İçeriğe geç
KÖK Ara:
KELİME Ara:
ANLAM içinde Ara:
❝ TVB ❞ kökünden türeyen kelimeler... 7 Kayıt Listeleniyor.
Aynı Kökten Türeyen:tevb xoxox tevbe Tövbe istitabe Metab Taib Tetvibe tevvab
tevb
xoxox
ت و ب TVB

Kişinin içinde bulunduğu hal ve/veya davranışları, kişinin zihniyetine ve cibilliyetine bağlıdır. Herhangi bir hal veya davranıştan vazgeçebilmenin şartı, bu hal veya davranışa neden olan zihniyet veya cibilliyet unsurunun değişmesidir. Zihniyetteki veya cibilliyetteki bu unsuru değiştirmeye tevbe denir.

Kişi, zihniyetindeki unsurları, aidiyetini, inancını veya gayelerini sorgulayarak kendisi değiştirebilir.
Cibilliyet unsurları ise fıtrattan kaynaklandığı için kişi kendisi müdahale edemez. Bu unsurları ancak Allah değiştirebilir.
Bütün bu değişimler tevb kelime kökü ile ifade edilir.

DuruMeal'de toplam 53 kayıtta geçiyor.
tevbe
Tövbe
ت و ب TVB

Bir halden yada durumdan vaz geçmek veya geçirmek.
Caymak, vazgeçmek. Dönüş yapmak.

DuruMeal'de toplam 53 kayıtta geçiyor.
istitabe
ت و ب TVB

Tevbe etmenin gereklerini yerine getirme.
Tövbe ettirme. Tövbe teklif etme.

Metab
ت و ب TVB

Tevbe etmeyi temin edecek makam.
Rücu edilecek, geri dönülecek yer.

DuruMeal'de toplam 2 kayıtta geçiyor.
Taib
ت و ب TVB

Tövbe eden.

DuruMeal'de toplam 2 kayıtta geçiyor.
Tetvibe
ت و ب TVB

Tevbe etmek.

tevvab
ت و ب TVB

Dönüş yapanın, kime dönüş yaptığının idrakin de olması. Bu idarake sahip olan.
Tevbe ettiren. (tevbe ettiren, tevbeyi kabul edecek olandır.)
Et Tevvab: Dönüş etmesiyle dönüş etmesi, sonra da kime dönüş ettiğini bilmesine tevvap derler. Bunun esas yaşantısını insanlar yaşar.

DuruMeal'de toplam 12 kayıtta geçiyor.
2. BAKARA / 37

Ardından Adem, Rabbinden kelimeler telakki etti… ve ardından ona tevbe etti.
Muhakkak ki O... tevvab, rahim olan O'dur!

2. BAKARA / 54

Musa, kavmine demişti ki:
"Ey kavmim!
Muhakkak siz, dişi buzağı ittihaz etmekle nefsinize zalim oldunuz.
Artık, bari'nize tevbe edin ve ardından nefslerinizi katl edin! Bari'nizin indinde, bu size hayrdır."
Ardından size tevbe etti.
Muhakkak ki O... tevvab, rahim olan O'dur!

2. BAKARA / 128

"Rabbimiz!
İkimizi de SANA Müslüman eyle!
Zürriyetimizden SANA Müslüman ümmet eyle!
Bize mensiklerimizi göster!
Bize tevbe et!
Muhakkak ki SEN… tevvab, rahim olan SEN'sin."

2. BAKARA / 159-160

Muhakkak... nasa, kitabta beyan ettiğimiz şeylerin ardından... beyyinelerden ve hudadan inzal ettiğimiz şeyleri ketm edenler... işte onlara...
ALLAH, onlara lanet eder!
Lanet ede(bile)nler de onlara lanet eder!

Tevbe edenler
ve ıslah olanlar
ve beyan edenler
müstesna!... artık işte onlar... onlara BEN de tevbe ederim.
Tevvab, rahim BEN'im!

2. BAKARA / 187

Oruç günlerinin gecelerinde, kadınlarınıza refes size helal kılındı.
Onlar sizin için libastır... siz de onlar için libassınız!

ALLAH, muhakkak sizin, nefsinize ihanet eden oldunuza alimdir!...
Artık size tevbe etti... ve sizden afv etti.
Artık el-an... onlara başir olun... ve ALLAH'ın sizin için ketb ettiği şeyi ibtiga edin.

Fecrde, beyaz iplik siyah iplikten belli oluncaya kadar yeyin ve şürb edin!
Sonra leyle kadar... kadınlara başir olmadan ve siz mescidlerde akifler olarak... orucu tamam edin!

İşte bunlar ALLAH'ın hudududur!... artık buna karib olmayın!

Böyledir!...
ALLAH, ayetlerini nas için beyan eder!... umulur ki ittika edersiniz!

2. BAKARA / 222

Sana mahizden (hayz zamanı) sual ediyorlar.
De ki:
"O bir ezadır."
Artık mahizde (hayz zamanında) kadınları azil edin... tahir oluncaya kadar onlara karib olmayın!
Tahir olduklarında... artık ALLAH'ın, size emir ettiği yerden yaklaşın.

Muhakkak ki ALLAH, tevvab olanlara muhabbet duyar... ve de kendini tahir etmiş olanlara muhabbet duyar."

2. BAKARA / 278-279-280

Ey iman edenler!
ALLAH'a ittika edin!
Eğer siz mü'min olduysanız... ribadan bakiye olanı vezr edin!
Eğer (buna) fail olmazsanız... artık size, ALLAH'tan ve Rasulünden harb ezan ediliyor!
Eğer tevbe ederseniz, artık mallarınızın reisi sizindir.

Zulüm etmezseniz zulüm edilmezsiniz!

Eğer usra sahibi (zorluk içinde) ise... artık o kimse, meysere sahibi (rahatlık içinde) oluncaya kadar nazar edin!
Eğer alim olan olursanız... tasadduk etmeniz sizin için hayr olandır!

3. ALİ İMRAN / 89

Bunun ardından tevbe edenler ve ıslah olanlar müstesna…
Artık muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

3. ALİ İMRAN / 90

Muhakkak... iman etmelerinin ardından kafir olanlar... sonra da küfürlerini ziyade edenler... onların tevbe etmeleri kabl olunmaz!
İşte onlar… dalalette olanlar onlardır!

3. ALİ İMRAN / 128

Emirden sana bir şey yoktur!
Ya onlara tevbe eder...
ya da artık, onlar muhakkak zalimdir ve onlara azab edilir.

4. NİSA / 16

İçinizden bunu yapan iki kimse… artık o ikisine eza edin.
Eğer onlar tevbe ederlerse ve ıslah olurlarsa, artık onlardan iraz edin.
Muhakkak ki ALLAH, tevvab, rahim olandır.

4. NİSA / 17

Muhakkak ALLAH'a tevbe... ancak, cehalet ile sui amel işleyenler… sonra karibden tevbe edenler içindir.
Artık işte onlar… ALLAH, onlara tevbe eder.
ALLAH, alim, hakim olandır.

4. NİSA / 18

Kendilerine mevt hazır olduğunda "muhakkak ben el-an tevbe ettim" diyene kadar seyyie amel işleyenlere...
ve kafir olarak mevt olanlara...
tevbe yoktur.
İşte onlar... BİZ, onlar için elim azab atid ettik.

4. NİSA / 26

ALLAH,
size beyan etmeyi…
ve sizi, sizden öncekilerin sünnetlerine ihda etmeyi…
ve size tevbe etmeyi...
irade eder.
ALLAH alimdir, hakimdir.

4. NİSA / 27

ALLAH, size tevbe etmeyi irade edendir.
Şehvetlerine tabi olanlar… sizin azim meyl ile meyl etmenizi irade etmektedir.

4. NİSA / 64

BİZ'im Rasulden irsal ettiğimiz şey... sadece, ALLAH'ın izni ile itaat edilmesi içindir!
Şayet, kendi nefslerine zulüm ettiklerinde sana gelseler… ve ardından ALLAH'a istiğfar etselerdi... ve Rasul de onlara istiğfar etseydi... elbette, tevvab, rahim ALLAH'a vecd olurlardı.

4. NİSA / 92

Bir mü'minin, bir mü'mini öldürmesi... hata ile olması dışında... olamaz!
Hata ile bir mü'mini katl eden...
tasadduk ettiklerinin dışında, ehline müsellem diyet (ödeyerek) bir mü'min rakabeyi tahrir etsin!
Eğer, (maktul) size düşman bir kavimden ve de bir mü'min ise... ardından, mü'min bir köle tahrir etsin!
Eğer sizinle kendileri arasında misak olan bir kavimden ise... ardından, ehline müsellem diyet (ödeyerek) mü'min bir rakabe tahrir etsin!
Bunları mevcud edemeyen, ALLAH'tan tevbe olarak, mütetabi iki ay oruç tutsun!
ALLAH, alim, hakim olandır.

4. NİSA / 146

Tevbe edenler...
ve ıslah olanlar...
ve ALLAH'a ismetli olanlar...
ve ALLAH için dinlerine ihlaslı olanlar...
müstesna. İşte bunlar mü'minlerle beraberdir. ALLAH, yakında, mü'minlere azim ecir verecek.

5. MAİDE / 34

Kendilerine takdir olunandan önce tevbe edenler müstesna.
Artık alim olun ki… ALLAH, gafurdur, rahimdir.

5. MAİDE / 39

Zulmünün ardından tevbe eden ve ıslah olan… artık muhakkak ki ALLAH, ona tevbe eder.
Muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

5. MAİDE / 71

Kendilerine fitne olmayacağını hesab ettiler… ve ardından kör oldular ve sağır oldular.
Sonra ALLAH, onlara tevbe etti.
Sonra onlardan çoğu yine kör oldular ve sağır oldular.
ALLAH, onların amel ettiklerine basirdir.

5. MAİDE / 74

Hala ALLAH'a tevbe etmiyorlar mı… O'na istiğfar etmiyorlar mı!?
ALLAH, gafurdur, rahimdir.

6. ENAM / 54

Ayetlerimize iman edenler sana geldiklerinde, de ki:
"Selamun aleykum!
Rabbiniz,
sizden, cehalet ile sui olana amil olan...
sonra onun ardından tevbe eden...
ve de ıslah olan kimseye...
KENDİ NEFSİ üzerine rahmeti ketb etmiştir. Artık O, gafurdur, rahimdir."

7. ARAF / 143

Musa, mikatımız için geldiğinde ve Rabbi ona kelime ettiğinde, dedi ki:
"Rabbim!
Bana görün. SANA nazar edeyim."
Dedi ki:
"Sen BEN'i göremezsin... fakat dağa nazar et. Artık eğer o, mekanında karar edebilirse, o zaman, BEN'i göreceksin."
Rabbi dağa tecelli edince, onu dekk kıldı... Musa, saikayla harra oldu... ve ardından, fevk olduğunda, dedi ki:
"SEN subhansın!
SANA tevbe ederim. Ben, mü'minlerin evveliyim."

7. ARAF / 153

Seyyie olana amil olanlar sonra onun ardından tevbe etti ve iman etti.
Muhakkak onun ardından Rabbin, kesinlikle gafurdur, rahimdir.

9. TEVBE / 3

ALLAH'tan ve Rasulünden, ekber hacc yevminde nas için ezandır!
Muhakkak ki ALLAH ve Rasulü, müşriklerden beridir.
Eğer tevbe ederseniz, artık bu sizin için hayrdır.
Eğer tevella ederseniz, alim olun ki; siz, ALLAH'ın mucizlerinin gayrısındasınız.
Elim azabı kafirlere ibşar et!

9. TEVBE / 5

Haram aylar selh olunca, müşriklere nerede vecd olursanız
katl edin...
ve ahz edin...
ve hasr edin...
ve onlar için bütün rasad yerlerinde kuud edin!
Ardından eğer...
tevbe ederlerse...
ve salat ikame ederlerse...
ve zekat verirlerse...
artık sebillerine hali bırakın.
Muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

9. TEVBE / 11

Eğer,
Tevbe ederlerse…
ve salat ikame ederlerse…
ve zekatı verirlerse…
artık onlar, dinde sizin kardeşlerinizdir.
İlim eden kavim için ayetleri tafsil ediyoruz.

9. TEVBE / 14-15

Onlara kıtal edin!
ALLAH,
sizin ellerinizle onlara azab etsin…
ve onları hızy etsin…
ve onlara karşı size nasr etsin…
ve mü'min kavimlerin sadrlarına şifa versin…
Kalblerinin gayzını zehab etsin.
ALLAH, dilediği kimseye tevbe eder.
ALLAH, alimdir, hakimdir.

9. TEVBE / 27

Sonra bunun ardından, ALLAH dilediği kimseye tevbe eder.
ALLAH, gafurdur, rahimdir.

9. TEVBE / 74

Söylemediklerine (dair) ALLAH'a half ediyorlar.
elbette kat'iyyetle söylediler küfür kelimesini!... ve İslamlarından sonra kafir oldular!
Nail olamadıkları şeye de hemm ettiler. Onlar, ancak, ALLAH ve Rasulü fazlından ganiy etti diye onlara nekam ettiler.
Artık,
eğer tevbe ederlerse, onlar için hayr olur.
elbette kat'iyyetle
Eğer tevella ederlerse, ALLAH onlara, dünyada ve ahirette, elim azabla azab edecektir. Onlar için arzda veliy ve de nasır yoktur.

9. TEVBE / 102

Diğerleri, zenblerini itiraf ettiler… salih ameli ve başka seyyie olanı halita etmişlerdi.
Gerekir ki (belki)… ALLAH, onlara tevbe eder.
Muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

9. TEVBE / 104

Alim değiller mi ki…
muhakkak ki ALLAHO, kendisine ibadet edenlerden tevbe kabl eder ve sadakati ahz eder!
ve muhakkak ki ALLAHO, tevvabdır, rahimdir.

9. TEVBE / 106

Başkaları, ALLAH'ın emrine irca edilmiştir.
Onlara ya azab eder ya da onlara tevbe eder.
ALLAH, alimdir, hakimdir.

9. TEVBE / 112

Tevbe edenler,
ibadet edenler,
hamd edenler,
saih olanlar,
rüku edenler,
sacidler,
maruf'a amir olanlar,
ve münkeri nehy edenler…
ALLAH'ın hududuna hafız olanlardır. Mü'minleri ibşar et.

9. TEVBE / 117

Nebi'ye ve usra saatinde ona tabi olan muhacirlere ve ensara… elbette kat'iyyetle ALLAH tevbe etti!
Onlardan bir ferikin kalbleri, neredeyse zeyg olacaktı ki… sonra onlara da tevbe etti.
Muhakkak ki O, onlara rauftur, rahimdir.

9. TEVBE / 118

Half olanların üçü üzre de...
Hatta, onların üzerine arz, irhab olduğu şey ile dıyk olduğunda, onların nefsleri de dıyk olmuştu. O'nun üzerine olmaktan başka, ALLAH'tan ilca olunacak yer olmadığını zann etmişlerdi. Sonra onlara, tevbe etmeleri için tevbe etti.
Muhakkak ki ALLAH... O, tevvabdır, rahimdir.

9. TEVBE / 126

Onlar, her avm içinde bir merre veya iki merre kendilerine fitne geldiğini görmüyorlar mı!?
Sonra tevbe etmiyorlar ve de tezekkür etmiyorlar.

11. HUD / 3

"Rabbinize istiğfar edin.
Sonra, O'na tevbe edin!
Müsemma ecele kadar hasene metadan sizi metalandırsın…
ve fazl sahiblerine, kendi fazllarını versin.

Eğer tevella ederseniz... artık muhakkak ben, üzerinize kebir yevmin azabından korkarım."

11. HUD / 52

"Ey kavmim!
Rabbinize istiğfar edin!
Sonra O'na tevbe edin!
Sema, üzerinize midrar irsal etsin… ve kuvvetinize kuvvet ziyade etsin.
Mücrimler olarak tevella etmeyin!"

11. HUD / 61

Semud kavmine kardeşleri Salih, dedi ki:
"Ey kavmim!
ALLAH'a abd olun! O'ndan gayrı size ilah yoktur.
O, sizi, arzdan inşa etti... ve sizi orada ömürlendirdi.
Artık O'na istiğfar edin!
Sonra O'na tevbe edin!
Muhakkak ki Rabbim karibdir, mucibdir."

11. HUD / 90

"Rabbinize istiğfar edin!
Sonra O'na tevbe edin!
Muhakkak ki Rabbim, rahimdir, vedudtur."

11. HUD / 112

Artık sen ve seninle beraber tevbe edenler…
emir olunduğunuz gibi istikametlenin!...
ve tuğyan etmeyin!
Muhakkak ki O, amel ettiğiniz şeylere basirdir.

13. RAD / 30

Böyledir!...
sana vahy ettiğimizi, kendilerine tilavet etmen için... öncelerinden kat'iyyetle ummetler hilv olmuş olan... ve rahmana kafir olan bir ummette seni irsal ettik!

De ki:
"O, benim Rabbimdir!
O'ndan başka ilah yoktur!
Ben, O'na tevekkül ettim!
Benim metabım (tevbe makamım) O'dur!"

16. NAHL / 119

Sonra, muhakkak ki Rabbin;
cehalet ile sui olana amil olanlar… sonra bunun ardından tevbe edenler… ve ıslah olanlar için...
muhakkak Rabbin, bunun ardından elbette/kesinlikle gafurdur, rahimdir.

19. MERYEM / 60-61

Tevbe edenler
ve salih (iş)lere amil olarak iman edenler müstesna...
artık işte onlar cennete… ***Rahmanın, KENDİSİNE abd olanlara gayb ile vaad ettiği Adn Cennetlerine!*** dahil olacaklar. Onlara hiç bir zulüm edilmeyecek.

Muhakkak O'nun vaadi, gelecek olandır.

20. TAHA / 82

Muhakkak ki BEN,
tevbe eden...
ve salih (iş)lere amil olarak iman eden...
sonra, ihtida olan...
kimse için elbette/kesinlikle gaffarım.

20. TAHA / 122

Sonra Rabbi onu ictiba etti... ve ardından kendisine tevbe etti... ve o, hidayete ulaştı.

24. NUR / 4-5

Muhsan kadınlara remy eden sonra da dört şahid getirmeyen kimselere;
80 celde, celde vurun...
ve onların şahadetlerini ebediyyen kabl etmeyin.
İşte onlar fasık olanlardır.
Tevbe eden ve bundan sonra ıslah olan kimseler müstesnadır.
Muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

24. NUR / 10

Ya, ALLAH'ın fazlı ve O'nun rahmeti sizin üzerinize olmasaydı!...
Muhakkak ki ALLAH tevvabdır, hakimdir.

24. NUR / 31

Mü'min kadınlara da söyle, basarlarını gazz etsinler. Ferclerini hıfz etsinler.
Zahir olanları dışında ziynetlerini ibda etmesinler. Onların (görenlere) humar verecek olanını ceblerine darb etsinler.
Ziynetlerini ibda etmesinler, ancak şunlar müstesna:
kocaları,
yahut babaları,
yahut kocalarının babaları,
yahut oğulları,
yahut kocalarının oğulları,
yahut erkek kardeşleri,
yahut erkek kardeşlerinin oğulları,
yahut kız kardeşlerinin oğulları,
yahut kadınlar,
yahut melekesi yeminlerinde olanlar,
yahut erkek kimselerden irbet (akıl,ustalık) sahibi olanlar gayrısında kendilerine tâbi olanlar,
yahut kadınların avreti üzere zuhur olmayan tıfllar.
Hafy ettikleri ziynetlerine alim olunsun diye ayaklarını yere vurmasınlar.
ALLAH'a cemian tevbe edin eyy mü'minler!... umulur ki felaha ulaşırsınız!

25. FURKAN / 70

Ancak,
tevbe edenler...
ve salih (iş)lere amil olarak iman edenler müstesna.
Artık işte onlar… ALLAH, onların seyyielerini haseneler ile bedellendirir.
ALLAH, gafur, rahim olandır.

25. FURKAN / 71

Tevbe eden...
ve salih (iş)lere amil olan kimse…
artık muhakkak o, metab olarak ALLAH'a tevbe eder.

28. KASAS / 67

Ancak,
tevbe eden...
ve salih (iş)lere amil olarak iman eden kimseler…
artık onlar, gerekir ki (belki)… felaha ulaşanlardan olurlar!

33. AHZAB / 23-24

Mü'minlerden erkek kimseler, ALLAH'a ahd ettikleri şeye sadakat gösterdiler.
ALLAH sadıkları, sadakatleri ile cezalandıracağı için…
onlardan nahbını kaza edenler...
ve onlardan, tebdil ile bedellendirmeden nazar edenler vardır.
Münafıklara ise, eğer dilerse azab eder... veya onlara tevbe eder. Muhakkak ki ALLAH, gafur, rahim olandır.

33. AHZAB / 72-73

Muhakkak ki BİZ, semalara ve arza ve dağlara emanet arz ettik!... ancak bunlar, ona (emanete) hamil olmaktan imtina ettiler!... ve ondan (emanetten) işfak ettiler.

Ona (emanete) İnsan hamil oldu!

Muhakkak o (emanet)… ALLAH'ın, münafık erkeklere ve münafık kadınlara ve müşrik erkeklere ve müşrik kadınlara azab etmesi için... zalum ve cehul idi.

Mü'min erkeklere ve mü'min kadınlara, ALLAH, tevbe eder. ALLAH, gafur, rahim olandır.

40. MU'MİN / 2-3

Kitabın tenzili;
aziz,
alim,
zenblere gafur,
tevbeye kabil,
ikabı şedid,
tavl sahibi
ALLAH'tandır. O'ndan başka ilah yoktur. Masir O'nadır.

40. MU'MİN / 7-8-9

Arşa hamil olanlar ve onun havlindekiler...
Rabblerinin hamdi ile O'nu sebbih ederler.
ve O'na iman ederler.
ve iman edenler için istiğfar ederler.

"Rabbimiz!
Herşeye rahmet ve ilim olarak vasisin.
Artık SEN... tevbe edenler ve SEN'in sebiline tabi olanlar için gafur ol ve onları cahim azabından vaky et.

Rabbimiz!
Onları... ve ata-babalarından ve zevcelerinden ve zürriyetlerinden salah edenleri… kendilerine vaad ettiğin Adn cennetlerine dahil et.
Muhakkak ki SEN... SEN, azizsin, hakimsin.

Seyyielerden vaky et.
Yevme-izinde seyyielerden vaky ettiğin kimse... artık SEN, ona kat'iyyetle rahmet etmişsindir!"
Bu, azim fevzdir.

42. ŞURA / 25

O, kendisine ibadet edenlerin,
tevbelerini kabl eder…
ve seyyielerden afv eder.
Amel ettiklerinize alimdir.

46. AHKAF / 15

İnsana, ana-babasına ihsanı vasiyet ettik!
Annesi ona kerh halinde hamil oldu... ve onu kerh halinde vaz etti (doğurdu). Hamil olması ve onun fisal olması otuz aydır.

Hatta, şedidine iblağ olunca ve kırk seneye baliğ olunca dedi ki:
"Rabbim!
Beni ve ana-babamı nimetlendirdiğin nimetine şükür etmemi...
ve SEN'in razı olacağın salih amel işlememi...
bana vaa'z et.
Benim zürriyetimdekileri ıslah et.
Muhakkak ben, SANA tevbe ediyorum.
Muhakkak ben, Müslümanlardanım."

49. HUCURAT / 11

Ey iman edenler!
Bir kavim, başka bir kavme sahr etmesin!... gerekir ki (belki)… onlar kendilerinden hayr olur!
Kadınlar, başka kadınlara sahr etmesin!... gerekir ki (belki)… onlar kendilerinden hayr olur!
Nefslerinizi lemz etmeyin!
Lakablar ile kendinizi nebz etmeyin!
Ne beis isimdir... imandan sonra füsuk!
Tevbe etmeyen kimseler... artık işte onlar... onlar zalimdir.

49. HUCURAT / 12

Ey iman edenler!
Zanndan çokça ictinab edin! Muhakkak zannın bazısı ismdir.
Tecessüs etmeyin!
Bazınız bazınıza (birbirinize) gıybet etmeyin! Herhangi biriniz meyyit kardeşinin etini yemeye muhabbet duyar mı? Artık bu, size kerihtir.
ALLAH'a ittika edin!
Muhakkak ki ALLAH, tevvabdır, rahimdir.

58. MUCADELE / 13

Necvanızı elinin arasına sadakatle takdim etmeye işfak mı ettiniz?
Buna fail olamazsanız, ALLAH size tevbe eder.
Artık,
salat ikame edin
ve zekat verin.
ALLAH'a ve Rasulüne itaat edin.
ALLAH, amel ettiklerinize habirdir.

66. TAHRİM / 4

Eğer siz ikiniz, ALLAH'a tevbe ederseniz… artık ikinizin kalbleri de kat'iyyetle sugv eder!…
Eğer ona tezahür ederseniz… artık muhakkak ki ALLAH... O, onun mevlasıdır… ve Cebrail de… ve mü'minlerin salihi de... ve melekler bundan sonra zahirdir.

66. TAHRİM / 5

Eğer siz ikinizi boşarsa... gerekir ki (belki)… Rabbiniz ona, hayr olarak...
Müslüman,
mü'min,
kanit olan,
tevbe eden,
abd olan,
saih,
seyyibe,
ve bakire
zevceler bedellendirir.

66. TAHRİM / 8

Ey iman edenler!
Nasuh tevbeyle ALLAH'a tevbe edin.
Gerekir ki (belki)… Rabbiniz,
sizin seyyielerinize kafir olur...
ve sizi altından nehirler cereyan eden cennetlere dahil eder!

Yevmde, ALLAH... nurları, ellerinin arasında ve yeminleri ile say eden... nebiyi ve onunla birlikte iman edenleri ihza etmez.
Derler ki:
"Rabbimiz!
Bize nurumuzu tamamla...
ve bize gafur ol...
muhakkak ki SEN herşeye kadirsin."

73. MUZZEMMİL / 20

Muhakkak ki Rabbin, senin ve seninle beraber olan bir taifenin... gecenin üçte ikisinden edna ve yarısı kadar ve üçte biri kadar kıyam ettiğine alimdir.

ALLAH geceyi ve gündüzü kaderlendirir.
Onu ihsa edemeyeceğinize alimdir... ve ardından size tevbe eder.

Artık Kur'an'dan yesir olanı kıraat edin!

O...
Sizden (bazınızın) mariz olacağına...
diğerlerinin arzda darb edeceğine...
ALLAH'ın fazlından ibtiga edeceklerine...
ve diğer bir kısmının ALLAH sebilinde kıtal edeceklerine...
alimdir!

Artık ondan, yesir olanı kıraat edin!

ve salatı ikame edin!
ve zekatı verin!
ALLAH'a hasene karz ile ikraz edin!
Nefsleriniz için hayrdan takdim ettiğiniz şey... ona, ALLAH'ın indinde hayr ve daha azim ecir olarak vecd olursunuz.
ALLAH'a istiğfar edin!
Muhakkak ki ALLAH gafurdur, rahimdir.

85. BURUC / 10

Muhakkak, mü'min erkeklere ve mü'min kadınlara fitne edenler, sonra da tevbe etmeyenler... artık
onlar için cehennem azabı...
ve onlar için harık azab vardır!

110. NASR / 1-2-3

ALLAH'ın nasrı ve fethi geldiğinde...
ve nası, fevcler halinde ALLAH'ın dininde dahil olurken gördüğünde…
Artık,
Rabbinin hamd etmesi ile O'nu sebbih et...
ve istiğfar et!
Muhakkak ki O, tevvab olandır.

Fetih kelimesinden Mekke'nin Fethi anlaşılıyor gibi olsa da, Sure, Mekke'nin Fethinden 2 sene sonra, Veda Haccında, "Bugün dininizi ikmal ettim" ayetinden sonra inzal olmuştur.
Bu ayet, inzal olan son ayettir. Bu ayetin Allah Rasulünün vefatını haber verdiği de kabul edilir. Nitekim bu ayetin nüzulünden 3 ay sonra, Rebiülevvel ayının 12nci günü (Pazartesi) (doğduğu gün) Allah Rasulü vefat etmiştir.
Sure Listesi

Kelam-ı Kadim'de Geçen Kelimeler Sözlüğü;Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından derlenerek hazırlanmıştır.