İçeriğe geç
KÖK Ara:
KELİME Ara:
ANLAM içinde Ara:
❝ ŞRK ❞ kökünden türeyen kelimeler... 10 Kayıt Listeleniyor.
Aynı Kökten Türeyen: xoxox işrak iştirak muşarik muşrik Muşrikîn Muşterek şerik Şureka şirk şirket teşrik
xoxox
ش ر ك ŞRK
işrak
ش ر ك ŞRK

Allah'a şerik koşma. Allah'tan başkasından medet bekleme.

iştirak
ش ر ك ŞRK

Ortak olmak. Ortaklık etmek. Bir işde yer almak. Hissedar olmak. Bir lafızda çok manalar müşterek olması. Mesela: "Ayn" kelimesi. Hem göz, hem de kaynak manasına gelir.

muşarik
ش ر ك ŞRK

Ortak, şerik. Bir işte birlikte bulunan. Birlikte iş yapanlardan herbiri. Ortakların beheri.

muşrik
ش ر ك ŞRK

Allah'a ortak kabul eden, şirk işleyen. Allah'tan başkasına ibadet eden.

DuruMeal'de toplam 42 kayıtta geçiyor.
Çğl.Muşrikîn
Muşterek
ش ر ك ŞRK

Birlikte, ortak kullanılan. Elbirliğiyle yapılan, birlik.

DuruMeal'de toplam 2 kayıtta geçiyor.
şerik
ش ر ك ŞRK

Ortak. Arkadaş.

DuruMeal'de toplam 29 kayıtta geçiyor.
Çğl.Şureka
şirk
ش ر ك ŞRK

Allah'a (C.C.) ortak kabul etmek. Allah'tan (C.C.) ümidini keserek başkasından meded beklemek.

DuruMeal'de toplam 72 kayıtta geçiyor.
şirket
ش ر ك ŞRK

Ortaklık, iş ortaklığı. Huk: İki veya daha fazla şahsın emek ve malları ile müştereken, iktisadî bir gayeye erişmek için bir akidle birleşmeleri. (Bak: Cem'iyyet)

teşrik
ش ر ك ŞRK

Ortak etme. İştirak ettirme.

2. BAKARA / 96

Kesinlikle onları, hayat üzre, nasın ve şirk koşanların en harisi olarak vecd edersin. Onların her biri, bin sene ömür versek, vedd eder. Onların ömürlenmesi azabtan zahzah edecek değildir.
ALLAH, onların amel ettikleri şeylere basirdir.

2. BAKARA / 105

Kitab ehlinden kafirler
ve müşrikler,
Rabbinizden hayr olan(bir şey)ın sizin üzerinize inzal olmasını vedd etmezler.
ALLAH, rahmetini dilediği kimseye hass kılar.
ALLAH, azim fazl sahibidir.

2. BAKARA / 115

Şark tarafı ve garb tarafı ALLAH'ındır.
Hangi tarafa tevella etseniz... artık ALLAH'ın vechi hemen oradadır.
Muhakkak ki ALLAH, vasidir, alimdir.

2. BAKARA / 135

Diyorlar ki:
"Hadu veya nasrani olun ki, ihtida olun."
De ki:
"Bilakis!
Hanif İbrahim'in milleti!...
O, muşriklerden olmadı!"

2. BAKARA / 142

Nasdan bazı sefihler diyecekler ki:
"Üzerine oldukları kıblelerinden onları tevella ettiren nedir?"
De ki:
"Şark tarafı da… garb tarafı da ALLAH'ındır!
Dilediğini sırat-ı mustakime ihda eder."

2. BAKARA / 177

Vechlerinize şark tarafı ve garb tarafı kiblasına veliyy ettirmeniz... birrr değidlir!
Fakat birr;
ALLAH'a ve ahir yevmine ve meleklere ve kitaba ve Nebilere iman eden...
ve kurb sahiblerine ve yetimlere ve miskinlere ve sebil çocuklarına (yolcu) ve saillere ve rakabeler içinde olanlara, muhabbet duydukları mallardan veren...
ve salat ikame eden...
ve zekat veren...
ve ahd verdiklerinde ahdlerine vefa gösteren...
ve beiste ve darrda ve beis hiyninde sabır edendir.
Sadakat gösterenler, işte onlardır.
İşte onlar... onlar, muttakilerdir.

2. BAKARA / 221

Şayet size acayib gelse bile... müşrik kadını, iman edinceye kadar nikahlamayın! Kesinlikle mü'min kadın emet, müşrik kadından hayrdır.

Şayet size acayib gelse bile... iman edinceye kadar, müşrik erkekler ile nikahlamayın. Kesinlikle mü'min erkek abd (köle), müşrik erkekten hayrdır.

İşte bunlar, nara davet ederler.

ALLAH, KENDİ izni ile cennete ve mağfirete davet eder ve ayetlerini nas için beyan eder... umulur ki tezekkür ederler.

2. BAKARA / 258

ALLAH kendisine mülk verdi diye... Rabbi hakkında İbrahim'le hacc edeni görmedin mi!?

İbrahim demişti ki:
"Hayy eden ve mevt eden benim Rabbimdir"
O da:
"Ben de hayy eder ve mevt ederim"
demişti.
İbrahim;
"Muhakkak ki ALLAH, güneşi şark tarafından verir. Artık sen onu, garb tarafından getir bakalım"
dediğinde... ardından kafir, büht etmişti.

ALLAH, zalimlerin kavimini ihda etmez.

3. ALİ İMRAN / 64

De ki:
"Ey kitab ehli!
Bizim ve sizin aranızda seva kelimeye gelin!
ALLAH'tan başkasına abd olmayalım.
O'na bir şeyi şirk koşmayalım.
Bazımız bazımızı, ALLAH'ın gayrısından Rabbler olarak ittihaz etmeyelim."
Eğer tevella ederlerse... artık deyin ki:
"Bizim Müslüman olduğumuza şahid olun!"

3. ALİ İMRAN / 67

İbrahim, yahudi de olmadı... nasrani de!
Fakat o, Hanif idi... Müslüman idi… müşriklerden olmadı.

3. ALİ İMRAN / 95

De ki:
"ALLAH'a sadakat gösterin!
Artık Hanif İbrahim'in milletine tabi olun!
O, müşriklerden olmadı."

3. ALİ İMRAN / 151

Sultan inzal etmediği şeyleri ALLAH'a şirk koştukları şeyler ile kafirlerin kalblerine rub ilka edeceğiz. Mevaları nardır. Zalimlerin mesvaları ne beistir!

3. ALİ İMRAN / 186

Mallarınız ve nefsleriniz hakkında kesinlikle belv edileceksiniz. Elbette öncenizden kitab verilenlerden ve şirk koşanlardan, çok ezalar işitirsiniz.
Eğer sabır ederseniz ve ittika ederseniz... artık muhakkak bu, azim emirlerdendir.

4. NİSA / 12

Eğer evladları yoksa, zevcelerinizin terekelerinin yarısı sizindir.
Eğer evladları varsa, terekenin dörtte biri sizindir.
(Bunlar) vasiyet ettiklerinin veya deyn ardındandır.

Eğer sizin evladınız yoksa, terekenizin dörtte biri onlarındır.
Eğer evladınız varsa, terekenin sekizde biri onlarındır.
(Bunlar) vasiyet ettiklerinin veya deyn ardındandır.

Eğer kendisine varis olunan bir erkek veya bir kadının evladı ve ana-babası olmaz ve bir erkek veya bir kız kardeşi bulunursa, ona altıda bir düşer.
Eğer bundan daha çok olursa, üçte birde şeriktirler.
(Bunlar) darr vermeksizin vasiyet ettiklerinin veya deyn ardındandır.

ALLAH'tan vasiyettir.
ALLAH, alimdir, halimdir.

4. NİSA / 36

ALLAH'a abd olun!
O'na hiçbir şey şirk koşmayın!
Ana-babaya
ve kurb sahiblerine
ve yetimlere
ve miskinlere
ve kurbiyet sahibi civara
ve cünub civara
ve cenbdeki sahibe
ve sebil çocuğuna (yolcu)
ve melekesi yemininizde olanlara ihsanda bulunun.
Muhakkak ki ALLAH, muhtal olanlara, fahur olanlara muhabbet duymaz.

4. NİSA / 48

Muhakkak ki ALLAH, kendisine şirk koşulmasına gafur olmaz… dilediği kimse için bunun gayrısında gafurdur.
ALLAH'a şirk koşan kimse... artık azim ism olarak iftira etmiştir.

1.nci tekrar... nisa 116
4. NİSA / 116

Muhakkak ki ALLAH... KENDİSİNE şirk koşulmasına mağfiret etmez... bunun gayrısında olana, dilediği kimse için gafurdur.
ALLAH'a şirk koşan kimse... artık o, kat'iyyetle baid dalaletle dalalete düşmüştür!

2.nci tekrar… nisa 48
5. MAİDE / 72

"Meryem oğlu Mesih, ALLAH'tır" diyenler elbette kat'iyyetle kafir oldu!
Mesih onlara demişti ki:
"Ey israiloğulları!
Benim Rabbim ve sizin Rabbiniz ALLAH'a abd olun!
Muhakkak ki ALLAH'a şirk koşan kimse... artık ona, ALLAH cenneti kat'iyyetle haram kılmıştır!... onun mevası nardır. Zalimler için nasırlar yoktur."

5. MAİDE / 82

İman edenlere de... şirk içinde olanlara da... düşmanlıkta nasın en şedidi olarak...
Yahudilere...
vecd olursun.
İman edenlere meveddet olarak en karib olanların
"muhakkak biz nasraniyiz!"
diyenlere vecd olursun.
Bu,
- onlardan kıssisler ve ruhbanlar olması iledir...
- ve onların istikbar etmemesi iledir.

6. ENAM / 14

De ki:
"Semaları ve arzı fatr eden… taam etmeden taam ettiren ALLAH'tan gayrı veliy mi ittihaz edeyim!?"
De ki:
"Muhakkak bana,
silm olanların evveli olmam...
ve müşriklerden olmamam
emir edildi."

6. ENAM / 19

De ki:
"Şahadet olarak hangi şey ekberdir?"
De ki:
"Benim ve sizin aranızda, ALLAH şahidtir.
Bu Kur'an bana, sizi ve belağ olanları onunla nezr etmem için vahy olundu.

Siz, ALLAH ile beraber başka ilahlar olduğuna şahid mi oldunuz!?"
De ki:
"Ben şahid değilim!"
De ki:
"Muhakkak ki O, vahid ilahtır! Muhakkak ben, sizin şirk koştuklarınızdan beriyim."

6. ENAM / 22

Yevmde onları cemian haşr ederiz. Sonra şirk koşanlara:
"Zeam etmiş olduğunuz şerikleriniz nerede?" deriz.

6. ENAM / 23

Sonra onların, "Rabbimiz! ALLAH'a yemin olsun! Biz müşriklerden değildik." demektan başka fitneleri kalmaz.

6. ENAM / 41

Bilakis!
Sizin davet edeceğiniz, yalnızca O'dur!
Artık, eğer O dilerse... davet ettiğiniz şeyi keşf eder... ve siz şirk koştuğunuz şeyleri unutursunuz.

6. ENAM / 64

De ki:
"Ondan ve bütün kerbeden necatınız, ALLAH'adır. Sonra siz, şirk koşarsınız!"

6. ENAM / 78

Ardından güneşi büzu olurken gördüğünde,
"Rabbim budur işte! Bu ekber!"
dedi... Ardından o efl olduğunda, dedi ki:
"Ey kavmim!
Muhakkak ben sizin şirk koştuğunuz şeylerden beriyim!"

6. ENAM / 79

"Muhakkak ben vechimi... Hanif olarak... semaları ve arzı fatr edene teveccüh ettirdim.
Ben müşriklerden değilim!"

6. ENAM / 80

Kavmi onunla hacc etti. Dedi ki:
"Bana kat'iyyetle hidayet etmişken!... ALLAH hakkında benimle hacc mı ediyorsunuz?
Rabbimin dilediği şeylerden başka... sizin şirk koştuğunuz şeylerden korkmuyorum!
Rabbim ilmiyle herşeye vasidir…. tezekkür etmeyecek misiniz!"

6. ENAM / 81

"Sizin şirk koştuklarınızdan ne diye korkayım?
Siz de, ALLAH'ın, hakkında size sultan inzal etmediği şeyleri şirk koşmaktan korkmuyorsunuz!
Eğer alimseniz… artık iki ferikten hangisi, emin olmaya daha hakktır?"

6. ENAM / 88

Bu, ALLAH'ın hudasıdır!
KENDİSİNE ibadet edenlerden dilediğini, onunla ihda eder.

Şayet şirk koşarlarsa... amel etmiş oldukları şeyler kesinlikle kendilerinden habt olur!

6. ENAM / 94

Evvel merrede sizi halk ettiğimiz gibi ferd olarak elbette kat'iyyetle BİZ'e gelmiş olacaksınız!
Size havl ettiğimiz şeyleri, zuhurlarınızın verasına terk ettiniz!
Hakkınızda şerik olmalarına zeam ettiğiniz şefaatçilerinizi yanınızda görmüyoruz!? elbette kat'iyyetle sizin aranız kata olmuştur!... ve zeam etmiş olduğunuz şeyler sizden dalalet etmiştir!

6. ENAM / 100

Halk ettiği cinnleri, ALLAH'a şerik kıldılar!
İlmin gayrısı ile O'na oğullar ve kızlar hark ettiler!
O, subhandır ve onların vasf ettileri şeylerden tealidir.

6. ENAM / 106

O'ndan başka ilah olmayan Rabbinden sana vahy edilene tabi ol!
Müşriklerden iraz et!

6. ENAM / 107

Şayet ALLAH dileseydi, şirk koşamazlardı.
Seni onlara muhafız kılmadık. Sen onlara vekil değilsin!

6. ENAM / 121

Üzerine ALLAH'ın ismi zikir edilmeyen şeylerden yemeyin! Muhakkak bu, kesinlikle fısktır.

Muhakkak şeytanlar, kendi veliylerine, sizinle cedel etmelerini vahy ederler.
Eğer onlara itaat ederseniz, muhakkak siz de kesinlikle müşriklerden olursunuz.

6. ENAM / 136

Harsdan ve enamdan zer ettiği şeylerden, ALLAH için nasb kıldılar. Ardından, zeam ederek dediler ki:
"Bu, ALLAH'ındır. Bu da, şirk koştuklarımızındır."
Şirk koştuklarına olan ALLAH'a vasl olmuyor.
ALLAH'ın olan, şirk koştuklarına vasl oluyor. Ne sui hüküm ediyorlar!

6. ENAM / 137

Böyledir!...
Şirk koştukları şeyler, müşriklerden çoğuna; redi olmaları için ve dinlerini kendilerine ilbas etmeleri için; evladlarını katl etmeyi ziynetledi.
Şayet ALLAH dileseydi buna fail olamazlardı.
Artık onları iftira ettikleri şeylere vezr et!

6. ENAM / 139

"Şu enamın batınlarında olanlar, erkekler için halistir ve zevcelerimize haram edilmiştir." dediler.
Eğer mevt şekilde olursa... ardından onda şeriktirler. Vasf etmelerinin cezaları verilecektir!
Muhakkak ki O, hakimdir, alimdir.

6. ENAM / 148

Şirk koşanlar diyecekler ki:
"Şayet ALLAH dileseydi, biz ve ata-babalarımız, şirk koşmazdık... ve hiçbir şeyden haram etmezdik."

Böyledir!...
Onların öncesinden olanlar da kizb etmişti. Hatta beisimizi tadmışlardı.

De ki:
"Sizin indinizde, bize ihrac edeceğiniz, ilimden var mı?
Siz sadece zanna tabi oluyorsunuz.
Siz sadece hars ediyorsunuz."

6. ENAM / 151

De ki:
"Gelin!...
Rabbinizin size haram kıldığı şeyleri tilavet edeyim:
O'na sakın hiç bir şey şirk koşmayın!
Ana-babaya ihsan üzre olun!
İmlaktan evladlarınızı katl etmeyin!
Sizi ve yalnızca onları rızıklandırıyoruz BİZ!
Fahiş olanlara karib olmayın... ondan zahir olana da, batın olana da!
Hakk ile olmadan... ALLAH'ın haram kıldığı nefsi katl etmeyin!
Bunlara sizi böyle vasiyet ettirdi!... umulur ki akıl edersiniz."

6. ENAM / 161

De ki:
"Muhakkak ki Rabbim beni,
sırat-ı mustakime,
kıyam dine,
Hanif İbrahim'in milletine
hidayet etti.
O, müşriklerden olmadı."

6. ENAM / 163

"O'nun şeriki yoktur. Bununla bana emir olundu. Ben Müslümanların evveliyim."

7. ARAF / 33

De ki:
"Muhakkak, Rabbim'in haram ettikleri, ancak;
zahir olan ve de batın olan fahiş olanlar...
ve ism...
ve hakk gayrısında bagy etmek...
ve hakkında sultan inzal etmediği şeyi ALLAH'a şirk koşmak...
ve alim olmadığınız şeyleri ALLAH'a kavl etmektir."

7. ARAF / 137

İstizaf etmiş kavmi, içini barek ettiğimiz arzın şarkına ve garbına varis kılmıştık.
Rabbinin, israiloğulları üzre hüsna kelimesi...
sabır etttikleri şeyle...
ve Firavunun ve kavminin sanat etmiş oldukları şeyleri ve arş etmiş olduklarını demar etmemizle...
tamam oldu!

7. ARAF / 173

Yada,
"Önceden ata-babalarımız ALLAH'a şirk koşmuşlar. Biz onların sonrasında ki zürriyetiyiz. Batıl olanların fail olduğu şeyler ile, bizi mi helak ediyorsun?" demeyesiniz!

7. ARAF / 190

Ardından o ikisine, salih olanı verdiğinde, kendilerine verdiği şeyde, O'na şirk koşarlar.
ALLAH, onların şirk koştukları şeylerden tealidir.

7. ARAF / 191

Bir şey halk edemeyen… ve kendileri halk edilmiş şeyleri mi şirk koşuyorlar?

7. ARAF / 195

Meşy edecekleri ayakları mı var!?
Yahut batş edecek elleri mi var!?
Basir olacakları aynları veya işitecekleri kulakları var mı!?
De ki:
"Davet edin şirk koştuklarınızı!... sonra da bana keyd edin... ve ardından nazar ettirmeyin bana!"

9. TEVBE / 1

ALLAH'tan ve Rasulünden... müşriklerden ahd ettiklerinize beraettir!

9. TEVBE / 3

ALLAH'tan ve Rasulünden, ekber hacc yevminde nas için ezandır!
Muhakkak ki ALLAH ve Rasulü, müşriklerden beridir.
Eğer tevbe ederseniz, artık bu sizin için hayrdır.
Eğer tevella ederseniz, alim olun ki; siz, ALLAH'ın mucizlerinin gayrısındasınız.
Elim azabı kafirlere ibşar et!

9. TEVBE / 4

Ahdleşmiş olduğunuz müşriklerden,
sonra bir şey naks etmemiş olanlar…
ve size karşı kimseye zıhar etmemiş olanlar…
müstesnadır.
Artık onlara ahdlerinizi, müddedine kadar tamam edin.
Muhakkak ki ALLAH, muttakilere muhabbet duyar.

9. TEVBE / 5

Haram aylar selh olunca, müşriklere nerede vecd olursanız
katl edin...
ve ahz edin...
ve hasr edin...
ve onlar için bütün rasad yerlerinde kuud edin!
Ardından eğer...
tevbe ederlerse...
ve salat ikame ederlerse...
ve zekat verirlerse...
artık sebillerine hali bırakın.
Muhakkak ki ALLAH, gafurdur, rahimdir.

9. TEVBE / 6

Eğer müşriklerden birisi, car edilmesi talebinde olursa,
ALLAH'ın kelamını işitinceye kadar onu car et!
Sonra onu emin olacağı yere iblağ et!
Bu, onların alim olmayan kavim olmaları iledir.

9. TEVBE / 7

Nasıl olabilir; müşriklerin ALLAH indinde ve onun Rasulü indinde ahdi olsun!... Mescid-i Haram indinde ahdleştiğiniz kimseler müstesna.
Artık onlar size istikametli oldukça, siz de onlara istikametlenin.
Muhakkak ki ALLAH, muttakilere muhabbet duyar.

9. TEVBE / 17

Nefslerinin küfrüne şahidlerken… müşrikler için ALLAH'ın mescidlerini imar etmeleri mümkün değildir.
İşte onlar... onların amelleri habt olmuştur. Narda ebedidir onlar!

9. TEVBE / 28

Ey iman edenler!
Muhakak müşrikler necistir.
Artık bu avmdan sonra, Mescid-i Haram'a karib olmasınlar!
Eğer ayleden korkuya düşerseniz, artık eğer dilerse, ALLAH sizi, fazlından, ganiy edecektir.
Muhakkak ki ALLAH, alimdir, hakimdir.

9. TEVBE / 31

ALLAH'ın gayrısından...
habrları
ve ruhbanları
ve Meryem oğlu Mesih'i,
kendilerine rabb ittihaz ettiler.
Oysa onlara, ancak, vahid ilaha abd olmaları emir edilmişti.
O'ndan başka ilah yoktur!
O, onların şirk koştuklarından subhandır.

9. TEVBE / 33

O... müşriklere kerih gelse de... hakk dini, din-i kull'e izhar etmek için… Rasulünü huda ile irsal edendir.

1.nci tekrar… 48:28 ve 61:9
9. TEVBE / 36

Muhakkak, ALLAH'ın kitabında, semaların ve arzın halkıyet yevminde, ALLAH indinde ayların iddeti on ikidir.
Bunlardan dördü haram olanlardır.

Bu, kayyime dindir!
Artık onlarda, nefsinize zulüm etmeyin!

Kaffeten sizinle kıtal ettikleri gibi siz de kaffeten müşriklerle kıtal edin.
Alim olun ki; muhakkak ki ALLAH, muttakilerle beraberdir.

9. TEVBE / 113

Cahim ashabı olduklarının kendilerine beyan olmasının ardından, Nebi için ve mü'minler için müşriklere, -velev ki kurb sahibi bile olsalar- istiğfar etmek yoktur!

10. YUNUS / 18

Kendilerine darr ve de menfaat etmeyen, ALLAH'ın gayrısından şeylere abd oluyorlar.
Diyorlar ki:
"Bunlar, ALLAH indinde bizim şefaatçimizdir."
De ki:
"Siz, ALLAH'a semalarda ve arzda, O'nun alim olmadığı bir şeyi mi haber veriyorsunuz!
O, onların şirk koştukları şeylerden subhandır, tealidir."

10. YUNUS / 28

Onları cemian haşr edeceğimiz… sonra, şirk koşanlara "Siz ve şerikleriniz mekanlarınıza!" diyeceğimiz... ve ardından aralarını zeyl edeceğimiz yevmde…
şirk koştuklarınız derler ki:
"Siz yalnızca bize abd olan değilsiniz!"

10. YUNUS / 34

De ki:
"Sizin şirk koştuklarınızdan...
halk etmeyi ibda edecek...
sonra onu ida edecek…
kimse var mıdır?"
De ki:
"ALLAH,
halk etmeyi ibda eder...
sonra onu ida eder.
Nasıl da ifk ediyorsunuz!"

10. YUNUS / 35

De ki:
"Sizin şirk koştuklarınızdan...
hakk olana ihda edecek bir kimse var mı?"
De ki:
"ALLAH, hakk olana ihda eder!

Hakk olana ihda eden mi tabi olunmaya daha hakktır... yoksa ihda edilmeden ihda olamayan mı?
Ne oluyor size?
Nasıl hüküm veriyorsunuz?"

10. YUNUS / 66

Değil mi ki... muhakkak, semalardaki kimseler ve arzdaki kimseler ALLAH'ındır!
ALLAH'ın gayrısından davet edenler, şeriklere tabi olamazlar!... onlar, sadece, zanna tabi olmaktalar! Sadece onlar, hars etmekteler!

10. YUNUS / 71

Nuh'un haberini onlara tilavet et.
Kavmine demişti ki:
"Ey kavmim!
Eğer makamım ve ALLAH'ın ayetlerini size zikir etmem size kebir oluyorsa... artık ben ALLAH'a tevekkül ettim.
Artık siz de emirleriniz ve şeriklerinizle cem olun.
Sonra emriniz kendinize gamm olmasın.
Sonra siz kaza edin... ve bana da nazar ettirmeyin!

10. YUNUS / 105-106

ve vechini Hanif dine ikame etmen!...
ve müşriklerden olmaman!...
ve ALLAH'ın gayrısında... sana menfaat verdirmeyen... ve de seni darr ettirmeyen şeyleri davet etmemen!...
Eğer fail olursan... artık muhakkak sen, o zaman, zalimlerdensindir!

11. HUD / 54-55

Biz, sadece, şunu deriz:
"ilahlarımızdan bazısı seni sui ile arv etmiş."
Dedi ki:
"Muhakkak ben, ALLAH'ı şahid tutuyorum... siz de şahid olun ki... muhakkak ben, O'nun gayrısından şirk koştuklarınızdan beriyim!
Artık bana, cemian keyd hazırlayın... sonra da bana, nazar ettirmeyin!"

12. YUSUF / 38

"Ata-babalarım İbrahim ve İshak ve Yakub'un milletine tabi oldum. Birşeyi ALLAH'a şirk koşmak bize olamaz!
Bu, bizim üzerimize ve nasın üzerine ALLAH'ın fazlındadır. Fakat nasın pek çoğu şükür etmezler."

12. YUSUF / 106

Pek çokları ALLAH'a, ancak, müşrik olarak iman ederler.

12. YUSUF / 108

De ki:
"Bu benim sebilimdir. Ben ve bana tabi olanlar, basiret üzre ALLAH'a davet ederiz (dava ediniriz).
ALLAH subhandır.
Ben, müşriklerden değilim."

13. RAD / 16

De ki:
"Semaların ve arzın Rabbi kimdir?"
De ki:
"ALLAH"
De ki:
"O'nun gayrısından, kendi nefsleri için menfaate ve de darra melik olmayan veliyler mi ittihaz ettiniz!?"
De ki:
"Kör ve basir istiva mıdır?
Yahut, zulmetler ve nur istiva mıdır?
Yahut, ALLAH'a, O'nun halkıyeti gibi halk eden şerikler mi kıldılar... ve ardından bu halkiyet onlara teşabüh mü etti?"
De ki:
"ALLAH halk etmiştir herşeyi!... O, vahiddir, kahhardır."

13. RAD / 33

Kimler onlar!?... O, bütün nefs üzre, kesb ettikleri şeylerle kaimken... ALLAH'a şerik kılanlar!?

De ki:
"İsimlendirin onları bakalım!...
ya O'nun arzda alim olmadığı bir şeyle haber verirsiniz... ya da kavlden zahir (içi boş laf) ile!?
Bilakis!
Kafirlere, kendi mekrleri ziynetlendirildi... ve sebilden sadd edildi onlar!
ALLAH'ın dall ettiği kimse... artık ona, hadiy yoktur!

13. RAD / 36

Kendilerine kitab verdiğimiz kimseler, sana inzal ettiğimiz şey ile ifrah olurlar.
Hizblerden öylesi de vardır ki... onun bazısını (bir kısmını) inkar ederler.
De ki:
"Muhakkak ben... ancak,
ALLAH'a abd olmaya
ve de O'na şirk koşmamaya emir olundum.
O'na davet ediyorum (dava ediniyorum).
Meab O'nadır."

14. İBRAHİM / 22

Emir kaza olduğunda, şeytan der ki:
"Muhakkak ki ALLAH, size hakk vaadi vaad etti. Ben de size vaadde bulundum... ve ardından ben size hilaf oldum.
Benim için, sizin üzerinize sultan, sadece, sizi davet ediyor olmamdı... ve ardından bana siz kendiniz isticab ettiniz.

Artık beni levm etmeyin de... nefslerinizi levm edin!
Size musrih ben değilim... siz de bana musrih değilsiniz. Muhakkak ben, beni şirk koştuğunuz şeye önceden kafir olmuştum."
Muhakkak zalimler... elim azab onlaradır!

15. HİCR / 73

Ardından onları, müşrik vaktinde sayha ahz etti.

15. HİCR / 94

Artık, sana emir olunanı sada et... ve müşriklerden iraz et!

16. NAHL / 1

ALLAH emrini vermiştir!
Artık onun acele olmasını istemeyin. O, subhandır… ve şirk koştuğunuz şeylerden tealidir.

16. NAHL / 3

Semaları ve arzı bi-hakkın halk etti. Şirk koştukları şeylerden tealidir.

16. NAHL / 27

Sonra, kıyamet yevminde, onları hızy eder… ve onlara der ki:
"Haklarında BANA şakk etmiş olduğunuz şeriklerim, hani nerede!?"
Kendilerine ilim verilenler derler ki: "Muhakkak yevmde, hızy ve sui kafirler üzredir."

16. NAHL / 35

Şirk koşanlar, dediler ki:
"Şayet ALLAH dileseydi, biz de... ata-babalarımız da... O'nun gayrısından bir şeye abd olmazdık. O'nun gayrısından, bir şeyi haram kılmazdık."

Böyledir!...
Onların öncesinden olanlar da fiil etmişlerdi.
Artık, Rasullerin üzerine olan, sadece, mübin belağdır.

16. NAHL / 53-54-55

Nimetten sizin için olan... artık, ALLAH'tandır.
Sonra, size darr mess ettiği zaman... ardından O'na cer edersiniz.
Sonra, sizden darr keşf ettiği zaman... kendilerine verdiğimiz şeyler ile kafir olmaları için… sizden bir ferik Rabblerine şirk koşar.

Artık temettu edin!… Artık siz, yakında alim olacaksınız.

16. NAHL / 86

Şirk koşanlar, şirk koştukları şeyleri gördükleri zaman, diyecekler ki:
"Rabbimiz!
İşte bunlar, SEN'in gayrından davet etmiş olduğumuz şeriklerdir."
Ardından onlara, kavl ilka edecekler:
"Muhakkak siz, elbette/kesinlikle kazibsiniz."

16. NAHL / 100

Muhakkak onun sultanlığı, ancak
ona tevella edenleredir…
ve onunla koşanlaradır.

16. NAHL / 120

Muhakkak İbrahim, Hanif olarak, ALLAH'a kanit ümmet oldu… o, müşriklerden olmadı.

16. NAHL / 123

Sonra sana vahy ettik:
"Hanif İbrahim'in milletine tabi ol!
Müşriklerden olma!"

17. İSRA / 64

"Onlardan, itaat etmeyi dileyenleri savtınla istafazz et.
Atlılarınla ve yayalarınla onların üzerine iclab et.
Mallarda ve evladlarda onlara şerik ol.
Onlara vaadde bulun."
Şeytan onlara, ancak, garr vaad eder!

17. İSRA / 111

De ki:
"Hamd etmek...
evlad ittihaz etmeyen…
Mülkte O'na şerik olmayan...
Züllden O'na veliy olmayan…
ALLAH'ındır!"
Tekbir ederek O'nu kebirle!

18. KEHF / 26

De ki:
"Lebs oldukları şeye ALLAH alimdir!
Semaların ve arzın gaybı O'nundur… daha basirdir ona, daha işitendir.
O'nun gayrısında onlara veliy yoktur.
O, hükmüne kimseyi şerik etmez."

18. KEHF / 38

"Fakat O'-ALLAH benim Rabbimdir… ve ben Rabbime hiç bir şirk koşmam!"

18. KEHF / 42

Onun semereleri ihata edildi!... ve ardından inkılab oluverdiler.
Onda infak ettiği şeylere... ve arşlar üzre haviye olanlara keff etti. Dedi ki:
"Keşke Rabbime hiç bir şirk koşmasaydım!"

18. KEHF / 52

Yevmde der ki:
"Zeam ettiğiniz şeriklerinize nida edin!"

Ardından davet ederler... ancak onlar kendilerine isticab etmez.
BİZ, onların aralarına mevbik kıldık.

18. KEHF / 110

De ki:
"Muhakkak ben, ancak, sizin mislinizde beşerim. Bana, sizin ilahınızın, ancak, vahid ilah olduğu vahy ediliyor.
Rabbine lika olmaya rica etmiş olan kimse... artık onlar, ibadetlerine, ahad Rabblerine şirk koşmadan... salih amel amel etsinler!

19. MERYEM / 16-17

Kitabta Meryem'i zikir et.
O, şark yönünde bir mekanda, kendisini ehliden nebz etmişti.. ve ardından onların gayrısından hicab ittihaz etmişti.
Ona Ruhumuzu irsal ettik… ve ardından kendisine seviyye olarak beşer halinde mesel oldu.

20. TAHA / 25-26-27-28-29-30-31-32-33-34-35-36

Dedi ki:
"Rabbim!
Sadrıma şerh et.
Emrimi yesir et.
Lisanımın ukdesini hall et… kavlimi fıkh edebilsinler.
Ehlimden kardeşim Harun'u bana vezir kıl... ezrimi onunla şedid kıl... ve emrimde onu şerik yap ki... SEN'i çok sebbih edelim, SEN'i çok zikir edelim.
Muhakkak ki SEN, ikimize de basir olansın."

Dedi ki:
"Sail oldukların kat'iyyetle sana verilmiştir, ey Musa!"

22. HACC / 17

Muhakkak;
iman edenler…
ve hadüler…
ve sabiiler…
ve nasraniler…
ve mecusiler…
ve ALLAH'a şirk koşanlar...
Muhakkak ki ALLAH, kıyamet yevminde onların aralarında fasl edecektir.
Muhakkak ki ALLAH, herşeye şahidtir.

22. HACC / 26-27-28-29

BİZ, İbrahim'e,
BANA hiçbir şeyi şirk koşma diye...
Taifler için... ve kaim olanlar için... ve rüku edenler, secde edenler için... evimi tahir et diye...
Nasın hacc yapmasını ezan et diye...
beytin mekanını bevve ettik.

Kendilerine menfaatli olana şahid olmak için...
ve alim olunan yevmlerde, behim enamdan kendilerine rızk edilenler üzre ALLAH ismini zikir etmek için...
ve ardından onlardan yemeniz ve beis fakire de taam etmeniz için...
gelinebilen bütün amik fecclerden... recül olarak ya da bütün zamirler üzre sana gelsinler!

Sonra,
tefes kaza etsinler
ve nezrlerini vefa etsinler
ve Beyt-i Atik'i (Kabe'yi) tavaf etsinler.

22. HACC / 31

O'na şirk koşanların gayrısında... ALLAH için Hanifler olun!
ALLAH'a şirk koşan kimse... artık sanki…
semadan harra olmuş da kendisini kuşlar hatf ediyor...
veya rih onu sahik mekanda tehviye ediyor...
gibidir.

23. MU'MİNUN / 57-58-59-60-61

Muhakkak;
Rabblerinin haşyetinden müşfik olanlar...
ve Rabblerinin ayetlerine iman edenler...
ve Rabblerine şirk koşmayanlar...
ve verdikleri... Rabblerine raci olacak şeyleri kalbleri vecel ederek verenler...
İşte onlar, hayrda seridirler... ve onlar buna sabıktırlar.

23. MUMİNUN / 91-92

ALLAH, evlad ittihaz etmemiştir.
O'nunla beraber ilah yoktur… öyle olsaydı bütün ilahlar kendi halk ettiğini elbette/kesinlikle zehab ederdi… ve bazısı bazısına (birbirlerine) ulvilik taslardı…
ALLAH,
onların, vasf ettikleri şeylerden subhandır.
gayba ve şahadete alimdir.
ve ardından, şirk koştuklarından ulvidir.

24. NUR / 3

Zina yapan erkek, sadece, zina yapan kadını veya müşrik bir kadını nikahlar.
Zina yapan kadını, sadece, zina yapan bir erkek veya müşrik olan bir erkek nikahlar.
Bu, mü'minlere haram edilmiştir.

24. NUR / 35

ALLAH, semaların ve arzın nurudur.
O'nun nurunun meseli, içinde misbah olan mişkat gibidir.
Misbah, zücac içindedir.
Zücac, kevkeb durre gibidir. Şarkta ve garbta bulunmayan mübarek zeytin şecerelerinden vakd edilir. Onun zeyti, kendisine nar mess olmasa bile ziya verir. Nur üzerine nurdur.

ALLAH, dilediği kimseyi KENDİ nuruna ihda eder.
ALLAH, nas için meseller darb eder.
ALLAH, herşeye alimdir.

24. NUR / 55

ALLAH, sizden, salih (iş)lere amil olarak iman edenlere... vaad etmiştir ki:
Kendilerinin öncesinden olanları istihlaf ettiği gibi... onları da arzda elbette/kesinlikle istihlaf edecektir.
Kendileri için razı olduğu dini, elbette/kesinlikle onlara temekkün edecektir.
Korkularının ardından onları, elbette/kesinlikle emniyet ile bedellendirecektir.

Onlar,
BANA abd olacaklar!...
ve BANA hiç bir şey şirk koşmayacaklar!
Bunun ardından, kafir kimseler... artık işte onlar... onlar, fasıktır.

25. FURKAN / 1-2

Alemlere nezir olması için KENDİSİNE abd olana furkanı inzal eden...
semaların ve arzın mülkü kendisine ait olan...
bereketlidir.
Evlad ittihaz etmemiştir.
O'nun, mülkünde şeriki yoktur.
Herşeyi halk etmiş... ve ardından bir takdir üzere kaderlemiştir.

26. ŞUARA / 28

Dedi ki:
"Eğer akıl ederseniz… Şark tarafının ve garb tarafının ve bu ikisi arasında olanların Rabbidir."

26. ŞUARA / 60

Ardından, işrak vaktinde onlara tabi oldular.

27. NEML / 59

De ki:
"Hamd etmek ALLAH'ındır.
Selam, O'na ibadet eden ıstıfa olmuşların üzerine olsun!"
ALLAH, hayrdır!…
Yoksa,
şirk koştukları mı!

27. NEML / 63

Yoksa,
berrin ve bahrın zulmetlerinde size ihda eden... ve rahmet elinin arasında, büşra olarak rihleri irsal eden mi?

ALLAH'la birlikte ilah mı var!?
ALLAH, onların şirk koştuklarından tealidir.

28. KASAS / 62

Yevmde ona nida eder... ve ardından der ki:
"Zeam etmiş olduğunuz şerikler nerede?"

28. KASAS / 64

Onlara denilir ki:
"Şirk koştuklarınızı davet edin!"
Davet ederler… ancak onlara isticab eden olmaz.
Görürler azabı!
Keşke onlar ihtida olanlar olsadı!

28. KASAS / 68

Rabbin, dilediğini halk eder ve ihtiyar eder.
Hıyarlar onların değildir!
ALLAH,
subhandır...
ve onların şirk koştuklarından tealidir.

28. KASAS / 74

Yevmde ona nida eder... ve ardından der ki:
"Zeam etmiş olduğunuz şerikler nerede?"

28. KASAS / 87

Sana inzal olduğu zamandan sonra, ALLAH'ın ayetlerinden seni sadd etmesinler.
Rabbine davet et!... ve Müşriklerden olma!

29. ANKEBUT / 8

BİZ, İnsana... ana-babasına hüsna olmasını vasiyet ettik.
Eğer onlar, sende ilmi olmayan şeyi BANA şirk koşman için... sana cehd ederlerse, artık onlara itaat etme!
Rücu edeceğiniz yer BANA'dır!... Ardından amel etmiş olduğunuz şeyler ile size haber vereceğim.

29. ANKEBUT / 65-66

Gemiye irkab olduklarında… dinde O'na muhlis olarak ALLAH'ı davet ederler.
Ardından onları berre necat ettiğinde… kendilerine verdiğimiz şeylere kafir olmak için... ve kendilerini metalandırmak için… hemen, şirk koşarlar!
Artık yakında alim olacaklar!

30. RUM / 13

Şirk koştuklarından, kendilerine şefaat eden olmaz… ve şirk koştuklarına kafir olurlar.

30. RUM / 28

Size nefslerinizden mesel darb ediyor...
Sizi rızıklandırdığımız şeyler içinde; melekesi yeminlerinizde olanlardan... artık onda seva olduğunuz...
Nefsinizden korktuğunuz gibi onlardan korktuğunuz...
şerikleriniz var mıdır!?

Böyledir!...
Ayetlerimizi akıl eden kavim için fasl ederiz.

30. RUM / 31

O'na münib olun!
ve O'na ittika edin!
ve Salat ikame edin!
ve Müşriklerden olmayın!

30. RUM / 33-34

Nasa darr mess ettiğinde, Rabblerini davet ederek, O'na münib olurlar.
Sonra, O'ndan rahmet taddıklarında, onlardan bir ferik… kendilerine verdiğimiz... ve ardından metalandıkları şeylere kafir olmaları için... Rabblerine şirk koşar.
Artık yakında… alim olacaksınız!

30. RUM / 35

Yoksa, kendilerine sultan inzal ettik de… artık, O'na şirk koşmalarını, yaptıkları ile o mu tekellüm ediyor?

30. RUM / 40

Sizi halk eden ALLAH,
sonra sizi rızıklandırır,
sonra mevt eder,
sonra hayy eder.
Şirk koştuklarınızdan, bunlardan bir şeye fail olan kimse var mı?
O, subhandır ve onların şirk koştuklarından tealidir.

30. RUM / 42

De ki:
"Arzda seyir edin… ve ardından nazar edin!... sizden öncekilerin akibetleri nasıl olmuş!"
Onların pek çoğu müşriklerdi.

31. LOKMAN / 13

Lokman, oğlu için vaaz ederek... demişti ki:
"Ey Oğlum!
ALLAH'a şirk koşma!
Muhakkak şirk, azim zulümdür."

31. LOKMAN / 15

Eğer seni, hakkında ilmin olmayan bir şeyi BANA şirk koşmaya cehd ederlerse... artık onlara itaat etme!
Dünyada onlara maruf ile sahib çık!
Ancak, BANA inabe edenlerin sebiline tabi ol!
Sonra rücu yeriniz, BEN'im... ve ardından, amel etmiş olduğunuz şeyleri, size BEN haber vereceğim.

33. AHZAB / 72-73

Muhakkak ki BİZ, semalara ve arza ve dağlara emanet arz ettik!... ancak bunlar, ona (emanete) hamil olmaktan imtina ettiler!... ve ondan (emanetten) işfak ettiler.

Ona (emanete) İnsan hamil oldu!

Muhakkak o (emanet)… ALLAH'ın, münafık erkeklere ve münafık kadınlara ve müşrik erkeklere ve müşrik kadınlara azab etmesi için... zalum ve cehul idi.

Mü'min erkeklere ve mü'min kadınlara, ALLAH, tevbe eder. ALLAH, gafur, rahim olandır.

34. SEBE / 22

De ki:
"ALLAH'ın gayrısından zeam ettiklerinizi davet edin.
Onlar, semalarda ve arzda zerre miskal malik olamazlar.
Onlar, bu ikisine şerik de değiller.
O'na onlardan zahir olmaz!"

34. SEBE / 27

De ki:
"O'na lahk ettiğiniz şerikleri bana gösterin!
Hayır, Bilakis!
O'-ALLAH, azizdir, hakimdir."

35. FATIR / 14

Onları davet etseniz, sizin davanızı işitemezler... velev ki işittiler, size isticab edemezler.
Kıyamet yevminde, şirk koşmanıza kafir olurlar.
Habir mislince, sana nebi olamazlar.

35. FATIR / 40

De ki:
"Şirk koştuklarınızı gördünüz mü; ALLAH'ın gayrısından davet ettiğiniz!?
Arzdan neyi halk ettiler, bana gösterin!?"

Yoksa onların semalarda mı şerikleri var?
Yoksa kendilerine kitab verdik de, onlar da ondan beyyineler üzre mi oldular!?
Bilakis!
Zalimler, sadece, bazısını bazısına garr etmeyi vaad ederler.

37. SAFFAT / 4-5

Muhakkak sizin ilahınız elbette/kesinlikle vahidtir.
Semaların ve arzın ve ikisinin arasında olanların Rabbidir.
ve şark yönlerinin Rabbidir.

37. SAFFAT / 33

Artık muhakkak onlar, yevme-izinde, azabta müşterektirler.

38. SAD / 18-19

Muhakkak ki BİZ... işrak ve aşiyy ile onunla birlikte sebbih eden dağları... ve haşr olmuş uçucuları... ona teshir etmiştik.
Hepsi, O'na evvabdı.

39. ZUMER / 29

ALLAH, mesel darb etti:
bir adam ki… onun hakkında teşaküs eden şerikler vardır...
ve başka bir adam ki… tek bir adama selemedir...
(Bu) Meselde, ikisi (birbirine) istiva mıdır!?
Hamd etmek ALLAH'ındır!
Bilakis!
Onların pek çoğu alim değiller.

39. ZUMER / 65

elbette kat'iyyetle!... sana ve senden öncekilere vahy olunmuştu:
"Eğer şirk koşarsan... elbette senin amellerin habt olur... ve kesinlikle hasar alanlardan olursun."

39. ZUMER / 67

ALLAH'ı, O'nun kadrini hakk olarak kaderlemediler.
Kıyamet yevminde...
Arz... cemian O'nun kabzındadır.
Semalar... O'nun yemini ile tayy edilmiştir.
O, subhandır... ve şirk koştukları şeylerden ulvidir.

39. ZUMER / 69

Arz, Rabbinin nuruyla işrak olur.
Kitab vaz olunur… ve Nebiler ve şahidler ile gelinir… ve onların arasında… zulüm edilmeden bi-hakkın kaza edilir.

40. MUMİN / 12

"Bu,
ALLAH'a... O'nun vahdetine davet edildiğinizde, kafir olmanız…
ve O'na şirk koşulursa… iman etmeniz iledir.
Hüküm; aliyy kebir olan ALLAH'ındır."

40. MUMİN / 42

"Siz beni, ALLAH'a kafir olmam için... ve hakkında ilmim olmayan şeyi, O'na şirk koşmam için davet ediyorsunuz.
Ancak ben sizi... aziz, gaffar olana davet ediyorum."

40. MU'MİN / 73-74

Sonra onlara denilecek ki:
"ALLAH'ın gayrısından şirk koşmuş olduğunuz şeyler nerede?"
Diyecekler ki:
"Bizden dalalet ettiler.
Bilakis!
Biz önceden bir şey davet edenler olmamışız!"

Böyledir!...
ALLAH, kafirleri dalalette bırakır.

40. MU'MİN / 84-85

Ardından beisimizi gördüklerinde dediler ki:
"ALLAH'ın vahdetine iman ettik. Müşrik olmuş olduğumuz şeylere kafir olduk."
Artık, beisimizi gördüklerinde, imanları onlara menfaat sağlamaz.
KENDİSİNE abd olanlar hakkında, kat'iyyetle hilv eden ALLAH'ın sünnetidir! Hasar alanlar, işte o kafirlerdir.

41. FUSSİLET / 6-7

De ki:
"Muhakkak ben... ancak, sizin mislinizde beşerim.
Bana, sizin ilahınızın vahid ilah olduğu vahy ediliyor. Artık O'na istikametlenin!... ve O'na istiğfar edin!"
Vay haline o zekat vermeyen müşriklerin!
Onlar, ahirete de kafirdir!

41. FUSSİLET / 47

Saatin ilmi O'na redd edilir.
O'nun ilmi olmadan,
tomucuklarından semereler ihrac olmaz...
ve dişiler hamile kalmaz...
ve de vaz olamaz.
Yevmde nida edilir:
"BANA şirk koştuklarınız nerede?"
Onlar derler ki:
"Sana ezan ediyoruz... bizden şahid yoktur."

42. ŞURA / 13

Nuh'a vasiyet ettiği şeyi...
"Dini ikame edin ve onun hakkında teferruk olmayın!"
diye... dinde şer'iat kıldı.
Sana vahy ettiğimiz... İbrahim'e ve Musa'ya ve İsa'ya vasiyet ettiğimiz şeydir.
Kendilerini davet ettiğin şey, müşrikler üzre kebirdir.
ALLAH, dilediği kimseyi ona ictiba eder... ve inabe eden kimseyi ona ihda eder.

42. ŞURA / 21

Yoksa, onlara, ALLAH'ın izin vermediği şeyleri, dinden kendilerine şer'iat eden şerikler mi var!...
Şayet fasl kelimesi olmasaydı... elbette/kesinlikle aralarında kaza edilirdi.
Muhakkak zalimler... elim azab, onlar içindir!

43. ZUHRUF / 38

Hatta, BİZ'e geldiğinde der ki:
"Keşke benimle senin aran iki şark uzaklığında olsaydı."
Artık ne beis karindir!

43. ZUHRUF / 39

"Yevmde size menfaati olmaz… muhakkak siz, azabta müşterek olun diye… zalim olmuştunuz!"

46. AHKAF / 4

De ki:
"ALLAH'ın gayrısından davet ettiğiniz şeyleri gördünüz mü?
Arzdan neyi halk etti onlar… bana gösterin!?
Yoksa onların semalarda şeriki mi var?
Eğer sadıksanız… bunun öncesinden bir kitab veya ilimden bir eser verin!"

48. FETİH / 6

Münafık erkeklere ve münafık kadınlara...
ve ALLAH'a zani olan müşrik erkeklere ve müşrik kadınlara...
azab etmesi içindir.
Sui zannları, kendilerine sui olarak daire eder (döner gelir).
ALLAH,
onlara gazab verir
ve onları lanetler
ve onlara cehennem idad eder.
Ne beis masirdir!

52. TUR / 43

Yoksa onların ALLAH'tan gayrı ilahları mı var?
ALLAH, şirk edindikleri şeylerden subhandır.

55. RAHMAN / 17

İki şark yönünün Rabbi... ve iki garb yönünün Rabbidir.

59. HAŞR / 23

O'-ALLAH, O'ndan başka ilah olmayandır.
Meliktir, kuddüstür, selamdır, mü'mindir, muheymindir, azizdir, cebbardır, mütekebbirdir.
ALLAH, şirk koşulan şeylerden subhandır.

60. MUMTEHİN / 12

Ey Nebi!
sana biat eden mu'min kadınlar,
ALLAH'a bir şeyi şirk koşmamak...
ve serak yapmamak...
ve zinada bulunmamak...
ve evladlarını katl etmemek...
ve buhtan ile elleri ve ayakları arasında bir iftira uydurmamak...
ve maruf olanda sana asi olmamak...
üzere, sana tabi olmak için geldiklerinde... onların biatlerini kabul et!... o kadınlar için ALLAH'a istiğfar et!

Muhakkak ki ALLAH gafurdur, rahimdir.

61. SAFF / 9

O... muşriklere kerih gelse de... hakk dini, din-i kull'e izhar etmek için… Rasulünü huda ile irsal edendir.

3.ncü tekrar… 9:33 ve 48:28
68. KALEM / 41

Yoksa onlar için, şerikler mi var!?
Eğer sadıklar iseler… hemen şerikleri ile gelsinler!

70. MEARİC / 40-41

Artık Hayır!...
Kasem ederim... şark tarafının ve garb tarafının Rabbine!

Muhakkak ki BİZ,
(onları) kendilerinden hayr olana bedellendirmeye elbette kadiriz!...
ve BİZ, sebk edilebilen değiliz!

72. CİNN / 1-2

De ki:
Bana… cinnlerden bir neferin işittiği... ve ardından şöyle dedikleri vahy edildi:

Muhakkak biz, rüşte ihda eden acayib bir Kur'an işittik… ve artık biz ona iman ettik.
Rabbimize kimseyi şirk koşmayacağız.

72. CİNN / 20

De ki:
"Muhakkak ben, ancak, Rabbime davet ederim (dava edinirim) ve kimseyi O'na şerik koşmam!"

73. MUZZEMMİL / 9

Şark yönünün ve garb yönünün Rabbi… O'ndan başka ilah yoktur!
Artık, vekil olarak O'nu ittihaz et!

98. BEYYİNE / 1

Kitab ehlinden kafirler
ve müşrikler,
kendilerine beyyine verilinceye kadar infikak eden olmazlar.

98. BEYYİNE / 6

Muhakkak
kitab ehlinden kafirler
ve müşrikler,
içinde ebedi olacakları cehennem narındadırlar.
İşte onlar... onlar, beriyyenin şerrlisidirler.

Sure Listesi

Kelam-ı Kadim'de Geçen Kelimeler Sözlüğü;Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından derlenerek hazırlanmıştır.