İçeriğe geç
KÖK Ara:
KELİME Ara:
ANLAM içinde Ara:
❝ S:DR ❞ kökünden türeyen kelimeler... 12 Kayıt Listeleniyor.
Aynı Kökten Türeyen: xoxox Isdar Musaddar musadere Mutasaddır Mutasaddırin sadaret Sadır Sadr Sudur sadrazam Sadrî Sadriye Sudr Tasaddur
xoxox
ص د ر S:DR
Isdar
ص د ر S:DR

Çıkarma, çıkarılma, sudur ettirme. Deveyi sudan geri döndürmek. Rücu ettirmek, geri döndürmek, vazgeçirmek.

Musaddar
ص د ر S:DR

Çıkmış, sudur etmiş.

musadere
ص د ر S:DR

Yasak edilen bir şeyin kanuna göre elden alınması. Zulüm ve cebir.

Mutasaddır
ص د ر S:DR

Baş köşeye kurulan. Başa geçip oturan.

Çğl.Mutasaddırin
sadaret
ص د ر S:DR

Öne geçme, başta bulunma. Vezirlik, başvezirlik. Osmanlı Devleti zamanında Başvekillik makamına verilen isim.

Sadır
ص د ر S:DR

Sudur eden, çıkan, meydana gelen.

Sadr
ص د ر S:DR

Gönül. / Bilincin, üst bilinç ile irtibat noktası. / Bilinçaltı. / Her şeyin evveli ve başlangıcının en iyisi. / Bulunulacak yerlerin en iyisi. / Baş, reis, başkan. / Kalb, göğüs, ön. / Rücu. / Bir aruz kalıbı.

DuruMeal'de toplam 50 kayıtta geçiyor.
Çğl.Sudur
sadrazam
ص د ر S:DR

Sadr-ı Azam. Baş vezir, padişahın vekili, başvekil.

Sadrî
ص د ر S:DR

Göğüsle ilgili, göğüse ait.

Dşl.Sadriye
Sudr
ص د ر S:DR

Olma, meydana gelme. Sâdır olma.

Tasaddur
ص د ر S:DR

En başta oturma. Başa geçme. Yücelik talep etmek, yükseklik ve ululuk istemek.

3. ALİ İMRAN / 29

De ki:
"Sadrlarınızda olanı hafiy etseniz de… onu ibda etseniz de… ALLAH ona alimdir.
Semalarda olanlara da... arzda olanlara da alimdir.
ALLAH, herşeye kadirdir."

3. ALİ İMRAN / 118

Ey iman edenler!
Sizin gayrınızdan bitaneler ittihaz etmeyin!... onlar sizi habal etmekten alüv olmazlar... ve size anet verecek şeyler vedd ederler.
Buğzları, kat'iyyetle ağızlarından ibda olmaktadır!... ancak sadrlarında hafy ettikleri şey, daha kebirdir.
Eğer siz akıl eden olursanız... ayetleri, sizin için kat'iyyetle beyan ettik!

3. ALİ İMRAN / 119

İşte siz busunuz!
Onlara muhabbet duyarsınız... ve onlar ise, siz kitaba... onun tamamına iman ettiğiniz halde... size muhabbet duymaz.

Halbuki onlar... sizinle mülaki olduklarında, "Biz iman ettik!" derler... halvet olduklarında ise... gayzlarından parmak uçlarını azz ederler.

De ki:
"Gayzınız ile mevt olun!"
Muhakkak ki ALLAH, sadrların zatına alimdir.

3. ALİ İMRAN / 154

Sonra gamamın ardından... size emanet olarak, içinizden bir taifeyi gışa eden nüas inzal etti.
Bir taife de kat'iyyetle kendi nefslerine hemm olmuştu!
ALLAH'a hakk gayrısında cahiliye zannı ile zannda bulundular. Dediler ki:
"Bize emirden şey var mı?"

De ki:
"Muhakkak, bütün emirler ALLAH'ındır."

Nefslerinde sana ibda edemedikleri şeyler hafy ediyorlar. Diyorlar ki:
"Şayet bize emirden şey olsaydı burada katl edilmezdik."

De ki:
"Şayet siz evlerinizde olsaydınız bile... üzerine katl ketb olanlar, mazcalarında bariz olurdu.
Sadrlarınızda olanı ALLAH'ın belv etmesi içindir.
Kalblerinizde olanı mahs etmesi içindir.
ALLAH, sadrların zatına alimdir."

4. NİSA / 90

Sizinle aralarında misak olan bir kavme vasl olanlar veya sizinle kıtal etmekten veya kendi kavimleri ile kıtal etmekten sadrları hasr olup size gelenler müstesna...
Şayet ALLAH dileseydi, elbette onları üzerinize musallat ederdi... ve ardından sizinle kıtal ederlerdi.

Eğer,
kendilerini sizden azil ederlerse...
ve ardından sizinle kıtal etmezlerse...
ve ardından size seleme ilka ederlerse...
artık ALLAH size, onlara karşı sebil kılmamıştır.

5. MAİDE / 7

ALLAH'ın üzerinize nimetini… ve O'na "işittik ve itaat ettik" diyerek vesika ettiğiniz misakı zikir edin!
ALLAH'a ittika edin!
Muhakkak ki ALLAH, sadrların zatına alimdir.

6. ENAM / 125

Artık, ALLAH...
ihda etmeyi irade ettiği kimseyi... İslam için onun sadrını şerh eder.
dall etmeyi irade ettiği kimseyi... onun sadrını, sanki semada suud ediyor gibi, harec ederek dıyk eder.
Böyledir!...
ALLAH, iman etmeyenlere rics kılar.

7. ARAF / 2

Kitab,
onunla nezr etmen için...
ve mü'minlere zikir olması için...
sana inzal edilmiştir.
Artık sadrında, ondan harec olmasın.

7. ARAF / 43

Gıllden, sadrlarında olanları... onları, altlarından cereyan eden nehirlere nez ettik.
Dediler ki:
"Hamd etmek, bizi buna hidayet eden ALLAH'ındır.
Şayet, ALLAH bize hidayet ederek... Rabbimizin Rasulleri, elbette kat'iyyetle bi-hakkın gelmeseydi!... elbette ihtida olmuş olamazdık."

Onlara,
"İşte size cennet... amel etmiş olduklarınız ile ona varis edildiniz." diye nida edildi.

8. ENFAL / 43

ALLAH, menamında, sana onları pek az olarak göstermişti.
Şayet çok olarak gösterseydi, elbette feşel ederdiniz... ve emir hakkında tenazu ederdiniz…
Fakat ALLAH, selim etti.
Muhakkak ki O, sadrların zatına alimdir.

9. TEVBE / 14-15

Onlara kıtal edin!
ALLAH,
sizin ellerinizle onlara azab etsin…
ve onları hızy etsin…
ve onlara karşı size nasr etsin…
ve mü'min kavimlerin sadrlarına şifa versin…
Kalblerinin gayzını zehab etsin.
ALLAH, dilediği kimseye tevbe eder.
ALLAH, alimdir, hakimdir.

10. YUNUS / 57

Ey nas!
Kat'iyyetle,
Rabbinizden size bir meviza...
ve sadrlarda olanlar için bir şifa...
ve mü'minler için bir huda ve bir rahmet...
kılınmıştır!

11. HUD / 5

Değil mi ki... muhakkak onlar... O'ndan hafy etmek için… kendi sadrlarını isnan ederler!?
Değil mi ki... sevblerine istigşa ettikleri hiynde... sırr ettiklerine ve de ilan ettiklerine O alimdir!?
Muhakkak ki O, sadrların zatına alimdir.

11. HUD / 12

Artık ola ki... "Ona kenz inzal edileydi ya!" veya "Onun beraberinde bir melek geleydi ya!" demelerinden ötürü sana vahy edilen şeyin bazısını terk edersin... ve sadrın buna dıyk olur…
Muhakkak sen... sen, ancak, nezirsin!
ALLAH, herşeye vekildir.

15. HİCR / 47

Gıllden, sadrlarında olanları nez ettik... mütekabil sürur üzre ihvandır onlar.

15. HİCR / 97-98-99

Onların kavil ettikleri şeyler ile senin sadrının dıyk olduğuna elbette kat'iyyetle alimiz!
Artık,
hamd ile Rabbini sebbih et...
ve sacidlerden ol...
ve yakin oluncaya kadar Rabbine abd ol!

16. NAHL / 106

Kerh edilen kimseler dışında...
imanının ardından ALLAH'a kafir olan kimseler...
ve kalbi, imanı ile mutmain olan... fakat küfür ile sadrını şerh eden kimseler...
artık ALLAH'tan gazab, onların üzerinedir!... ve onlara, azim azab vardır.

17. İSRA / 50-51

De ki:
"Hacer de olsanız... hadid de olsanız!... veya sadrlarınızda kebir olan şey her ne ise... o şeyden de halk edilmiş olsanız!"

Ardından diyecekler ki:
"Bizi kim ida edecek?"

De ki:
"Sizi evvel merrede fatr eden!"

Ardından sana reislerini nagz edecekler ve diyecekler ki:
"Ne zaman?"

De ki:
"Gerekir ki (belki)… karibdir!"

20. TAHA / 25-26-27-28-29-30-31-32-33-34-35-36

Dedi ki:
"Rabbim!
Sadrıma şerh et.
Emrimi yesir et.
Lisanımın ukdesini hall et… kavlimi fıkh edebilsinler.
Ehlimden kardeşim Harun'u bana vezir kıl... ezrimi onunla şedid kıl... ve emrimde onu şerik yap ki... SEN'i çok sebbih edelim, SEN'i çok zikir edelim.
Muhakkak ki SEN, ikimize de basir olansın."

Dedi ki:
"Sail oldukların kat'iyyetle sana verilmiştir, ey Musa!"

22. HACC / 46

Arzda seyir etmediler mi!... artık, akıl edecekleri kalbleri veya işitecekleri kulakları yok muydu!?
Muhakkak basarları kör olmadı… fakat sadrlarındaki kalbleri kör oldu!

26. ŞUARA / 12-13-14

Dedi ki:
"Rabbim!
Muhakkak, beni kizb etmelerinden korkuyorum. Sadrım dıyk olur. Lisanım intılak olmaz. Artık Harun'a da irsal et.
Onlar için üzerimde zenb var... beni katl etmelerinden de korkuyorum."

27. NEML / 74

Muhakkak ki Rabbin,
sadrlarının kenn ettiği şeylere de…
ve ilan ettiklerine de...
kesinlikle alimdir.

28. KASAS / 23

Medyen suyuna varid olduğunda, (hayvanlarını) iska eden nasdan ümmete vecd oldu. Onların gayrısında, zevd eden iki kız mevcudtu.
Dedi ki:
"Sizin hatbınız nedir?"
Dediler ki:
Railer (çoban) isdar edinceye kadar biz iska edemeyiz. Bizim babamız kebir şeyhdir."

28. KASAS / 69

Rabbin, onların,
sadrlarının kenn ettiği şeylere de...
ilan ettiği şeylere de...
alimdir.

29. ANKEBUT / 10

Nasdan,
"ALLAH'a iman ettik!" diyen kimseler... ardından onlara, ALLAH uğrunda eza edildiği zaman... nasın fitnesini, ALLAH'ın azabı gibi kılar.

Rabbinden nasr gelse, elbette derler ki:
"Muhakkak sizinle beraberdik!"
Alemlerin sadrlarında olana en alim olan, ALLAH değil midir!?

29. ANKEBUT / 49

Bilakis!
O, beyan edilmiş ayetlerdir, ilim verilenlerin sadrlarındadır.
BİZ'im ayetlerimiz ile, ancak, zalimler cahd eder.

31. LOKMAN / 23

Kafir kimse… artık onun küfrü seni hüzünlendirmesin... onların rücu edişleri BİZ'edir.
Ardından amil oldukları ile kendilerine haber verilir.
Muhakkak ki ALLAH, sadrların zatına alimdir.

35. FATIR / 38

Muhakkak ki ALLAH, semaların ve arzın gaybına alimdir.
Muhakkak ki O, sadrların zatına alimdir.

39. ZUMER / 7

Eğer siz kafirseniz... artık muhakkak ki ALLAH sizden ganiydir.
KENDİSİNE ibadet edenler için küfre razı olmaz.
Eğer şükür ederseniz size razı olur.
Vezr eden başkasının vizrini vezr etmez.
Sonra sizin merciniz Rabbinizdir.
Ardından, amel etmiş olduğunuz şeyleri size haber verir.
Muhakkak ki O, sadrların zatına alimdir.

39. ZUMER / 22

ALLAH'ın, sadrını İslam'a şerh ettiği kimse… artık o, Rabbinden nur üzre değil midir!?

Artık yazıklar olsun!… kalbleri, ALLAH'ın zikrinden kasvette olanlara!... işte onlar mübin dalalettedirler.

40. MUMİN / 19

Aynların hainliklerine... ve sadrlarda hafi şeylere alimdir.

40. MUMİN / 56

Muhakkak... ALLAH'ın ayetleri hakkında, kendilerine verilmiş bir sultan gayrısında cedel edenler… onlar, sadece, kendi sadrlarında kibir olanlardır... ki onlar, ona baliğ olamazlar.
Artık sen, ALLAH'a uvz et.
Muhakkak ki O, semidir, basirdir.

40. MU'MİN / 79-80

Onlardan irkab etmeniz ve onlardan yemeniz için sizin için enam kılan ALLAH'tır.
Onda size, sadrlarınızdaki hacetlere iblağ olmanız için menfaatler vardır.
Onların üzerinde ve gemiler üzerinde hamil olunursunuz.

42. ŞURA / 24

Yoksa, kizb ederek ALLAH'a iftira mı kavil ediyorlar!...
Eğer ALLAH dilerse senin kalbin üzre hatm eder!
ALLAH batılı mahv eder... ve hakk olanı kelimeleriyle hakk eder.
Muhakkak ki O, sadrların zatına alimdir!

57. HADİD / 6

Geceyi gündüzde ilac eder... ve gündüzü gecede ilac eder.
O, sadrların zatına alimdir.

59. HAŞR / 9

Önceden iman ederek, bu dara tebevvü edenler... kendilerine hicret edenlere muhabbet duymaktadır. Onların sadrında, verdikleri şeylerden hacet vecd olmaz.
Şayet kendilerine hass olsa bile... onların nefsleri üzre eser ederler.
Nefsini şuhhdan vaky eden kimse... işte onlar, felaha ulaşanlardır.

59. HAŞR / 12-13

Eğer onlar ihrac edilseler... onlarla beraber kesinlikle ihrac olmazlar.
Eğer onlar katl edilseler... onlara kesinlikle nasr etmezler.
Eğer nasr edecek olsalar... elbette dübürlerine tevella ederler.
Sonra, onlara da nasr olunmayacaktır!
Kesinlikle siz, onların sadrlarında, rehb olarak ALLAH'tan daha şedidsiniz.
İşte bu onların fıkh edemeyen kavim olmaları iledir.

64. TEGABUN / 4

Semalarda ve arzda olanlara alimdir!
Sizin sırr ettiklerinize de... ilan ettiklerinize de alimdir!
ALLAH, sadrların zatına alimdir!

67. MULK / 13

Kavlinizi sırr yapsanız da... onu ichar etseniz de... muhakkak ki O, sadrların zatına alimdir.

94. İNŞİRAH / 1-2-3-4-5

Senin için sadrını şerh etmedik mi!?
ve zahrını nakz eden vizrini senden vaz etmedik mi!?
ve zikrini senin için ref etmedik mi!?
Artık muhakkak yüsr, usra ile beraberdir.

99. ZİLZAL / 6-7-8

Yevme-izinde, nas, amellerinin gösterilmesi için iştat olarak sadr olacak. Artık...
ameli zerre miskal hayr olan kimse... onu görecek.
Ameli zerre miskal şerr olan kimse... onu görecek.

100. ADİYAT / 9-10

Kabirlerde baseret olduklarında, sadrlarda olanların husul olduğuna alim değil mi!?

114. NÂS / 1-2-3-4-5-6

De ki:
"Cinnlerden ve nasdan… nasın sadrlarında vesvese yapan hannasın vesveselerinin şerrinden...
nasın Rabbine,
nasın melikine,
nasın ilahına...
uvz ederim!"

Sure Listesi

Kelam-ı Kadim'de Geçen Kelimeler Sözlüğü;Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından derlenerek hazırlanmıştır.