İçeriğe geç
KÖK Ara:
KELİME Ara:
ANLAM içinde Ara:
❝ VCH! ❞ kökünden türeyen kelimeler... 9 Kayıt Listeleniyor.
Aynı Kökten Türeyen: xoxox Muteveccih Muteveccihîn Muvecceh tevacuh teveccuh Teveccuhât Vecahet vech vecih vichet vucuh Veche vicah
xoxox
و ج ه VCH!
Muteveccih
و ج ه VCH!

Yönelmiş, dönmüş. Bir yere doğru yola çıkan. Birisine karşı iyi düşünce ve sevgisi olmak. İhsan ve iltifat üzere olmak. Pir-i fâni olmak. Teveccüh edip yönelen kimse.

Çğl.Muteveccihîn
Muvecceh
و ج ه VCH!

Yüzü bir tarafa döndürülmüş. Uygun. Doğru. Herkesin teveccüh ettiği, makbul, münasib.

tevacuh
و ج ه VCH!

Yüz yüze olma. Karşı karşıya gelme.

teveccuh
و ج ه VCH!

Bir şeye doğru yönelme, bir tarafa dönme. Çevrilme. Manen üzerine düşme. Ait olmak. Hoşlanmak. Sevgi, alaka.

DuruMeal'de toplam 3 kayıtta geçiyor.
Çğl.Teveccuhât
Vecahet
و ج ه VCH!

Güzellik, güzel yüzlülük, gösterişlilik. Haysiyet, şeref, onur, itibar.

vech
vecih
و ج ه VCH!

Yüz, çehre. Tarz, üslub. Bir şeyin ön tarafı. Her şeyin karşısına gelen ve karşısında olan. Satıh. Ön. Alın. Cephe. Tarih. Suret. Sebeb. Bir şeyin nefsi ve zatı. Bir şeyin kendisi. Semt. Cihet. Münasebet. İmkan. Kur'an-ı Kerim okunuşundaki farklar. Bir memleketin ileri gelenleri.

DuruMeal'de toplam 68 kayıtta geçiyor.
Dşl.vichetÇğl.vucuh
Veche
و ج ه VCH!

Yan, taraf. Yüz.

vicah
و ج ه VCH!

Yüz yüze gelmek. Yüzleşmek.

2. BAKARA / 111-112

Diyorlar ki:
"Hadü veya nasrani olan kimselerden başkası asla cennete dahil olamaz."
Bu onların emanisidir.
De ki:
"Eğer sadıksanız, burhanınızı getirirsiniz!"
Bilakis!
Muhsin olarak vechini ALLAH'a silm eden kimse... artık onun ecri, Rabbinin indindedir... onlara korku yoktur... ve onlar hüzünlenmezler.

2. BAKARA / 115

Şark tarafı ve garb tarafı ALLAH'ındır.
Hangi tarafa tevella etseniz... artık ALLAH'ın vechi hemen oradadır.
Muhakkak ki ALLAH, vasidir, alimdir.

2. BAKARA / 144

Vechinin semada takallüb ettiğini kat'iyyetle gördük!

Razı olacağın kıbleyi sana elbette veliy ettireceğiz... artık vechine, mescid-i haram şatrını veliy ettir!
Nerede olursanız olun... artık vechlerinize onun şatrını veliy ettirin!

Muhakkak kitab verilenler, onun Rabblerinden hakk olduğuna kesinlikle alimdir.
ALLAH, onların amel ettiklerine gafil değildir.

2. BAKARA / 148

Herkesin, kedisine veliyy ettiği vechi vardır!
Artık siz, hayr olanlara sebk etmenin gereklerini yerine getirin!
Siz nerede olsanız... ALLAH, cemian sizinle olur!
Muhakkak ki ALLAH, herşeye kadirdir.

2. BAKARA / 149

Nereden ihrac olsan… artık vechine, mescid-i haram şatrını veliy ettir!... muhakkak bu, kesinlikle Rabbinden Hakk olandır!
ALLAH, amel ettiklerinize gafil değildir.

2. BAKARA / 150

Nereden ihrac olsan… artık vechine, mescid-i haram şatrını veliy ettir!
Nerede olursanız olun… nasa sizin üzerinize bir hüccet olmaması için... artık vechinize onun şatrını veliy ettirin!

Onlardan zalim olanlar müstesna... artık onlara haşy etmeyin!... üzerinize nimetimi tamam etmem için... BANA haşy edin!... umulur ki ihtida olursunuz.

2. BAKARA / 177

Vechlerinize şark tarafı ve garb tarafı kiblasına veliyy ettirmeniz... birrr değidlir!
Fakat birr;
ALLAH'a ve ahir yevmine ve meleklere ve kitaba ve Nebilere iman eden...
ve kurb sahiblerine ve yetimlere ve miskinlere ve sebil çocuklarına (yolcu) ve saillere ve rakabeler içinde olanlara, muhabbet duydukları mallardan veren...
ve salat ikame eden...
ve zekat veren...
ve ahd verdiklerinde ahdlerine vefa gösteren...
ve beiste ve darrda ve beis hiyninde sabır edendir.
Sadakat gösterenler, işte onlardır.
İşte onlar... onlar, muttakilerdir.

2. BAKARA / 272-273

Onların hudası senin üzerine değildir. Fakat, ALLAH dilediği kimseyi ihda eder.

Hayrdan infak ettiğiniz şey...
artık o, kendi nefsleriniz içindir. Siz, ALLAH'ın vechini ibtiga etmekten başka infak edemezsiniz!

Hayrdan...
ALLAH sebilinde hasr olan...
ancak, arzda darb etmeye istitaat edemeyen...
teaffüf olmalarından ötürü, cahillerin ganiy olarak hesab ettiği...
fakirler için infak ettiğiniz şeyler... zulüm edilmeden size vefa edilir!

Sen, onlara simaları ile arif olursun... onlar nasa ilhaf ederek sail olmazlar.

Hayr olandan infak ettiğiniz şeyler...
artık muhakkak ki ALLAH, ona alimdir.

3. ALİ İMRAN / 20

Ardından seninle hacc ederlerse... artık de ki:
"Ben vechimi ALLAH'a silm ettim... ve bana tabi olanlar da!..."
Kitab verilenlere ve ümmilere de ki:
"Siz de silm ettiniz mi?"
Eğer silm ettilerse, artık kat'iyyetle ihtida olmuşlardır.
Eğer tevella ederlerse, artık muhakkak senin üzerine olan ancak belağdır.
ALLAH, kendisine abd olanlara basirdir.

3. AL-İ İMRAN / 45-46

Melekler demişlerdi ki:
"Ey Meryem!
Muhakkak ki ALLAH, seni... KENDİSİNDEN,
Meryem oğlu İsa Mesih isminde...
dünyada ve ahirette vecih...
ve mukarreb olanlardan...
bir kelime ile ibşar ediyor.
O, nasa mehd içinde de... kehl olduğunda da... kelime edecektir... ve salihlerdendir."

3. AL-İ İMRAN / 72-73-74

Kitab ehlinden bir taife dedi ki:
"İman edenlere inzal olana, gündüz vechinde iman edin ve ahirinde kafir olun. Ola ki onlar da rücu ederler.
Siz, kendi dininize tabi olandan başkasına sakın iman etmeyin."

De ki:
"Muhakkak huda, ALLAH'ın hudasıdır!"

Size verilen şeyin mislinin birinize verileceğine veya Rabbinizin indinde size hacc edecekleri konusunda...

De ki:
"Muhakkak fazl ALLAH'ın eli iledir.
Onu dilediğine verir. ALLAH, vasidir, alimdir.
Rahmeti ile dilediği kimseye hass kılar.
ALLAH, azim fazl sahibidir."

3. ALİ İMRAN / 106

Yevmde, beyazlaşan (ağaran) vechler ve kararan vechler vardır.
Vechleri kararanlara:
"İmanınızdan sonra, kafir mi oldunuz!? Artık, küfretmiş olduğunuz şeyler ile azabı tadın!"

3. ALİ İMRAN / 107

Vechleri beyazlaşan (ağaran) kimseler... artık onlar, ALLAH'ın rahmetindedirler. Orada ebedidirler.

4. NİSA / 43

Ey iman edenler!
Sarhoş iken ne söylediğinize alim oluncaya kadar...
ve sebilde abir olmanız dışında cünüb iken gusl edene kadar...
salata kurb olmayın.

Eğer;
mariz iseniz
veya sefer üzre iseniz
veya biriniz heladan gelmişse
veya kadınlara lems etmişseniz...
ve ardından su mevcud değilse... tayyib saide teyemmüm ederek... vechlerinizi ve ellerinizi mesh edin.
Muhakkak ki ALLAH, afuv, gafur olandır.

4. NİSA / 47

Ey kitab verilenler!
Vechleri
tams etmemizin... ve ardından onları dübürleri üzre redd etmemizin öncesinde...
veya cumartesi ashabını lanetlediğimiz gibi onları da lanetlememizin öncesinde...
beraber olduğunuza musaddık olarak inzal ettiğimize, iman edin!
ALLAH'ın emri, fiil edilen olmuştur.

4. NİSA / 125

Vechini ALLAH'a silm edenden...
ve muhsin olandan…
ve Hanif İbrahim'in milletine tabi olandan…
dini ahsen olan kimdir!?
ALLAH, İbrahim'i "halil" ittihaz etti.

5. MAİDE / 6

Ey iman edenler!
Salata kaim olurken;
vechlerinizi...
ve ellerinizi mirfaklara (dirseklere) kadar gusl edin
ve reislerinize (baş) mesh edin
ve de ayaklarınızı kablarınıza (topuk) kadar...
Eğer cünüb iseniz hemen taharetlenin.
Eğer
mariz iseniz
veya sefer üzre iseniz
veya sizden biriniz heladan gelmişse
veya kadınlara lems etmişse...
ve ardından su mevcud değilse... tayyib saide teyemmüm ederek vechlerinizi ve ellerinizi ondan mesh edin.
ALLAH, (bunu) sizin üzerinize harec olması için irade etmiyor. Fakat sizin taharetlenmeniz ve sizin üzerinize nimetini tamam etmek için irade ediyor... umulur ki şükür edersiniz.

5. MAİDE / 108

Böyledir!...
Vechleri üzere şahadet ile gelmeleri veya yemin etmelerinin ardından, yeminlerinin redd edilmesinden korkmaları, ednadır.
ALLAH'a ittika edin!... ve O'nu işitin!
ALLAH, fasıkların kavmini ihda etmez!

6. ENAM / 52

O'nun vechini irade ederek, gadat ve aşiyy ile Rabblerini davet edenleri tard etme.
Sana onların hesabından bir şey yoktur. Senin hesabından da onlara bir şey yoktur.
Onları tard edersen... artık zalimlerden olursun!

6. ENAM / 79

"Muhakkak ben vechimi... Hanif olarak... semaları ve arzı fatr edene teveccüh ettirdim.
Ben müşriklerden değilim!"

7. ARAF / 29

De ki:
"Rabbim kıst ile emir etti.
Bütün mescidlerin indinde, vechlerinizi ikame edin!
Dinde O'na muhlis olarak O'nu davet edin!
Sizi ibda ettiği gibi, ida edeceksiniz."

8. ENFAL / 50

Şayet kafirleri, melekler, vechlerine ve dübürlerine darb ederek vefat ettirirken bir görseydin!
"Harık azabı tadın bakalım!"

10. YUNUS / 26

Ahsen olanlar için... hüsna ve ziyadesi vardır.
Onların vechlerine katere ve de zillet irhak etmez.
İşte onlar cennet ashabıdır… orada ebedidirler.

10. YUNUS / 27

Seyyieler kesb edenler… onlara seyyienin mislince ceza verilir… ve onları zillet irhak eder. Onlara ALLAH'tan asım yoktur. Vechleri, muzlim geceden kıtalarla gışa olmuş gibidir.
İşte onlar nar ashabıdır… orada ebedidirler.

10. YUNUS / 105-106

ve vechini Hanif dine ikame etmen!...
ve müşriklerden olmaman!...
ve ALLAH'ın gayrısında... sana menfaat verdirmeyen... ve de seni darr ettirmeyen şeyleri davet etmemen!...
Eğer fail olursan... artık muhakkak sen, o zaman, zalimlerdensindir!

12. YUSUF / 9

"Yusuf'u katl edin veya arzdan tarh edin… babanız vechini size hilv etsin. Onun ardından salihler kavminden olursunuz."

12. YUSUF / 93

Dedi ki:
"Bu kamis ile zehab edin. Onu babamın vechi üzre ilka edin… basarı gelsin. Bana bütün ehlinizle gelin."

12. YUSUF / 96

Ardından beşir gelipte... vechi üzre ilka ettiğinde… ve ardından basarı redd olduğunda, dedi ki:
"Demedim mi size!?...
Muhakkak ben, sizin alim olmadığınız şeylere, ALLAH'tan alimim."

13. RAD / 19-20-21-22

Rabbinden sana inzal edilenin hakk olduğuna alim olan... kör olan kimse gibi midir!?
Muhakkak... ancak,
ALLAH'a ahdlerine vefa eden...
ve de misakı nakz etmeyen…
ve ALLAH'ın vasl olunmasını emir ettiği şeylere vasl olan...
ve Rabblerine haşy eden...
ve sui hesabtan korkan...
ve Rabblerinin vechine ibtiga ederek sabır eden...
ve salat ikame eden...
ve kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden, sırr olarak ve alenen infak eden...
ve hasene ile seyyieyi dar eden...
(ulu-l elbab) lübb sahibleri tezekkür edebilir.
İşte onlar... darın ukbası onlarındır!

14. İBRAHİM / 50

Sirballeri katrandandır. Vechlerini nar gışa eder.

16. NAHL / 58-59

Onlardan biri, dişi ile ibşar edildiği zaman, vechi müsvedde olarak zıll olur… ve o, kezm eder. Kendisine ibşar edilenin suiliğinden, kavminden vera eder.
Hevn üzre imsak mı etsin... yoksa onu turaba dess mi etsin!?
Değil mi ki... hüküm verdikleri şey ne de suidir!?

16. NAHL / 76

ALLAH, iki adamı mesel darb eder.
Onlardan biri dilsizdir, bir şeye ikdar edemez... O, mevlasına kelldir, nereye teveccüh etse, hayrla gelemez.
O ve adl ile emir eden ve sırat-ı mustakim üzre olan kimse, istiva mıdır!?

17. İSRA / 7-8

Eğer ahsen olursanız... kendi nefsiniz için ahsen olursunuz!
Eğer sui olursanız... artık kendinizedir!
Ardından...
vechlerinizi sui etmeleri için...
ve mescide evvel merrede dahil oldukları gibi dahil olmaları için...
tetbir ederek ulvilendikleri şeye tebar etmeleri için...
ahir vaad geldiği zaman... gerekir ki (belki) Rabbiniz size rahmet eder!
Eğer siz ida ederseniz, BİZ'de ida ederiz!... BİZ, cehennemi kafirler için hasır kıldık.

17. İSRA / 97

ALLAH'ın ihda ettiği kimse... artık o, mühtedidir.
Dall olan kimse... artık onlar için O'nun gayrısından veliyler vecd olamazsın. Onları kıyamet yevminde, kör ve sağır ve dilsiz olarak vechleri üzere haşr ederiz. Onların mevası cehennemdir. Hebv oldukları her seferde, seiri ziyade ederiz.

18. KEHF / 28

Vechini irade ederek Rabblerini davet edenlerle birlikte, gadat ve aşiyy ile nefsine sabır et.
Dünya hayatının ziynetini irade ederek... aynın onlara düşmanlık etmesin!
BİZ'i zikir etmekten kalbini gafil kıldığımız...
ve hevalarına tabi olan...
ve emri ifrat olan...
kimseye itaat etme!

18. KEHF / 29

De ki:
"Hak, Rabbinizdendir!
Artık dileyen iman eder, dileyen kafir olur."

Muhakkak ki BİZ, zalimler için, seradikleri kendilerini ihata eden, nar atid ettik.
Eğer gavs dilerlerse... onlara, vechleri şiva eden mühl gibi su ile gavs edilir.
Ne beis şarabtır, ne sui rıfk yeridir.

20. TAHA / 111

Vechler, hayy-ul kayyum olana anve olur. Zulüm hamili olan kimse kat'iyyetle habe olmuştur!

21. ENBİYA / 39

Keşke kafirler,
vechlerinden de… zuhurlarından da... narı keff edemeyecekleri...
ve kendilerine nasr edilmeyeceği...
hiyne alim olsalardı!

22. HACC / 11

Nasdan; ALLAH'a harf üzre (tahrif edilmiş olarak) ibadet eden kimse…
Eğer kendisine hayr isabet ederse... onunla itminan olur.
Eğer fitne isabet ederse... onun vechi inkılab eder.
O, dünya da... ahirette de hasar almıştır. Bu, mübin hüsrandır.

22. HACC / 72

Beyan edilmiş ayetlerimiz kendilerine tilavet edildiği zaman, münker kafirlerin vechlerinde arif olursun... Neredeyse, kendilerine ayetlerimizi tilavet edenlere satv edecekler!
De ki:
"Şimdi size daha şerr olanı haber vereyim mi!?...
Nar!...
ALLAH, kafirlere, bunu vaad etti. Ne beis masirdir!"

23. MU'MİNUN / 102-103-104

Mizanları sekal olan kimse… artık işte onlar… onlar, felaha ulaşanlardır.
Mizanları hafif gelen kimse… artık işte onlar, kendi nefslerine hasar alanlardır… cehennemde ebedidirler.
Nar, onların vechlerini lefh eder... ve onlar orada kalih olurlar.

25. FURKAN / 34

Vechleri üzere cehenneme haşr olanlar… işte onlar, mekan olarak şerrdir... ve sebil olarak daha dalalettedirler.

27. NEML / 90

Seyyieler ile gelen kimse… artık onların vechleri nar içinde kebb olur.
"Sadece, amel etmiş olduğunuz şeyler ile cezalandırılırsınız!"

28. KASAS / 22

Medyen'e mülaki olmaya teveccüh ettiğinde, dedi ki:
"Gerekir ki (belki)… Rabbim beni seva sebile ihda eder."

28. KASAS / 88

ALLAH'la beraber başka ilah davet etme!
O'ndan başka ilah yoktur.
O'nun vechinden başka herşey helak olacaktır.
Hüküm O'nundur.
O'na rücu edeceksiniz!

30. RUM / 30

Artık vechini, Hanif din için kaim et!..
Nas 'ın üzerine fatr olduğu ALLAH'ın fıtratı… ALLAH'ın halkıyetine tebdil olmaz!
Bu, kayyime dindir.
Fakat nasın pek çoğu alim değildir.

30. RUM / 38

Artık,
kurb sahiblerine...
ve miskine...
ve sebil çocuklarına (yolcu)...
hakkını ver!
Bu, ALLAH'ın vechini irade edenler için hayrlıdır.
İşte onlar, felaha ulaşanlardır.

30. RUM / 39

Sizin, Ribadan, nasın mallarının içinde irba olması için verdiğiniz hiç birşey… artık, ALLAH indinde irba olmaz!
ALLAH'ın vechini irade ederek, zekattan verdiğiniz şey... artık işte onlar... onlar izaf ettirenlerdir.

30. RUM / 43

Artık, redd edilmeyecek yevmin, ALLAH'tan verilmesi öncesinden, vechini kayyime dine kaim et!
Yevme-izinde sada olunur!

31. LOKMAN / 22

Vechini, muhsin olarak ALLAH'a silm eden kimse… artık o, urvet-il vuskaya istimsak etmiştir.
Emirlerin akibeti ALLAH'adır.

33. AHZAB / 66

Vechlerin, nar içinde, inkılab ettiği yevmde, "Keşke ALLAH'a ve Rasul'e itaat etseydik" diyeceklerdir.

33. AHZAB / 69

Ey iman edenler!
Siz Musa'ya eza eden kimseler gibi olmayın!
Ardından ALLAH onu, onların kavillerinden beri kılmıştı... ve ALLAH indinde vecih olmuştu.

39. ZUMER / 24

Kıyamet yevminin sui azabına… vechi ile ittika edecek kimdir!?
Zalimlere denilir ki:
"Kesb etmiş olduklarınızı tadın bakalım!"

39. ZUMER / 60

Kıyamet yevminde, ALLAH'a kizb edenleri… vechleri müsvedde olmuş halde görürsün!
Cehennemde mütekebbirler için mesva mı yok!?

43. ZUHRUF / 17

Onlardan birisi Rahman için mesel darb ettiği şey ile ibşar edilince... kezm ederek, vechi musvedde olup zalil olur.

47. MUHAMMED / 27

Artık, vefat ettirilirlerken meleklerin onların...
vechlerine...
ve dübürlerine...
darb etmeleri... nasıldır!?

48. FETİH / 29

ALLAH Rasulü Muhammed... ve onunla birlikte olanlar...
kafirler üzre daha şedidtirler...
kendi aralarında ise ruhmadırlar.
Onları rüku eden sacidler olarak görürsün.
ALLAH'tan fazl ve rıdvan ibtiga ederler.
Vechlerindeki simaları, sacidlerin eserlerindendir.
Tevratta onlara misal verilen ve İncilde onlara misal verilen şöyledir:
Filiz ihrac eden ve ardından ezr olan ve ardından istiglaz eden ve ardından gövdesinde istiva eden sekinin (ekin), ziraat edene (çiftçiye) acayib gelmesi gibidir.
Kafirleri onunla gayz etmek içindir.
ALLAH, onlardan salih (iş)lere amil olarak iman edenlere... mağfiret ve azim ecir vaad etmektedir.

51. ZARİYAT / 29

Hanımı, sarre içinde ikbal etti... ve ardından kendi vechine sakk ederek dedi ki:
"Ben aciz, akim oldum!"

54. KAMER / 48

Yevmde narın içinde vechleri üzre sehb olurlar.
Sekarın mess etmesini tadın!

55. RAHMAN / 26-27

Fanilik herkes üzredir!
Celal ve ikram sahibi Rabbinin vechi ise bakidir.

67. MULK / 22

Artık, vechi üzre kebb olmuş olarak meşy eden mi daha hidayetlidir... yoksa sırat-ı mustakim üzre seviyye olarak meşy eden mi?

67. MULK / 27

Artık onun zülfa olduğunu gördüklerinde, kafirlerin vechleri sui olur… ve onlara denilir ki:
"Onunla davet etmiş olduğunuz şey budur!"

75. KIYAME / 22-23-24-25

Yevme-izinde... (bazı) vechler nazirdir… Rabblerine nazar etmektedir.
ve yevme-izinde… (bazı) vechler ise besrdir… kendisine fakıra fail olunacağını zann etmektedir.

75. KIYAME / 22-23-24-25

Yevme-izinde... (bazı) vechler nazirdir… Rabblerine nazar etmektedir.
ve yevme-izinde… (bazı) vechler ise besrdir… kendisine fakıra fail olunacağını zann etmektedir.

76. İNSAN / 9-10

"Muhakkak size… ancak, ALLAH'ın vechi için taam ettiriyoruz. Sizden bir ceza ve de şükür irade etmiyoruz. Muhakkak biz, abese kamtarir yevmde, Rabbimizden havf ederiz."

80. ABESE / 38-39

Yevme-izinde… (bazı) vechler...
müsfir olurlar… dahık olurlar… istibşar olurlar.

80. ABESE / 40-41-42

Yevme-izinde… (bazı) vechler…
onların üzerine gabere olur… onları katere irhak eder.
İşte bunlar, kafirler ve facirlerdir.

83. MUTAFFİFİN / 22-23-24

Muhakkak berr olanlar,
elbette naimdedirler…
erikeler üzerinde nazar ederler.
Vechlerinde, naimin nazirine arif olursun.

88. GAŞİYE / 2-3-4-5-6-7

Yevme-izinde…
huşu duymuş,
amil olmuş,
nasiblenmiş
ne vechler vardır ki…
hamiye nara saly olurlar!...
Ani ayndan iska olurlar!
Onlar için… semin etmeyen ve açlıktan ganiy etmeyen... dariden başka taam yoktur!

88. GAŞİYE / 8-9-10-11-12-13-14-15-16

Yevme-izinde... naim vechler… razı olunan sayları için... aliyy cennetedirler.
Orada
lagv işitmezler!
Orada
cari aynlar vardır.
Orada
merfu serirler
ve mevzu küvbler
ve saff halinde nemrakalar
ve bess olmuş zürbiyeler vardır.

92. LEYL / 19-20

O'nun indinde, hiç kimse için... ceza edilen bir nimet olmaz… ancak a'la Rabbinin vechini ibtiga ederek!...

Sure Listesi

Kelam-ı Kadim'de Geçen Kelimeler Sözlüğü;Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından derlenerek hazırlanmıştır.