İçeriğe geç
KÖK Ara:
KELİME Ara:
ANLAM içinde Ara:
❝ NH!R ❞ kökünden türeyen kelimeler... 4 Kayıt Listeleniyor.
Aynı Kökten Türeyen: xoxox Mustenhir nehar Enhur Nehr nehir Enhar Enhur
xoxox
ن ه ر NH!R
Mustenhir
ن ه ر NH!R

Aka aka yeri oyan.

nehar
ن ه ر NH!R

Fecrin doğuşundan güneşin batışına kadar olan aydınlık. Gündüz. Toy kuşunun yavrusu.

DuruMeal'de toplam 50 kayıtta geçiyor.
Çğl.Enhur
Nehr
nehir
ن ه ر NH!R

Nehir. Irmak, çay. Akarsu. Vüs'at, bolluk. Genişlik. Neher.

DuruMeal'de toplam 53 kayıtta geçiyor.
Çğl.EnharÇğl.Enhur
2. BAKARA / 25

Salih (iş)lere amil olarak iman edenlere...
altından nehirler cereyan eden cennetlerin kendileri için olduğunu...
ibşar et!
Ondan rızıklandıkları semerelerden her birinde,
"Bu, önceden rızklandığımızdır!"
derler... verilen, ona müteşabih olanlardır!
Onlar için orada mutahhar zevceler vardır... ve onlar orada ebedidirler.

2. BAKARA / 74

Sonra, bunun ardından, sizin kalbleriniz kasvetlenmişti.
Artık o, hacerler gibi veya daha da şedid kasvetlenmişti.
Muhakkak hacerlerden öyleleri vardır ki, onlardan nehirler fecr olur. Muhakkak ondan öyleleri vardır ki, şakk eder... ve ardından ondan su ihrac olur. Muhakkak onlardan öyleleri de vardır ki, ALLAH'a haşyetinden hebt olur.
ALLAH amel ettiklerinize gafil değildir.

2. BAKARA / 164

Muhakkak;
semaların ve arzın halkıyetinde...
gece ve gündüzün ihtilafında...
nasın menfaatine şeyler ile bahrda cereyan eden gemilerde...
suyun, ALLAH'ın semadan inzal ettiği kısmında...
ve ardından onunla arzda, mevtinden sonra hayy olanlarda...
bütün dabbenin orada bess olmasında...
rihlerin tasrifinde...
sema ile arz arasında müsahhar sehabta...
akıl eden kavim için kesinlikle ayetler vardır!

2. BAKARA / 249

Ardından Talut, orduya fasl olduğunda, dedi ki:
"Muhakkak ki ALLAH, sizi, nehir ile belv edecektir. Ondan şürb eden kimse... artık o, benden değildir. Ondan taam etmeyen kimse... artık muhakkak o, bendendir... eliyle garf ederek, garf eden müstesna."

Ardından, onlardan birazı dışında, ondan şürb ettiler.
Ardından, o ve beraberinde iman edenler cevaz olunca, dediler ki:
"Bizim bu yevmde Calut ve ordusuna karşı tavkımız yoktur."

ALLAH'a mülaki olacaklarını zann edenler dediler ki:
"Az fieden nicesi, çok fieye ALLAH'ın izniyle galib gelmiştir. ALLAH, sabır edenlerle beraberdir."

2. BAKARA / 266

Sizden biriniz vedd eder mi;
onun, hurma ve üzümlerden, altından nehirler cereyan eden bir cenneti olsun. Orada bütün semerelerden olsun.
Ona, kiber isabet etsin ve onun zürriyeti zayıf olsun.
Ardından isar isabet etsin. Onun içinde nar olsun ve ardından hark olsun!?

Böyledir!...
ALLAH, ayetlerini size beyan eder... umulur ki tefekkür edersiniz.

2. BAKARA / 274

Gecede ve gündüzde, sırr olarak ve aleniyen… mallarını infak edenler…
artık ecirleri, Rabblerinin indinde, kendilerinedir...
ve onlara korku yoktur...
ve onlar hüzünlenmezler!

3. AL-İ İMRAN / 14-15

Nas için,
kadınlardan...
ve oğullardan...
ve altından ve gümüşten kantar kantar biriktirilmişlerden...
ve müsevvem atlardan...
ve enamdan...
ve harsdan...
şehvet hubbu ziynetlendi. Bunlar, dünya hayatının metalarıdır.
ALLAH... O'nun indi, hüsn-ü meabtır.

De ki:
"Bunlardan hayr olanı size haber vereyim mi?

İttika edenler için, Rabblerinin indinde,
içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennetler...
ve mutahhar zevceler...
ve ALLAH'tan rıdvan vardır."
ALLAH, kendisine abd olanlara basirdir.

3. ALİ İMRAN / 27

"Geceyi gündüze ilac edersin ve gündüzü geceye ilac edersin.
Meyyitten hayy ihrac edersin ve hayydan meyyit ihrac edersin.
Dilediğini hesabsızca rızıklandırırsın."

3. AL-İ İMRAN / 72-73-74

Kitab ehlinden bir taife dedi ki:
"İman edenlere inzal olana, gündüz vechinde iman edin ve ahirinde kafir olun. Ola ki onlar da rücu ederler.
Siz, kendi dininize tabi olandan başkasına sakın iman etmeyin."

De ki:
"Muhakkak huda, ALLAH'ın hudasıdır!"

Size verilen şeyin mislinin birinize verileceğine veya Rabbinizin indinde size hacc edecekleri konusunda...

De ki:
"Muhakkak fazl ALLAH'ın eli iledir.
Onu dilediğine verir. ALLAH, vasidir, alimdir.
Rahmeti ile dilediği kimseye hass kılar.
ALLAH, azim fazl sahibidir."

3. ALİ İMRAN / 136

İşte onların cezaları, Rabblerinden mağfiret ve içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennetlerdir. Amil olanların ecirleri ne de naimdir.

3. ALİ İMRAN / 190

Muhakkak semaların ve arzın halkıyetinde… ve gece ve gündüzün ihtilafında... elbette lübb sahibleri için ayetler vardır.

3. ALİ İMRAN / 195

Ardından Rabbleri, onlara isticab etti.
Muhakkak ki BEN, sizden, erkek veya dişi, amil olanın amelini zayi etmem. Bazınız bazınızdansınız (birbirinizdensiniz).
Artık,
hicret edenler...
ve diyarlarından ihrac edilenler...
ve BEN'im sebilimde eza edilenler...
ve katl edenler...
ve katl olanlar...
ALLAH indinden sevab olarak,
kesinlikle onların seyyielerine kafir olacağım
ve kesinlikle onları altından nehirler cereyan eden cennetlere dahil edeceğim.
Sevabların hüsn olanı, ALLAH'ın indindedir.

3. ALİ İMRAN / 198

Fakat, Rabblerine ittika edenler… onlara, ALLAH'ın indinden nüzul olarak, içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennetler vardır. ALLAH indinde olanlar, berr olanlar için hayrdır.

4. NİSA / 13

İşte bunlar ALLAH'ın hudutlarıdır.
ALLAH'a ve Rasulüne itaat eden kimse… onu, içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennetlere dahil eder.
Azim fevz budur.

4. NİSA / 57

Salih (iş)lere amil olarak iman edenleri...
onları içinde ebedi olacakları...
altından nehirler cereyan eden...
cennetlere dahil edeceğiz.
Onlar için orada mutahhar zevceler vardır.
Onları zalil zılla dahil edeceğiz.

4. NİSA / 122

Salih (iş)lere amil olarak iman edenleri...
orada ebediyyen ebedi olacakları...
altından nehirler cereyan eden...
cennetlere dahil edeceğiz.
ALLAH'ın vaadi hakktır! Kavli ALLAH'tan sadık olan kimdir!?

5. MAİDE / 12

ALLAH, İsrailoğullarından elbette kat'iyyetle misak ahz etti!
İçlerinden on iki nakıb baas etmiştik.

ALLAH demişti ki:
"Muhakkak ki BEN, eğer;
salat ikame ederseniz...
ve zekat verirseniz...
ve Rasullerime iman ederseniz...
ve taazzür ederseniz...
ve ALLAH'a hasene karz ile ikraz ederseniz...
sizinle beraberim. Kesinlikle sizin seyyielerinize kafir olurum... ve kesinlikle sizi, altından nehirler cereyan eden cennetlere dahil ederim.
Artık bundan sonra, sizden kafir olan kimse seva sebilden dalalet etmiştir!"

5. MAİDE / 85

Kavil ettikleri şey ile ALLAH onlara, içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennetler esabe ettirdi.
Bu, muhsinlerin cezasıdır.

5. MAİDE / 119

ALLAH dedi ki:
"Bu yevm, sadıklara, sadık olmaları menfaat sağlar."

Onlara, içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennetler vardır. ALLAH, onlardan razı olmuştur... ve onlar da O'ndan razıdır.
Bu, azim fevzdir.

6. ENAM / 6

Öncelerinden, kendilerine karin olanlardan nasıl helak ettiğimizi görmediler mi!?

Onları arzda, sizi imkanlandırmadığımız şeylerle imkanlandırmıştık.
Semayı onlara midrar olarak irsal etmiştik. Altlarından cereyan eden nehirler kılmıştık.
Ardından onları, zenbleri ile helak ettik. Onların ardından başka bir karin inşa ettik.

6. ENAM / 13

Gecede ve gündüzde sükun bulanlar O'nundur.
O, semidir, alimdir.

6. ENAM / 60

Gece ile sizi vefat ettiren O'dur.
Gündüz ile cerh ettiğiniz şeye alimdir.
Sonra sizi, müsemma ecelin kaza olması için, onda baas eder.
Sonra merciniz O'nadır.
Sonra, amel etmiş olduğunuz şeyler ile size haber verilir.

7. ARAF / 43

Gıllden, sadrlarında olanları... onları, altlarından cereyan eden nehirlere nez ettik.
Dediler ki:
"Hamd etmek, bizi buna hidayet eden ALLAH'ındır.
Şayet, ALLAH bize hidayet ederek... Rabbimizin Rasulleri, elbette kat'iyyetle bi-hakkın gelmeseydi!... elbette ihtida olmuş olamazdık."

Onlara,
"İşte size cennet... amel etmiş olduklarınız ile ona varis edildiniz." diye nida edildi.

7. ARAF / 54

Muhakkak, semaları ve arzı altı yevmde halk eden ALLAH, sizin Rabbinizdir. Sonra arşa istiva etti.
O, gece ile kendisine hasis olarak talib olan gündüzü gışa eder.
Güneş ve kamer ve necmler, O'nun emrine musahhardır.
Değil mi ki... halk etmek ve emir O'nundur... Rabb-il alemin ALLAH bereketlidir!

9. TEVBE / 72

ALLAH, mü'min erkeklere ve mü'min kadınlara...
içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennetler…
ve Adn cennetlerinde tayyib meskenler vaad etti.
ALLAH'tan rıdvan, ekberdir.
Böyledir!…
Bu azim fevzdir.

9. TEVBE / 89

ALLAH onlar için, içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennetler idad etti.
Bu azim fevzdir.

9. TEVBE / 100

Muhacirlerden ve nasırlardan, evvelde sabık olanlar ve ihsan ile ona tabi olanlar... ALLAH onlardan razı olmuştur... onlar da O'ndan razı olmuşlardır.
Onlar için, içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennetler idad etti.
Bu azim fevzdir.

10. YUNUS / 6

Muhakkak
gece ve gündüzün ihtilafında...
ve ALLAH'ın semalarda ve arzda halk ettiği şeylerde...
ittika eden kavim için elbette/kesinlikle ayetler vadır.

10. YUNUS / 9-10

Muhakkak salih (iş)lere amil olarak iman edenler…
onların Rabbi, kendilerini imanları ile ihda eder.
Naim cennetlerinde, nehirler onların altlarından cereyan eder.
Orada, onların davası;
"Subhaneke Allahumme!"
ve orada onların tahiyyeleri;
"Selam!"
ve davalarının ahiri;
"Elhamdulillahi Rabb-il alemin! (Hamd etmek, Rabb-il Alemin Allah'ındır!)" dir.

10. YUNUS / 24

Muhakkak dünya hayatının meseli, ancak, semadan inzal ettiğimiz su gibidir:

Nasın ve enamın yediği, arzın nebatı, onunla ihtilat olmuştur.
Hatta... arz, zuhrufunu ve ziynetlerini ahz ettiğinde ve ehli bunlara kadir olduklarını zann ettiklerinde... ona, gece veya gündüz, emrimiz geliverir... ve ardından bir gün önce ganiy olmamış gibi, onları hasid hale getiriveririz.

Böyledir!...
Tefekkür eden kavim için ayetleri tafsil ederiz.

10. YUNUS / 45

Onları haşr edeceğimiz yevmde, sanki gündüzden bir saat dışında lebs olmamışlar gibi... kendi aralarında birbirlerine arif olurlar.
ALLAH'a lika olmaya kizb ettirenler...
ve mühtedi olmayanlar...
kat'iyyetle hasar almışlardır!

10. YUNUS / 50

De ki:
"Görmez misiniz!... O'nun azabının gecelerken veya gündüz vakti size verileceğini!...
Mücrimler neden bunda acele etmeyi isterler?"

10. YUNUS / 67

Size, geceyi onda teskin olmanız için... ve de gündüzü mubsır olarak kılan, O'dur.
Muhakkak bunda, işiten kavim için elbette/kesinlikle ayetler vardır!

11. HUD / 114

Gündüzün iki tarafında ve geceden zülfelerde salat ikame et. Muhakkak haseneler seyyieleri zehab eder. Bu, zakirler için zikirdir.

13. RAD / 3

O,
arzı medd edendir…
ve orada rasiyeler ve nehirler kılandır…
ve orada, bütün semerelerden iki zevc kılandır.
Geceyle gündüze gışa etmektedir.
Muhakkak bunlarda, tefekkür eden kavim için elbette/kesinlikle ayetler vardır.

13. RAD / 10

Sizden,
kavli sırr eden kimseler...
ve onu cehr eden kimseler...
ve gece ile istihfa eden kimseler…
ve gündüz ile sarib olanlar…
sevadır.

13. RAD / 35

Muttakilere vaad edilen cennetin meseli şöyledir; altından nehirler cereyan eder... onun ükülleri ve onun zıllı daimdir.
İşte bu, ittika edenlerin ukbasıdır.
Kafirlerin ukbası ise nardır!

14. İBRAHİM / 23

Salih (iş)lere amil olarak iman edenler... Rabblerinin izni ile... içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennetlere dahil olacaklar.

Orada onların tahiyyeleri "selam"dır.

14. İBRAHİM / 32

ALLAH
Semaları ve arzı halk edendir…
Semadan su inzal edendir…
ve ardından onunla, sizin için rızık olarak semerelerden ihrac edendir…
Sizin için emri ile bahrda cereyan eden gemiler teshir edendir…
Nehirleri sizin için teshir edendir.

14. İBRAHİM / 33

Daib olan güneşi ve kameri sizin için teshir edendir…
Geceyi ve gündüzü sizi için teshir edendir.

16. NAHL / 12

Sizin için, gece ve gündüzü ve güneşi ve kameri teshir etti. Necmler, O'nun emrine musahhardır.
Muhakkak bunda, akıl eden kavim için elbette/kesinlikle ayetler vardır.

16. NAHL / 15-16

Arzda, size meyd etmesi için
rasiyeler…
ve nehirler…
ve sebiller…
ilka etti… umulur ki ihtida olursunuz.
ve alametler...
ve necmler ile onlara ihtida eder.

16. NAHL / 31

Adn cennetleri…
Ona dahil edilecekler! Onların altından nehirler cereyan eder.
Onlar için orada, diledikleri herşey vardır.
Böyledir!...
Muttakilerin cezası böyledir.

17. İSRA / 12

BİZ, gece ve gündüzü iki ayet kıldık.
Ardından…
Rabbinizden fazl ibtiga etmeniz için…
ve senelerin adedine ve hesabına alim olmanız için…
gece ayetini mahv ettik… ve gündüz ayetini mubsır kıldık… ve herşeyi tafsilatıyla ona tafsil ettik.

17. İSRA / 23-24

Rabbin…
yalnızca O'ndan başkasına abd olmamanı...
ve ana-babaya ihsanlı olmanı...
kaza etti.

Eğer onlardan birisi veya ikisi birden senin indinde kibere iblağ olurlarsa... artık,
onlara "of, aman" deme!…
onları nehr etme!
Onlara kerim kavl söyle!
O ikisine, Rahmetten züll cenahını hafz et!
De ki:
"Rabbim!
Beni sagir iken irba ettirdikleri gibi... o ikisine rahmet eyle."

17. İSRA / 90-91-92-93

Dediler ki:
"Neba olan arzdan bizim için fecr olmadıkça...
Yada senin hurmadan ve inebden (üzüm) cennetin olup… ve ardından onun hilalinden fecr olan nehirler fecr olmadıkça.
Yada zeam ettiğin gibi... semayı kisfler halinde üzerimize ıskat oldurmadıkça…
Yada ALLAH ve melekler kabl olarak gelmedikçe...
Yada senin zuhruftan bir evin olmadıkça…
Yada sen semada raky etmedikçe...
biz sana iman etmeyiz.
Bize kıraat edeceğimiz bir kitab inzal edinceye kadar senin raky etmene de asla iman etmeyiz."

De ki:
"Rabbim subhandır.
Ben, sadece, beşer Rasulüm!"

18. KEHF / 31

İşte onlar… içinde,
zeheb sivarlardan hilyenecekleri...
sündüsten ve istebraktan hudr sevbler ilbas edecekleri...
altından nehirler cereyan eden Adn cennetleri, onlar içindir.
Müttekiler, orada erikeler üzredir.
Ne de naim sevabtır... ve ne de hüsn rıfk yeridir.

18. KEHF / 33

Her iki cennet de üküllerini vermiş ve onlardan hiç bir şey zulüm etmemişti.
Ardından ikisinin hilaline nehir fecr etmiştik.

20. TAHA / 75-76

Kat'iyyetle salih (iş)lere amil olarak, kendisini mü'min eden kimse!... artık işte onlar...
ulvi dereceler,
içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden Adn cennetleri...
onlar içindir.
Tezkiye olanların cezası budur.

20. TAHA / 130

Artık, onların söylediği şeylere sabır et.
Güneşin tulu etmesinden önce...
ve gurubundan önce...
Rabbini O'nun hamd etmesi ile sebbih et.
ve geceleri ansızın...
ve de gündüzün etrafında…
artık O'nu sebbih et!... umulur ki razı olursun.

21. ENBİYA / 20

Gece ve gündüz, fütur olmadan sebbih ederler.

21. ENBİYA / 33

O, geceyi ve gündüzü ve güneşi ve kameri halk edendir… hepsi, felekte sebh olmaktadır.

21. ENBİYA / 42

De ki:
"Gecede ve gündüzde sizi Rahmandan kim kila edecek?"
Bilakis!
Onlar Rabblerinin zikrinden murizler.

22. HACC / 14

Muhakkak ki ALLAH, salih (iş)lere amil olarak iman edenleri, altından nehirler cereyan eden cennetlere dahil eder.
Muhakkak ki ALLAH, irade ettiği şeye faildir.

22. HACC / 23

Muhakkak ki ALLAH, salih (iş)lere amil olarak iman edenleri, altından nehirler cereyan eden cennetlere dahil eder.
Onlar, orada, zeheb ve inci sivarlar hilyelenirler. Orada onların libasları ipektir.

22. HACC / 61

Bunlar,
muhakkak ki ALLAH'ın, geceyi gündüzde ilac etmesi ve gündüzü gecede ilac etmesi iledir.
muhakkak ki ALLAH'ın, semi, basir olması iledir.

23. MUMİNUN / 80

O, hayy edendir… ve mevt edendir.
Gece ve gündüzün ihtilafı O'nundur.
Artık akıl etmez misiniz!?

24. NUR / 44

ALLAH, geceyi ve gündüzü takallüb ettiriyor. Muhakkak bunda, basar sahibleri için elbette/kesinlikle ibret vardır.

25. FURKAN / 10

Eğer dilerse,
altından nehirler cereyan eden bu cennetlerden sana hayr kılan...
ve sana kasrlar kılan...
bereketlidir.

25. FURKAN / 47

Geceyi sizin için libas... ve nevmi sübat kılan O'dur… gündüzü de neşr oluş kılmıştır.

25. FURKAN / 62

O,
tezekkür irade edenler için…
ve şükür irade edenler için…
geceyi ve gündüzü birbirine halife kılar.

27. NEML / 61

Yoksa,
arzı karar kılan ve onun hilaline nehirler kılan ve ona rasiyeler kılan ve iki bahrın arasına hacz kılan mı!?

ALLAH'la beraber ilah mı var!?
Bilakis!
Pek çoğu alim değiller.

27. NEML / 86

BİZ'im
geceyi, içinde sükun bulmaları için…
ve gündüzü de mubsır olarak…
kıldığımızı görmüyorlar mı?
Muhakkak bunda, iman eden kavim için, elbette ayetler vardır.

28. KASAS / 72

De ki:
"Gördünüz mü?
ALLAH, gündüzü üzerinize kıyamet yevmine kadar sermed kılsaydı, ALLAH'ın gayrısında, hangi ilah size içinde teskin olacağınız gece verirdi?
Artık basir olmayacak mısınız?"

28. KASAS / 73

Gece ve gündüzü,
onda teskin olmanız için...
ve fazlından ibtiga etmeniz için...
sizin için rahmetinden kıldı… umulur ki şükür edersiniz!

29. ANKEBUT / 58-59

Salih (iş)lere amil olarak iman edenler...
kesinlikle onları, içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennet gurfelerinden beva ederiz.
Sabır ederek...
ve Rabblerine tevekkül ederek...
amel edenlerin ecirleri ne de naimdir!

30. RUM / 23

Gecede menam etmeniz...
ve gündüz ve O'nun fazlından ibtiga etmeniz...
O'nun ayetlerindendir.
Muhakkak bunda, işiten kavim için, elbette/kesinlikle ayetler vardır.

31. LOKMAN / 29

Görmüyor musun;
ALLAH, geceyi gündüzde ilac ediyor ve gündüzü gecede ilac ediyor!?
Güneşi ve kameri teshir etmiştir. Hepsi müsemma ecele kadar cereyan eder.
Muhakkak ki ALLAH, amel ettiğiniz şeylere habirdir.

34. SEBE / 33

İstizaf edilenler, istikbar edenlere şunu derler:
"Bilakis!
Gece ve gündüz mekr ettiniz! ALLAH'a kafir olmamızı, O'na endad kılmamızı bize emir ediyordunuz!"

Azabı gördüklerinde, nedametlerini kendilerine sırr ederler.
Kafirlerin unklarına guller kılarız! Onlar, amel etmiş oldukları şeylerden başka cezalandırılır mı!?

35. FATIR / 13

Geceyi gündüzde ilac eder ve gündüzü gecede ilac eder. Güneşi ve kameri teshir etmiştir. Hepsi müsemma ecele cereyan eder.
Böyledir!...
ALLAH, Rabbinizdir! Mülk, O'nundur!
O'nun gayrısından davet ettikleriniz, bir kıtmire bile malik olamazlar!

36. YASİN / 37

Artık muzlim olduklarında… gündüzü selh ettiğimiz gece, onlara ayettir!

36. YASİN / 40

Güneşe, kameri idrak etmesi bagy olamaz.
Gece de gündüzü sebk edemez.
Hepsi, bir felekte sebh olmuştur.

39. ZUMER / 5

Semaları ve arzı, bi-hakkın halk etti.
Geceyi gündüze kevr eder ve de gündüzü geceye kevr eder. Güneşi ve kameri teshir eder. Hepsi, belirlenmiş ecel için cereyan eder.
Değil mi ki… O, azizdir, gaffardır!

39. ZUMER / 20

Fakat Rabblerine ittika edenler… onlara,
fevklerinden gurfeler…
altlarından nehirler cereyan eden… bina edilmiş gurfeler...
vardır.
ALLAH vaad etmiştir!… ALLAH, miadından hilaf etmez!

40. MUMİN / 61

Size, içinde teskin olamanız için geceyi... ve mubsır gündüzü kılan, ALLAH'tır.
Muhakkak ki ALLAH, kesinlikle nas üzre fazl sahibidir… fakat nasın pek çoğu şükür etmiyorlar!

41. FUSSİLET / 37
SECDE AYETİ

Gece ve gündüz ve güneş ve kamer onun ayetlerindendir.
Güneş için de secde etmeyin!... Kamer için de!
Eğer siz yalnızca O'na abd olanlardan olmuşsanız, bu ikisini halk eden ALLAH'a secde edin!

41. FUSSİLET / 38

Eğer istikbar ederlerse… artık Rabbinin indinde olanlar, gece ile ve gündüz ile… sem etmeden O'nu sebbih etmektedir.

43. ZUHRUF / 51

Firavun kavminde nida ederek dedi ki:
"Ey kavmim!
Mısır'ın mülkü benim değil mi?... ve benim altımdan cereyan eden bu nehirler!
Basir değil misiniz!?"

45. CASİYE / 5

Gece ve gündüzün ihtilafı…
ALLAH'ın semadan rızık olarak inzal ettiği...
ve ardından onunla arzda mevtten sonra hayy etmesi...
Rihleri tasrif etmesi...
Akıl eden kavim için ayetlerdir.

46. AHKAF / 35

Artık, Rasullerden azim sahibi olanların sabır ettikleri gibi sabır et!... ve onlar için acele etme!
Onlar vaad olunanı gördükleri yevmde, gündüzden bir saatten başka lebs olmamış gibidirler.
Belağdır!...
Artık, sadece, fasıkların kavmi helak edilecektir!

47. MUHAMMED / 12

Muhakkak ki ALLAH, salih (iş)lere amil olarak iman edenleri... altından nehirler cereyan eden cennetlerine dahil eder.
Kafirler... onlar, metalanırlar ve ancak enamın yediği gibi yerler.
Nar, onlara mesvadır.

47. MUHAMMED / 15

Muttakilere vaad edilen cennetin meseli... orada,
asin gayrısında, sudan nehirler...
ve taamı tegayyür olmamış, lebenden nehirler...
ve şürb edenlere lezzet veren, hamrdan nehirler...
ve musaffa aselden nehirler vardır.
Kendileri için orada... bütün semerelerden ve Rabblerinden mağfiret olanlar,
narda ebedi olacak...
ve hamim suyla iska edilecek...
ve ardından bağırsakları kata olacak...
kimse gibi midir!

48. FETİH / 5

Mü'min erkekleri ve mü'min kadınları,
içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennetlere dahil etmesi
ve kendilerinden seyyilerine kafir olması içindir.
Bu olan, ALLAH indinde azim fevzdir.

48. FETİH / 17

Körlere harec yoktur...
ve de arice (topal) harec yoktur...
ve de mariz olanlara harec yoktur.
ALLAH'a ve Rasulüne itaat eden kimse…
onu altından nehirler cereyan eden cennetlerine dahil eder.
Tevella eden kimse… ona elim azab ile azab eder.

54. KAMER / 54-55

Muhakkak muttakiler,
cennetlerdedir...
ve neherdedir...
Muktedir melikin indinde sıdk makaddadır.

57. HADİD / 6

Geceyi gündüzde ilac eder... ve gündüzü gecede ilac eder.
O, sadrların zatına alimdir.

57. HADİD / 12

Mü'min erkekleri ve mü'min kadınları... onların nurlarını, ellerinin arası ile ve yeminleri ile say eder gördüğün yevm...
"Yevmde sizin büşranız... içinde ebedi olunacak, altından nehirler cereyan eden cennetlerdir."
İşte bu, azim fevzdir.

58. MUCADELE / 22

ALLAH'a ve ahir yevme iman eden kavmin... ALLAH'a ve Rasulüne haddi aşan kimselere vedd ettiklerine vecd olamazsın...
- velev ki kendilerinin ata-babaları veya oğulları veya kardeşleri veya kendi aşiretleri olsalar bile!
İşte onların kalblerine iman ketb eder.
KENDİSİNDEN Ruh ile onlara eyd eder.
Onları, içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennetlere dahil eder.
ALLAH onlardan razıdır... ve onlar da O'ndan razıdır.
İşte onlar, ALLAH'ın hizbidir.
Değil mi ki... muhakkak ki ALLAH'ın hizbi... onlar felaha ulaşanlardır!?

61. SAFF / 10-11-12

Ey iman edenler!
Elim azabtan sizi necat edecek ticarete delil göstereyim mi?
ALLAH'a... ve O'nun Rasulüne iman edin!...
ve ALLAH sebilinde mallarınız ve nefsleriniz ile cihad edin!
Eğer alim olmuş olursanız… sizin için hayr işte budur!
Sizin için, zenblerinize gafur olur.
Sizi altından nehirler cereyan eden cennetlere
ve Adn cennetlerindeki tayyib meskenlere dahil eder.
Azim fevz işte budur!

64. TEGABUN / 9

Yevm, sizi cem yevmi için cem edecek.
Bu, tegabün yevmidir!

ALLAH'a, salih (iş)lere amil olarak iman eden kimse...
onlardan seyyieleri kafir olunur...
ve onlar, içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennetlere dahil edilir.
Bu, azim fevzdir!

65. TALAK / 11

Salih (iş)lere amil olarak iman eden kimseleri zulmetlerden nura ihrac etmek için... Rasul size ALLAH'ın mübeyyin ayetlerini tilavet etmektedir.

ALLAH'a, salih (iş)lere amil olarak iman eden kimse...
onu, içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennetlere dahil eder.
Kat'iyyetle ALLAH'ın ahseni ona rızk olur!

66. TAHRİM / 8

Ey iman edenler!
Nasuh tevbeyle ALLAH'a tevbe edin.
Gerekir ki (belki)… Rabbiniz,
sizin seyyielerinize kafir olur...
ve sizi altından nehirler cereyan eden cennetlere dahil eder!

Yevmde, ALLAH... nurları, ellerinin arasında ve yeminleri ile say eden... nebiyi ve onunla birlikte iman edenleri ihza etmez.
Derler ki:
"Rabbimiz!
Bize nurumuzu tamamla...
ve bize gafur ol...
muhakkak ki SEN herşeye kadirsin."

71. NUH / 5

Dedi ki:
"Rabbim!
Muhakkak ben kavmimi gece gündüz davet ettim."

71. NUH / 12

"Mallarla ve oğullarla size imdad etsin.
Sizin için cennetler kılsın...
ve sizin için nehirler kılsın."

73. MUZZEMMİL / 7

Muhakkak senin için, gündüz vaktinde, tavil sebh vardır.

73. MUZZEMMİL / 20

Muhakkak ki Rabbin, senin ve seninle beraber olan bir taifenin... gecenin üçte ikisinden edna ve yarısı kadar ve üçte biri kadar kıyam ettiğine alimdir.

ALLAH geceyi ve gündüzü kaderlendirir.
Onu ihsa edemeyeceğinize alimdir... ve ardından size tevbe eder.

Artık Kur'an'dan yesir olanı kıraat edin!

O...
Sizden (bazınızın) mariz olacağına...
diğerlerinin arzda darb edeceğine...
ALLAH'ın fazlından ibtiga edeceklerine...
ve diğer bir kısmının ALLAH sebilinde kıtal edeceklerine...
alimdir!

Artık ondan, yesir olanı kıraat edin!

ve salatı ikame edin!
ve zekatı verin!
ALLAH'a hasene karz ile ikraz edin!
Nefsleriniz için hayrdan takdim ettiğiniz şey... ona, ALLAH'ın indinde hayr ve daha azim ecir olarak vecd olursunuz.
ALLAH'a istiğfar edin!
Muhakkak ki ALLAH gafurdur, rahimdir.

78. NEBE / 6-7-8-9-10-11-12-13-14-15-16

Arzı mihad ve dağları vetedler kılmadık mı?
ve sizi zevcler halinde halk ettik.
ve sizin nevminizi sübat kıldık.
ve geceyi libas kıldık.
ve gündüzü maişe kıldık.
ve fevkinize yedi şedidleri bina ettik.
ve vehhac sirac kıldık.
ve habbeler ve nebat ve leff olmuş cennetler ihrac etmek için, musır olanlardan seccac su inzal ettik.

85. BURUC / 11

Muhakkak, salih (iş)lere amil olarak iman edenler…
onlar için altından nehirler cereyan eden cennetler vardır.
Kebir fevz budur.

91. ŞEMS / 1-2-3-4-5-6-7-8

Yemin olsun!
Güneşe ve duhaya…
Tilv olduğunda, kamere…
Cilalandığında, gündüze…
Gışa olduğunda, geceye…
Semaya... ve onu bina edene…
Arza... ve onu taha edene...
Nefse... ve onu sevva edene…
ve ardından fücuru ve takvayı ona ilham edene!

92. LEYL / 1-2-3

Yemin olsun!
Gışa ettiğinde, geceye…
Tecelli ettiğinde, gündüze…
Erkeği ve dişiyi halk edene!

93. DUHA / 9-10-11

Artık...
Yetimi kahr etme!
Sail olanı nehr etme!
Rabbinin nimeti ile hadis et!

98. BEYYİNE / 7-8

Muhakkak, salih (iş)lere amil olarak iman edenler...
işte onlar... onlar, beriyyenin hayrlısıdır.
Rabblerinin indinde onların cezası; içinde ebediyen ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden, Adn cennetleridir.
ALLAH onlardan razıdır, onlar da O'ndan razıdır.
Bu, Rabblerine haşy edenler içindir.

Sure Listesi

Kelam-ı Kadim'de Geçen Kelimeler Sözlüğü;Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından derlenerek hazırlanmıştır.