xoxox
ق س و
K:SV
| |
iksa'
ق س و
K:SV
| Kasvet. Sıkıntı vermek. Sıkıntı verilmek. |
Kasavet
ق س و
K:SV
| Kalb katılığı, gaflet. Kaygı, tasa, üzüntü, keder. |
Kasî Kasiye
ق س و
K:SV
| Duygusuz. Katı, hissiz, taş gibi katı. |
Kasvet
ق س و
K:SV
| (Kalp) Katılaşma. İç sıkıntısı. Duygusuzluk hali. Hissizlik, sıkıntı. DuruMeal'de toplam 6 kayıtta geçiyor. |
Mukassî
ق س و
K:SV
| Kasvet verici. Sıkıntılı, kasvetli. Sıkıcı, dar. |
2. BAKARA / 74 Sonra, bunun ardından, sizin kalbleriniz kasvetlenmişti. |
5. MAİDE / 13 Ardından, misaklarını nakz etmeleri sebebiyle, onları lanetledik... ve kalblerini kasvetli kıldık. |
6. ENAM / 43 Keşke beisimiz onlara geldiğinde tazarru etselerdi!... Fakat kalblerini kasvet kapladı. Şeytan, amel etmiş oldukları şeyleri onlara ziynetledi. |
22. HACC / 53 Şeytanın ilka ettiği şey... |
39. ZUMER / 22 ALLAH'ın, sadrını İslam'a şerh ettiği kimse… artık o, Rabbinden nur üzre değil midir!? Artık yazıklar olsun!… kalbleri, ALLAH'ın zikrinden kasvette olanlara!... işte onlar mübin dalalettedirler. |
57. HADİD / 16 İman edenler için... ✦ önceden kitab verilen... |