedi ki:
"Bilakis!
Seni, nasa bir ayet kılmak için... yüz yıl lebs oldun! Taamına ve şarabının tesennüh etmemiş olmasına nazar et.
Bir de eşeğine nazar et!
Nazar et kemiklere!... (bak) onu nasıl inşaz ediyoruz... sonra da onu etle kisvelendiriyoruz (gör!)"

Ardından kendisine beyan olduğunda, demişti ki:
"ALLAH'ın herşeye kadir olduğuna alim oldum!"

2. BAKARA / 264

Ey iman edenler!
Mallarını nasa riya olarak infak edenler...
ve ALLAH'a ve ahir yevmine iman etmeyenler...
gibi... minnet ve eza ile sadakatinizi batıl etmeyin.

Artık onun meseli;
üzerinde turab olan... ve ardından, ona vabil isabet eden... ve ardından, sald haline terk olan... safva meseli gibidir.

Onlar, kesb ettikleri şeylere ikdar edemezler.
ALLAH, kafir kavimleri ihda etmez.

2. BAKARA / 284

Semalarda olanlar ve arzda olanlar ALLAH'ındır.
Nefsinizde olanı ibda etseniz de hafy etseniz de, ALLAH onunla sizi hesaba çeker… ve ardından,
dilediği kimseye gafur olur
ve dilediği kimseye azab eder.
ALLAH herşeye kadirdir.

3. ALİ İMRAN / 26

De ki:
"ALLAHumme!
Mülkün maliki!... mülkü dilediğine verirsin
ve dilediğinden mülkü nez edersin.
Dilediğini izzetlendirirsin ve dilediğini zelil edersin.
Hayr senin elin iledir.
Muhakkak ki SEN, herşeye kadirsin."

3. ALİ İMRAN / 29

De ki:
"Sadrlarınızda olanı hafiy etseniz de… onu ibda etseniz de… ALLAH ona alimdir.
Semalarda olanlara da... arzda olanlara da alimdir.
ALLAH, herşeye kadirdir."

3. ALİ İMRAN / 165

Onlara, kat'iyyetle iki misli isabet etmiş olan!... musibet size isabet ettiğinde, dediniz ki:
"Bu nasıl olur!"
De ki:
"O, nefsinizin indindendir."
Muhakkak ki ALLAH, herşeye kadirdir.

3. ALİ İMRAN / 189

Semaların ve arzın mülkü ALLAH'ındır.
ALLAH, herşeye kadirdir.

4. NİSA / 133

Eğer dilerse… sizi zehab eder, ey nas!… ve ahar olanlar ile verir (gelir)!
ALLAH, buna kadir olandır.

4. NİSA / 149

Eğer hayr olanı ibda ederseniz veya hafy ederseniz veya sui olanı afv ederseniz...
Muhakkak ki ALLAH, afuv, kadir olandır.

5. MAİDE / 17

"Meryem oğlu Mesih... o muhakkak ALLAH'tır." diyenler elbette kat'iyyetle kafir olmuştur!
De ki:
"Eğer, Meryem oğlu Mesih'i ve annesini ve cemian arzdakileri helak etmeyi irade etse... artık, ALLAH'tan bir şeye malik olan kimdir!?
Semaların ve arzın ve bu ikisinin arasındakilerin mülkü ALLAH'ındır. Dilediğini halk eder.
ALLAH, herşeye kadirdir."

5. MAİDE / 19

Ey kitab ehli!
Size Rasulümüzü kat'iyyetle kıldık!
O, Rasullerin fetretinde,
"Bize beşir de... nezir de gelmedi!" demeyesiniz diye size beyan etmektedir.
Artık size beşir de... nezir de kat'iyyetle gelmiştir!
ALLAH, herşeye kadirdir.

5. MAİDE / 34

Kendilerine takdir olunandan önce tevbe edenler müstesna.
Artık alim olun ki… ALLAH, gafurdur, rahimdir.

5. MAİDE / 40

Bilmez misin!?
Muhakkak ki ALLAH… semaların ve arzın mülkü O'nundur!
O, dilediği kimseye azab eder ve dilediği kimse için gafur olur.
ALLAH, herşeye kadirdir.

5. MAİDE / 120

Semaların ve arzın ve ikisindeki şeylerin mülkü ALLAH'ındır.
O, herşeye kadirdir.

6. ENAM / 17

Eğer ALLAH sana darr ile mess etse... ardından onu, KENDİSİ dışında keşf edecek yoktur.
Eğer hayr ile sana mess ederse... artık O, herşeye kadirdir.

6. ENAM / 37

Rabblerinden ayetler, keşke kendilerine inzal olsaydı... diyecekler.
De ki:
"Muhakkak ki ALLAH, ayet inzal etmeye kadirdir. Fakat onların pek çoğu alim değildir."

6. ENAM / 65

De ki:
"O,
fevkinizden veya ayaklarınızın altından size azab baas etmeye…
veya sizi şialar halinde ilbas etmeye...
ve bazınızın beisini bazınıza tattırmaya...
kadirdir."
Nazar et!... Ayetleri nasıl da sarf ediyoruz… umulur ki fıkh edersiniz.

6. ENAM / 91

"ALLAH, beşere birşey inzal etmedi" diyerek... O'nun kadrini hakk olarak ALLAH'a kaderleyemediler!

De ki:
" Musa'nın nasa, onunla nur ve huda verdiği...
kırtas haline getirip ibda ettiğiniz...
ne var ki çoğunu hafy ettiğiniz...
sizin de ata-babalarınızın da alim olmadığı şeylere sizi ilimlendiren...
o kitabı kim inzal etti!?"

De ki:
"ALLAH!"

Sonra vezr et onları havzlarına... ilab olsunlar!

6. ENAM / 96

Sabah felak olur. Gece, sükun kılınmıştır… Güneş ve kamer, husbandır.
Takdir budur!... azizdir, alimdir.

8. ENFAL / 41

Eğer;
ALLAH'a
ve Furkan yevminde... iki cemaatin mülaki olduğu yevmde... BİZ'e abd olana inzal ettiklerimize iman etmiş iseniz...
Alim olun!
Ganimet aldığınız şeylerden beşte biri;
ALLAH'ındır
ve Rasulünündür
ve kurb sahiblerinindir
ve yetimlerindir
ve miskinlerindir
ve sebil çocuklarınındır (yolcu).
ALLAH herşeye kadirdir.

9. TEVBE / 39

Nefr etmezseniz…
size elim azab ile azab eder…
ve sizin gayrınızda bir kavmi yerinize istibdal eder.
Siz O'na bir şey darr edemezsiniz.
ALLAH, herşeye kadirdir.

10. YUNUS / 5

O, güneşi ziya ve kameri nur kılandır.
Senelerin adedine ve hesabına alim olmanız için menziller kaderlenmiştir.
ALLAH bunu, ancak, bi-hakkın halk etmiştir.
O, ayetlerini alim olan kavim için fasl etmektedir.

10. YUNUS / 24

Muhakkak dünya hayatının meseli, ancak, semadan inzal ettiğimiz su gibidir:

Nasın ve enamın yediği, arzın nebatı, onunla ihtilat olmuştur.
Hatta... arz, zuhrufunu ve ziynetlerini ahz ettiğinde ve ehli bunlara kadir olduklarını zann ettiklerinde... ona, gece veya gündüz, emrimiz geliverir... ve ardından bir gün önce ganiy olmamış gibi, onları hasid hale getiriveririz.

Böyledir!...
Tefekkür eden kavim için ayetleri tafsil ederiz.

11. HUD / 4

Merciniz ALLAH'adır… O, herşeye kadirdir.

13. RAD / 8

ALLAH,
bütün dişilerin hamil olduğu şeye…
ve rahimlerin gayz ettiği şeye…
ve de ziyade ettiği şeye…
alimdir.
Herşey, O'nun indinde, mikdar iledir.

13. RAD / 17

Semadan su inzal eder... ve ardından vadiler, kendi kaderleri ile seyl olur... Ardından seyl, rabiyenin zebedine hamil olur.
Hilye veya meta ibtiga ederek nar içinde kendilerine vakd ettikleri şeylerden... bunun mislinde zebed olur.

Böyledir!...
ALLAH, hakk ve batılı darb etmektedir!
Artık,
zebed... cef olup zehab olur...
nasa menfaat sağlayan şeyler... arzda meks olur.

Böyledir!...
ALLAH, meseller darb etmektedir.

13. RAD / 26

ALLAH, rızkı… dünya hayatı ile ifrah olan... dilediği kimse için bast eder ve ikdar eder.
Ahirette dünya hayatı, ancak, metadır!

14. İBRAHİM / 18

Rabblerine kafir olanların meseli:
Amelleri, asıf yevmde, rih ile şiddetlenen ramad gibidir. Kesb ettiklerinden bir şeye ikdar edemezler.
Böyledir!...
O, baid dalalettir.

15. HİCR / 21

Hazineleri indimizde olmayan bir şey yoktur. BİZ, ancak, malum kader ile onu inzal ederiz.

15. HİCR / 58-59-60

Dediler ki:
"Muhakkak biz… Lut'un ali dışında... mücrimlerin kavmine irsal edildik.
Muhakkak ki BİZ, onların hepsini necat ettireceğiz… bizim tarafımızdan kaderlenen kadını müstesna… muhakkak o, elbette/kesinlikle gabir olanlardandır.

16. NAHL / 70

ALLAH sizi halk etti… sonra sizi vefat ettirecek.
Sizden (bazı) kimseler, ömürlerinin en rezil haline redd oluncak... ilim ettikleri şeylerin bazısına, nasıl da alim olmadılar diye!
Muhakkak ki ALLAH alimdir, kadirdir.

16. NAHL / 75

ALLAH, bir şeye ikdar edemeyen memluk abd ile kendimizden hasene rızk ile rızıklandırdığımız ve ardından ondan sırr olarak ve cehr olarak infak eden kimseyi, mesel darb eder.
Bunlar istiva olabilir mi!?
Hamd etmek, ALLAH'ındır...
Bilakis!
Pek çoğu alim değildir.

16. NAHL / 76

ALLAH, iki adamı mesel darb eder.
Onlardan biri dilsizdir, bir şeye ikdar edemez... O, mevlasına kelldir, nereye teveccüh etse, hayrla gelemez.
O ve adl ile emir eden ve sırat-ı mustakim üzre olan kimse, istiva mıdır!?

16. NAHL / 77

Semaların ve arzın gaybı ALLAH'ındır.
Saatin emri, ancak, göz açıp kapanana kadar gibidir... veya daha karibdir.
Muhakkak ki ALLAH, herşeye kadirdir.

17. İSRA / 30

Muhakkak ki Rabbin, dilediği kimse için rızkı bast eder ve ikdar eder.
Muhakkak ki O, KENDİSİNE ibadet edenlere habir ve basir olandır.

17. İSRA / 99

Semaları ve arzı halk eden ALLAH'ın, onların mislini halk etmeye de kadir olduğunu görmezler mi!?
Onlara... hakkında rayb olunmayan bir ecel kıldı… ancak, kafirler dışında, nasın pek çoğu da imtina etti.

18. KEHF / 45

Dünya hayatının, semadan inzal olan su gibi olduğu meselini onlara darb et!
Arzın nebatı onunla ihtilat olur... ve ardından rihlerin zerv ettiği heşimlere dönüverir.
ALLAH, herşeye muktedir olandır.

20. TAHA / 40

"Kız kardeşin meşy etmişti... ve ardından onlara demişti ki:
***ona kefil bir kimseyi size delil edeyim mi?***
Ardından seni, aynı karar olsun ve hüzünlenmesin diye annene rücu ettik.

Sen bir nefs katl etmiştin... ve ardından seni gammdan necat etmiştik. Seni fitne ile fitne etmiştik... ve ardından senelerce Medyen ehlinin içinde lebs olmuştun.

Sonra kader üzere BİZ'e geldin ey Musa!"

21. ENBİYA / 87

Zen-nun (balıkların efendisi, Hz.Yunus) gazab edip de zehab olunca... kendisine ikdar edemeyeceğimizi zann etmişti.
Ardından, zulmetler içine nida etti:
"Senden başka ilah yoktur!
Sen subhansın. Muhakkak ben zalimlerden oldum!"

Zennun olarak ifade edilen, Hz.Yunus'tur.
22. HACC / 6

ALLAH'ın…
O'nun, hakk olması…
O'nun, elbette/kesinlikle mevt olanları hayy etmesi…
O'nun, elbette/kesinlikle herşeye kadir olması…
böyledir!

22. HACC / 39-40

Kendilerine zulüm edildi diye... katle uğrayanlara izin verildi... ki onlar;
hakk gayrısında; sadece "Rabbimiz ALLAH'tır" demelerinden ötürü diyarlarından ihrac edildiler.
Muhakkak ki ALLAH, onlara nasr üzre elbette/kesinlikle kadirdir.

Şayet ALLAH, nasın bazısını bazısı ile def etmeseydi... içlerinde ALLAH'ın isimlerinin içinde çokça zikir edildiği... manastırlar ve kiliseler ve havralar ve mescidler elbette/kesinlikle hedm edilirdi.
ALLAH, KENDİSİNE nasr edene, elbette/kesinlikle nasr eder.
Muhakkak ki ALLAH, elbette/kesinlikle kaviydir, azizdir.

22. HACC / 74

ALLAH'ın kadrini hakkıyla kaderleyemediler!
Muhakkak ki ALLAH kaviydir, azizdir.

23. MU'MİNUN / 18-19

BİZ, semadaki sudan, bir kader ile inzal ettik ve onu arzda sükun buldurduk.
Muhakkak ki BİZ, onu zehab etmeye de kadiriz.

Onunla sizin için, hurmalardan ve ineblerden (üzüm) cennetler inşa ettik. İçlerinde sizin için pek çok fakihler vardır... ve siz, onlardan yiyorsunuz!

23. MUMİNUN / 95

Muhakkak ki BİZ, onlara vaad ettiğimiz şeyi sana göstermeye kesinlikle kadiriz.

24. NUR / 45

ALLAH, bütün dabbeyi sudan halk etti…
Bir kısmı batnı üzre meşy eder...
kimisi iki ayak üzerinde meşy eder…
kimisi dört ayak üzerinde meşy eder.
ALLAH, dilediği şeyi halk eder. Muhakkak ki ALLAH, herşeye kadirdir.

25. FURKAN / 1-2

Alemlere nezir olması için KENDİSİNE abd olana furkanı inzal eden...
semaların ve arzın mülkü kendisine ait olan...
bereketlidir.
Evlad ittihaz etmemiştir.
O'nun, mülkünde şeriki yoktur.
Herşeyi halk etmiş... ve ardından bir takdir üzere kaderlemiştir.

25. FURKAN / 54

O,
sudan beşer halk eden…
ve ardından ondan neseb ve sıhr (kadın tarafından akrabalık) kılandır.
Rabbin, kadir olandır.

27. NEML / 57

Ardından BİZ, ona ve ehline necat ettik… karısı müstesna... o, gabir olanlardan olmaya kaderlendi.

28. KASAS / 82

Bir gün önce, onun yerinde olmayı temenni edenler,
"Vay! Demek ki ALLAH, kendisine abd olanlardan dilediği kimse için rızkı bast ediyor ve ikdar ediyormuş.
Eğer ALLAH, bize minnet etmeseydi, bizi de kesinlikle hasf edecekti. Demek ki kafirler felaha ulaşamıyorlarmış!" deyiverdiler.

29. ANKEBUT / 20

De ki:
"Arzda seyir edin!
Nazar edin!... Halk etmeyi nasıl bed etti!
Sonra ALLAH, ahiret neşetini inşa edecektir.
Muhakkak ki ALLAH, herşeye kadirdir."

29. ANKEBUT / 62

ALLAH, KENDİSİNE ibadet edenlerden dilediği kimseye rızkı bast eder... ve ona ikdar eder.
Muhakkak ki ALLAH herşeye alimdir.

30. RUM / 37

ALLAH'ın, dilediği kimse için rızkı bast ettiğini ve ikdar ettiğini görmezler mi!?
Muhakkak bunda, iman eden kavim için, elbette/kesinlikle ayetler vardır.

30. RUM / 50

Artık nazar et!... ALLAH'ın rahmet eserlerine!
Arzı... mevt olduktan sonra, nasıl da hayy ediyor! Muhakkak bu, mevtayı elbette hayy eder.
O, herşeye kadirdir.

30. RUM / 54

Zaaftan sizi halk eden ALLAH, sonra zaafın ardından kuvvet kıldı, sonra kuvvetin ardından zaaf ve şeyb kıldı. O, dilediğini halk eder.
O, alimdir, kadirdir.

32. SECDE / 5

Emri, semadan arza tedbir eder.
Sonra... mikdarı, sizin adedlediğinizden bin sene olan bir yevmde, ona uruc eder.

33. AHZAB / 26-27

Kitab ehlinden, onlara zahir olanları…
sayasilerinden inzal etti…
ve kalblerine rub kazf etti.
Ferikini katl ediyor, ferikini esir ediyordunuz.
Onların arzlarına... ve diyarlarına... ve mallarına... ve henüz vatı olmadığınız arza... sizi varis etti.
ALLAH, herşeye kadir olandır.

33. AHZAB / 38

ALLAH'ın kendisine farz kıldığı şeyde, Nebi üzre harec yoktur… önceden halv olmuşlar hakkında da ALLAH'ın sünneti (böyle)dir.
ALLAH'ın emri, makdur kader üzere olur.

34. SEBE / 10-11

elbette kat'iyyetle!... Davud'a KENDİMİZDEN fazl verdik;
"Ey dağlar ve uçucular!
Onunla beraber evvab olun!"
Sabigalar amel emesi...
ve serd içinde kaderlenmesi…
için ona hadidi lin etmiştik.
Salih amel işleyin... muhakkak ki BEN, amel ettiklerinize basirim.

34. SEBE / 13

Mihrablardan (savaş malzemeleri) ve temsillerden (heykeller) ve cabiyeler (havuzlar) gibi cefnelerden (su tekneleri) ve revs olmuş kıdrlardan (yemek pişirme kabları)... dilediği şeyleri ona amel ediyorlardı.

Şükür ederek amel edin! eyy Davud ali!
BANA ibadet edenlerden şükür edenler pek azdır.

34. SEBE / 18

Onlarla, barek karyeler arasında… orada zahir karyeler kıldık... ve onda seyri kaderledik.
"Gecelerde ve yevmlerde, orada emin olarak seyir edin!"

34. SEBE / 36

De ki:
"Muhakkak ki Rabbim, dilediği kimse için rızkı bast eder... ve ikdar eder.
Fakat nasın pek çoğu alim değildir."

34. SEBE / 39

De ki:
"Muhakkak ki Rabbim, kendisine ibadet edenlerden dilediği kimse için rızkı bast eder... ve ikdar eder.
Birşeylerden infak ettiğiniz ne varsa… artık O, ona halife kılar.
O, rızk verenlerin hayrlısıdır."

35. FATIR / 1

Hamd etmek…
semaları ve arzı fatr eden...
melekleri, ikişer ve üçer ve dörder cenahlı (eksenli) Rasuller kılan...
halkıyette dilediğini ziyade eden...
ALLAH'ındır.

Muhakkak ki ALLAH, herşeye kadirdir.

35. FATIR / 44

Arzda seyir etmezler mi... kendilerinden öncekilerin akibetlerinin nasıl olduğuna nazar etmiyorlar mı!
Onlar kuvvet olarak, kendilerinden daha şedidtiler.
Semalardaki ve arzdaki şeylerden, ALLAH'ı aciz bırakan olamaz!
Muhakkak ki O, alim, kadir olandır.

36. YASİN / 38

Güneş, kendisine mustekar olana cereyan eder.
Bu... aziz, alim takdirdir.

36. YASİN / 39

Kamer...
Kadim urcun gibi ida edinceye kadar... onu menzillere BİZ kaderledik.

36. YASİN / 81

Semaları ve arzı halk eden, onların mislini halk etmeye kadir değil midir!?

Bilakis!
O, hallaktır, alimdir.

39. ZUMER / 52

Alim değiller mi... ALLAH, dilediği kimse için rızkı bast eder ve ikdar eder?
Muhakkak işte bunda, iman eden kavim için kesinlikle ayetler vardır.

39. ZUMER / 67

ALLAH'ı, O'nun kadrini hakk olarak kaderlemediler.
Kıyamet yevminde...
Arz... cemian O'nun kabzındadır.
Semalar... O'nun yemini ile tayy edilmiştir.
O, subhandır... ve şirk koştukları şeylerden ulvidir.

41. FUSSİLET / 9-10-11-12

De ki:
"Siz... arzı iki yevmde halk edene gerçekten kafir misiniz!?... O'na endad mı kılıyorsunuz?
O, Rabb-il alemindir!"
Orada, onun fevkinde rasiyeler kıldı...
ve içini barek etti.
Sail olanlar için seva olarak, orada onların kutlarını dört yevmde kaderledi.
Sonra, henüz duhan halinde olan semaya istiva etti.

Ona ve arza dedi ki:
"Gelin ikiniz de! Ta'van veya kerhen!"
İkisi de
"İtaat ile geldik." dediler.

Ardından, iki yevmde, yedi semaları kaza etti... ve emirlerini, bütün semalarda vahy etti.

Dünya semasını misbahlar ile ziynetlendirdi... ve onlara hıfz etti.
Bu... aziz, alim takdirdir.

41. FUSSİLET / 9-10-11-12

De ki:
"Siz... arzı iki yevmde halk edene gerçekten kafir misiniz!?... O'na endad mı kılıyorsunuz?
O, Rabb-il alemindir!"
Orada, onun fevkinde rasiyeler kıldı...
ve içini barek etti.
Sail olanlar için seva olarak, orada onların kutlarını dört yevmde kaderledi.
Sonra, henüz duhan halinde olan semaya istiva etti.

Ona ve arza dedi ki:
"Gelin ikiniz de! Ta'van veya kerhen!"
İkisi de
"İtaat ile geldik." dediler.

Ardından, iki yevmde, yedi semaları kaza etti... ve emirlerini, bütün semalarda vahy etti.

Dünya semasını misbahlar ile ziynetlendirdi... ve onlara hıfz etti.
Bu... aziz, alim takdirdir.

41. FUSSİLET / 39

Senin arzı huşu halinde görmen… ve ardından ona su inzal ettiğimizde hezz etmesi ve rubve olması da O'nun ayetlerindendir.
Muhakkak ona hayat veren, elbette mevtaya da hayat verir.
Muhakkak ki O, herşeye kadirdir.

42. ŞURA / 7-8-9

Böyledir!...
BİZ...
hakkında rayb olmayan cem yevmine nezr etmen için…
karyelerin anasını (Mekke) ve onun havlindekileri nezr etmen için...
arabiyye Kur'an'ı sana vahy etmekteyiz.

Bir ferik cennettedir… bir ferik ise seirdedir!
Şayet ALLAH dileseydi, elbette onları vahid ümmet kılardı... fakat rahmetine, dilediği kimseyi dahil eder.

Zalimler... O'nun gayrısından (bir çok) veliyler ittihaz etse bile... onlara (gerçek bir) veliy ve nasır yoktur!

ALLAH!...
Veliy de O'dur!
Mevt olanları hayy eden de O'dur!
Herşeye kadir olan da O'dur!

42. ŞURA / 12

Semaların ve arzın mıkladları O'nundur.
Dilediği kimse için rızkı bast eder ve ikdar eder.
Muhakkak ki O, herşeye alimdir.

42. ŞURA / 27

Şayet ALLAH, kendisine ibadet edenler için rızkı bast ederse... elbette/kesinlikle arzda bagy olurlar. Fakat O, dilediği şeyi kader ile inzal eder.
Muhakkak ki O, kendisine ibadet edenlere habirdir, basirdir.

42. ŞURA / 29

Semaların ve arzın halkıyeti... ve dabbeden orada bess olanlar, O'nun ayetlerindendir.
O, dilediğinde... onları cem etmek üzre kadirdir.

42. ŞURA / 50

Yada onları erkekler ve dişiler olarak zevcelendirir…
dilediği kimseyi ise akim (kısır) eder.
Muhakkak ki O, alimdir, kadirdir.

43. ZUHRUF / 11

O,
semadan kader ile su inzal edendir.
Ardından onunla, meyyit beldeyi neşr ettik.

Böyledir!...
Siz de ihrac edileceksiniz!

43. ZUHRUF / 42

Ya da onlara vaad ettiğimizi sana (da) gösteririz.
Muhakkak ki BİZ, onlara muktedir oluruz.

46. AHKAF / 33

Yoksa onlar, semaları ve arzı halk eden… ve o ikisini halk etmekle ayya olmayan ALLAH'ın… mevtleri hayy etmeye kadir olduğunu görmüyorlar mı!?
Bilakis!
Muhakkak ki O, herşeye kadirdir.

48. FETİH / 20-21

ALLAH size… ahz edeceğiniz pek çok magnem vaad etmektedir.
Artık…
mü'minler için ayet olması için…
ve sizi sırat-ı mustakime ihda etmesi için...
sizin için bunda acele etti... ve nasın ellerini sizden keff etti.
Sizin ikdar edemediğiniz... ALLAH'ın kat'iyyetle ihata etmiş olduğu başka şeyler de vardır!
ALLAH, herşeye kadir olandır.

54. KAMER / 11-12

Ardından semanın bablarını, münhemir su ile feth ettik… ve arzda aynlar fecr ettik.
Su, kat'iyyetle ikdar olunmuş emir üzre iltika etti!

54. KAMER / 42

Ayetlerimize külliyyen kizb ettiler.
Ardından, onları aziz muktedir ahz ile ahz ettik.

54. KAMER / 49

Muhakkak ki BİZ, herşeyi kaderi ile halk ettik.

54. KAMER / 54-55

Muhakkak muttakiler,
cennetlerdedir...
ve neherdedir...
Muktedir melikin indinde sıdk makaddadır.

56. VAKIA / 60-61

Sizin emsalinizi bedellendirmek
ve alim olmadığınız şey içinde sizi inşa etmek üzre…
mevti, BİZ kaderledik sizin aranızda!
BİZ, mesbuk değiliz!

57. HADİD / 2

Semaların ve arzın mülkü O'nundur.
Hayy eder ve mevt eder.
O herşeye kadirdir.

57. HADİD / 29

(Fasık olmaları...) Kitab ehlinin,
ALLAH'ın fazlından bir şeye ikdar edemeyeceklerine...
Fazl'ın ALLAH'ın eli ile olduğuna...
onu dilediğine vereceğine
alim olmadığı içindir!
ALLAH, azim fazl sahibidir.

59. HAŞR / 6

Onlardan ALLAH'a ve Rasulüne fey olanlar... Siz, onlara at sürüleri ve de rikabiler vacife etmediniz.
Fakat ALLAH, Rasullerini dilediği kimseye musallat eder.
ALLAH, herşeye kadirdir.

60. MUMTEHİN / 7

Gerekir ki (belki)… ALLAH, sizin ve onlardan düşman olduklarınızın arasına meveddet kılar.
ALLAH kadirdir… ALLAH gafurdur, rahimdir.

64. TEGABUN / 1

Semalarda olanlar ve arzda olanlar ALLAH'ı sebbih eder!
Mülk O'nundur!
Hamd etmek O'nundur!
O, herşeye kadirdir!

65. TALAK / 2-3

Ecellerini belağ ettiğinizde... ardından... onları maruf ile imsak edin... veya maruf ile fark edin.
Sizden adil iki kişi şahid olsun... ve şahadeti ALLAH için ikame edin!
ALLAH'a ve ahir yevmine iman etmiş olanlara... vaaz olunan budur.
ALLAH'a ittika eden kimse... O,
ona mahrec kılar...
onu hesaba katmadığı yerden rızıklandırır.
ALLAH'a tevekkül eden kimse… artık O,
ona hasbtır.
Muhakkak ki ALLAH'ın emri baliğ olur.
ALLAH, herşey için kat'iyyetle kader kılmıştır!

65. TALAK / 6-7

İskan olduğunuz yerde, vecd olduğunuz kadar o kadınları iskan edin. Onları dıyk etmek için onları darr etmeyin.
Eğer onlar hamile iseler... artık onlara yüklerini vaz edinceye kadar infak edin.

Ardından eğer sizin için emzirirlerse... artık onların ecirlerini ödeyin. Aranızda maruf ile temir edin.
Eğer teasür olursa... vüsat sahibinin, vüsatından infak etmesi için… artık ona başkası emzirecektir.

Rızkı kendisine ikdar olunan kimse... artık o da, ALLAH'ın kendisine verdiğinden infak etsin!
ALLAH, nefsi, sadece, kendisine verdiği şeye mükellef eder!
ALLAH, usra ardından yüsr kılacaktır.

65. TALAK / 12

ALLAH, yedi semaları ve onların misli kadarını arzdan halk edendir.
ALLAH'ın herşeye kadir olduğuna... ve ALLAH'ın herşeyi kat'iyyetle ilmiyle ihata ettiğine!... sizin alim olmanız için... emir, onlar arasında durmaksızın tenezzül eder.

66. TAHRİM / 8

Ey iman edenler!
Nasuh tevbeyle ALLAH'a tevbe edin.
Gerekir ki (belki)… Rabbiniz,
sizin seyyielerinize kafir olur...
ve sizi altından nehirler cereyan eden cennetlere dahil eder!

Yevmde, ALLAH... nurları, ellerinin arasında ve yeminleri ile say eden... nebiyi ve onunla birlikte iman edenleri ihza etmez.
Derler ki:
"Rabbimiz!
Bize nurumuzu tamamla...
ve bize gafur ol...
muhakkak ki SEN herşeye kadirsin."

67. MULK / 1-2-3

Mulk elinde olan…
ve herşeye kadir olan...
amel yönünden hanginizin ahsen olduğunu belv etmek için mevti ve hayatı halk eden...
ve aziz, gafur olan...
yedi semaları tabaka tabaka halk eden…
bereketlidir.

Rahmanın halk edişinde fevt olmuşlardan göremezsin. Ardından, basarını rucu et (bakalım), fatırlar var mı?

68. KALEM / 25

Hard etmeye kadir olarak, gudüvv ettiler.

70. MEARİC / 1-2-3-4

Sual eden kimse…
meleklerin ve Ruhun, miktarı elli bin sene olan yevmde uruc edebildikleri miracların sahibi ALLAH'tan vuku olacak...
kafirler için def edilemez olan…
azabı sordu.

70. MEARİC / 40-41

Artık Hayır!...
Kasem ederim... şark tarafının ve garb tarafının Rabbine!

Muhakkak ki BİZ,
(onları) kendilerinden hayr olana bedellendirmeye elbette kadiriz!...
ve BİZ, sebk edilebilen değiliz!

73. MUZZEMMİL / 20

Muhakkak ki Rabbin, senin ve seninle beraber olan bir taifenin... gecenin üçte ikisinden edna ve yarısı kadar ve üçte biri kadar kıyam ettiğine alimdir.

ALLAH geceyi ve gündüzü kaderlendirir.
Onu ihsa edemeyeceğinize alimdir... ve ardından size tevbe eder.

Artık Kur'an'dan yesir olanı kıraat edin!

O...
Sizden (bazınızın) mariz olacağına...
diğerlerinin arzda darb edeceğine...
ALLAH'ın fazlından ibtiga edeceklerine...
ve diğer bir kısmının ALLAH sebilinde kıtal edeceklerine...
alimdir!

Artık ondan, yesir olanı kıraat edin!

ve salatı ikame edin!
ve zekatı verin!
ALLAH'a hasene karz ile ikraz edin!
Nefsleriniz için hayrdan takdim ettiğiniz şey... ona, ALLAH'ın indinde hayr ve daha azim ecir olarak vecd olursunuz.
ALLAH'a istiğfar edin!
Muhakkak ki ALLAH gafurdur, rahimdir.

74. MUDDESSİR / 18

Muhakkak o, fikir etti… ve kaderledi.

74. MUDDESSİR / 19

Artık… Katl olası! Nasıl kaderlemek bu!

74. MUDDESSİR / 20

Sonra... Katl olası! Bu nasıl kaderlemek!

75. KIYAME / 4

Bilakis!
Benanelerini bile sevva etmeye kadiriz.

75. KIYAME / 40

Bunlar, mevt olanı hayy etmeye kadir olmak değil midir!

76. İNSAN / 16

Karurler… gümüştendir, takdir üzere kaderlenmiştir.

77. MURSELAT / 20-21-22-23

Sizi, mehin sudan halk etmedik mi!?
Ardından onu, malum kadere kadar mekin karar içinde kıldık!
Ardından da kader ettik!...
Ne de naim kadir olanız!

77. MURSELAT / 20-21-22-23

Sizi, mehin sudan halk etmedik mi!?
Ardından onu, malum kadere kadar mekin karar içinde kıldık!
Ardından da kader ettik!...
Ne de naim kadir olanız!

80. ABESE / 18-19-20-21-22

Onu neyden halk etti?
Nutfeden!…
Onu halk etti... ve ardından onu kaderledi.
Sonra ona, sebili yesir etti.
Sonra onu, mevt etti... ve ardından kabirledi.
Sonra... dilediği zaman, onu neşr eder.

86. TARIK / 5-6-7-8

Artık İnsan, halk edildiği şeye nazar etsin!
Sulb ve teribeler arasından ihrac edilen dafik sudan halk edildi.
Muhakkak ki O, onu reca üzre elbette kadirdir.

87. A'LA / 1-2-3-4-5

Halk eden… ve ardından sevva eden...
ve kaderleyen... ve ardından hidayet eden...
ve merayı ihrac eden… ve ardından onu gusa halinde ahva kılan…
a'la Rabbinin ismini sebbih et!

89. FECR / 15-16

Ancak... İnsan,
Rabbi kendisini belv ettiğinde... ve ardından onu daha kerim ettiğinde... ve onu nimetlendirildiğinde…
"Rabbim beni en kerim kıldı" der.

Ancak kendisini belv ettiğinde... ve ardından kendisine rızkını kaderlediğinde,
"Rabbim beni en hevan kıldı" der.

90. BELED / 5

Kimsenin kendisine ikdar olamayacağını mı hesab ediyor!?

97. KADİR / 1

Muhakkak ki BİZ, onu Kadir Gecesinde inzal ettik.

97. KADİR / 2

"Kadir Gecesi"nin ne olduğunu sana idra ettiren nedir?

97. KADİR / 3-4-5

Kadir Gecesi, bin aydan hayrdır.
Onda… emirlerin tamamından… Rabblerinin izni ile Melekler ve Ruh tenezzül eder.
O, Fecrin tulu ettiği zamana kadar selamdır!

Bin ay süreci yaklaşık 83 yıl yapmaktadır. Bu, bir insan ömrü olarak kabul edilir.
Sure Listesi

Kelam-ı Kadim'de Geçen Kelimeler Sözlüğü;Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından derlenerek hazırlanmıştır.