İçeriğe geç
KÖK Ara:
KELİME Ara:
ANLAM içinde Ara:
❝ LZM ❞ kökünden türeyen kelimeler... 17 Kayıt Listeleniyor.
Aynı Kökten Türeyen: xoxox elzem iltizam iltizamiye ilzam istilzam lazım Lezam Lizam Lezm luzum Malezim Malzeme Mâlezime melzum mulazım Mulzem Mulzim Mulzime mustelzim
xoxox
ل ز م LZM
elzem
ل ز م LZM

Daha lazım. Çok lazım. Ziyade mucib. Küçük parmaklı.

DuruMeal'de toplam 1 kayıtta geçiyor.
iltizam
ل ز م LZM

Kendine lâzım kılma. İcrasına cehdettiği şeyi kendi üzerine vâcib kılma. Mülâzemet etme. Gerekli bulma. / Tarafgirlik etme, birinin tarafını tutma. / Onyedinci yy. dan itibâren devlete gelir getiren kaynaklar, yavaş yavaş belirli bedel karşılığında şahıslara verilmeğe başlandı. Bu usulün adı iltizamdı. İltizamı üzerine alan kimseler, yani mültezimler; geliri devlete peşin olarak öderler, sonra bunu halktan tahsil ederlerdi.

iltizamiye
ل ز م LZM

Bilerek yapılmış olan ve iltizama müteallik.

ilzam
ل ز م LZM

İltizam ettirmek. / Lüzumlu hale koymak. / Muaraza veya muhakemede delil göstererek muhalifini susturmak, iskât etmek. / Söz ve fikirde galibiyet. / İsnad ve isbat etmek.

DuruMeal'de toplam 2 kayıtta geçiyor.
istilzam
ل ز م LZM

Lüzumlu olmak. Gerektirmek. Lâzım addetmek. İcâbettirmek.

lazım
ل ز م LZM

Lüzumlu, gerekli. Bir şeyden asla ayrılmayan. Bir işte beraber bulunmasına ve vücuduna ihtiyaç olan şey. Gr: Müteaddi olmayan.

Lezam
ل ز م LZM

Lâzım ve gerekli olma. Hiç ayrılmama.

Lizam
Lezm
ل ز م LZM

Lazım olmak. İcâbetmek. Lüzumluluk. Ölüm. Kıyamet günü hesabı.

luzum
ل ز م LZM

Lazım olmak. Bir şey bir şeyden asla ayrı olmayıp onunla sabit ve daim olmak. Gereklilik.

DuruMeal'de toplam 2 kayıtta geçiyor.
Malezim
Malzeme
ل ز م LZM

Lüzumlu ve gerekli şey. Malzeme.

Dşl.Mâlezime
melzum
ل ز م LZM

Mevcud bir şeyle birbirinden ayrılmayan. Mevcud bir şeyle beraber bulunması lazım gelen. Lüzumlu olmuş olan. Lüzumlu kılınmış.

mulazım
ل ز م LZM

Bir kimseye bağlı gibi olan. Maaşsız acemilik hizmeti. İlmiyyede: Medrese tahsilini bitirip icazet alan. Stajyer. Eskiden askerlikte yüzbaşıdan aşağı rütbelerin derecesi, ünvanı.

Mulzem
ل ز م LZM

Susturulmuş, ilzam ve iskât olunmuş, sükuta mecbur olmuş. / Lüzumlu görülmüş.

Mulzim
ل ز م LZM

İlzam eden, susturucu. / Lüzumlu gören. Gerektiren. / Verilen hükmün mutlak yerine getirilmesindeki mecburiyet.

Mulzime
ل ز م LZM

Masa üzerine konulan kâğıtların uçup dağılmasını önlemek için üzerine konulan bir âlet.

mustelzim
ل ز م LZM

Lüzumlu, gerektiren. Mucib ve sebep. Bais olan. Bir şeyin lüzumunu deruhde eden.

11. HUD / 28

Dedi ki:
"Ey Kavmim!
Görüyor musunuz!?
Eğer ben Rabbimden beyyineler üzre isem... ve bana indinden Rahmet vermişse... ve ardından bu, sizin üzerinize körlük kılınmışsa...
siz onu kerih görüyorken... size onu ilzam mı edeceğiz!?"

17. İSRA / 13

BİZ, bütün İnsanların uçucularını unklarında ilzam ettik.
Neşr edilmiş olarak ilka olacağı kitabı... kıyamet yevminde kendisine ihrac ederiz.

20. TAHA / 129

Şayet Rabbinden sebak kelime olmasaydı, lüzum eden elbette/kesinlikle olurdu… ancak müsemma ecel vardır.

25. FURKAN / 77

De ki:
"Şayet sizin davanız yok ise... Rabbim size ne diye kıymet versin!
Siz kat'iyyetle kizb ettiniz!... ve artık lüzum eden olacak!"

48. FETİH / 26

Kafirler, kalblerinde, hamiyeti... ***cahiliye hamiyetini*** yerleştirmişti.
Ardından da ALLAH, Rasulüne ve mü'minlere sekineler inzal etti... onlara, takva kelimesi elzem oldu!... ve buna daha çok hakk sahibi ve ehil oldular!
ALLAH, herşeye alim olandır.

Sure Listesi

Kelam-ı Kadim'de Geçen Kelimeler Sözlüğü;Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından derlenerek hazırlanmıştır.