İçeriğe geç
KÖK Ara:
KELİME Ara:
ANLAM içinde Ara:
❝ VCD ❞ kökünden türeyen kelimeler... 12 Kayıt Listeleniyor.
Aynı Kökten Türeyen: xoxox Mevacid mevcud Mevcudat Mevcudîn Mevcudiyet Mutevacid Muteveccid Tevacud Teveccud vacid Vacide vecd Mevacid Vicdan vucud
xoxox
و ج د VCD
Mevacid
و ج د VCD

Vecd hâlleri. Kalbî zevk veren istiğrak halleri. (Bak: Vecd)

mevcud
و ج د VCD

Var olan. Bulunan. Hazır olan. Topluluğun hepsi. Kâinat. Mükevvenat.

Çğl.MevcudatÇğl.Mevcudîn
Mevcudiyet
و ج د VCD

Mevcudluk. Varlık. Var olma, var oluş.

Mutevacid
و ج د VCD

Sahte ve yapma olarak vecde gelen.

Muteveccid
و ج د VCD

Kendinden geçecek derecede dalgınlık gösteren, vecde gelen.

Tevacud
و ج د VCD

Kişinin kendini vecd suretinde göstermesi.

Teveccud
و ج د VCD

Coşma, vecde gelme.

vacid
و ج د VCD

Vücuda getiren. Varlıklı. Fâtır. Gani ve zengin. Mevcud olan.
El Vacid : Vecd… Vecit, içten gelen sevinç. Sevinip coşma hali. ALLAH'ın sevinme fiili.

Dşl.Vacide
vecd
و ج د VCD

Bulma, karşılaşma. Mevcud olma durumu. Aşk, muhabbet. Kendinden geçecek, unutacak kadar İlâhî bir aşk hali. Yüksek heyecan. İştiyakın galebesi.

DuruMeal'de toplam 97 kayıtta geçiyor.
Çğl.Mevacid
Vicdan
و ج د VCD

Rabb. İnsanın içindeki iyiyi kötüden ayırabilen ve iyilik etmekten lezzet duyan ve kötülükten elem alan manevî his. Bir şeyi bir halde görme, bulma. Duyma, duygu. İnanç. Şuur.

vucud
و ج د VCD

Varlık. Var olmak. Bulunmak. Cesed, cisim, ten, gövde.

2. BAKARA / 96

Kesinlikle onları, hayat üzre, nasın ve şirk koşanların en harisi olarak vecd edersin. Onların her biri, bin sene ömür versek, vedd eder. Onların ömürlenmesi azabtan zahzah edecek değildir.
ALLAH, onların amel ettikleri şeylere basirdir.

2. BAKARA / 110

Salat ikame edin!
Zekat verin!
Hayr olandan, nefslerinize takdim ettiğiniz şey (neyse)… ALLAH indinde ona vecd olursunuz.
Muhakkak ki ALLAH, amel ettiklerinize basirdir.

2. BAKARA / 196

Hacc ve umreyi ALLAH için tamam edin.
Eğer hasr olursanız... artık hedyden müsteyser olan!
Hedy, hill yerine iblağ oluncaya kadar reislerinizi traş etmeyin.
İçinizden mariz olan veya başında bir eza bulunan olursa... artık oruç veya sadaka veya nesike olarak fidye...
Emin olmanızın ardından hacca kadar umreden metalanmak isteyen kimse... artık hedyden kolayına geleni...
Vecd olamayan kimse... artık üç yevm haccda ve yedi yevm rücu ettiğinde oruç tutar... işte böyle kamil olarak aşr olur.

Bu, ehli, Mescid-i Haram'da hazır olmayan kimseler içindir. ALLAH'a ittika edin ve ALLAH'ın ikabının şedid olduğuna alim olun!

2. BAKARA / 283

Eğer siz sefer üzre iseniz ve bir katib bulamazsanız, o zaman, kabz olunmuş rehinler...
Eğer bazınız bazınıza (birbirinize) eminseniz, o zaman, itimat edilen kimse onun emanetini eda etsin ve Rabbi ALLAH'a ittika etsin.

Şahadeti ketm etmeyin. Onu ketm eden kimse... artık muhakkak onun kalbi asimdir.

ALLAH, amel ettiğiniz şeylere alimdir.

3. ALİ İMRAN / 30

Yevmde bütün nefs,
hayrdan amil olduklarına…
ve suiden amil olduklarına…
muhdar olarak vecd olacaktır. Keşke onunla kendisi arası baid med olsa diye vedd eder. ALLAH, KENDİ NEFSİNE sizi hazer ettirir.
ALLAH, kendisine abd olanlara raufdur.

3. ALİ İMRAN / 37

Rabbi onu, hasene kabul ile kabl etti... hasene nebat olarak nebatlandırdı... ve ona Zekeriyya'yı kefil kıldı.
Zekeriyya, onun yanına, mihraba her dahil olduğunda, onun indinde, rızıka vecd oluyordu.

Diyordu ki:
"Ey Meryem!
Bu sana nereden (geldi)?"

Diyordu ki:
"Bunlar, ALLAH'ın indinden."
Muhakkak ki ALLAH, dilediği kişiyi hesabsızca rızıklandırır.

4. NİSA / 43

Ey iman edenler!
Sarhoş iken ne söylediğinize alim oluncaya kadar...
ve sebilde abir olmanız dışında cünüb iken gusl edene kadar...
salata kurb olmayın.

Eğer;
mariz iseniz
veya sefer üzre iseniz
veya biriniz heladan gelmişse
veya kadınlara lems etmişseniz...
ve ardından su mevcud değilse... tayyib saide teyemmüm ederek... vechlerinizi ve ellerinizi mesh edin.
Muhakkak ki ALLAH, afuv, gafur olandır.

4. NİSA / 52

İşte onlar, ALLAH'ın lanetlediği kimselerdir. ALLAH'ın lanetlediği kimse… artık ona nasır bulunmaz.

4. NİSA / 64

BİZ'im Rasulden irsal ettiğimiz şey... sadece, ALLAH'ın izni ile itaat edilmesi içindir!
Şayet, kendi nefslerine zulüm ettiklerinde sana gelseler… ve ardından ALLAH'a istiğfar etselerdi... ve Rasul de onlara istiğfar etseydi... elbette, tevvab, rahim ALLAH'a vecd olurlardı.

4. NİSA / 65

Hayır!
Rabbine yemin olsun ki; onlar,
aralarındaki şecereli (dallı-budaklı) şeyler hakkında sana hüküm verdirip...
sonra da kaza ettiğin şeyden nefslerinde harec mevcud olmayıncaya...
ve teslim oluş ile teslim oluncaya...
kadar iman etmezler (etmiş olmazlar).

4. NİSA / 82

Kur'an'ı tedbir edinmiyorlar mı!?

Şayet o, ALLAH'tan gayrısının indinden olsaydı... elbette onda çok ihtilaf vecd ederlerdi.

4. NİSA / 88

Size ne oldu da… münafıklar hakkında iki fie oldunuz?

ALLAH, kesb ettikleriyle onları reks etmiştir.
ALLAH'ın daha dall ettiği kimsenin ihda olmasını mı irade ediyorsunuz?
ALLAH'ın dall ettiği kimse... artık onu sebile vecd edemezsiniz.

4. NİSA / 89

Vedd ettiler ki, onların kafir olduğu gibi siz de kafir olsanız ve ardından onlarla seva olsanız.
Artık ALLAH sebilinde hicret edinceye kadar onlardan veliyler ittihaz etmeyin.

Eğer bundan tevella ederlerse, artık onları ittihaz edin ve mevcud oldukları yerde katl edin. Onlardan veliy de nasır da ittihaz etmeyin.

4. NİSA / 91

Başkalarının da hem sizden emin olmak, hem de kavimlerinden emin olmak irade ettiklerine vecd edeceksin. Bunlar fitneye bütün redd oluşlarda, ona reks ederler.
Eğer bunlar
sizden azil olmazlarsa
ve size seleme ilka etmezlerse
ve ellerini keff etmezlerse...
onları ahz edin ve nerede sekf ederseniz katl edin.
İşte size... onlara karşı sizin için mübin sultan kıldık.

4. NİSA / 92

Bir mü'minin, bir mü'mini öldürmesi... hata ile olması dışında... olamaz!
Hata ile bir mü'mini katl eden...
tasadduk ettiklerinin dışında, ehline müsellem diyet (ödeyerek) bir mü'min rakabeyi tahrir etsin!
Eğer, (maktul) size düşman bir kavimden ve de bir mü'min ise... ardından, mü'min bir köle tahrir etsin!
Eğer sizinle kendileri arasında misak olan bir kavimden ise... ardından, ehline müsellem diyet (ödeyerek) mü'min bir rakabe tahrir etsin!
Bunları mevcud edemeyen, ALLAH'tan tevbe olarak, mütetabi iki ay oruç tutsun!
ALLAH, alim, hakim olandır.

4. NİSA / 100

ALLAH sebilinde hicret eden kimse… arzda, muragame olarak birçok vesia vecd eder.
Evinden, ALLAH'a ve Rasulüne muhacir olarak ihrac olan kimse... sonra mevti idrak ederse... artık onun ecri, kat'iyyetle ALLAH'a vaki olmuştur!
ALLAH, gafur, rahim olandır.

4. NİSA / 110

Sui amel işleyen veya nefsine zulüm eden… sonra ALLAH'a istiğfar eden kimse... ALLAH'ı gafur, rahim olarak vecd eder.

4. NİSA / 121

İşte onların mevası cehennemdir ve ondan mahis mevcud değildir.

4. NİSA / 123

Sizin emanilerinize göre değildir… kitab ehlinin emanilerine göre de değildir.
Sui amel işleyen kimse... onunla cezalandırılır… ve kendisine ALLAH'ın gayrısından ne veliy, ne de nasır vecd olmaz.

4. NİSA / 143

Bunun arasında müzebzeb olurlar. ALLAH'ın dalalete düşürdüğü kimse… artık ona sebil mevcud değildir.

4. NİSA / 145

Muhakkak münafıklar, narın en sefil derkindedirler. Onlar için nasır mevcud değildir.

4. NİSA / 173

Salih (iş)lere amil olarak iman edenlere...
onlara ecirlerini vefa edecektir...
ve KENDİ fazlından, onlara ziyade edecektir.

İstinkaf edenler ve istikbar edenler...
onlara elim azabla azab edecektir...
Onlar için ALLAH'ın gayrısından veliy ve de nasır mevcud olmaz.

5. MAİDE / 6

Ey iman edenler!
Salata kaim olurken;
vechlerinizi...
ve ellerinizi mirfaklara (dirseklere) kadar gusl edin
ve reislerinize (baş) mesh edin
ve de ayaklarınızı kablarınıza (topuk) kadar...
Eğer cünüb iseniz hemen taharetlenin.
Eğer
mariz iseniz
veya sefer üzre iseniz
veya sizden biriniz heladan gelmişse
veya kadınlara lems etmişse...
ve ardından su mevcud değilse... tayyib saide teyemmüm ederek vechlerinizi ve ellerinizi ondan mesh edin.
ALLAH, (bunu) sizin üzerinize harec olması için irade etmiyor. Fakat sizin taharetlenmeniz ve sizin üzerinize nimetini tamam etmek için irade ediyor... umulur ki şükür edersiniz.

5. MAİDE / 82

İman edenlere de... şirk içinde olanlara da... düşmanlıkta nasın en şedidi olarak...
Yahudilere...
vecd olursun.
İman edenlere meveddet olarak en karib olanların
"muhakkak biz nasraniyiz!"
diyenlere vecd olursun.
Bu,
- onlardan kıssisler ve ruhbanlar olması iledir...
- ve onların istikbar etmemesi iledir.

5. MAİDE / 89

ALLAH, yeminlerinizde ki lagv ile sizi ahz etmez. Fakat akd olarak ettiğiniz yeminler ile sizi ahz eder.
Artık bunun keffareti;
vasat olanlardan aşr (on) miskine, kendi ehlinize taam ettiğiniz şeylerden taam etmektir
veya kisvelendirmektir
veya bir rakabe tahrir etmektir.
Vecd olamayan, üç yevm oruç tutar.
Half ettiğinizde, yeminlerinizin keffareti budur.
Yeminlerinizi hıfz edin!

Böyledir!...
ALLAH, ayetlerini size beyan eder... umulur ki şükür edersiniz.

5. MAİDE / 104

Onlara, "ALLAH'ın inzal ettiğine ve Rasule gelin!" denildiğinde... onlar, "Ata-babalarımızı üzerinde vecd ettiğimiz şey bize hasbtır" derler.
Ata-babaları bir şeye alim değilse ve ihtida olamışsa da mı!?

6. ENAM / 145

De ki:
"Bana vahy olunanlarda;
mevt (leş)
veya mesfuh dem (akıtılmış kan)
veya domuz eti -ki o muhakkak ricstir-
veya fıskla ALLAH'tan gayrısına hilal olunan müstesna olmak üzere; taam edilecek taamlar üzre, haram edilmiş olanlar mevcud değil.
Muztar olan, bagi dışında ve düşmanlık etmeden..."
Muhakkak ki Rabbin, gafurdur, rahimdir.

7. ARAF / 16-17

Dedi ki:
"Artık bana gavayet ettiğin şey ile... onlar için SEN'in sırat-ı mustakimine elbette kuud edeceğim.
Sonra,
ellerinin arasından...
ve halflerinden...
ve yeminlerinden...
ve şimallerinden...
kesinlikle onlara kendimi vereceğim.
Pek çoğuna, şükür edenler olarak vecd olmayacaksın."

7. ARAF / 28

Onlar… fahiş olana fail olduklarında, derler ki:
"Biz ata-babalarımıza bunun üzerine vecd olduk. ALLAH, bize bunu emir etti."

De ki:
"Muhakkak ki ALLAH, fahiş olanı emir etmez!
ALLAH'a karşı alim olmadığınız şeyler mi kavil ediyorsunuz!?"

7. ARAF / 44

Cennet ashabı, nar ashabına, şöyle nida eder:
"Rabbimizin bize vaad ettiğine hakk olarak kat'iyyetle vech olmuş olduk! Siz de Rabbinizin vaad ettiğine hakk olarak vecd oldunuz mu?"
Onlar derler ki:
"Evet!"
Ardından, aralarından bir müezzin ezan eder: "ALLAH'ın laneti zalimlerin üzerinedir!"

7. ARAF / 102

Pek çoğunda ahde vecd olmadık... ancak, pek çoğuna kesinlikle fasıklar olarak vecd olduk.

7. ARAF / 157

- maruf ile emir eden...
- ve münkeri nehy eden...
- ve tayyib olanları kendilerine helal kılan...
- ve habis olanları kendilerine haram eden...
- ve kendilerinden ısrları ve üzerlerine konulmuş gulleri vaz eden...
Tevrat'ta ve İncil'de... kendi indlerinde mektub (ketb edilmiş) olarak vecd oldukları ümmi Nebi Rasule tabi olanlar...
ve ardından;
ona iman edenler
ve ona taazzür edenler
ve ona nasr edenler
ve onunla beraber inzal edilen nura tabi olanlar... işte onlar felaha ulaşanlardır.

9. TEVBE / 5

Haram aylar selh olunca, müşriklere nerede vecd olursanız
katl edin...
ve ahz edin...
ve hasr edin...
ve onlar için bütün rasad yerlerinde kuud edin!
Ardından eğer...
tevbe ederlerse...
ve salat ikame ederlerse...
ve zekat verirlerse...
artık sebillerine hali bırakın.
Muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

9. TEVBE / 57

Şayet ilca olunacak yer veya mağara veya dahil olunacak bir yer bulsalardı, elbette/kesinlikle tevella eder ve cemh ederlerdi.

9. TEVBE / 79

Sadakalar hakkında, mü'minlerden tatavvu edenleri ve sadece cehd ettiklerine vecd olanları lemz edenler ve ardından onlara sahr edenler... ALLAH, onlara sahr eder. Onlar için elim azab vardır.

9. TEVBE / 91

ALLAH ve Rasulü için nasihat verdiklerinde… zayıflara ve marizlere ve infak edecek şeye vecd olamayanlara harec yoktur... muhsin olanlar üzre de sebilden yoktur.
ALLAH, gafurdur, rahimdir.

9. TEVBE / 92

Hamil olmak için sana geldiklerinde, "Size hamil olacak şey vecd edemedim" dediğin, bunun üzerine tevalla eden ve infak edecek şeye vecd olamadıklarından, aynlarından hüzün demi feyz olan kimselere de yoktur.

9. TEVBE / 123

Ey iman edenler!
Kafirlerden veliy edindiklerinizle katl edişin ki... sizde gılzet vecd etsinler!
Alim olun ki... muhakkak ki ALLAH, muttakilerle beraberdir.

10. YUNUS / 78

Dediler ki:
"Ata-babalarımıza, üzerinde vecd olduğumuz şeyden bizi left etmek için... ve arzda ikinizin kibriyasını kılmak için mi geldiniz?
Biz sizin ikinize iman edecek değiliz."

12. YUSUF / 65

Metalarını feth ettiklerinde, bidaatlerinin kendilerine redd olunduğuna vecd oldular... dediler ki:
"Ey Babamız!
Daha ne ibtiga ederiz!?
İşte bidaatimiz. Bize redd olunmuş. Ehlimize meyr ederiz. Kardeşimize hafız oluruz. Bair keyl ziyade ederiz. Bu yesir keyldir."

12. YUSUF / 75

Dediler ki:
"Rahlinde vecd olunan kimsenin cezası… artık o, cezanın kendisidir.

Böyledir!...
Zalimleri cezalandırırız."

12. YUSUF / 79

Dedi ki:
"Metamızı indinde vecd ettiğimiz kimseden başkasını ahz etmekten ALLAH'a uvz ederiz.
Muhakkak biz, o zaman, zalim oluruz."

12. YUSUF / 94

Kervan fasl olduğunda, babaları dedi ki:
"Şayet fened olmadımsa… muhakkak ben, Yusuf'un rihasına vecd oldum."

17. İSRA / 68

Berr canibinde, onun kendinize husuf etmesinden...
veya üzerinize hasıb irsal etmesinden…
Sonra, kendiniz için bir vekile vecd olamayacağınızdan…
siz emin mi oldunuz!?

17. İSRA / 69

Orada bir kere daha sizi ida etmesinden...
ve ardından üzerinize rihten kasif irsal etmesinden...
ve ardından küfür ettiğiniz şey ile sizi gark etmesinden...
Sonra, BİZ'e karşı kendinize tabi olanlara vecd olamayacağınızdan...
siz emin mi oldunuz!?

17. İSRA / 75

O zaman, hayatın zıfını da mematın zıfını da kesinlikle sana tattırırdık!
Sonra kendin için BİZ'e karşı nasır vecd edemezdin.

17. İSRA / 77

Rasullerimizden, senden önce kat'iyyetle irsal etmiş olduğumuz kimselere sünnet budur!
BİZ'im sünnetimizin tahviline vecd olamazsın!

17. İSRA / 86-87

Eğer dileseydik... sana vahyettiğimize elbette zehab ederdik... sonra sen, Rabbinden rahmet dışında… kendine için BİZ'e vekil vecd olamazdın!
Muhakkak O'nun senin üzerine fazlı kebirdir.

17. İSRA / 97

ALLAH'ın ihda ettiği kimse... artık o, mühtedidir.
Dall olan kimse... artık onlar için O'nun gayrısından veliyler vecd olamazsın. Onları kıyamet yevminde, kör ve sağır ve dilsiz olarak vechleri üzere haşr ederiz. Onların mevası cehennemdir. Hebv oldukları her seferde, seiri ziyade ederiz.

18. KEHF / 17

Güneşi,
tulu ederken... mağaralarını yemin zatından (tarafından) ziyaret ettiğini...
garb olurken ise... şimal zatından (tarafından) onları ikraz ettiğini görürdün.
Kendileri de... onun fecvesindelerdi.
Bu, ALLAH'ın ayetlerindendir!
ALLAH'ın ihda ettiği kimse... artık o, muhtedidir.
Dalalete düşen kimse ise... artık o, mürşid veliy vecd edemez.

18. KEHF / 27

Rabbinin kitabından sana vahy edileni tilavet et!
O'nun kelimelerini, bedellendirebilecek yoktur.
O'nun gayrısından, mültehad vecd olunamaz!

18. KEHF / 36

"Saatin kaim olacağını da zann etmiyorum.
Şayet Rabbe redd olunsam bile… elbette/kesinlikle bundan hayr olan mukalibe vecd olurum."

18. KEHF / 49

Kitab vaz edilmiştir!
Artık, mücrimleri onun içindekilerden müşfik görürsün. Derler ki:
"Eyvah olsun bize!... Bu nasıl bir kitab!?
İhsa ettikleri dışında... sagir olarak ve de kebir olarak gadr etmiyor!"
Amil oldukları şeylere hazır olarak vecd olurlar!
Rabbin hiç birine zulüm etmez.

18. KEHF / 53

Mücrimler narı görürler… ve ardından, kendilerine vakıa olduğunu... ve ondan sarf olacakları yer mevcud olmadığını… zann ederler!

18. KEHF / 58

Rahmet sahibi Rabbin, gafurdur.
Şayet kesb ettikleri şeyler ile onları ahz etseydi... azabı kendilerine elbette/kesinlikle acele ederdi.
Bilakis!
Onlar için vaad edilen vardır… onun gayrısında mevil mevcud değildir.

18. KEHF / 65

Ardından, BİZ'e abd olanlardan, BİZ'im indimizden rahmet verdiğimiz ve BİZ'im VARLIĞIMIZIN ilminden alim ettiğimiz bir abde vecd oldular.

18. KEHF / 69

(Musa:) Dedi ki:
"İnşALLAH sabırla vecd edeceğim… ve emirde sana asi olmayacağım."

18. KEHF / 77

Ardından, birlikte talak ettiler.
Hatta... bir karye ehline, onlardan taam etmek isteklerini bildirdiler... ancak onlar, kendilerine zayf etmekten kaçındılar.
Orada kazz olmaya irade etmiş bir cidar mevcudtu. (Hızır), onu ikame etti.
Dedi ki:
"Şayet dileseydin buna karşı bir ecir ittihaz ederdin."

18. KEHF / 86

Hatta, güneşin gurub olduğu yere baliğ olduğunda… hamie bir ayn içinde igrab olurken ona vecd oldu… ve onun indinde bir kavme vecd oldu.
Dedik ki:
"Ey Zilkarneyn!
Ya azab edersin…
ya da haklarında hüsna ittihaz edersin..."

18. KEHF / 90

Hatta, güneşin tulu ettiği yere baliğ olduğunda… onun dışından kendilerine sütre kılmadığımız bir kavmin üzerine tulu ederken ona vecd oldu.

18. KEHF / 93

Hatta, iki sedd arasına baliğ olduğunda... o ikisinin gayrısında… neredeyse hiç bir kavli fıkh edemeyen bir kavme vecd oldu.

20. TAHA / 5-6-7

Rahman, arş üzre istiva etmiştir!
Semalarda olanlar...
ve arzda olanlar...
ve onların arasındakiler...
ve seranın altında olanlar...
O'nundur.
Eğer kavl ile cehr de olsa... sırr da olsa... hafi de olsa artık muhakkak ki O alimdir.

20. TAHA / 10

Narı gördüğünde ehline demişti ki:
"Meks olun siz. Muhakkak nara unsiyetim oldu. Ola ki ondan size kabes ile verilir... veya narda huda vecd olur."

20. TAHA / 115

Önceden Adem'e de elbette kat'iyyetle ahd ettik!... ardından o, unuttu… Onda bir azime vecd olmadık!

21. ENBİYA / 53

Dediler ki:
"Biz, ata-babalarımızı onlara abd olmuş vecd ettik."

24. NUR / 28

Eğer orada kimseye vecd olmazsanız… ardından, size izin verilinceye kadar sakın dahil olmayın!
Eğer size, "Rücu edin" denirse, hemen rücu edin. Bu, sizin için daha zekiy olandır.
ALLAH, amel ettiklerinize alimdir.

24. NUR / 33

Nikah bulamayanlar, ALLAH kendilerini fazlından ganiy edinceye kadar afif olmanın gereklerini yerine getirsinler!

Melekesi yeminlerinizde olanlardan kitab ibtiga edenler... artık onlara... onlar hakkında hayrlı olduğuna alimseniz... size verilmiş ALLAH malından onlara vererek... katib olun (mukatebe/azadlık sözleşmesi yapın)!

Fetalarınızı... eğer tahassun irade ediyorlarsa... dünya hayatının arızını ibtiga için bagy olmaya ikrah etmeyin!
İkrah edilen o (kız) kimse... artık muhakkak ki ALLAH... onların ikrah edilmesinden sonra... gafurdur, rahimdir.

24. NUR / 39

Kafir kimseler... onların amelleri, dümdüz çöldeki serab gibidir.
Zeme kimse... oraya ulaşıpta bir şeye vecd olmadığı zamana kadar onu su hesab eder!
Onun indinde ALLAH'a vecd olur… ve ardınan… hesabını vefa eder.
ALLAH, hesabı seri olandır.

26. ŞUARA / 74

Dediler ki:
"Bilakis!
Biz ata-babalarımızın fail olduklarına vecd olduk."

27. NEML / 23

"Muhakkak ben, onlara malik olan bir kadına vecd oldum.
Ona herşeyden verilmişti… ve orada azim bir arş vardı."

27. NEML / 24

"Ona ve kavmine, ALLAH'ın gayrısında, güneş için secde ederlerken vecd oldum.
Şeytan, onlara amellerini ziynetlendirmiş... ve ardından onları, sebilden sadd ettirmiş.
Artık onlar ihtida olamıyor."

28. KASAS / 15

Ehlinden gaflet hiyni üzre, medineye dahil oldu.
Orada, birbirini katl etmek üzere olan iki adam mevcudtu. Biri kendi şiasından, diğeri ise düşmanlarındandı. Kendi şiasından olan, düşmandan olana karşı gavs istedi.
Musa onu vekz etti... ve ardından ona kaza oldu.
Dedi ki:
"Bu, şeytanın amelindendir. Muhakkak o, mübin dalalete düşürücü düşmandır."

28. KASAS / 23

Medyen suyuna varid olduğunda, (hayvanlarını) iska eden nasdan ümmete vecd oldu. Onların gayrısında, zevd eden iki kız mevcudtu.
Dedi ki:
"Sizin hatbınız nedir?"
Dediler ki:
Railer (çoban) isdar edinceye kadar biz iska edemeyiz. Bizim babamız kebir şeyhdir."

28. KASAS / 27

Dedi ki:
"Muhakkak, sekiz hicac ecirlerin üzere, şu iki kızımdan birini sana nikahlamayı irade ediyorum. Artık, eğer bunu aşra tamam edersen senin indindendir.
Sana meşakkatli olmasını irade etmem. İnşALLAH beni salih kimselerden vecd edeceksin."

31. LOKMAN / 21

Onlara,
"ALLAH'ın inzal ettiğine tabi olun!" denildiğinde,
"Bilakis!
Biz, ata-babalarımızı üzerinde bulduğumuz şeye vecd olduğumuz şeye tabiyiz." derler.
Şeytan, kendilerini seir azaba davet ediyor olsa da mı?

33. AHZAB / 17

De ki:
"Eğer size sui irade etse.. veya size rahmet irade etse... ALLAH'tan size asım olacak kimdir?"
ALLAH'ın gayrısından kendilerine veliy de... nasır da mevcud değildir!

33. AHZAB / 62

Önceden halvet olan kimseler hakkında ALLAH'ın sünneti (böyle)dir. ALLAH'ın sünnetinin tebdil mevcud değildir!

33. AHZAB / 65

Orada ebediyen ebedidirler.
Veliy ve nasır mevcud olmayacaktır.

35. FATIR / 43

Arzda istikbar… ve seyyie mekr!...
Seyyie mekr, sadece, ehlini hayk eder!
Onlar, sadece, evvelkilerin sünnetini nazar ediyorlar!
ALLAH'ın sünneti için tebdil mevcud değildir!
ALLAH'ın sünneti için tahvil mevcud değildir!

37. SAFFAT / 102

Onunla beraber say edecek baliğe geldiğinde dedi ki:
"Oğulcuğum!
Ben menamımda kendimi... seni zebh ediyorken gördüm. Sen de nazar et… sen ne görüyorsun?"

Dedi ki:
"Ey Babacığım!
Emir olunduğun şeyi ifa et. İnşALLAH beni sabır edenlerden bulacaksın."

İslam kaynaklarına göre; Hz. İbrahim, bu rüyayı, Zilhicce'nin sekizinci, dokuzuncu, onuncu yani terviye, arefe, nahir geceleri sıra ile üç gece görmüştü.
38. SAD / 44

"Elinle dags (bir demet ot sapı) ahz et... ve ardından onunla darb et. Hıns etme."
Muhakkak ki BİZ, onu sabırlı bulduk.
Ne naim abd! Muhakkak o evvabdır.

43. ZUHRUF / 22

Bilakis!
Dediler ki:
"Muhakkkak biz, ata-babalarımıza bir ümmet üzere vecd olduk... ve muhakkak biz, onların eserlerine mühtediyiz."

43. ZUHRUF / 23

Böyledir!...
Senin öncenden BİZ, karyelerde nezir irsal etmedik… ki, onların turfe olanları şöyle demeiş olmasın:
"Muhakkkak biz ata-babalarımıza bir ümmet üzere vecd olduk... ve muhakkak biz, onların eserleri üzre iktida edenleriz."

43. ZUHRUF / 24

Dedi ki:
"Şayet ata-babalarınızı üzerine vecd olduğunuz şeyden daha hidayetlisini getirmiş olsamda mı?"
Dediler ki:
"Muhakkak biz, irsal edildiğiniz şeye kafiriz."

48. FETİH / 22

Şayet kafirler sizinle kıtal etselerdi... elbette dübürlerine tevella ederlerdi… sonra da ne veliy ne de nasır vecd edemezlerdi.

48. FETİH / 23

Önceden kat'iyyetle hilv etmiş olanlara ALLAH'ın sünnetidir!
ALLAH'ın sünnetinin tebdil olduğuna vecd olamazsın!

51. ZARİYAT / 36

Ancak orada... Müslümanlardan, bir ev gayrısında vecd olamadık.

58. MUCADELE / 4

Vecd olamayan kimse, temas etmeden önce mütetabi iki ay oruç tutmalıdır.
İstitaat etmeyen, altmış miskin taam ettirmelidir.
Bu, ALLAH'a ve Rasulüne iman etmiş kimseler içindir.
İşte bu ALLAH'ın hudududur.
Elim azab, kafirler içindir.

58. MUCADELE / 12

Ey iman edenler!
Rasule necva ederken... artık necvanızı elinin arasına sadakatle takdim edin.
Bu sizin için hayrdır ve daha tahirdir.
Eğer vecd edemezseniz... artık muhakkak ki ALLAH gafurdur, rahimdir.

58. MUCADELE / 22

ALLAH'a ve ahir yevme iman eden kavmin... ALLAH'a ve Rasulüne haddi aşan kimselere vedd ettiklerine vecd olamazsın...
- velev ki kendilerinin ata-babaları veya oğulları veya kardeşleri veya kendi aşiretleri olsalar bile!
İşte onların kalblerine iman ketb eder.
KENDİSİNDEN Ruh ile onlara eyd eder.
Onları, içinde ebedi olacakları, altından nehirler cereyan eden cennetlere dahil eder.
ALLAH onlardan razıdır... ve onlar da O'ndan razıdır.
İşte onlar, ALLAH'ın hizbidir.
Değil mi ki... muhakkak ki ALLAH'ın hizbi... onlar felaha ulaşanlardır!?

59. HAŞR / 9

Önceden iman ederek, bu dara tebevvü edenler... kendilerine hicret edenlere muhabbet duymaktadır. Onların sadrında, verdikleri şeylerden hacet vecd olmaz.
Şayet kendilerine hass olsa bile... onların nefsleri üzre eser ederler.
Nefsini şuhhdan vaky eden kimse... işte onlar, felaha ulaşanlardır.

65. TALAK / 6-7

İskan olduğunuz yerde, vecd olduğunuz kadar o kadınları iskan edin. Onları dıyk etmek için onları darr etmeyin.
Eğer onlar hamile iseler... artık onlara yüklerini vaz edinceye kadar infak edin.

Ardından eğer sizin için emzirirlerse... artık onların ecirlerini ödeyin. Aranızda maruf ile temir edin.
Eğer teasür olursa... vüsat sahibinin, vüsatından infak etmesi için… artık ona başkası emzirecektir.

Rızkı kendisine ikdar olunan kimse... artık o da, ALLAH'ın kendisine verdiğinden infak etsin!
ALLAH, nefsi, sadece, kendisine verdiği şeye mükellef eder!
ALLAH, usra ardından yüsr kılacaktır.

71. NUH / 25

Onlar, kendi hata ettikleri şeylerden gark oldular… ve ardından nara dahil oldular!
Artık kendileri için ALLAH'ın gayrısından nasırlara vecd olamazlar!

72. CİNN / 8

Muhakkak biz, semaya lems ettik... ve ardından, onu şedid harislerle ve şihablarla melaa olmuş halde vecd olduk.

72. CİNN / 9

Muhakkak biz, işitmek için onların kaide yerlerinde kuud ederdik… Artık, istima eden kimse… kendisi için rasad şihaba vecd olur.

72. CİNN / 22

De ki:
"Muhakkak bana hiç kimse ALLAH'tan cair olamaz ve ben O'nun gayrısından mültehad vecd edemem."

73. MUZZEMMİL / 20

Muhakkak ki Rabbin, senin ve seninle beraber olan bir taifenin... gecenin üçte ikisinden edna ve yarısı kadar ve üçte biri kadar kıyam ettiğine alimdir.

ALLAH geceyi ve gündüzü kaderlendirir.
Onu ihsa edemeyeceğinize alimdir... ve ardından size tevbe eder.

Artık Kur'an'dan yesir olanı kıraat edin!

O...
Sizden (bazınızın) mariz olacağına...
diğerlerinin arzda darb edeceğine...
ALLAH'ın fazlından ibtiga edeceklerine...
ve diğer bir kısmının ALLAH sebilinde kıtal edeceklerine...
alimdir!

Artık ondan, yesir olanı kıraat edin!

ve salatı ikame edin!
ve zekatı verin!
ALLAH'a hasene karz ile ikraz edin!
Nefsleriniz için hayrdan takdim ettiğiniz şey... ona, ALLAH'ın indinde hayr ve daha azim ecir olarak vecd olursunuz.
ALLAH'a istiğfar edin!
Muhakkak ki ALLAH gafurdur, rahimdir.

93. DUHA / 6-7-8

Sana yetim olarak vecd olmadı mı... ve ardından seni evy etmedi mi?
Seni dall olarak vecd etmedi mi... ve ardından hidayete erdirmedi mi?
Sana ail olarak vecd olmadı mı... ve ardından seni gani etmedi mi?

93. DUHA / 6-7-8

Sana yetim olarak vecd olmadı mı... ve ardından seni evy etmedi mi?
Seni dall olarak vecd etmedi mi... ve ardından hidayete erdirmedi mi?
Sana ail olarak vecd olmadı mı... ve ardından seni gani etmedi mi?

93. DUHA / 6-7-8

Sana yetim olarak vecd olmadı mı... ve ardından seni evy etmedi mi?
Seni dall olarak vecd etmedi mi... ve ardından hidayete erdirmedi mi?
Sana ail olarak vecd olmadı mı... ve ardından seni gani etmedi mi?

Sure Listesi

Kelam-ı Kadim'de Geçen Kelimeler Sözlüğü;Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından derlenerek hazırlanmıştır.