xoxox
ث ن ي
S!NY
| |
isnan
ث ن ي
S!NY
| İki (2) sayısı. DuruMeal'de toplam 16 kayıtta geçiyor. Dşl.isnetan |
İsneyn
ث ن ي
S!NY
| (Günler) Pazartesi günü. |
istisna
ث ن ي
S!NY
| Bir şeyi seniye (çok kıymetli) etmeyi dilemek. Bunun için çabalamak ve gereklerini yerine getirmek. // Ayırmak. Kaide dışı bırakmak. Müstesna kılmak. DuruMeal'de toplam 1 kayıtta geçiyor. Çğl.İstisnaat |
istisnan
ث ن ي
S!NY
| İhtiyarlama, yaşı ilerleme, yaşlılanma. |
Mesnâ
ث ن ي
S!NY
| Bir şeyin tekrarı. İki. Çift. Mükerrer. DuruMeal'de toplam 5 kayıtta geçiyor. Çğl.Mesanî |
Mustesna
ث ن ي
S!NY
| İstisna edilen. Ayrı tutulan, ayrı muameleye tabi olan. Kaide dışı bırakılmış olan. |
sani
ث ن ي
S!NY
| İki. İkinci. DuruMeal'de toplam 1 kayıtta geçiyor. |
saniye
ث ن ي
S!NY
| Saniye. DuruMeal'de toplam 1 kayıtta geçiyor. |
Seniyye Seniye
ث ن ي
S!NY
| Yüksek. Çok mühim ve kıymetli, âli olan. |
Sine
ث ن ي
S!NY
| Uyuklama, uykuya dalma başlangıcı. Uyku ile uyanıklık arası. (O anda insan, sesi duyduğu halde anlamaz.) / An. Bir lahza. / İki ağızlı balta. |
Sinet
ث ن ي
S!NY
| Uyuklamak. |
2. BAKARA / 60 Musa, kavmi için istiska ettiğinde, demiştik ki: |
4. NİSA / 3 Eğer yetimler hakkında kıst konusunda korkuya düşerseniz, size tayyib olan kadınlardan ikişer, üçer, dörder nikahlayın. |
4. NİSA / 11 ALLAH, size evladlarınız hakkında, erkek için iki dişinin hazzı mislini vasiyet eder. Ölenin evladı varsa, ana-babasından her birine, terekeden altıda bir hisse vardır. (Bunlar) vasiyet etiklerinin veya deyn ardındandır. Babalarınız ve oğullarınız!... Bunlar, ALLAH'tan farzdır. |
4. NİSA / 176 Senden fetva istiyorlar. |
5. MAİDE / 12 ALLAH, İsrailoğullarından elbette kat'iyyetle misak ahz etti! ALLAH demişti ki: |
5. MAİDE / 106 Ey iman edenler! Eğer raybe düşerseniz... onları salat ardından habs edersiniz... ve ardından ALLAH'a kasem ederler: |
6. ENAM / 143 Sekiz zevc. Koyundan iki ve keçiden iki. |
6. ENAM / 144 Deveden iki ve sığırdan iki. |
7. ARAF / 160 BİZ onları, on iki sıbt ümmet olarak kata ettik... ve Musa'ya vahy ettik; |
9. TEVBE / 36 Muhakkak, ALLAH'ın kitabında, semaların ve arzın halkıyet yevminde, ALLAH indinde ayların iddeti on ikidir. Bu, kayyime dindir! Kaffeten sizinle kıtal ettikleri gibi siz de kaffeten müşriklerle kıtal edin. |
9. TEVBE / 40 Siz ona nasr etmezseniz... O ikisi mağaradayken... o, sahibine demişti ki: Ardından ALLAH, |
11. HUD / 5 Değil mi ki... muhakkak onlar... O'ndan hafy etmek için… kendi sadrlarını isnan ederler!? |
11. HUD / 40 Hatta... emrimiz geldiğinde ve tandır fevr olduğunda, dedik ki: |
13. RAD / 3 O, |
15. HİCR / 87 elbette kat'iyyetle sana, |
16. NAHL / 51 ALLAH dedi ki: |
22. HACC / 8-9 Nasdan... ilim ve huda ve münir kitab gayrısında ALLAH hakkında cedel eden kimseler… ALLAH'ın sebilinden dalalet ettirmek için… kendilerini sani olana atıf ederler. |
23. MUMİNUN / 27 BİZ de ona, aynımız ile ve vahyimiz üzere bir gemi sanat etmesini vahy ettik. Emrimiz kılınınca ve tandır fevr olduğunda: |
34. SEBE / 46 De ki: |
35. FATIR / 1 Hamd etmek… Muhakkak ki ALLAH, herşeye kadirdir. |
36. YASİN / 14 BİZ onlara o ikisini irsal ettiğimizde… hemen o ikisini kizb etmişlerdi. Ardından üçüncü ile onları aziz kılmıştık. Gönderilen ikinin Yuhanna ile Pavlus, üçüncüsünün de Şem'unussafâ (Simun Petrus) olduğu rivayet edilmektedir. Aynı bu noktada "Teslis" tanımına da bir atıf vardır. |
39. ZUMER / 23 ALLAH, hadisin ahsenini... mesna muteşabih kitab olarak inzal etti. ALLAH'ın dalalette bıraktığı kimse... artık onun için hadiy yoktur. |
40. MU'MİN / 10-11 Muhakkak kafirlere nida edilir: Derler ki: |
68. KALEM / 17-18 Muhakkak ki BİZ, sabah vaktinde sarm etmeye… istisna koymadan (“İnşaallah” demeden) kasem eden cennet sahiblerine belv ettiğimiz gibi... onlara da belv ettik. |