İçeriğe geç
KÖK Ara:
KELİME Ara:
ANLAM içinde Ara:
❝ MRR ❞ kökünden türeyen kelimeler... 10 Kayıt Listeleniyor.
Aynı Kökten Türeyen: xoxox Emerr imrar Merr Merre Merrat Mirre Murur Mururiye Mustemirr Mustemirre Mutemerrin
xoxox
م ر ر MRR
Emerr
م ر ر MRR

Pek acı.

imrar
م ر ر MRR

Geçirmek. Mürur ettirmek. İpi sağlam bükmek. Acıtmak. Acı olmak.

Merr
م ر ر MRR

Geçmek. Mürur etmek. İp. Bel dedikleri âlet. Demir külünk. Bir hareketin bir defa olması.

DuruMeal'de toplam 10 kayıtta geçiyor.
Merre
م ر ر MRR

Bir hareketin bir defa olduğunu bildiren fiil. Def'a. Kerre.

DuruMeal'de toplam 19 kayıtta geçiyor.
Çğl.Merrat
Mirre
م ر ر MRR

Kuvvet. Öd. Akıl. Kat. Sağlamlık.

DuruMeal'de toplam 1 kayıtta geçiyor.
Murur
م ر ر MRR

Geçmek, gitmek. Bir taraftan girip öteden çıkmak. Sona erme, nihâyet bulma.

Mururiye
م ر ر MRR

Bir köprüden veya yabancı memleketden geçerken verilen para.

Mustemirr
م ر ر MRR

Devam eden, sürekli, arasız. Sağlam, muhkem, kavi, metin.

Dşl.Mustemirre
Mutemerrin
م ر ر MRR

Öğrenmek için çalışan, alışmak gayesiyle egsersiz yapan.

2. BAKARA / 229

Boşanma iki merredir... artık ondan sonra, maruf ile imsak edin veya ihsan ile tesrih edin.

Onlara verdiğiniz şeylerden ahz etmeniz size helal değildir. ALLAH'ın hududuna ikame edemeyeceklerinden korkmaları müstesna.
Eğer siz de, onların ALLAH'ın hududunu ikame edemeyeceklerinden korkarsanız... artık, kadının fidye vermesinde o ikisine cünah yoktur.

İşte bunlar, ALLAH'ın hudududur... artık bunlara düşmanlık etmeyin.

ALLAH'ın hududuna düşmanlık eden kimse... artık işte o, o zalimlerdendir.

2. BAKARA / 259

Yahut... haviyeleri arşları üzre olmuş karyeye merr eden kimsenin;
"ALLAH, mevtinden sonra, bunu nasıl hayy edecek" demesi gibi!...

ALLAH, onu, yüz yıl mevt etti... sonra onu baas etti.
"Ne kadar lebs oldun?"
dediğinde...
"Yevm veya yevmin birazı kadar..."
demişti.
Dedi ki:
"Bilakis!
Seni, nasa bir ayet kılmak için... yüz yıl lebs oldun! Taamına ve şarabının tesennüh etmemiş olmasına nazar et.
Bir de eşeğine nazar et!
Nazar et kemiklere!... (bak) onu nasıl inşaz ediyoruz... sonra da onu etle kisvelendiriyoruz (gör!)"

Ardından kendisine beyan olduğunda, demişti ki:
"ALLAH'ın herşeye kadir olduğuna alim oldum!"

6. ENAM / 94

Evvel merrede sizi halk ettiğimiz gibi ferd olarak elbette kat'iyyetle BİZ'e gelmiş olacaksınız!
Size havl ettiğimiz şeyleri, zuhurlarınızın verasına terk ettiniz!
Hakkınızda şerik olmalarına zeam ettiğiniz şefaatçilerinizi yanınızda görmüyoruz!? elbette kat'iyyetle sizin aranız kata olmuştur!... ve zeam etmiş olduğunuz şeyler sizden dalalet etmiştir!

6. ENAM / 110

BİZ onların fuadlarını ve basarlarını inkılab ettiririz. Evvel merrede ona iman etmedikleri gibi… onları tuğyanlarında amih olmaya vezr ederiz.

7. ARAF / 189

O,
sizi vahid nefsten halk edendir...
ve üzerine sükün olması için, ona kendisinden zevce kılandır.
Ardından onu gışa ettiğinde... hafif hamille hamil olur... ve ardından onu merr eder.
Ardından daha sekal olunca... Rabbleri ALLAH'ı davet ederler:
"Eğer bize salih verirsen, elbette/kesinlikle şükür edenlerden oluruz."

8. ENFAL / 56

Onlardan ahd aldığın kimseler, sonra ahdlerini, bütün merrede nakz ederler. Onlar ittika etmezler.

9. TEVBE / 13

Yeminlerini neks eden…
ve Rasulü ihraca hemm eden…
ve evvel merrede size bed eden
kavimle kıtal etmez misiniz!? Onlardan haşy mi ediyorsunuz!
Eğer mü'min olmuşsanız, haşy etmenize hakk olan ALLAH'tır.

9. TEVBE / 80

Onlar için istiğfar et veya onlar için istiğfar etme... Eğer onlar için, yetmiş merre de istiğfar etsen, artık ALLAH onlara gafur olmaz!
Bu, ALLAH'a ve Rasulüne kafir olmalarındandır!
ALLAH, fasıkların kavmine ihda etmez.

9. TEVBE / 83

Artık eğer ALLAH seni onlardan bir taifeye rücu ederse ve ardından huruc etmek için senden izin isterlerse, de ki:
"Siz benimle beraber ebediyyen ihrac olmayacaksınız. Benimle beraber düşmanla kıtal etmeyeceksiniz. Muhakkak siz, kuud etmeye evvel merrede razı olmuştunuz. Artık half olanlarla beraber kuud edin!"

9. TEVBE / 101

Havlinizde ki Arablardan ve medine ehlinden münafıklar vardır. Onlar, nifak üzre merid olmuşlardır.
Sen onlara alim değilsin. BİZ alimiz onlara!
Onlara iki merre azab edeceğiz. Sonra azim azaba redd olacaklar.

9. TEVBE / 126

Onlar, her avm içinde bir merre veya iki merre kendilerine fitne geldiğini görmüyorlar mı!?
Sonra tevbe etmiyorlar ve de tezekkür etmiyorlar.

10. YUNUS / 12

İnsana darr mess olduğu zaman;
cenbinde...
veya kaid olarak...
veya kaim olarak...
BİZ'i davet eder.

Ardından kendisinden o darrı keşf ettiğimizde... kendisine dokunmuş o darr üzre BİZ'i davet etmemiş gibi... merr eder.

Böyledir!...
Amel etmiş oldukları şeyler, müsrifler için ziynetlemiştir.

11. HUD / 38

Gemiyi sanat ediyordu. Kavminden meleler, ona merr ettikleri her seferde, ona sahr ediyorlardı.
Dedi ki:
"Eğer bize sahr ederseniz… artık muhakkak biz de… sizin sahr ettiğiniz gibi size sahr edeceğiz."

12. YUSUF / 105

Semalarda ve arzda ayetlerden niceleri vardır… onlara merr olurlar da ondan muriz olurlar.

17. İSRA / 4

İsrailoğullarına… kitabta kaza ettik:
"Kebir ulüvvle ulvilenerek… arzda, elbette/kesinlikle iki merre fesad çıkaracaksınız."

17. İSRA / 7-8

Eğer ahsen olursanız... kendi nefsiniz için ahsen olursunuz!
Eğer sui olursanız... artık kendinizedir!
Ardından...
vechlerinizi sui etmeleri için...
ve mescide evvel merrede dahil oldukları gibi dahil olmaları için...
tetbir ederek ulvilendikleri şeye tebar etmeleri için...
ahir vaad geldiği zaman... gerekir ki (belki) Rabbiniz size rahmet eder!
Eğer siz ida ederseniz, BİZ'de ida ederiz!... BİZ, cehennemi kafirler için hasır kıldık.

17. İSRA / 50-51

De ki:
"Hacer de olsanız... hadid de olsanız!... veya sadrlarınızda kebir olan şey her ne ise... o şeyden de halk edilmiş olsanız!"

Ardından diyecekler ki:
"Bizi kim ida edecek?"

De ki:
"Sizi evvel merrede fatr eden!"

Ardından sana reislerini nagz edecekler ve diyecekler ki:
"Ne zaman?"

De ki:
"Gerekir ki (belki)… karibdir!"

18. KEHF / 47-48

Yevmde; dağları seyir ettiririz... ve arzı bariz olarak görürsün!
Onları haşr ederiz!... ve ardından onlardan hiç birisini gadr etmeyiz!
Saff saff, senin Rabbine arz edilirler!
Evvel merrede sizi halk ettiğimiz şekilde, elbette kat'iyyetle BİZ'e gelirsiniz!
Bilakis!
Siz, size vaad ettiklerimizi size kılmayacağımıza zeam etmiştiniz!?

20. TAHA / 37-38-39

"BİZ sana, başka merrede de, elbette kat'iyyetle menn etmiştik!
Vahyimizi, annene vahy etmiştik:
***Onu sandığın içine kazf et… ve ardından ummana kazf et! ki... ardından umman, onu sahile ilka etsin. BANA düşman olan... ve ona düşman olan, onu ahz edecektir.***
Aynım üzre sanat olman için, sana KENDİMİZDEN muhabbet ilka etmiştim."

24. NUR / 58

Ey iman edenler!
Melekesi yeminlerinizde olanların ve sizden hulüm iblağ olmayanların, sizden izin istemeleri için günde üç merre vardır;
salat-ı fecr'den önce
ve zahirden sevblerinizi vaz ettiğiniz hiyn
ve salat-ı ışa'dan sonra.
Bu üç vakit, sizin için avrettir.

Bunların dışında size ve onlara cünah değildir. Bazınız bazınız üzre, kendinize (birbirinize) tavaf edebilirsiniz.

Böyledir!...
ALLAH, ayetlerini size beyan eder.
ALLAH, alimdir, hakimdir.

25. FURKAN / 72

Zura şahidlik etmeyenler… lagv ile merr oldukları zaman, kerimler olarak merr olurlar.

27. NEML / 88

Cemd olmuş hesab ettiğin dağları… sehabın merr olması gibi merr olmakta görürsün.
Bu, herşeyi itkan eden ALLAH'ın sanatıdır.
Muhakkak ki O, fail olduğunuz şeylere habirdir.

28. KASAS / 54

İşte onlara, sabır ettikleri şey ile ecirleri iki merre verilir.
Onlar seyyieyi hasene ile dar ederler.
Onlar rızıklandırdığımız şeylerden infak ederler.

33. AHZAB / 31

ALLAH ve Rasulü için olanlardan kanit olan... ve salih amel işleyen… onlara, ecrini iki merre veririz.
BİZ, onlara kerim rızık atid ettik.

36. YASİN / 77-78-79

İnsan, kendisini nutfeden nasıl halk ettiğimizi görmez mi!
(Kalkmışta) Mübin hasım olmuş şimdi!
Kendi halkıyetini unutmuş… BİZ'im VARLIĞIMIZA mesel darb ediyor!
Diyor ki:
"Rimme olan o kemikleri kim ihya edecek?"

De ki:
"Evvel merrede onu inşa eden, ihya edecek!
O, bütün halkıyete alimdir."

Rivayete göre; Ubey b. Halef, Allah Rasulünün huzuruna bir çürümüş kemikle gelir ve onu eliyle ufalayarak "Allah bunu böyle çürüdükten sonra diriltir dermisin?" der. Allah Rasulü ona "Evet, seni de diriltir ve ateşe kor." buyurur. Ayet, bu sebeple inmiştir.
37. SAFFAT / 137-138

Muhakkak siz, sabah vaktinde ve gecede kesinlikle onlara merr ediyorsunuz.
Hala akıl etmez misiniz!?

Mekke'den Şam'a giden tircaret yolları Lut Kavminin yaşadığı yerden geçmektedir.
41. FUSSİLET / 21

Kendi cildlerine derler ki:
"Neden bize karşı şahidlik yaptınız?"
Onlar da der ki:
"Bizi herşeyi nutuk ettiren ALLAH, nutuk ettirdi."
Evvel merrede sizi halk eden O'dur... ve O'na rücu edeceksiniz.

53. NECM / 4-5-6-7-8-9-10

O, sadece, vahy edilen vahydir.
Onu, mirre sahibi şedid kuvve alim eder… ve ardından o, istiva eder…. ve o, a'la ufuktadır.
Sonra deni olur...
ve ardından delv olur.
ve ardından, kab-ı kavseyn veya daha deni olur!
ve ardından, O, KENDİSİNE abd olana vahy edeceği şeyi vahy eder.

54. KAMER / 2-3

Eğer bir ayet görseler...
"müstemir sihirdir" diyerek iraz ederler...
kendi hevalarına tabi olarak kizb ederler.
Bütün emirler müstakırrdır.

54. KAMER / 19-20

Muhakkak ki BİZ onlara, müstemir nahis yevmde… munkar hurma ağaçlarının aczi gibi nası nez eden... sarsar rih irsal ettik.

54. KAMER / 46

Bilakis!
Saat onların mevididir. Saat, en deha ve en merrdir.

83. MUTAFFİFİN / 29-30-31-32-33

Muhakkak icram edenler, iman edenlerden dıhk edenler olmuştu. Merr ettiklerinde, onlara gamz ediyorlardı. Kendi ehline inkılab ettiklerinde ise, fakihler olarak inkılab ediyorlardı.

Onları gördüklerinde diyorlardı ki:
"Muhakkak işte bunlar, kesinlikle dall olmuştur."
(Oysa) Onlar, onlara hafızlar olarak irsal edilmemişlerdi.

Sure Listesi

Kelam-ı Kadim'de Geçen Kelimeler Sözlüğü;Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından derlenerek hazırlanmıştır.