xoxox
ق ط ع
K:T:A:
| |
Ikta'
ق ط ع
K:T:A:
| Delil göstererek susturma. Mülkiyeti devlete ait olan bir arazinin menfaatinin hazinede istihkakı bulunan kimseye padişah tarafından verilmesi. Maktuan ihâle. |
inkıta'
ق ط ع
K:T:A:
| Tükenme. Kesilme. Arkası gelmeme. |
kat'a
ق ط ع
K:T:A:
| Kesmek, bölmek, ayırmak. Devre dışı bırakmak, devam edememek, çekilmek. Parça, kısım, bölüm, bir bütünden kesilmiş kısım. Nehir geçme. Yol alma DuruMeal'de toplam 35 kayıtta geçiyor. |
Kat'an
ق ط ع
K:T:A:
| Kat'a. Aslâ, hiçbir zaman. |
Kat'î
ق ط ع
K:T:A:
| Mutlak. şüphesiz. Tereddütsüz. |
Kat'iyyen
ق ط ع
K:T:A:
| Kat'i ve kesin olarak. Aslâ, hiçbir zaman. |
Kat'iyyet
ق ط ع
K:T:A:
| Kesinlik, kat'ilik. |
Kıt'a
ق ط ع
K:T:A:
| Bölüm. Parça, cüz. Bölük, kısım. Taraf. Kesme, parçalama, kat etme. Haram olan şey. Bir dönüm araziden az olan yer. Büyük kara parçası. Ülke, memleket. Mat: Bir dairenin bir yayı ile onun çapı arasındaki kısım. Tıb: Kesik organın gövdede kalan parçası. Ask: Çok kalabalık olmayan askerî kuvvet. Edb: En az iki beyitten yapılmış manzume parçası. DuruMeal'de toplam 1 kayıtta geçiyor. Çğl.KıtatÇğl.Kıtaat |
Maktu' Maktua
ق ط ع
K:T:A:
| Kesilmiş, kat olunmuş. Pazarlıksız, değeri ve pahası biçilmiş. Götürü. Çğl.Makati' |
Maktuan
ق ط ع
K:T:A:
| Götürü olarak, toptan. |
2. BAKARA / 26-27 Muhakkak ki ALLAH, mesel darb etmekten istihya etmez! Çoğunu bunlarla dalalete düşürür... ve çoğunu bunlarla ihda eder. Bunlarla dalalete düşürdükleri, sadece... |
2. BAKARA / 166-167 Tabi olunanlar, tabi olanlardan teberri olduklarında ve azabı gördüklerinde... onlar ile sebeblerini kata ederler. Tabi olanlar derler ki: Böyledir!... |
3. ALİ İMRAN / 127 Kafirlerden bir tarafı kata etmek veya kebt etmek içindir. Ardından haib olarak inkılab ederler. |
5. MAİDE / 33 Muhakkak, ALLAH ve Rasulü ile harb edenlerin ve arzda fesad için say edenlerin cezası; |
5. MAİDE / 38 Sarik (hırsız erkek) ve Sarika (hırsız kadın)… |
6. ENAM / 45 Ardından, zalim olan kavmin dübürü kata oldu. |
6. ENAM / 94 Evvel merrede sizi halk ettiğimiz gibi ferd olarak elbette kat'iyyetle BİZ'e gelmiş olacaksınız! |
7. ARAF / 72 Ardından ona ve onunla beraber olanlara... BİZ'den rahmet ile necat ettik. |
7. ARAF / 124 "Ellerinizi ve ayaklarınızı hilafından (çaprak olarak) kesinlikle kata edeceğim! Sonra hepinizi kesinlikle salb edeceğim!" |
7. ARAF / 160 BİZ onları, on iki sıbt ümmet olarak kata ettik... ve Musa'ya vahy ettik; |
7. ARAF / 168 Onları arzda ümmetlere kata ettik... onlardan salihler de vardır... onlardan, bunun gayrısında olanlar da vardır. |
8. ENFAL / 7 İki taifeden birinin sizin için olduğunu ALLAH size vaad ettiğinde… ve siz, şevketin zatının gayrısında olanın, sizin olmasına vedd ettiğinizde... ALLAH, kelimeleri ile, hakk olanı hakk kılmayı ve kafirlerin dabirinin kata olmasını irade ediyordu. |
9. TEVBE / 110 Bina ettikleri binaları, kalbleri kata olmadıkça, kalblerinde raybden öte zeyl olmaz. |
9. TEVBE / 121 Onların amel etmiş olduklarının ahsen olanı ile ALLAH'ın onları cezalandırması için onlara ketb edilmiş olmayan |
10. YUNUS / 27 Seyyieler kesb edenler… onlara seyyienin mislince ceza verilir… ve onları zillet irhak eder. Onlara ALLAH'tan asım yoktur. Vechleri, muzlim geceden kıtalarla gışa olmuş gibidir. |
11. HUD / 81 Dediler ki: |
12. YUSUF / 31 Ardından onların mekrlerini işitince, onlara irsal etti... ve onlar için itka edilecek şeyler atid etti. |
12. YUSUF / 50 Melik dedi ki: |
13. RAD / 4 Arzda, |
13. RAD / 25 ✦ Misak vermelerinin sonrasında ALLAH'a ahdlerini nakz edenler... |
13. RAD / 31 "Dağları seyir ettirebilen... veya arzı kata ettirebilen... veya mevt olmuşlara kelime ettirilebilen bir Kur'an olsaydı ya!..." İman edenler... ALLAH'ın şayet dileseydi, nası cemian hidayete erdireceğine iyas olmadılar mı! Kafirler, sanat ettikleri şeyler ile... ALLAH'ın vaadi gelinceye kadar... Muhakkak ki ALLAH, vaad ettiğine hilaf etmez! |
15. HİCR / 65 "Artık, ehlin ile, geceden kata ile isra et ve dübürlerine tâbi ol. Sizden kimse left etmesin. Emir olunduğunuz yere mütemadi olun!" |
15. HİCR / 66 Şu emri ona kaza etmiştik: "Sabah vaktinde onların dübürleri kata edilmiş olacak." |
20. TAHA / 71 Dedi ki: |
21. ENBİYA / 93 Emirleri, aralarında kata ettiler. |
22. HACC / 15 ALLAH'ın dünyada ve ahirette ona nasr etmeyeceğini zann etmiş olan kimse… |
22. HACC / 19-20 Şu iki hasım... Rabbleri hakkında hasım oldular. |
23. MU'MİNUN / 51-52-53-54 Ey Rasuller! Muhakkak bu sizin ümmetiniz, vahid ümmettir. Onlar kendi aralarındaki zeburlarla, kendilerine emir edilenleri kata ettiler. Bütün hizbler kendi ledalarındaki şey ile ifrah oldu. Artık onları gamrları içinde bir hiyne kadar vezr et! |
26. ŞUARA / 49 Dedi ki: |
27. NEML / 32 Dedi ki: |
29. ANKEBUT / 29 "Muhakkak siz erkek kimselere yanaşıyorsunuz ve sebili kata ediyorsunuz ve münkere nadi oluyorsunuz. Kaviminin cevabı, ancak, şunu demek oldu: |
47. MUHAMMED / 15 Muttakilere vaad edilen cennetin meseli... orada, |
47. MUHAMMED / 22-23 Eğer tevella ederseniz… artık, gerekir ki (belki)… |
56. VAKIA / 28-29-30-31-32-33-34 ✦ Mahzud sidre… |
59. HAŞR / 5 Hurma ağaçlarından kata ettikleriniz veya aslı üzere kaim olarak terk ettikleriniz… artık, fasıkların hızy olmaları için ALLAH'ın izni iledir. |
69. HAKKA / 44-45-46-47 Şayet BİZ'e karşı bazı kaviller kavil etseydi… |