İçeriğe geç
KÖK Ara:
KELİME Ara:
ANLAM içinde Ara:
❝ MRe ❞ kökünden türeyen kelimeler... 6 Kayıt Listeleniyor.
Aynı Kökten Türeyen: xoxox imraet mer'et imriin imruun Mer' Muru' Mer'î Mer'iyye Muruvvet
xoxox
م ر ا MRe
imraet
mer'et
م ر ا MRe

Kadın. Hâtun. Avrat.

DuruMeal'de toplam 27 kayıtta geçiyor.
imriin
imruun
م ر ا MRe

Kişi, kimse. Saygın kimse.

Mer'
م ر ا MRe

Er, erkek. Kişi. Güzel manzara.

DuruMeal'de toplam 3 kayıtta geçiyor.
Çğl.Muru'
Mer'î
م ر ا MRe

Riayet edilen, hükmü geçen. Makbul sayılan, hürmet edilen.

DuruMeal'de toplam 2 kayıtta geçiyor.
Çğl.Mer'iyye
Muruvvet
م ر ا MRe

Erkeklik. Erdem. İnsaniyet. İnsanlığa uygun olan şeyi yapmak. Güzel ve iyi şeyleri alıp, kötü şeyleri ve hâlleri bırakmak. Ana baba saadeti. Mertlik, yiğitlik.

2. BAKARA / 102

Süleyman'ın mülkü üzre şeytanların tilavet ettiği şeye tabi oldular.
Süleyman kafir değildi... Fakat şeytanlar, nasa...
sihri...
ve Babil'de ki iki meleğe *** Harut ve Marut *** inzal edilen şeyi...
ilim ettirerek kafir olmuşlardı!

O ikisi,
"Muhakkak biz fitneyiz... artık sakın kafir olmayın!"
demeden kimseye ilim ettirmiyordu... ve ardından onlar, o ikisinden, kişi ile zevcesinin arasına fark koyacak şeyleri kendilerine ilim ettiriyorlardı.

Onlar, ALLAH'ın izni olmadan, onunla kimseden darr edemezlerdi... Onlar, kendilerine menfaat veren şeyleri değil de... darr eden şeyleri kendilerine ilim ettirdiler!
Onlar, onu iştira edenin, ahirette kendilerine halak olmayacağına, elbette kat'iyyetle alim idiler!

Nefslerini onunla iştira ettikleri şey ne beistir!...
Keşke alim olmuş olsalardı.

2. BAKARA / 282

Ey iman edenler!
Birbirinize müsemma ecele kadar, belirlenmiş bir borç ile borçlandığınız zaman onu ketb edin.
Aranızda bir katib onu adaletle ketb etsin.
Katib, ALLAH'ın kendisine alim ettiği gibi yazmaktan kaçınmasın... aynı şekilde ketb etsin.
Üzerinde hakk bulunan kimse (borçlu)... Rabbi olan ALLAH'a ittika etsin ve ondan bir şey bahs etmeden imlal ettirsin.
Eğer üzerinde hakk bulunan kimse (borçlu), sefih veya zayıf ise veya kendisi onu imlal ettirmeye istitaat edemez ise, artık veliysi onu adaletle imlal ettirsin.

Erkeklerinizden iki şahidin şahid olmasını sağlayın.
Eğer iki erkek kimse olmuyorsa, o zaman, bir erkek kimse ve şahadetlerinden razı olacağınız iki kadını... ikisinden biri dalalete düşerse, o zaman, ikisinden birisi diğerine zikir ettirsin diye.
Şahidler davet edildikleri zaman kaçınmasınlar.
Sagir veya kebir, vadesine kadar onu yazmaktan sem etmeyin.

Bu, ALLAH'ın indinde en kıst olandır ve şahadet için akvamdır ve rayb etmemeniz için ednadır.
Ancak aranızda devr etmeye hazır olan ticaret ise, o zaman, bunu ketb etmemeniz size cünah değildir.
Bey' ettiğinizde de şahid edinin.

Katib ve şahidler darr edilmesin.
Eğer böyle yaparsanız, artık muhakkak o, sizin için füsuk olur.
ALLAH'a ittika edin. ALLAH sizi alim ediyor.
ALLAH herşeye alimdir.

3. ALİ İMRAN / 35

İmranın karısı, demişti ki:
"Rabbim!
Muhakkak ben, batnımda olanı, muharrer olarak sana nezr ettim. Artık benden kabl et!
Muhakkak ki SEN, semisin, alimsin."

3. ALİ İMRAN / 40

Dedi ki:
"Rabbim!
Benim nasıl gılmem olur… bana kat'iyyetle kiber baliğ olmuştur!... ve kadınım da kısırdır."

Dedi ki:
Böyledir!
"ALLAH, dilediğine faildir."

4. NİSA / 4

Kadınlara sadukalarını, nihle olarak verin.
Eğer, ondan birşeyinden, size kendi nefsi ile tayyib ederse, artık onu heni olarak riayetle yeyin.

4. NİSA / 12

Eğer evladları yoksa, zevcelerinizin terekelerinin yarısı sizindir.
Eğer evladları varsa, terekenin dörtte biri sizindir.
(Bunlar) vasiyet ettiklerinin veya deyn ardındandır.

Eğer sizin evladınız yoksa, terekenizin dörtte biri onlarındır.
Eğer evladınız varsa, terekenin sekizde biri onlarındır.
(Bunlar) vasiyet ettiklerinin veya deyn ardındandır.

Eğer kendisine varis olunan bir erkek veya bir kadının evladı ve ana-babası olmaz ve bir erkek veya bir kız kardeşi bulunursa, ona altıda bir düşer.
Eğer bundan daha çok olursa, üçte birde şeriktirler.
(Bunlar) darr vermeksizin vasiyet ettiklerinin veya deyn ardındandır.

ALLAH'tan vasiyettir.
ALLAH, alimdir, halimdir.

4. NİSA / 128

Eğer bir kadın, kocasının nüşuz etmesinden veya iraz olmasından korkarsa, aralarını sulh ile ıslah etmelerinde o ikisine cünah yoktur.
Sulh hayrdır.
Nefsler şuhha ihzar edilmiştir.
Eğer ahsen olursanız ve ittika ederseniz... artık muhakkak ki ALLAH, amel ettiklerinize habir olandır.

4. NİSA / 176

Senden fetva istiyorlar.
De ki:
"ALLAH, size "kelale" (babasız ve çocuksuz kimse) hakkında fetva veriyor:
Eğer helak olan erkek kişinin evladı yoksa, bir kız kardeşi varsa, artık kesinlikle tereke olanın yarısı onundur.
O da, eğer kadının evladı yoksa, o kadının varisidir. (Eğer kız kardeşi ölür ve çocuğu da bulunmazsa, erkek kardeş ona varis olur.)
Eğer kız kardeşler iki iseler, (erkek kardeşin) bıraktığı terekenin üçte ikisi onlarındır.
Eğer kardeşler erkek ve kadın iseler, o zaman (bir) erkeğe, iki dişinin hazzı mislidir."
ALLAH, dalalete düşüverirsiniz diye, sizin için beyan ediyor. ALLAH, herşeye alimdir.

7. ARAF / 83

Ardından BİZ, ona ve ehline necat ettik... karısı müstesna… o, gabir olanlardan oldu.

8. ENFAL / 24

Ey iman edenler!
Sizi hayy edecek olana sizi davet ettiğinde… ALLAH'a ve Rasulüne isticab edin!
Alim olun ki…
ALLAH, kişi ile kalbi arasına havl etmektedir...
ve O'… siz, O'na haşr olacaksınız!

11. HUD / 71

Karısı kaimdi... ve ardından dıhk etti.
Ardından BİZ onu, İshak ile ve İshak'ın verasından Yakub ile ibşar ettik.

11. HUD / 81

Dediler ki:
"Ey Lut!
Muhakkak biz, Rabbinin Rasulleriyiz. Onlar sana vasl olamayacaklar.
Artık ehlin ile, geceden kata ile isra et! Sizden kimse left etmesin...
Ancak, Kadının müstesna... muhakkak o... onlara isabet edecek şeyler... ona da musibet olacak.
Muhakkak onlara vaad edilen sabahtır. Sabah karib değil midir!?"

12. YUSUF / 21

Onu iştira eden Mısır'lı kimse, hanımına dedi ki:
"Onu, mesvasında daha kerim et... gerekir ki (belki)… bize menfaati olur veya onu evlad ittihaz ederiz."

Böyledir!...
Yusuf'u arzda... kendisine hadislerin te'vilinden ilim vermek için... temekkün ettik.

ALLAH, KENDİ emri üzre (her zaman) galibtir... fakat, nasın pek çoğu alim değildir.

12. YUSUF / 30

Medinedeki kadınlar dediler ki:
"Aziz'in karısı delikanlının nefsinden irade etmiş. Ona kat'iyyetle muhabbeti şegaf etmiş! Muhakkak biz onu mübin dalalet içinde görüyoruz."

12. YUSUF / 51

Dedi ki:
"Yusuf'un nefsinden irade ettiğinizde hatbınız neydi?"
Kadınlar dedi ki:
"Haşa!... ALLAH için, onun hakkında sui olana alim değiliz."
Aziz'in karısı dedi ki:
"El-an hakk hashasa oldu. Ben onun nefsinden irade ettim. Muhakkak o, elbette/kesinlikle sadıklardandır."

15. HİCR / 58-59-60

Dediler ki:
"Muhakkak biz… Lut'un ali dışında... mücrimlerin kavmine irsal edildik.
Muhakkak ki BİZ, onların hepsini necat ettireceğiz… bizim tarafımızdan kaderlenen kadını müstesna… muhakkak o, elbette/kesinlikle gabir olanlardandır.

19. MERYEM / 5-6

"Muhakkak ben, veramdan mevlalardan korkuya düştüm. Kadınım kısır oldu.
Bana,
bana varis olacak…
ve Yakub aline varis olacak…
razı olduklarından kılacağın…
SEN'in VARLIĞINDAN veliy vehb eyle... Rabbim!"

19. MERYEM / 8

Dedi ki:
"Rabbim!
Nasıl olur benim gılmem?
Kadınım kısır oldu. Ben kat'iyyetle kiberin atiyesine baliğ olmuşum!..."

19. MERYEM / 27-28

Ardından hamil olarak, onu kavmine getirdi.
Dediler ki:
"Ey Meryem!
elbette kat'iyyetle fery bir şey yapmışsın!… ey Harun'un kız kardeşi!
Senin baban sui değildir. Annen de bagi değildir."

24. NUR / 11

Muhakkak ifk ile gelenler… sizden bir usbedir.
Bunu kendinize şerr hesab etmeyin.
Bilakis!
Bu, sizin için hayrdır.
Onlardan her birine, ismden iktisab ettiği şey vardır. Onlardan, kibrine tevella eden… azim azab onadır.

Hz. Ayşe(ra)'a iftira eden münafıklardan bahsedilmektedir.
27. NEML / 23

"Muhakkak ben, onlara malik olan bir kadına vecd oldum.
Ona herşeyden verilmişti… ve orada azim bir arş vardı."

27. NEML / 57

Ardından BİZ, ona ve ehline necat ettik… karısı müstesna... o, gabir olanlardan olmaya kaderlendi.

28. KASAS / 9

Firavun'un karısı dedi ki:
"Bana ve sana ayn kararı!
Onu katl etmeyin… gerekir ki (belki)… menfaatleniriz veya onu evlad ittihaz ederiz."
Onların şuurunda değildi.

28. KASAS / 23

Medyen suyuna varid olduğunda, (hayvanlarını) iska eden nasdan ümmete vecd oldu. Onların gayrısında, zevd eden iki kız mevcudtu.
Dedi ki:
"Sizin hatbınız nedir?"
Dediler ki:
Railer (çoban) isdar edinceye kadar biz iska edemeyiz. Bizim babamız kebir şeyhdir."

29. ANKEBUT / 32

Dedi ki:
"Orada Lut var?..."
Dediler ki:
"Biz, orada kim olduğuna alimiz. elbette/kesinlikle ona ve ehline necat edeceğiz... karısı müstesna... o gabir olanlardan olacak."

29. ANKEBUT / 33

Rasullerimiz gelipte... Lut, onlara sui olduğunda ve onlara zira ederek dıyk olduğunda, dediler ki:
"Korkma, hüzünlenme!
Muhakkak biz, seni ve ehlini necat edeceğiz.
Ancak, karın müstesna… o, gabir olanlardan olacak."

33. AHZAB / 50

Ey Nebi!
Muhakkak ki BİZ,
ecirlerini verdiğin zevcelerini
ve ALLAH'ın sana fey ettiklerinden melekesi yemininde olanları
ve seninle beraber hicret eden... amca kızlarını ve hala kızlarını ve dayı kızlarını ve teyze kızlarını
ve diğer mü'min erkeklerin gayrısında sadece sana halis olarak; eğer nefsini nebi için vehb ederse ve nebi de kendisini nikahlamayı irade ederse (herhangi) mü'min kadını sana helal kıldık.

Zevceleri ve melekesi yeminlerinde olanlar hakkında, onlara farz kıldığımız şeylere BİZ kat'iyyetle alimiz!
Bunlar, sana herhangi bir harec olmaması içindir.
ALLAH, gafur, rahim olandır.

51. ZARİYAT / 29

Hanımı, sarre içinde ikbal etti... ve ardından kendi vechine sakk ederek dedi ki:
"Ben aciz, akim oldum!"

52. TUR / 21

İman edenler ve zürriyetleri kendilerine iman ile tabi olanlar… onlara, zürriyetlerini… amellerinden hiçbir şey elt etmeden... ilhak ettik.
Herkes, kesb ettikleri ile rehindir.

66. TAHRİM / 10

ALLAH kafirlere, Nuh'un hanımını ve Lut'un hanımını mesel darb eder.
İkisi de BİZ'e ibadet edenlerden iki salih abd altındaydı... ardından ikisi de ihanet etti. Artık, onların ikisine de ALLAH'tan bir şey ganiy olmaz.
Denildi ki:
"İkiniz de dahil olanlarla beraber nara dahil olun."

66. TAHRİM / 11

ALLAH, iman edenlere, firavun'un hanımını mesel darb eder. O demişti ki:
"Rabbim!
SEN'in indinde, cennette, benim için bir beyt bina et. Beni firavundan ve onun amellerinden necat et. Beni zalimler kavminden necat et."

70. MEARİC / 38

O adamlar, Naim cennetine dahil edilmeyi mi tama ediyor?

74. MUDDESSİR / 52

Bilakis!
Onlardan her bir kimse, neşr edilmiş sahifeler gelmesini irade ediyor!

78. NEBE / 40

Muhakkak ki BİZ sizi...
kişinin, eliyle takdim ettiği şeye nazar edeceği...
kafirin, "Keşke ben turab olaydım!" diyeceği...
yevmdeki karib azaba nezr ettik!

80. ABESE / 33-34-35-36-37

Ardından,
sahha geldiğinde…
kişinin,
- kardeşlerinden
- ve annesinden
- ve babasından
- ve sahibesinden
- ve oğlundan
firar edeceği o yevmde...
yevme-izinde,
onlardan her biri için... kendisini ganiy edecek bir şe'n vardır.

80. ABESE / 33-34-35-36-37

Ardından,
sahha geldiğinde…
kişinin,
- kardeşlerinden
- ve annesinden
- ve babasından
- ve sahibesinden
- ve oğlundan
firar edeceği o yevmde...
yevme-izinde,
onlardan her biri için... kendisini ganiy edecek bir şe'n vardır.

111. TEBBET / 4-5

Kadını da… cidinde mesedden habl... ona, hatab hamalı (olacak)!

Sure Listesi

Kelam-ı Kadim'de Geçen Kelimeler Sözlüğü;Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından derlenerek hazırlanmıştır.